# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
BEHEMOTH – I Loved You At Your Darkest
| 07.10.2018

Sevmek yetmiyor bazen.

Satanizm, Şeytan figürü ve bu figür etrafında dönen konseptler metal dünyasında genelde hep ihtişamlı, görkemli yansıtılırlar. Cehennem, alevler, ızdırap, sonsuz acılar, güçlü kuvvetli bir Şeytan imgesi… Bazen bazı gruplar bunu kırarak Şeytan’ın detaylarda saklanan, gölgelerde sürünen kimliğini daha naif şekilde işleme yoluna da gidebiliyorlar.

BEHEMOTH bir önceki albümü “The Satanist”te bu yaklaşımların her ikisini de yapmış ve muazzam bir sonuç elde etmişti. O albümdeki şeytancılığın hem ihtişamı, heybeti, gizemi hem de gerçek hayata entegre olmuş daha insani hâli bambaşkaydı. Amaçlanan her şey başarıya ulaşmıştı ve BEHEMOTH ekstrem metalin zirvesine kurulmuştu.

Bu noktada grubun ne yapacağı büyük merak konusuydu. “The Satanist”in belli yönlerinde (mesela albüme adını veren şarkıda veya “Blow Your Trumpets Gabriel!”da) karşımıza çıkan daha minimal, daha oturaklı duruşların da üstüne gidilebilirdi, “O Father O Satan O Sun!”da olduğu gibi daha epik, görkemli şeylere de ağırlık verilebilirdi.

Emin olduğum tek bir şey vardı, o da Nergal’in giriştiği her işte olduğu gibi, bu albüme de tutkusunu sonuna dek yansıtacağıydı. Kan kanseri olan ve Şeytan’ından aldığı güçle bu illeti yenen Nergal, tıpkı 2005 yılında Kanada’da “Demigod” turnesinde izlediğim gibi hâlâ aynı sapkın tutkuyu, gözünü kan bürümüş azmi barındırıyordu. BEHEMOTH’u bugüne dek 5 kez izledim. Bunlardan ilki bahsettiğim Kanada (Vancouver) konseriydi. Küçük bir mekânda gerçekleşen konser sırasında BEHEMOTH şu anki hâlinin 10’da biri kadar meşhur değildi, dolayısıyla grupla kucak kucağa bir konser olmuştu. O konserde Nergal’in gözlerinde çakan şimşekler, kan ter içinde sunduğu performansıyla resmen alev alev yanan surat ifadesi, bu adamın şakasının olmadığını daha ilk andan göstermişti. Nergal şarkı sözlerini söylerken dibindeki bizlere öyle bir bakıyordu ki, resmen hepimizden hıncını alıyor, “Hepiniz tapacaksınız ulan bu Şeytan’a!” dercesine azimli bir tehditkârlık savuruyordu.

BEHEMOTH bu çok bağırmalı, canhıraş Şeytancılığını albümden albüme sürdürdü. “The Satanist”i çok iyi ve özel yapan, tüm bunları olabilecek en rafine şekilde sunmasıydı. Dahası, grup resmen en sakin albümüyle en şiddetli Şeytan övgülerini yapıyordu. İşte “The Satanist”i “The Satanist” yapan da buydu.

Evet; Şeytan’ı görkemli, korkutucu, göze sokulur tarzda sunmak elbette ki işe yarıyordu. Bir şok ögesi, bir anti-kahraman olarak bunu almaya hazır bünyelere gayet de gaz vere vere sunulabiliyordu.

Lakin Şeytan çok narin, çok anlık, çok kırılgan anlarda da ortaya çıkabiliyordu. Şeytan bazen kükreyen coşan gitarlar değil, arkalarından sürünerek gelen bas gitardı; bazen her şeyi yıkıp geçen bir blast beat değil, aralarda giren birkaç ride vuruşuydu.

Şeytan bazen en gırtlak kanatan, en yürek parçalayan haykırış değil; en öne çıkmayan, en sıradan gözüken bir fısıltıdan ibaretti. AKERCOCKE’un her yanı distortion’lı gitarlarla, kükreyen vokallerle dolu “Antichrist” albümünün en Satanist anının, “The Promise”in dümdüz bir konuşmadan ibaret olan giriş kısmı olması sürpriz değildi.

Draw near – partake of this altar… For you are fairer in beauty than other daughters of man. Recognise and embrace this glorious proclamation of eternal damnation…

Dolayısıyla BEHEMOTH’un artık “Slaves Shall Serve” veya “Conquer All”vari patlamalara, kaoslara ihtiyacı olmadan da karanlığını yansıtabileceğini düşünüyordum. Grup “The Satanist”i özgünlük olarak aşamayacağını düşünerek sırtını tekrardan aşırı ekstrem bir şeylere yaslasaydı bence büyük yanlış yapardı. BEHEMOTH artık görünüşte daha sakin ama içerikte aşırı blasfemik bir şey üzerinden devam etmeliydi.

“I Loved You At Your Darkest” ismini pek çoklarında olduğu gibi ben de şüpheci bir tavırla karşıladım. “Love falan ne ayak? Nergal ME AND THAT MAN’deki romantik serseri tarafını BEHEMOTH’a da mı taşıyacak?” gibi bir düşünceye kapılmadan edemedim. Baştan söyleyeyim; albümü değerlendirirken “The Satanist”in malum etkisinden sıyrılarak, BEHEMOTH’u genel anlamda düşünerek hareket ettim. Grubu “Thelema.6”ten bu yana dinleyen 18-19 yıllık bir BEHEMOTH dinleyicisi olarak yazıyorum düşüncelerimi.

“The Satanist”in bütünleşik etkisini iyi bildiğimden, albüm çıkmadan önce yayınlanan şarkıları sadece ilk ikisini, kliplerini merak ettiğim için birer kez dinledim ve bir kanıya varmaktan özellikle kaçındım. Akabinde “I Loved You at Your Darkest” nihayet çıktı ve bekleyiş sona erdi.

Styx’in kan pınarları akmaya başlamış, buldukları çatlaklara dolarak ilerliyorlardı.

Albümü açan “Solve” bence “I Loved You at Your Darkest”ın zayıf bir giriş yapmasına yol açıyor diyerek başlayayım. Şeytan ve çocuk; günah ve masumiyet… “Bu tezattan çok acayip şeyler çıkar” düşüncesi ne yazık ki enteresanlığını uzun zaman önce yitirdi. Bir önceki albümü “O Father O Satan O Sun!” ile kapatıyorsanız, bence bir sonraki albümü cılız bir biçimde açmamalısınız. Çocuk korosu yerine SEPTICFLESH’in “The Vampire From Nazareth”in başında kullandığı tarzda, usul usul bir şeyler olsaymış etkileyici olabilirmiş; ancak bence bu hâliyle çocuk korosu büyük ölçüde dikkat dağıtıyor ve albüme değer katmak yerine bir “ilginçlik denemesi” olarak kalıyor.

“The Satanist”in ardından BEHEMOTH’un çok zor bir albüme kalkışacağı açıktı. “The Satanist” bence 2000’ler sonrasının en iyi albümlerinden biri ve BEHEMOTH’un da zirvesiydi.

Eğer bir grup kuruluşundan 23 yıl sonra çıkardığı 10. albümüyle en iyi işine imza atıyorsa, o albüm gerçekten, gerçekten çok iyi demektir.

Dolayısıyla “I Loved You at Your Darkest”ın işi gerçekten zordu. Ne yazık ki “Solve”un ardından bizi karşılayan “Wolves ov Siberia” da bu işi kolaylaştırma konusunda pek yardımcı olamıyor. 2007’yle birlikte başlayan iyi prodüksiyonlu karizmatik BEHEMOTH klipleri akımının uzak ara en özelliksiz ve düz klibine sahip şarkının lineer yapısı bir yana, 1.30’da başlayan BEHEMOTH 101 rifinin şarkıyı gayet kolaya kaçar bir tavırla devam ettirmesi, bence “Wolves ov Siberia”yı son derece vasat bir açılış şarkısına dönüştürüyor.

Abuk ismiyle belli oranda “Bu ne la” dedirten “God = Dog”un da yaratıcılık namına belli bir noktada kalması ve bence “The Satanist”teki hiçbir şarkının yanına yaklaşamaması, albüm çıkmadan önce tadımı kaçıran diğer bir olumsuzluktu. Şarkı her ne kadar albüm içerisinde dinlendiğinde daha etkileyici olsa da bence “I Loved You at Your Darkest”ın nefes aldığı ve suratımıza kan püskürdüğü asıl an “Ecclesia Diabolica Catholica”nın başlamasıyla oluyor. Şarkının 1.55’inde giren bölümle birlikte “I Loved You at Your Darkest” bize ruhani anlamda bir şeyler söylemeye başlıyor. Bu şarkıya kesinlikle bir klip bekliyorum.

Ayin havasında geçen “Bartzabel” ise bence BEHEMOTH’un kariyerindeki en sıkıcı şarkılardan biri. “Come unto me Bartzabel” kısımlarının monotonluğu bence şarkıya baya zarar veriyor. Neyse ki “7.4 YETMEDİMİ” tadındaki “If Crucifixion Was Not Enough…” ile albümün esas değerli kısmı, yani ikinci yarısı başlamış oluyor. Bence “I Loved You at Your Darkest” ilk yarısında tökezleyen, güçlü taraflarını ikinci yarısında kullanan bir albüm. Lakin bu güçlü taraflar da bir noktaya kadar değer taşıyor. Buna birazdan geleceğim.

“Angelvs XIII”, “Sabbath Mater” arka arkaya albümün en istikrarlı ikilisini oluşturuyor olabilir. Hem atarlı hem yoğun anlarını iyi dengelemişler ve sürükleyici bir 9 dakika sunuyorlar. Sadece 6 dakikalık süresiyle albümün en uzun şarkısı olmayı başaran “Havohej Pantocrator” (“Jehovah Almighty” demek oluyor), uzun girişi ve akabinde gelen “Our father…” ile “The Satanist”ten gelen bir karakter barındırıyor. Ancak genel anlamda bakarsak ancak “The Satanist”te yer bulamamış bir şarkı düzeyine çıkabiliyor. “I Loved You At Your Darkest”ın genelinde bu sorunun olduğunu düşünüyorum. Albümde ortalamanın biraz üstü ve iyi şarkılar ile yer yer çok iyi bölümler var. Ancak bana kalırsa bir tane bile çok iyi, çok etkileyici, BEHEMOTH klasiği olacak şarkı yok.

Bunun temel sebebinin albümün bir atmosfer yaratamaması olduğunu düşünüyorum. Şarkılar arasında tutarlı bağlar bulunmadığı gibi, yer yer karşımıza çıkan bazı konsantrasyon dağıtıcı olaylar da buna vesile oluyor. Çocuk korosu bunlardan biri, “Bartzabel”in albümün orta yerinde dinamizmi kalbinden bıçaklaması bunlardan biri.

Benzer şekilde, şarkı sözleri konusunda da Nergal’in “The Satanist”in gerisinde kaldığını ve bir miktar cepten yediğine inanıyorum. Önceki albümde sadece bir “Come forth in war, come forth in peace” ile tüyleri diken diken ederken, bu albümde arka arkaya mitolojik tanrı isimleri saymak bence biraz kolaya kaçmak olmuş. Sırf bu yüzden bile, en azından benim nazarımda, biraz konsantrasyon dağılıyor. 10 saniyelik bir araştırmayla, “Bartzabel”in sözlerinin “The Method of Science: The Aim of Religion” adlı kitaptan alındığını rahatlıkla görebilirsiniz. Tabii alsın, kullansın ama aynı nakaratta Samael, Elohim, Seraphim ve Thor isimlerini görünce (BEHEMOTH albümünde Thor nedir artık…) ister istemez kolaya kaçıldığını düşünmeden edemiyorum.

Albümü çok gömmüş gibi görünsem de “I Loved You At Your Darkest” aslında zayıf bir albüm değil. Üzerinde uğraşılmış, vokalinden davuluna mükemmel performanslar barındıran bir çalışma. Ancak burada ““The Satanist’ten sonra gelme şanssızlığını yaşıyor”u aşan bir durum var. Bence albüm “The Satanist”ten sonra gelmesi fark etmeksizin zayıf yanlar barındırıyor. “The Satanist”i ikinci dinleyişimde “BEHEMOTH’un en iyi albümü, son zamanda çıkan en iyi albümlerden biri” diye düşünmüştüm ve bugün bile ay bana bir hâller oluyor diyerek, tüylerim ürpererek dinliyorum. Diğer yandan “I Loved You At Your Darkest”ı 15. dinlememde bile albümde daha çok sevebilir miyim diye baktığım bölümler bulmaya çalışıyorum, daha kaç kez başta sona dinleyeceğimi açıkçası bilmiyorum.

Albüm her yerden yüksek puanlar aldı, alacak. Grubun uzak ara en çok satan albümü olacağı da ortada. Nergal ve ekibi promosyon işini, işin görsel tarafını çok iyi yapıyor ve klibinden tutun da Londra’da açtıkları sergiye, “God = Dog” diye köpek maması çıkarmalarından BBC’ye konuk olmaya dek hayvan gibi bir destekle -bence- albümü olduğundan büyük gösteriyorlar, başarılı da oluyorlar. Yine de, 2000’den bu yana BEHEMOTH dinleyen bir dinleyici olarak “I Loved You At Your Darkest”a dair kesinlikle hayal kırıklığı yaşıyorum. Yaşıyorum, ama BEHEMOTH’un bundan daha iyisini uykusunda bile yapabileceğini bildiğimden geleceğe de umutla bakıyorum.

6,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (6.81/10, Toplam oy: 110)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2018
Şirket
Nuclear Blast
Kadro
Nergal: Gitar, vokal
Orion: Bas, geri vokal
Inferno: Davul

Konuk:
Seth (gitar)
Şarkılar
1. Solve
2. Wolves ov Siberia
3. God = Dog
4. Ecclesia Diabolica Catholica
5. Bartzabe
6. If Crucifixion Was Not Enough…
7. Angelvs XIII
8. Sabbath Mater
9. Havohej Pantocrator
10. Rom 5:8
11. We Are the Next 1000 Years
12. Coagvla
  Yorum alanı

“BEHEMOTH – I Loved You At Your Darkest” yazısına 31 yorum var

  1. Vertax616 says:

    Tam olarak benim düşüncelerimi özetleyen harika bir kritik olmuş Ahmet Abi. En heyecanla beklediğim albüm olmasına rağmen ne yazık ki ben de hayal kırıklığına uğradım. The Satanist’i kim bilir kaçıncı kez dinlerken hala tüylerimi diken diken etmeyi başarırken bu albümde öyle anlar çok az.
    Albüm biraz kimliksiz kalmış gibi geldi bana. The Satanist’te her şarkı birbirini yapboz parçaları gibi tamamlıyordu ve albümün tümüne yayılmış olan muazzam atmosfer çok rahat hissediliyordu. ILYAYD’da ise sanki bir kopukluk var, albüm bir türlü açılıp coşamıyor, güzel şarkılar olmasına rağmen şöyle “vay be nergal abi gene döktürmüş” dedirtecek seviyede bir şarkı bulamadım ben. Elbette pek çok kez dinleyeceğim ancak umarım sonraki albümde görselliği pazarlamaya önem verdikleri kadar işin müzik ve ruh kısmına da daha fazla önem gösterirler. 7/10

  2. trivago says:

    çok abartılan bir grup overrated

  3. gXnn says:

    Nergal kendini bu satanizm olayina o kadar kaptiriyor ki muziginin onune geciyor bence.Insanlik bir uyanis yasiyor ,dinler ve icindeki kahramanlarinin inanci buyuk olcude azaliyor. cogu nesil icin baba veya dedelerinin anlattigi mitolojik hikayelerden ibaret artik.kaldi ki seytan figuru dindeki sacmaligin en basiinda yer aliyor. Satanist gibi guzel bi album yaptin modern hayata cok guze tasidin istedigin gibi de anlattin olayini zaten eyvallah da artik yeter be nergal kardes. Su satanizm din min sacmaliklarindan kurtulup neler yapabilecegini dusununce insan uzuluyor gercekten.albume puanim 7 bu arada

    Rashid

    @gXnn, The Satanist Nergal’in hastalık sonrası kafasında biriktiği bir şeydi. Bu albümse biraz daha kendi ülkesindeki problemlerle bağlantılı bir albüm bence.

  4. Anubis says:

    Ben 7 falan alır diye düsünüyodum dün instagramda da yorum yapmıştım 7 alır en fazla diye yanılmamışım :D

  5. Katliamcı58 says:

    İmajın müziğin önüne geçmesinin tipik sonucu. Behemoth şu haliyle küçük dualardan farksız. Müzik değil imge ve aidiyet satıyor.

  6. Noumena says:

    Yine doğru tespitlerle dolu bir kritik, elinize sağlık. Albümü bir kaç gündür sürekli döndürüyorum. Kesinlikle The Satanist’ten sonra ivme düşük. Sıkıcı şarkılar var, bunlar can sıkıcı. İyi yönleri ise prodüksiyon, Nergal’in vokalleri (Angelvs XIII ün girişine dikkat!) ve 6,7 ve 8. Parçalar güzel bir teslis.Albümün en iyileri. Gerisi maalesef vasat

  7. MR. Wright says:

    Düzenli bir Black Metal dinleyicisi değilim. Behemoth vs. gibi popüler grupları dinlerim. Sound olarak beğendiğim bir Behemoth albümü. Çünkü kulaklar riffleri seçebiliyor.

  8. yusuf eryan says:

    1.ve 4. paragrafa bayıldım! albüm ise, beni tatmin etti. müzikal açıdan yeni şeyleri yine denemiş nergal ve bence başarılı bir bicimde de kotarmis bunu.

  9. Ş. Yıldırım says:

    Albümü ben de beğendim. The Satanist’in üstüne fazla kasmamak mı istediler yoksa çok satacağı açıkça ortada diye daha fazla dinleyici yakalamak için işi yokuşa mı sürmediler bilemiyorum. Bunlar albümle ilgili olarak gördüğüm yorumlardan sadece ikisi. Her ne yapmış olursa olsunlar ortaya konan işi zevkli buldum. Kritikte de söylendiği gibi albümün adı Nergal’in Me and That Man’ine yakın bir isim gibi görünüyor, bence sadece isimle kalınmamış. Me and That Man’de deneyip sevdiği bazı unsurları Behemoth albümüne de koyduğunu hissettim bazı yerlerde.

  10. Shadowplay says:

    Sktiriboktan bi grup bu. niye bu kadar dert ettiniz ki? diskografisini tarihten sil, dünya üzerinde kelebek etkisi ile bi skim değişmez…

  11. Godless Killing Machine says:

    Bence bu tarz ekstrem metal yapan grupların, özellikle de grubu sürükleyen bu tarz frontmanlerin böylesine göz önünde olması grubun ciddiye alınmasını zorlaştırıyor. Hal böyle olunca overrated umderrated tartışması başlıyor, bir yerden sonra müzik tartışması da bitiyor. Nergal medyayla içli dışlı olmayıp müziğini yapsaydı ben de Behemoth’u mutlaka çok severdim. Kendimi yanlışlıyorum biliyorum ama işte başa dönüyoruz, black metalde o müziğin o en damıtılmış en saf halini de o antisosyal misantrop denyolar veriyorlar bence. İmaj da çok önemli, bu grupların biraz da bilinmezliği cezbedici kılıyor bizi. Behemoth bu yüzden biraz haksızca da olsa beni etkileyemiyor bir türlü. Ciddiye alamıyorum yani kısacası. E bu müzik de yalan yok yani ciddiye almadan dinlenince traştan ibaret.

  12. ali says:

    Albüm vasat, besteler yavan, imaj > müzik… bunların hepsine katılıyorum. Ama gelin görün ki, bu albümün prodüksiyonu tek kelimeyle İNANILMAZ!! Bu kadar kaliteli bir işi uzun zamandır duymuyordum. Gitar tonları enfes, davul tam kıvamında. Müzikte hiçbir enstrüman kaybolmuyor ve zaten çok iyi olan müzisyenlik ile birleşince bu prodüksiyon bence albümün tüm zaaflarını kapatıyor. Hiçbir şarkısını sevemediğim albümü dinlemeyi bırakamıyorum! Bu durum maalesef At the Gates’in son albümünde tam tersi olmuştu: Orada besteler süperdi ama kulağa gelişi çok masraflıydı. Hangisi daha iyi bilemiyorum:)

  13. tanistlin says:

    The Satanist DLC’si olmuş albüm. İyi yanlarını da kötü yanlarını da abartıp çok irdelemeye değer görmüyorum. Çöp grup, s*ktrboktan grup, overrated vs vs yazan arkadaşlar mal bulmuş kuzey afrika m*slümanı gibi üşüşmüşler fırsat olunca, hoş olmamış, bandwagon yolcularını pişman eder Behemoth. Vay efendim “sanatçıya resim çektirmişler, 2 tematik kasıntıya girmişler, satanizme kaptırmışlar” falan da müzikalitenin önüne geçmiş…bu görüşleri beyan etmek için damga verginizi yatırdınız mı? google’da aratın; 2nd order thinking.

  14. Gürkan says:

    Tamamen katılıyorum kritiğe. Ben bir de The Satanist’ten sonra beklentiyi tutamamıştım, fırladı gitti. Bir yandan biliyordum o kadar iyi bir albüm çıkmayacağını, bir yandan ya “yoksa?” diyordum. Olmamış pek.

  15. miss keisha says:

    Harika bir kritik olmuş. Behemoth’u The Satanist’le tanıdım, diğer albümlerini sonradan dinledim ve hala grubu tam olarak keşfedemediğimi düşünüyorum ama size katılıyorum, albümde bir olmamışlık var. Intro ve ardından God = Dog yerine alakasız Wolves of Siberia’nın gelmesi, imaja bu kadar önem veren bir grubun söz yazımında ve şarkıları isimlendirmede sıçması (God=Dog ne? Havohej ne? 15 yaşında ergen yapmaz) Kritiklerde nasıl bu kadar iyi puan aldığını anlamadım, kötü bir albüm değil kesinlikle ama vasat kalıyor. Ecclesia Diabolica, If Cruxification…, Angelvs VIII ve Sabbath Mater dışında bir 3-4 sene sonra bu albümden hiç bir parçanın çalınacağını düşünmüyorum. Grubun tarz olarak The Satanist’den sonra bir geçiş dönemine girmesi gerekiyordu ve bu albümde değişim sancılarını hissetmek mümkün. Ben Sabbath Mater’i fazla beğendiğim için 7 verdim fkgjf Bazen promosyonu güzel yapsan da olmuyor Nergalcim, konserine gittiğin Lady Gaga da yaptı, tutmadı.

  16. daud says:

    Albümden tek beklentim Satanica ile başlayan ve Nergal’in hastalığına kadar devam eden, Morbid Angel ve Nile başta olmak üzere, aşırı derecede Amerikan Death Metal etkileşimli işlere geri dönmemeleriydi, o da gerçekleşti.

    The Satanist’deki belli kalıplara takılmadan özgürce takılma hissiyatı bu albümde biraz daha ileriye gitmiş. Farklı türlerden etkileşimlerin daha fazla olması baya güzel olmuş. 7/10 bu albüm için iyidir.

  17. markusulf says:

    ulan bu 2018 bildiğin olmamışlar senesi oldu benim için..kimi beklediysem hayal kırıklığı yarattı. son umut bloodbath ama onuda beğenmeyeceğim muhtemelen :(

  18. HaNNibaL says:

    Satanistten sonra beklenen yeterlilikte bir albüm olduğunu düşünmüyorum. Şarkılar çok iyi değil ama sound gerçekten çok iyi olmuş enstrümanlar en ince ayrıntısına kadar duyuluyor

  19. Ugur says:

    Albüm en sonunda elime ulaştı.Nergal işin görsellik kısmına her zaman çok profesyonelce abandığını biliyordum da hikaye kitabı kalınlığında bir artwork beklemiyordum şahsen.

    Ben baya albümü beğendim.The Satanist’le karşılaştırmak yersiz.Zira o başka birşeydi.

  20. burock1988 says:

    https://www.youtube.com/watch?v=Q8cNDYqcQCY

    Harika şarkı ama normal sürümde yok :(

    riser

    @burock1988, nasıl koymazsın o pentagram ignis’i normal versiyona ya, gece gece asap bozdu yine.

  21. Saygin says:

    Bence yilin albumu cok net.

    GG Allin ve Jack White’i esit derecede sevdigini soyleyen, “2000 yilinda dunyanin en iyi grubu kim diye sorsaniz Morbid Angel derdim, bugun buyuk ihtimalle AC/DC diye cevap veriririm” diyen, 2018 yilinda bir ekstrem metal albumunun basarili olmasi icin gereken herseyi dahice gerceklestiren bir adam Nergal. Ama bir yandan da Thelemic ayinleri birebir sarkilarina aktarmaktan geri kalmiyor. LaVey satanizmini, tarihinde en basarili uygulayan insan olabilir.

    Ben albumu muzikal acidan muthis sevdim. Cok siki bir Behemoth veya black metal ve hatta metal dinleyicisi degilim, o yuzden daha tecrubeli kulaklara sikici gelen seyler benim inanilmaz hosuma gitti. God=Dog’un girisindeki bas melodisi ve davullari, hard rock’a goz kirpan solosu, Sabbath Mater’deki “Fuck me, ecstatically!” dedigi an, Wolves of Siberia’nin “Let it be forever heard / Let it be forever known” vokalleri (ki bence cok gaz ve guzel bir parca – O Archuman!) gibi pek cok muthis ana sahip album. Havohej Pantocrator’un girisi nedir oyle ya? Distortion ve clean guitar muhtesem bir uyumla kullanilmis albumde.

    Bartzabel’in sozleri de “The Method of Science: The Aim of Religion” adli kitaptan alinti degil, Alaistair Crowley’nin kitabi “The Bartzabel Working” icinde yer alan Evocation of Bartzabel’den birebir kopyala-yapistirla olusturulmus. Bartzabel, Bati okkultizminde Mars gezegeni ve dolayisiyla savas ile iliskilendirilen bir ruh, o yuzden cagirildiginda diger mitolojilerde yer alan savas tanrilarinin isimleri de zikrediliyor. Thor’dan bahsedilmesi de, mitolojik savas figurlerinin isimlerinin ardarda soylenmesi de bu ayin alintilamasi yuzunden. Ki son derece pagan sarki sozlerine sahip olan, O Father O Satan O Sun’in klibinde tek goz makyaji ve omzundaki kuzgunuyla Odin’i canlandiran Nergal’in sarki sozlerinde Thor’u kullanmasi bana o kadar da abes gelmezdi. Nergal “and mighty Thor!” derken, “By the spear, the sword, the spell” diye kukrerken etkilenmemek elimde olmuyor. Bartzabel’in hakki yeniyor, bence icerdigi ayin havasiyla albumun en guzel sarkilarindan biri, 23 Subat’ta Grand Magus cubbemle bu sarki calinirken inceden bir cagirasim var.

    Sonucta bence bu album her ani degerli, her sarkisinin icinde muhtesem kisimlar barindiran bir album. Dinledikten sonra kafamin icinde donmeye devam eden bir album. Gorselleriyle, sozleriyle, muzigiyle bence bir Jon Nodtveidt’in Reinkaos’ta veya Ghost’un genel olarak kariyerinde (hakikaten anlamiyorum bu grubun neden bu kadar sevildigini – Nergal icin fazla goz onunde, fazla populer kulturun icinde diye atilip tutulur, adamlar bildigin mayistan haber ver kavgasi yuzunden birbirine girdi) yapmaya calistigi seyi cok daha basarili, cok daha estetik, cok daha yuce bir sekilde ortaya koymus. Dedigim gibi, benim icin yilin albumu.

    Ha, Wolves of Siberia’nin klibi hakikaten asiri kotu. Naptin be Nergal reyiz?

    Gekan

    @Saygin,
    Efendim, bir önceki albüm refere edilmeden de yorum yapılabildiğini sayenizde okumuş olduk. Teşekkür ederiz. Yorumlarınız için bir şey diyemem fakat tutumunuzdan ötürü teşekkür ederim.

  22. imparator terim says:

    Albüm gerçekten çok boktan bir öncekinin yarısı bile değil.

    Siyah forma

    @imparator terim, isti blıck mıtıl destı blıck mıtıl.

  23. Exorsexist says:

    Behemoth’un 1999 yılından beri çıkardığı en boş albüm. Baya bomboş. Bir iki idare eder şarkı için güzelleme yapamam. The satanist ‘den sonra inzivaya çekilmesi daha iyi olurdu. Böyle hipster işlerde yokum.

    ismail vilehand

    @Exorsexist, son derece katıldım bu yoruma.

  24. Taylan says:

    ilk çıktığı dönemler bayağı burun kıvırmıştım, şimde ise 1 haftadır köpeği etti.. miss gibi albüm

  25. Bundan daha uzun Behemoth incelemesi yazmam diyordum, yazdım. Pazartesi sitede. “1 günde nasıl hemen dinledin de yazdın” demeyin, promosu geleli 10 gün oluyor.

    owlbos

    @Ahmet Saraçoğlu, sevmeli mi gömmeli mi olacak? Çok muhtemel gömmeli olacak şuana kadar ki genel yorumlara bakılırsa.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.