NECROPHAGIST’te harikalar yarattıktan sonra Muhammed Suiçmez’in yok olmayı seçmesiyle boşta kalan çeşitli müzisyenler, hiç boş durmayıp OBSCURA’ya katılmış ve 2000 sonrasının önemli teknik death metal albümlerine imza atmışlardı. Sonrasında OBSCURA’dan da ayrılan bu arkadaşlar o grup senin bu grup benim dolaşmayı sürdürmüşlerdi. Kurdukları veya dâhil oldukları bu pek çok gruptan biri de faaliyetlerine 10 yıl önce başlayan progresif death metal oluşumu ALKOLOID.

ALKOLOID’le ilgili düşüncelerimi grubun 2018’de çıkan ikinci albümü “Liquid Anatomy”de belirtmiş ve kapanışı da “albümü uzun ömürlü ve akıllarda yer edecek bir yapıt olarak göremiyorum” şeklinde yapmıştım. Şimdi grubun yeni albümü “Numen”le birlikteyiz. “Numen” 70 dakikalık süreye sahip canazor gibi bir albüm. Grubun müzisyen olarak her türlü becerisini gösterdiği, dağılan DARK FORTRESS’tan Morean’ın vokal ve gitar becerilerini konuşturduğu ve Grossmann, Münzner, Klausenitzer gibi ustaların her anlamda döktürdüğü “Numen”de bizleri progresif death metalin modern tarafına dair akla gelebilecek ne varsa tamamı, hem de üstümüze kusula kusula karşılıyor.

Önceki albümde bahsettiğim uzun ömürlülük ve akıllarda yer etme konusunda “Numen”in belli noktalarda daha iyi bir iş çıkardığı kanısındayım. Ron Jarzombek’in BLOTTED SCIENCE’ta yaptıklarını anımsatan lead gitar kullanımı, buna yedirilen gayet içselleştirilmiş bir MORBID ANGEL tapınması ve OBSCURA’ya yakın duran ancak karakter olarak OBSCURA’ya benzemeyen düzenlemeler. Zaten daha albümü açar açmaz, “Qliphosis”in ağır tempolu ezici rfilerinde akıllara OBSCURA’nın “A Valediction”daki MORBID ANGEL worship’i olan “Devoured Usurper” geliyor. ALKOLOID’in önceki albümünü incelerken de grubun MORBID ANGEL ve YES’i aynı potada erittiğini ifade etmiştim. “Numen”de böyle bir durum yok. En azından YES’lik bir durum yok.

Elemanlardan devam edersek, Morean’ın vokalleri albümdeki en parlak konulardan biri. Hem sert hem de clean vokal konusunda son derece iyi bir performansı var ve clean vokaller sayesinde albüm hem varyasyon kazanıyor hem de farklı atmosferlere ve ruh hâllerine bürünebiliyor. Misal ilk klip şarkısı “Clusterfuck”ı var eden başlıca şey Morean’ın clean vokalli nakaratları.

Son değerlendirmede ALKALOID’in yaptığı müziği yine tam anlamıyla destekleyemediğimi, bir noktaya kadar beğenebildiğimi görüyorum. Bunun başlıca sebebi ALKOLOID’e yakın görebileceğimiz pek çok grubun çok bariz şekilde karakteristik bir sound yaratmayı başarabiliyor oluşu. Misal bana OBSCURA’nın daha önce yayınlanmamış bir şeyini dinletin, OBSCURA olduğunu anlamam 2-3 saniyemi falan alacaktır. Aynı şekilde BEYOND CREATION, FIRST FRAGMENT ve muadillerinde de aynı şey olacaktır. ALKOLOID’in daha dağınık, güzel ancak karakteristik olmaktan şimdilik uzak bir müziği var.

Grup elemanlarının da bunca yeteneklerine rağmen duyulduğu anda anlaşılan net bir tarzları olmayınca, ALKALOID biraz isimsiz bir müzik yapmak durumunda kalıyor. Bu kötü bir şey olmak zorunda değil, ancak iyi bir şey olmadığı da ortada. ALKOLOID’i üç albümdür biliyorum, her yeni albümü çıktığında dinliyorum, ancak ne yazık ki sadece her yeni albümü çıktığında dinliyorum. Bunlar dışında grubu özlememi, “of ulan ALKOLOID açayım da aklımı kaçırayım” dememi sağlayacak bir şeyi şimdilik masaya koyamadılar. Kötü müzik yapmadıkları ve aşırı yetenekleri oldukları da kabak gibi ortada, ancak durum şu an için böyle.

Eski NECROPHAGIST, OBSCURA tayfasını seviyorsanız güzel bir 70 dakika geçirebilirsiniz. Albümde gayet güçlü anlar var, ancak bence çok da gerek olmayan anlar da var. ALKOLOID 10. yılında müzikal yolculuğunu sürdürüyor, kendi adıma konuşursam ben de ALKOLOID’i albümden albüme dinlemeye ve albüm aralarında geçen yıllarda kendilerini dinleme ihtiyacı duymamaya devam ediyorum.