# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SONJA – Loud Arriver
| 05.10.2022

Metalde farklı cinsel yönelimler ve çok farklı bir motivasyonla ortaya çıkarılmış harika bir ilk albüm.

Göründüğünden çok daha muhafazakâr bir yapısı olan metal dünyası, bu dünyada var olmaya çalışan kadınların söylediğine göre fazlasıyla seksist ve maço bir duruşa sahip. Seksenlerden günümüze gelirken bu konudaki yaklaşımlar mutlaka olumlu şekilde gelişmiş olsa da metal dünyasının fazlasıyla erkek egemen olduğu tartışılmayacak kadar gerçek ve apaçık biçimde önümüzde duruyor.

Bu durumun kırılmasını sağlayan başlıca olay, elbette ki bizzat “Metal God” lakaplı adamın, metal tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Rob Halford’ın eş cinsel olduğunu açıklamasıydı. Bu özgürleşmenin ardından metal dünyası cinsel yönelim konusunda daha serbest fikirli hâle geldi ve insanlar kendilerini açma konusunda daha rahat hareket etmeye başladılar. Eski GORGOROTH vokalisti Gaahl, KING’S X basçısı Doug Pinnick, FAITH NO MORE klavyecisi Roddy Bottum, CYNIC’ten Paul Masvidal ve Sean Reinert, gitarist Angel Vivaldi gibi isimler de eş cinsel olduklarını açıklayan ve değişen metal dünyası tarafından anında benimsenen isimlerdi. Yakın döneme baktığımızda LIFE OF AGONY vokalisti Keith Caputo’nun 2011 yılında cinsiyet değiştirerek Mina Caputo olarak karşımıza çıkmasından tutun da Polonyalı black/death metal projesi BIESY’nin tek adamı Patryk Rzeszutek’in Faustyna IHS Moreau adı altında drag queen olarak boy göstermesine kadar bahsedilebilecek pek çok örnek mevcut.

Bugün konuk ettiğimiz SONJA da yine bu şekilde bir durumu olan Melissa Moore tarafından kurulan bir heavy metal/gotik rock grubu. 2010-2017 yılları arasında ABD’li black metal grubu ABSU’da Vis Crom adıyla gitar çalan Moore, sonradan cinsiyet değiştirince -iddiasına göre- ABSU esas adamı Proscriptor McGovern tarafından “bu grupta kadınlara yer yok” diyerek şutlanmış. Bunun hemen sonrasında biri eski TOMBS basçısı olmak üzere yanına iki müzisyeni daha alan Moore, SONJA’yı kurarak kendini kanıtlama yolculuğuna başlamış.

SONJA’nın müziğini tarif etmek için kullanabileceğim en kolay referans IDLE HANDS, yani yeni adıyla UNTO OTHERS olacaktır. Genel itibarıyla iki grup da benzer dinamiklere sahip ve örtüşen pek çok yanları var. Ne var ki SONJA’nın heavy metal tarafı IDLE HANDS/UNTO OTHERS’a göre daha baskın. Gotik olaylar gayet güzel şekilde var ancak cayır cayır metal yapma noktasında SONJA biraz daha öne çıkıyor. Daha enteresan bir referans verirsem, seksenlerin heavy metalini gayet nostaljik biçimde yansıtan SUMERLANDS gibi bir grubun müziğini alıp üstüne de vokalleri çıkarılmış TRIBULATION benzeri bir karakteri eklerseniz, SONJA’nın müziğini büyük ölçüde yaratmış olursunuz. SUMERLANDS referansına çok şaşırmamak lazım, zira albümün prodüksiyonundan SUMERLANDS gitaristi ve son yılların en önemli prodüktörlerinden olan Arthur Rizk sorumlu.

Son derece zevk sahibi bir zihinden çıktığı belli olan bestelerle ve gayet iyi yazılmış vokallere sahip “Loud Arriver”da Moore’un sıcak/ılıman karakterli rifleri ile çok yönlü kullandığı vokallerinin yarattığı sevilesi atmosferi soluma şansına erişiyoruz. Albümün gayet sıcak, yumuş bir prodüksiyonu var ve lead tonundan davul miksajına kadar her açıdan bütünlüklü, karakterli bir çalışma dinlediğinizi fark ettiğiniz andan itibaren albümün için çok rahat şekilde girebiliyorsunuz.

“Nylon Nights” single’ıyla ortamlara sunulan “Loud Arriver”ın bence en güzel şarkısı, vokal kullanımıyla albümde ayrı bir yerde duran “Daughter of the Morning Star”. Moore bu şarkıda daha yüksek perdelere çıkarak son derece akılda kalıcı ve yüreklere dokunan bir performansa imza atıyor. Hemen sonrasında gelen ve sevdiğinin tabutunu açıp onunla son kez birlikte olan bir kadını anlatan “Moans from the Chapel” da (“he died hard”) aynı şekilde gayet akılda kalıcı, minimal fikirlerle fark yaratan çok tatlı bir parça.

Albümü çekici kılan başlıca şey de bu minimal ancak etkili anlayış aslında. Prodüksiyonun yumuşaklığından, sıcaklığından, samimi havasından epey bir faydalanan besteler, bu sayede hızlı bir şekilde dinleyicinin aklına girmeyi ve oraya yerleşmeyi başarıyorlar (bir kez daha, Arthur Rizk’in masa başında harikalar yarattığını tekrarlayalım). Moore’un sesinin dinleyeni kucaklayan özgün rengi de bu hızlı sürece yardımcı oluyor ve belki de 1-2 dinlemede insanı SONJA hayranı yapabiliyor (kendimden biliyorum).

İşin özü, SONJA “Load Arriver”da gerçekten de sevenin çok seveceği türde bir müzik yapıyor. GHOST, IDLE HANDS, TRIBULATION, IN SOLITUDE ve yakın karakterdeki grupları seviyorsanız bence kesinlikle kaçırmayın. Yazıdaki şarkıları dinleyince zaten sevip sevmeyeceğinizi anlarsınız ve bu tarz şeylere yakınlık duyuyorsanız da muhtemelen çok seversiniz.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (5.68/10, Toplam oy: 22)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2022
Şirket
Cruz del Sur Music
Kadro
Melissa Moore: Vokal, gitar, sözler, besteler
Ben Brand: Klavye, bas
Grzesiek Czapla: Davul, perküsyon
Şarkılar
1. When the Candle Burns Low...
2. Nylon Nights
3. Pink Fog
4. Wanting Me Dead
5. Fuck, Then Die
6. Daughter of the Morning Star
7. Moans from the Chapel
8. Loud Arriver
  Yorum alanı

“SONJA – Loud Arriver” yazısına 9 yorum var

  1. Bu albüm sitede hiç ilgi çekmedi ama bi “Daughter of the Morning Star”, bi “Moans from the Chapel” dinleyin bence.

    Yılın en iyi birkaç heavy metal albümünden biri.

    Cryosleep

    @Ahmet Saraçoğlu, Ben neden ilgi çekmediğini biliyorum ama burada ağzımı açarsam site ahalisi tarafından linç yiyebilirim, o yüzden susuyorum.

    TanSolo

    @Cryosleep, açıkçası albüm başlıktan dolayı çok ilgimi çekmişti, metal müziğe farklı bir ton katmış olabileceğini düşünerek dinlemek istemiştim fakat heavy metal olduğunu görünce fikrimi değiştirdim. Gerçekten pek keyif aldığım bir tür değil, özellikle 2022′de.

    Melkor

    @Cryosleep, Grubu hiç bilmiyorum ama metal kitlesinin yeğenim hepimizi ibne yapacaklar diyen toksik dayılardan kafa olarak bir farkı yok mu diyosun ahah. Doğru çünkü hepsi erkek gibi errrkek maşallah yakışmaz.

    Dysplasia

    @Cryosleep, Hadi hepimiz transfobik olmadığımızı deklare edelim.

    Erhan

    @Dysplasia, Değilim, güzel translar var verseler sikerim mesela.

    ismail vilehand

    @Cryosleep, durumu şurada çok iyi açıklamışlar:

    https://youtu.be/LrzjN74aAZg

  2. deadhouse says:

    Keşke vokalist arkadaşım olsaydı. Hep bir trans arkadaşım olmasını istemişimdir. Transları seviyorum. Maalesef hiç trans arkadaşım olmadı.

    Melkor

    @deadhouse, Benim zamanında bir tane olmuştu. Çok da delikanlı ve iyi bir biriydi. Şimdi ne yapıyor bilmiyorum umarım öldürülmemiştir. Bazen sokağa çıkmaya korktuğunu hatırlıyorum.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.