Bazen sevdiğimiz grupların çok da sevmediğimiz son albümleri üzerinde goygoy yapmayı seviyoruz. Dönem dönem inişli çıkışlı süreçler izlemiş olsa da TESTAMENT elbette ki çok iyi bir grup, çok seviyoruz, hatta Big Four değil de Big Six olsa EXODUS’la birlikte onlar da olurdu gibisinden şeyler söylüyoruz.
Son albümleri “Titans of Creation”ı kendim de dâhil olmak üzere beğenmeyen, vasat bulan bir kitle var, dolayısıyla o albümden bahsedilirken, TESTAMENT üyeleri sağda solda o albümü överken bir tık mizaha kaçabiliyor, gruba iğneleyici latifeler düzebiliyoruz.
Lakin bugün bahsedeceğimiz albüm öyle tatlı dokundurmalara, minik laf sokmalara konu olmanın ötesine geçen ve çoğu dinleyiciye göre TESTAMENT’ın dibi olarak nitelenebilecek bir albüm. Seveni de var evet, ama TESTAMENT diskografisi düşünüldüğünde zevkler ve renkler bağlamında “Demonic”in altına yazabileceğiniz bir, iki albümden fazlası olmadığını, olamayacağını düşünüyorum.
“Souls of Black”in ardından METALLICA’laşma yoluna giden ve “The Ritual” ile pek çoklarına göre o ana kadarki en ortalama albümünü çıkaran TESTAMENT, bir sonraki “Low” ile pek çok dinleyiciye bu fikri de sorgulatmış ve bazılarınca çok iyi bulunan, bazılarınca da son derece vasat olarak görülen bir albüme imza atmıştı.
Kendi adıma ve yüzeysel konuşursam, “The Ritual”dan “Return to Serenity”yi, “Low”dan da “Low”u alır kaçarım. Gerisi büyük oranda olmasa da olur.
1994’teki “Low”un ardından TESTAMENT’ta büyük tartışmalar yaşanmış ve grubun %60’ı TESTAMENT’la yollarını ayırmıştı. James Murphy, Greg Christian ve John Tempesta’nın gidişiyle birlikte TESTAMENT öylesine bir boşluğa düşmüştü ki, koskoca TESTAMENT’ın frontman’i, yıllardır grupla bir dolu thrash metal klasiğine imza atan Chuck Billy, Max Cavalera’nın ayrılığının ardından 1996 yılında SEPULTURA vokalist seçmelerine katılmıştı. Grup Billy öncesinde zaten Derrick Green’de karar kıldığından Billy SEPULTURA’ya katılamamış, çok da iyi olmuştu. Yoksa “The Gathering” falan dinleyemeyecektik.
“Demonic”e dönersek, grup davula Gene Hoglan’ı alarak ve tek gitar Eric Peterson olarak yeni albümünü çıkarmıştı. “Demonic” TESTAMENT’ın death metale kaydığı, Chuck Billy’nin büyük oranda death metal vokalleri yaptığı, groove tarafı önce, görece sert ancak içi çok da dolu olmayan bir albümdü. Bok gibi bir kapağa sahip olan albümde aşırı iyimser bir bakış açısıyla baktığınızda güzel diyebileceğiniz şeyler olsa da bana kalırsa TESTAMENT kalitesi düşünüldüğünde hakikaten çok vasat şarkılardan meydana geliyor. Çeşitli şarkıların isimleri anılabilir, şu şarkının şurası bu şarkının burası denebilir, bazı şarkılar bazı dinleyiciler için ekstra anlam ifade edebilir, ama bunların hiçbiri “Demonic”i vasat, hatta vasat altı yapmaktan kurtaramaz. “The Burning Times”ın 45. saniyede giren groovy rifi iyi kafa sallatıyor, “Jun-Jun” aynı şekilde bir tık kıpır kıpır ediyor, ama bunlar da TESTAMENT klasikleri arasına girebilecek vasıfları asla sağlamıyorlar.
Chuck Billy’nin özgün tarzını terk ederek yaptığı çok da bir olayı olmayan death metal vokalleri, grubun sert olsun bizim olsun mantığıyla yazdığı sıradan, ışıltısı az, tutkusuz şarkılar, bahsettiğim boktan kapak ve öne çıkmayan, gözleri ışıldatmayan diğer detaylarıyla “Demonic” hakikaten de TESTAMENT gibi koskocaman bir thrash metal grubunun en diplerdeki anlarından birini oluşturuyor.
TESTAMENT değil de MESTATENT diye bir grup yapsa belki bir tık daha değerli görülebilirdi, ancak bu albümden önceki on yıl içinde “Over the Wall”, “The Haunting”, “Burnt Offerings”, “Alone in the Dark”, “Apocalyptic City”, “The New Order”, “Into the Pit”, “The Preacher”, “Disciples of the Watch”, “Practice What You Preach”, “Sins of Omission”, “Souls of Black”, “Return to Serenity”, “Low” gibi bir dolu başyapıta imza atmış bir grup olduğunuz zaman, doğal olarak olmuyor, kurtarmıyor.
Kadro Chuck Billy: Vokal, sözler
Eric Peterson: Gitar, besteler
Derrick Ramirez: Bas, besteler (1, 2, 4, 11)
Gene Hoglan: Davul
Konuk:
Glen Alvelais: Gitar (9)
Şarkılar 1. Demonic Refusal
2. The Burning Times
3. Together as One
4. Jun-Jun
5. John Doe
6. Murky Waters
7. Hatreds Rise
8. Distorted Lives
9. New Eyes of Old
10. Ten Thousand Thrones
11. Nostrovia
Low ve bu albümü baya sevmiyorum. Eric bir aralar black metal falan da yapıyordu. Başka işlere girişmelerini anlıyorum ama klasik Testament inanılmaz iyi zaten.
@Cerca C., Eric’in BM yaptığı Dragonlord’un şu fotoğrafında en sağdaki Steve Smyth’in (eski Forbidden, Nevermore gitaristi) “biz de girdik bu işlere hayırlısı olsun” bakışını çok seviyorum. Diğer dördü o gün öğlen cehennemden gelip foto çekimine katılmış gibi bakıyor, Smyth çekimden sonra çocuğunu okuldan alıp markete uğrayacak.
The Burning Times, Jun-Jun, Murky Waters ve Hatreds Rise iyi, gerisi olmasa da olur bi albüm, The Gathering ayarını tutturdukları bir iş olsa mükemmel olurmuş
ben bu albümü low ile başlayıp the gathering ile zirveyi bulan sertleşme çabasında bir merdiven olarak görüyorum. bu adımlardan sonra biz the gathering şaheserine kavuştuk. ha o ayarda 3-4 albüm daha niye çıkmadı sorusunun cevabı bende yok.
Bu albüm aynı zamanda Eric Peterson’ın her ne kadar iyi bir ritm gitarist ve besteci olsa da ortalamada ne kadar zayıf bir müzisyen olduğunu da gösteriyor maalesef.
Testament standartlarında düşük bir albüm olsa da sevenlerdenim, karanlık pis bir atmosferi var.
Low ve bu albümü baya sevmiyorum. Eric bir aralar black metal falan da yapıyordu. Başka işlere girişmelerini anlıyorum ama klasik Testament inanılmaz iyi zaten.
09.08.2025
@Cerca C., Eric’in BM yaptığı Dragonlord’un şu fotoğrafında en sağdaki Steve Smyth’in (eski Forbidden, Nevermore gitaristi) “biz de girdik bu işlere hayırlısı olsun” bakışını çok seviyorum. Diğer dördü o gün öğlen cehennemden gelip foto çekimine katılmış gibi bakıyor, Smyth çekimden sonra çocuğunu okuldan alıp markete uğrayacak.
https://www.metal-archives.com/images/6/4/64_photo.jpg
The Burning Times, Jun-Jun, Murky Waters ve Hatreds Rise iyi, gerisi olmasa da olur bi albüm, The Gathering ayarını tutturdukları bir iş olsa mükemmel olurmuş
09.08.2025
@eatthegun, güzel yorum
ben bu albümü low ile başlayıp the gathering ile zirveyi bulan sertleşme çabasında bir merdiven olarak görüyorum. bu adımlardan sonra biz the gathering şaheserine kavuştuk. ha o ayarda 3-4 albüm daha niye çıkmadı sorusunun cevabı bende yok.
Bu albüm aynı zamanda Eric Peterson’ın her ne kadar iyi bir ritm gitarist ve besteci olsa da ortalamada ne kadar zayıf bir müzisyen olduğunu da gösteriyor maalesef.