# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
OPETH – Heritage [ORTAK İNCELEME]
| 22.11.2011

Kuyuya atılan taş.

Ahmet SARAÇOĞLU:

Yaklaşık 14 yıldır dinliyorum OPETH’i. Hayatta en çok dinlediğim birkaç gruptan biri olmalarının yanı sıra, benim için sadece müzik olmayan, daha derinlemesine nüfuz eden gruplardan biri olarak da gösterebilirim kendilerini.

Her ne kadar “Blackwater Park” sonrasında yaptıkları işlerin duygu yoğunluğu bana eskilerin tadını veremese de, OPETH her zaman için belli bir kalitenin üstünde olmayı başaran ve başaracak bir grup olduğunu zaten yıllardır hepimize kabul ettirmiş durumda.

“Heritage”a dair yapılan tonla muhabbeti bir çırpıda atlayarak, albüme dair bir “taraf” olmadığımı belirtmek isterim. Albümü OPETH’in külliyatını bilen biri olarak sayısız kez dinledim ve bu dinlemeler sırasındaki yorumlama ve yapılan işi özümseme kaynağı olarak tek dayanağım, OPETH dinleyiciliği konusundaki tecrübemdi.

Evet albüme dair bir taraf tutumuyor ve OPETH’in seçtiği bu yolda, görünüşe göre dinleyiciler tarafından belirlenen saflardan birine girme ihtiyacı duymuyorum. Bunun sebebi de grupların müzikal gelişimlerini “öncesi” ve “sonrası” olarak ayıracak radikallikteki böylesi albümlerin dinleyici kitlesi üzerinde yarattığı garip etkilerin ve bu etkilerin doğurduğu fikir ayrılıklarının, konuşarak çözülemeyeceğine olan inancım. Temel düşüncem, “Heritage” gibi çok farklı bakış açıları oluşturan bir albümü sevmeyen bir insana “Haksızsın! Albüm mükemmel! Anlayamıyorsun! Kafan almıyor! Müzik birikimin yetmiyor!” gibi şöyler söylemek ne kadar anlamsızsa, albümü seven insanlara da “OPETH bu değil! Ben OPETH’in özünü biliyorum! Kucağımda büyüdü! Metal unsurlarını terk ettiklerine göre mutlaka sik gibi müzik yapıyorlardır! Dinlemeye tenezzül etmem!” gibi karşılıklar vermek de o kadar anlamsız.

Progresif rock’ın aslında dışarı yansıttığı bir durum olmamasına rağmen kimi zaman dinleyicilerince öne çıkarılan snobluğu ve elitistliği de, muhtemelen albümü sevemeyen ve eleştirecek yer arayan insanların ekmeğine yağ sürüyor. Zira kimi yorumlarda rastlanan “X diskografisini dinlemeden bu albümü anlamanız mümkün değil” tarzı, bana göre müzik dinleme kavramını biraz fazla ciddiye alan ve sanki zor bir dersmiş de özümsenmedikten sonra boş yere yapılıyormuş gibi yansıtılan çıkışlar, albümü antipatik ve soğuk göstermekten başka bir işe yaramıyor. “Heritage”ı yaratan kişiler, albüme yönelik tepkilerin karışık olacağını elbet biliyorlardı; buna rağmen herhangi bir demeçlerinde, yorumlarında “Albümü sevmeyenler önce 70′lerde çıkan ve bu albümün yazımında bize ilham veren grupları dinlesinler” demediğine ve diyemeyeceğine göre, grubun kaydığı bu yeni tarza daha alışkın olan kitlenin de albümü savunurken bu yönden “vurmasını” abes buluyorum.

Şimdki kişisel görüşlerimi sıralayıp sona doğru yaklaşayım.

“Heritage”ı beğendim. “Heritage”ın barındırdığı müziği beğendim. Bunu yaparken de nelerden ilham almışlar, ne yapmaya çalışmışlar diye düşünmeden, hatta onca yıllık OPETH hayranlığıma rağmen albümü OPETH olarak görmenin dışına çıkarak bakabilmeyi başardığımda da beğendim. Evet, OPETH’in aldığı ilhamları, progresif rock tarihinde yer etmiş tüm o etkilenimleri belki çok iyi bilmiyorum; ama ortaya çıkarılan işi, yani yaratılan müziği beğendim. Bu müziği METALLICA yapmış olsaydı da beğenirdim, BURZUM yapmış olsa da beğenirdim, RIHANNA yapmış olsaydı da, GÖKHAN ÖZEN yapmış olsaydı da beğenirdim.

Bu şekilde bakınca ve albümü çevreleyen ve “Heritage”ın kendisini bile aşıp neredeyse albümün müzikal içeriğini ikinci plana atan tüm o dış etkenleri yok sayınca, karşımda gayet güzel, olağanüstü bir müzikalite barındırdığı tartışılır olsa da zevkle dinlenen bir albüm buluyorum.

Belki şöyle düşünülebilir: “E tamam da hafız, albümü yapan OPETH ve sen de bir OPETH albümünü yorumlamaya çalışıyorsun; nasıl oluyor da bunu hiç göz önünde bulundurmadan yorum yapıyorsun, yıllardır dinliyorum dediğin onca albümü nasıl hesaba katmıyor, bu albümü değerlendirirken her şeyleriyle doksanlar ve iki binlere damgasını vuran OPETH’in geçmişini nasıl tümüyle ayrı tutabiliyorsun?”

Evet, bunu yapıyorum. Çünkü zaman içinde görülen örneklerin işe yaradığını, bu radikal değişim albümlerinin her şeyin sonu olmadığını, gruplara şans verilmesi gerektiğini düşünüyor, hatta biliyorum. Yıllar yılı Mikael’in brutalleriyle kendini kaybeden biri olarak “OPETH brutali bıraktı, artık dinlenmez” dememeyi; önceki albümlerdeki gitar tonlarıyla, riflerle perişan olmuş biri olarak “Artık metal yapmıyorlar, CD’lerini yakmaya gidiyorum” dememeyi başarabiliyorum. Bu yüzden de “Heritage”ı seviyor, kendi çerçevesi içinde iyi bir albüm olarak değerlendiriyorum.

Yazdığım bunca şeyin üstünü çizip “Hayır abicim albüm kötü, OPETH bitti” diyene de, “70′lerin kült progresif rock gruplarının bütün albümlerini dinlemediğin için bu albümün yapmaya çalıştığı şeyde başarısız olduğunu anlayamıyorsun” diyene de saygım var. OPETH bugüne kadar yaptıklarıyla, farklı uçlardaki bu tarz yorumların yapılmasını kaçınılmaz kılan bir kariyer çizdiğine göre, alışılmadık durumlar ortaya çıktığında herkesten farklı bir ses çıkması kadar doğal bir şey olamaz. “Load” çıktığında Akmar Pasajı’nın önünde satılan sürüyle ikinci el “Load”u gören bendeniz, bugün “Load”u METALLICA’nın en iyi albümlerinden biri olarak gören sayısız insana da rastlıyorum. KATATONIA brutal vokali bırakıp doom elementlerini terk ettiğinde uyuz olup kendini kesen kitlenin binlerce katının, bugün o “yumuşak” KATATONIA ile zevkten kendini kestiğini biliyorum.

“Heritage” bence OPETH’in en iyi albümlerinden biri değil; ama kötü bir albüm, hiç değil.

Not: 7,5/10

***

Ezgim ÖZGÜL:

03.12.2010 tarihinde gelmiş bize Opeth’in stüdyoya gireceği haberi. (Üşenmedim tam tarih için arşivlere baktım.) Daha bu adamlar stüdyoya girmeden 35 bin milyon tane yorum yazılmıştı sitedeki haberin altında. Biri osursa dinlerim diyor, diğeri diyor ki Opeth “My Arms Your Hearse”dan sonra bozdu yeaaa…

“ALBÜMDE BRUTAL VOKAL YOKMUŞ!!!111″

Evet böyle diyenler de bayağı çok. Elimden geldiğince objektif bir kritik yazmaya çalışacağım, ama önce konuyla ilgili kısa bir fikrimi söylemek istiyorum. Ben, dinleyiciler rahatsız olacak diye “eski tatlarından ödün vermeyen” gruplardansa, hayranlarına “siz beğenmeyebilirsiniz, ben böyle beğeniyorum” diyen gruplara daha çok, hatta çok çok daha fazla saygı gösteririm. Bu demektir ki adamlar hâl isteyerek^, severek, kendileri için yapıyolar bu işi. Albümü beğenirim beğenmem, o ayrı mesele (beğendim o da ayrı mesele), ama benim için işi özü budur.

Gelelim “Heritage”a. Öncelikle süper-objektif bakarak diyebilirim ki, bu albüm hayatımda duyduğum mükemmel kayıtlardan birine sahip. Hayatımda bu kadar özenilmiş bir kayıt duymadım deme cesaretini gösteriyorum, gösterdim. Opeth hep Opeth oldu. Gelip bana herhangi bir şarkının herhangi bir 5 saniyesini çalsanız, derim ki “aha bu Opeth”. Ama bu albümde 2-3 (belki de 4-5, bilemedim şimdi) şarkı var ki, ben bunların Mikael vokale girene Opeth şarkısı olduklarına inanmadım. Slither’ıyla, Nepenthe’iyle, Famine’iyle, bambaşka albüm “Heritage”. Her grup der ya “bu albümümüzde kendimizi aştık, uçtuk, bambaşka oldu bu albüm”; tam “Heritage”a uygun işte bu söz.

İntrodan sonra gelen Devil’s Orchard albüm içinde en az değişik olan parçalardan biri. İlk single olarak da insanlar çok ürkmesinler diye bunu seçtiler herhalde diye düşünüyorum. “Watershed”e koysak çok sırıtmaz gibi (belki biraz). Zaten klibin de, içinde grup elemanlarının görünmeyeni makbûldur.

I Feel the Dark, Opeth için basit bir isim gibi; “bir The Lepper Affinity değil”. Ama Miko ne demişti: “Bu albüm çok earthy (kendi halinde, ayakları yere basan) oldu, earthy güzel bir kelime, onu seviyorum”. Tam olarak bu cümleyi kullanmıştı kendisi. O yüzden yadırgamadım, bilinmedik kelime bulacağım diye sözlük karıştırmamış.

Slither Ronnie James Dio’nun anısına yazılmış, albümün en hareketli parçalarından biri, adına yaraşır şekilde kayarak, sürünerek bitiyor.

Sonra, The Lines in My Hand adlı nadide parça var… O davullar, o davullar… O ikinci dakika… Öhöm neyse. Arkasından Folklore ve güzel outro Marrow of the Earth. Şarkıları progresif altyapı üzerinden derinlemesine inceleyecek bir beceriye sahip değilim, zaten burada rif var, şurada davul var diye de dinlemedim albümü; bir bütün halinde kocaman güzel bir albüm olarak baktım.

Albüm kapağıyla ilgili de birşey söyleyeyim mi diye düşündüm, ama şuan vazgeçtim. İşte o kapak:

Kısacası bu albüm biraz Black Sabbath, biraz Pink Floyd, biraz caz, biraz rock, ama aynı zamanda bambaşka bir şey, bambaşka bir Opeth (çok karizmatik noktaladım).

Not: 8/10

***

Levent MUKAN:

Opeth’in “Heritage”ı biraz değişik bir şekilde geldi sanki.

Mikael’in açıklamaları, düşen tadımlık parçalar, baya kötü kapağı (özür dilerim), death metal olmayacak olması ama “Damnation”a da benzemeyecek olması gibi nedenlerle herkes farklı bir şey bekliyor gibiydi. Ben ne beklediğimi şahsen çok bilmiyordum. Sanki biraz Camel’e benzer diyordum, ama onun dışında hiçbir fikrim yoktu. Çünkü Opeth’ten bahsediyorduk; bir şeyler bekleseniz de emin olamıyorsunuz.

İnternetteki yorumlara göz gezdirdim. Albüm ile ilgili fikirlerin genel olarak Opeth’in nasıl dinlendiğine göre değiştiğini görmek zor değildi. “’Damnation’ Opeth’çileri” tabir ettiğimiz güruh ile Opeth’in hoyrat şarkılarından da memnun olan, death metalle arası bozuk olmayan güruhun albüme değişik yaklaşacağı çıkarımını yapabilmek için roket bilimi ile uğraşmaya gerek yoktu.

Çıkan sonuç şaşırttı mı? Valla ben şaşırmadım. Genelde gruplar çıkacak albümleri ile ilgili olarak bildiğimiz şeyleri söylerler hep; Ahmet o tür yorumları haber diye neden giriyor onu bile bilmiyorum, söyleyen adam bile bayıyordur bence. Yok en klas albümümüz oldu, en çok buna emek verdik, diğer önceki albümler hep dandikti aslında da şimdi kabarıyoruz gibisinden çene yapar hep gruplar, bilirsiniz. Çoğu bayıldığım grup da yapıyor bunu. Ama Mikael bunu yapmadı. “Böyle böyle bilader” diye delikanlı gibi söyledi. Delikanlı bir abimiz olduğundan, dediğini de yapmış gerçekten.

Albümde sertleşilen noktalar tabii ki olmuş, ama Opeth sertleşmesi tabir edeceğim sertleşmeden bahsedemiyoruz. Albümün genel havasının belirlediği irtifanın üzerine asla çıkılmıyor, belli bir alçaklık korunuyor her an. Modu ne çok çok düşürüyor, ne de fazla yükseltiyor “Heritage”.

Sonuç itibariyle “Kardeş, sen bu albümü beğendin mi beğenmedin mi?” derseniz, ben albüme bayıldım. Peki “Mikael bunu solo olarak çıkarsa daha mı iyi olurdu” derseniz, aslında öyle daha iyi olurdu sanki diye de düşünmüyor değilim. Beni şüphelendiren Axenrot faktörü vardı sadece, o da güzel bir şaşırtmacayla misler gibi çalmış olduğundan, hiç şikayetim yok albümden. Çiçek gibi albüm. Ama hayır lan çok kötü olmuş diyene de çok ses çıkaramayacağım, zira albümde Opeth olarak gösterilecek kısım %35 falan.

Bir de tekrar, özür dileyerek, kapak gerçekten olmamış abicim ya. 1 puan oradan kırdım.

Not: 7/10

***

Not: Aşağıdaki ilk birkaç yüz bin milyon yorum albüme dair haberler içindir.

(7,5+8+7)/3=7,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.54/10, Toplam oy: 233)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2011
Şirket
Roadrunner
Kadro
Mikael Åkerfeldt: Vokal, gitar
Fredrik Åkesson: Gitar
Martin Axenrot: Davul
Martin Méndez: Bas
Per Wiberg: Klavye
Şarkılar
1. Heritage
2. The Devil's Orchard
3. I Feel the Dark
4. Slither
5. Nepenthe
6. Häxprocess
7. Famine
8. The Lines in My Hand
9. Folklore
10. Marrow of the Earth
  Yorum alanı

“OPETH – Heritage [ORTAK İNCELEME]” yazısına 566 yorum var

  1. Belus says:

    20 yaşından beri ticaret yapmak istiyordum desene!

    illuminati

    @Belus, King Crimson, Rainbow, Jethro Tull bunlar her zaman ticaret yapmak ister. Bu da böyle bilinsin.

    Belus

    @illuminati, bilindi iyi..anlayışın ne de kuvvetliymiş.

    Aykut Özen

    @Belus, biraz yanlış anlamışsın olayı.

    Belus

    @Aykut Özen, biraz iyi okumalıyız olayı..

    Aykut Özen

    @Belus, “yapmak istiyordum” değil, “yapıyordum” demeliydin. kıps.

    illuminati

    @Belus, kendimi Mikael Akerfeldt’in yerine koyuyorum da, death metal grubum var, death metalden sıkılıp progressive rock’a dönüyorum ki bu gayet doğal bir şey.(dönmek bile sayılmaz, daha önceki çoğu albümünde progressive rocktan izler var) Sonra bazı hayranlarım bana ‘hee sattı bu da sattı.’ diyor. Akerfeldt bu adamlara bir açıklama yapmadığı için gene sabırlıymış yahu.

  2. Ubeydullah İndiroğlu says:

    b abimiz iki-üç sene önce başka bir forumda “Opeth Prog-Rock’a saracak,bir albüm sonrasında Death Metal kalmaz.” ayarında birşeyler yazmıştı. İleri görüşlüymüş vesselam. Ha,böyle olacağı Watershed’den belliydi zaar.

  3. Ertuna Yavuz says:

    ben kesinlikle hayal kırıklığına uğramadım. zaten death metal esinlemeli prog metalde yapabileceklerini sonuna götürmüştü. açıkçası canım death metal dinlemek isteyince zaten aslen opeth dinlemezdim opeth’i hep kendine özgü müziği için dinledim. şaşırmadım değil şaşırdım ama üzülmedim, hatta sevindim diyebilirim.

  4. baldur says:

    ya death metal olmamasına neden bu kadar şaşırıldı anlamadım? opeth yıllardır death metal yapmıyor zaten.

  5. Exorsexist says:

    “- Albüm 56 dakika.” yapılmış en epik yorum. zaten opeth’in müziğinde pek death metal’in yeri yoktu uzun zamandır. heralde en death metalimsi şarkıları en son deliverance de yaptılar. brutal vokal kullanmamaları kendi seçimleri normal olarak. git gide retro oldu adamlar.

  6. illuminati says:

    @baldur, aslında evet Deliverance’tan beri tam olarak yapmıyor ama son iki albümde brutal vokal vardı, bu sefer Damnation’a yakın bir şey gelebilir, 5-6 dakka arasında progressive rock ağırlıklı parçalardan oluşan bir albüm olabilir yani. Her türlü çok güzel bir şey çıkacak.

  7. hakan says:

    şu mikealin pringleslı hali ne hoş lan,masaüstüne döşeyince çok pis oluyor:D

  8. jotunblod says:

    çok güzel çok güzel.her opeth albümüne aşık olduğum gibi bunada olacağım gibi bir his var içimde.adam pink floyd demiş king crimson demiş oh oh.brutal olmasada olur.

    murder

    @jotunblod, ya kusura bakma da sana patlayacak. bu kadar progresif, sanat ot, bok ıvır zıvır ahklamı kesip yazım kurallarına karşı olma – bence bilmeme. opeth’e tapan zekanın ürünü mü acaba???

  9. northerndarkness says:

    böyle gruplara hastayım işte arkadaş. kafalarına ne esiyorsa onu yapabiliyorlar, müziğin “sanat” olduğunun hakkını vermeye de en çok yaklaşan onlar oluyor.

    bu adamlar zaten evrile evrile geldiler, bu noktalara varmaları zaten kaçınılmaz. 20. yıllarında aynı müziği tekrar tekrar yapmaya devam edip kendini ancak slayer ile maiden dinletebilir zaten.

    o yüzden ben memnunum arkadaş. kötü albüm zaten çıkmaz opeth’ten de, diyelim ki çıktı, döner eski albümlerini dinlerim ne var yani. nitekim tebdil-i mekanda ferahlık vardır.

    b

    @northerndarkness, yarın bir gün mikael rap müzik yapmaya başlarsa opeth ismi altında o zamanda böyle düşünebilecek misin bakalım. kafalarına ne eserse onu yapabilmek elbette güzel bir şey ama bu kadarı da fazla bence.

    illuminati

    @b, hiç de fazla değil bence. En iyi örneği Ulver. Black metalle başlayıp trip hop, electronic devam ediyor adamlar, bir grup başarılı olduğu sürece sürekli tarz değiştirsin, kimse de bir şey demez zaten.

  10. Chuck Reis says:

    http://i55.tinypic.com/15o8o6x.png
    http://i51.tinypic.com/20upu81.jpg

    bende böyle bir şey yaptım

    ismail vilehand

    @Chuck Reis, http://i55.tinypic.com/15o8o6x.png şuna bittim hahahahahaha

    Ugur

    @Chuck Reis, ahaha süper.

    illuminati

    @Chuck Reis, güzel olmuş :D

    burak canik

    @Chuck Reis, haha ikiside güzel olmuş :D

    Chuck Reis

    ikisi birbiriyle bağlantılı beyler :D

  11. Berca B. says:

    Ben de çok tedirgindim kapaktan ve önceki açıklamalardan sonra, fakat referans alınan grupları görünce acayip sevindim. Artık korkuyla değil merakla bekliyorum albümü

  12. blackroseimmortal says:

    olaya sevinenler varmış, ulan, bu albümün en iyi albümü blackwater park diil mi, still life diil mi, morningrise diil mi, yapmayın böyle şeyler, ben mikaelin death metalden bıktığına inanmıyorum, “i hate hip hop and i love death metal” diyen akerfeldt değilmiydi, yapmayın gözünüzü seveyim…

    ancak kimse opeth benim için bitmiştir dememeli, opeth bir müzik grubudur, death metal grubu değildir, ama bence death metalden vazgeçmemelilerdi…

    illuminati

    @blackroseimmortal, o albümün en iyi albümü blackwater park.

    blackroseimmortal

    @illuminati, :D:D

    Chuck Reis

    hacı sakin ol :D

    eylül konserinde pankart açalım:

    at the next album, if only soft songs be. WE WILL NOT LISTEN TO YOU. We liked Opeth with mikael’s growling vocals,YOU ASSHOLE ühüüüüü :’((((

    blackroseimmortal

    @Chuck Reis, “opeth is not “böğüring” next albüm, xD” yazalım daha vurucu olur…

    Chuck Reis

    oke sen afişi hazırla…

    devilsadvocate

    @blackroseimmortal, asıl orchid grubunun en iyi albümüdür opeth.

  13. blackroseimmortal says:

    finliler albümü çok sevmiş ve tamamen 70′lerin havası varmış, albümde klarnet falan kullanılmış. ilk 7 şarkı çok güzelmiş fakat son 3ü o kadar da diilmiş, fazla piano ve klavye varmış, gitar tonu modern diilmiş…

  14. b says:

    bari grubun ismini değiştirseydin en azından geçmişine bir saygın olurdu. yazık! biz opeth’i death metal kisvesi altında sevmiştik.

    in the court of the crimson king

    @b, sırf mikael akerfeldt’i antipatik buluyorsun diye her yaptığı harekete bok atman doğru değil. mesela aynısını amorphis yapsa yazık! diye bi tepki vermezdin büyük ihtimalle.

  15. Kaan says:

    benim anlamadığım öküz gibi death metal gitaristi var grupta o neden ses etmiyor? yada grup hep böyle death metal dışı bi çizgiden gidecekse neden o adamı gruba aldılar?

    Chuck Reis

    gitaristten çok axenrot tam bir death metal davulcusu. adam clean vokalli şarkıda bile blast beat yapıyordu.

    Kaan

    @Chuck Reis, ne iş hacı o zaman mantığım almıyor

    Chuck Reis

    @Kaan, mantığı çok basit: trendi umursamak. bugün lastfm’e bak en çok dinlenen albüm damnation..

    madem böyle bir albüme çok meraklıydı mikael efendi, gidip yeni bir proje altında yapsaydı. ama işte mikael opeth’in ününü kullanmak istediği açık. mesela charles michael schuldiner’de control denied için ”o işleri death adı altında yapamazdım” diyor. ama istese death’in ününü kullanarak clean vokalli albümler yapıp daha da popülerleştirirdi death’i, ama adam death hayranlarını umursuyor. mikael ise metallica,megadeth gibi grupların döndüğü yola gitmeye çalışıyor.

    death metalden madem bıktın neden hala bloodbath’de brutal yapıyorsun be adam. çok uzattım asabımı bozdu bu mikael :D

    baldur

    @Chuck Reis, trendi umursamak yerine mikael’in 70ler sevgisi daha doğru olur. bilakis maykıl babanın en sevdiği grup camel’dır.

    Chuck Reis

    @baldur, iyi güzelde, neden illa opeth ismi altında yapıyor bu sevgisini? benim merak ettiğim bu…

    baldur

    @Chuck Reis, başka bir grup mu kurmalı? opeth’le yapmak istiyor demek ki sevdiği müziği.

    illuminati

    @Chuck Reis, ”Aynı grup içerisinde değişik tarzlar deneyen elemanlar satış yapmak ister.” genellemesi yanlış. Yukarıda Ulver örneğini verdim, gene aynısını vereyim. Burada Mikael’in bu müziği sevdiği için mi yoksa ün kazanmak için mi böyle bir albüm yapacağı asla kestirilemez, kanıtlaması imkansız çünkü. Ama bu tür parçaları Opeth’den 1996′dan beri duyduğumuzu, yeni bir şey olmadığını da hatırlatayım.

    Kaan

    @Chuck Reis, haklısın. Death/Control Denied örneği çok yerinde olmuş. ya ben hala inanmıyorum zaten mutlaka böğürtüye dair bişeyler olacaktır albümde.

  16. önder says:

    Mikael baba ne isterse onu yaparım. Death Metal yapmıyorlarsa bende artık death metal dinlemeyeceğim. İzindeyiz Mikael Baba!

  17. ozgur says:

    BLACK SABBATH, KING CRIMSON, CREAM, RAINBOW, PINK FLOYD, DEEP PURPLE, MY DYING BRIDE, JETHRO TULL, IRON MAIDEN, caz, funk, folk ==> : )

    The Beatles ve brutal vokalin olmamasi ==> :(

    blackroseimmortal

    @ozgur, the beatles var, bi daha bak…

    ozgur

    @blackroseimmortal, sen de haklisin. benim hatam. anlatim bozuklugu yapmisim.

    BLACK SABBATH, KING CRIMSON, CREAM, RAINBOW, PINK FLOYD, DEEP PURPLE, MY DYING BRIDE, JETHRO TULL, IRON MAIDEN, caz, funk, folk ==> : )

    The Beatles’in olmasi ve brutal vokalin olmamasi ==> :(

    Deniz

    @ozgur, Oha be brutalsız beatles mı olur hiç?

    illuminati

    @Deniz, yanlış anlaşılma olmuş sanırım, ya da ben yanlış anladım bilmiyorum ama arkadaş orada Beatles’a benzemesini ve brutal olmamasını çok farklı iki madde olarak yazmış, bir alakaları yok

    ozgur

    @Deniz, beatles’i brutalleriyle sevdigim icin son albumunu sevmiyorum.

  18. Ugur says:

    Progresif demişken: “poor Mikael needs a hug after this”
    http://www.youtube.com/watch?v=h2InJpqo_bw

    caksu

    @Ugur, Akerfeldt’le aynı skoru yaptım !

    Chuck Reis

    oha steven efendinin bilmediği şey yok. mikael’de durmadan yaptığı ”bi boku bilme be adam” bakışlarıda süper.

    cenkozmercan

    @Chuck Reis, hahaah evet ya çok güldüm buna, her sorudan sonra…

    Chuck Reis

    @cenkozmercan, özellikle 3:48′deki hali. ”ee oha amına koyim”

    heat

    @Ugur, steven wilson bu gidişle yakında kafayı yer :)

    bloodshower

    @Ugur, “I suspect Steven wilson for having asperger syndrome.”‘da ayrı bi güzelmiş.

    bu arada sadece liverpool’u bilebildim.

    illuminati

    @Ugur, ezdim Mikael’i. :D

  19. desqpio says:

    mikael artık böğürmeyecekse bunu dinler dinler eski günleri hatırlarız artık,

    http://youtu.be/LK69GhsS4Dw

  20. Kaan says:

    Abi tüm tartışmaların havası, içeriği çok güzel de gruplar arasında My Dying Bride var! Bu geçmişten etkilenilecek bir grup değil ki. Kızacaksınız ama bana göre tarz öncülüğü yapmış bir öncü grup da değil. Ha My Dying Bride’ın çok sevdiğim şarkıları var ama King Crimson, Rainbow, Black Sabbath’tan sonra My Dying Bride ne alaka yani? :))
    Listede Black Sabbath varsa doomun temeli var demektir. My Dying Bride, Opeth’in jenerasyonu içerisinde kategorize edilmelidir diye düşünüyorum! Sizce de öyle değil mi?

  21. Emre says:

    Death Metal severim arada bir dinlerim, ama psikolojik bir yansımadır aslında tarzlar, Opeth in yıllardır yaptığıda zaten müziğinin içinde barındırdığı Retro/Vintage Progressive vs ne derseniz deyin King Crimsonlar Sabbathlar ile kendi yaklaşımlarını ve birikimlerini yansıtmalarıydı.. Ha ne oldu da ergen bunalımları bitti de mi brütal bağırtılardan vazgeçtiler? Hepimiz onlu yaşlarımızda hep en sertini en brütalini aramadık mı? Hayır diyemezsiniz ben 30 yaşındayım Death Metal hala zevklidir ama bir ömür boyu yapılacak bir müzik değildir her şey gibi Opeth de yaşlanıyor psikolojileri değişiyor, Opethi ilk dinlediğimiz de de zaten Death havalarının arasında akustik gitarların melodik geçişlerine tav olmuştuk zaten kimse inkar etmesin, damnation çıktı bir baktık soft dinleyiciler bile opeth telafuz eder olmuş, bu demek değildir ki birisi alıp death metalin bayrağını yaktı! Birileri hala böğürmeye devam ediyor, etsin.. herşeyin bir zamanı bir yaşı var, benim kafam 64 beatlik davul ritimlerini, midesi çıkana kadar böğüren adamları her zaman çekmiyor, takdir ederim, emek vardır. Bu müziktir, insanların duygularına ne kadar hitap ederseniz o kadar sevilirsiniz.. Opeth de kime hitap edeceğini biliyor aslında ticari filan da değil bence.. onca beyin akıtılmış bestenin içindeki müzikal zenginlik hala en sert benim modundan çıkamayan aklı kıtların hak ettiği bir şey değil.. Kendini farklı hissetmek isteyen buna ihtiyaç duyanlar ancak Opeth’in bu kararını kötüleyebilir.. Death Metal seven biri olarak yazıyorum.. Sanatçıya bok atarsanız bir gün alkışladığınızda elinize yapışanlar yüzünüze sıçrar!
    Saygılar.

    blackroseimmortal

    @Emre, opeth bugünkü death metal camiasının en yaratıcı gruplarından biriydi, sadece opeth için değil death metal için de üzülüyoruz, acımız büyük ccc, anladın mı, yoksa ben de çok severim damnation albümünü, ne bileyim cameli, king crimson’ı, ama düzgün death metal kalmadı, death metal artık emo gençlere kadar indi, morbid angel sıçtı, in flames sıçtı, artık grublar birbirinden riff çalıyo, death metal tıkanıp kaldı, valla ben death metali geliştirebilecek sadece iki grup görüyodum, gojira ve opeth, az bişey decapitated, artık bitek gojiradan umutluyum…

    Guinan

    @blackroseimmortal, “valla ben death metali geliştirebilecek sadece iki grup görüyodum, gojira ve opeth, az bişey decapitated, artık bitek gojiradan umutluyum…”

    o vakit death metale biraz daha vakit ayır derim.

  22. önder says:

    Gerçekten doğru noktalara değinmiş herkes. Ben 19 yaşındayım. Rock Bar’a gittiğim zaman tek birada kafam mayhoş oluyor.Sebebi kuru gürültü, yani hiçbir zevki yok, bangır bangır bütün enstrümanlara yükleniliyor. Bence yaşlılıkla alakası yok. Death Metal belli gruplar dışında tamamen kafayı bozuyor.

    heat

    @önder, iki bira çaktım kendime geldim

    illuminati

    @önder, ben severim death metal.

  23. Deniz says:

    Ne şimdi de death metali mi itin götüne sokacağız?

  24. ismail vilehand says:

    bence 24 yaşından küçüklere alkol yasaklanırken aynı yasaya ek olarak 24 yaşından büyüklerede death metali yasaklamalılar. birde 40 küsür yaşında kelli felli adamların hala death metal yapmasına anlam veremiyorum. ayıp denen bir şey var yaşınızdan başınızdan utanın. ha birde unutmadan tıpkı sigara paketlerinde olduğu gibi death metal albümlerinin üzerinde; “death metal sağlığa zararlıdır.”, “death metal kronik baş ağrısına yol açar.” gibi yazılarda eklemek lazım. ve son olarak death metali bırakmak için danışma hattı açılmalı. insanlar arayıp bu illetten nası kurtulacaklarını öğrenmeliler.

  25. ukd says:

    açıkçası opeth in damnation albümünden sonra death metal tabanlı şarkı yapma sıkıntısı çektiği apaçık ortaydı. yani still life gibi my arms your hearse gibi konseptleri de oturtamadı. zaten grup elemanı değişikliğinin sürekli olması artık grubun death metalden uzaklaşacağının kanıtıydı. son albümde burden adlı şarkıdan sonra opeth ten nefret adamlar bile opeth i sever oldu. şahsen akerfeldt in bu açıkmalarıyla opeth sevgimi gözden geçirir oldum. yani şu eskilerden feyz aldık yok şunlardan etkilendik. arkadaş ben opeth dinlemek istiyorum. kc, sabbath, deep purple, pink floyd dinlemek istersem açar onları dinlerim. yani sen kendi içinde opeth müziğinin sınırlarını genişletebilirsin farklı şeyler deneyebilirsin ama şu eskiler muhabbeti baymadı mı? zaten steven wilson abimiz var prodüktör koltuğunda death metalden kopma noktasındaki en önemli faktör. adam ferhat göçer gibi her taşın altından çıkıyor.

    neyse kısacası bu adamların kendi konseptlerini genişletmeleri gerekirken şu etkili bu etkili tadında yorumlarla gruptan soğumak için en önemli sebep. ne demişler; “be yourself all that you can do.”

    Kaan

    @ukd, yorum budur aga.

  26. Ben bişeyi anlamıyorum, Opeth her zaman yaptığı şekilde gitseydi “bence değişmeleri gerek” diyip itin götüne sokucaktınız grubu, diğer tüm gruplara yaptığınız gibi. Adamlar sürekli değişiyor ve farklı şeyler yapıyor, bunu da beğenmiyorsunuz. Siz ne istediğinizi bilmiyorsunuz belli ki, yoksa “Opeth’e ya da bilmem hangi X grubuna laf sokayım da çok ‘kuul’ olayım, herkes bana katılsın” mantığında yorum yazılmazdı buralara. Opeth dinlediğiniz herhangi bir müzik grubu değil, asla sizin seveceğiniz belirli bir tarzda albüm yapmayacaklar bunu anlamak bu kadar zor geliyor ve siz bunu kabullenemiyorsanız, yapmanız gereken şey susup Opeth dinlememek. İş onlara bok atmaya gelince, çok saçma ve anlamsız olmakla birlikte, müzik bilginizden şüphe edilmesi durumunu doğuruyor.

    b

    yahu bırakın kim ne yazıyorsa yazsın kim death metali bırakıyorsa bıraksın kim dinlemiyorsa dinlemesin. bize ne ya!:) memleket meselesi gibi oldu artık. umarım her şey onlar için iyi olur. daha fazlası kafamı ağrıtıyor artık. adamlar da bir albüm çıkaracak sanki bana dünyanın en popüler en mükemmel grubu da yok basın mensubuymuş bilmem neymiş bırakın ya!

    in the court of the crimson king

    @b, gelmiş geçmiş en iyi metal grubudur. bu nedenle verdiği kararlar en azından benim için çok önemli.

    Chuck Reis

    @darth sidious, kimsenin kuul olayım diye opeth’e saldırdığı yok. opeth hiçbir zaman sabit bir müzik tarzında durmadı, ghost reveries albümün çıktığında ”bu ne iyice progresif olmuşlar” diye eleştiren var mıydı? opeth ne kadar bir sürü tarz icra etsede, o şarkılara gerçek opeth ruhunu yükleyen mikael’in hem öfkesini hissetiren brutalları, hemde hüzünlü sakin kısımları giren ruhu dinlendiren clean vokalleridir. damnation opethçisi yavşak emo kesimi dışında herkes opeth’i böyle sevdi. zaten hep clean vokal olursa opeth’in o mükemmel ruhsal sentezi bozulur. şimdi ghost reveries albümündeki opeth değişikliği hangi birimizi bu kadar kudurttu? önemli bir tarz değişikliği yaşansa da, opeth’in ruhunu veren o vokaller hala devam ediyordu ve kimsenin şikayeti olmadı. brutal vokali bırakmak ise çok büyük bir değişim ve herkesin kabul etmemesi doğal.

    zaten mikael’de bu albüm için ”Çıkan şeyi sevmedim” ”hayranlarımız bu tarzdan hoşlanmayacak” gibi söylemleri var. şimdi mikael bile bizim burada bu kadar eleştirmemizi normal buluyor ve böyle olacak diyor. sen burada kuuul takılayım, yok müzik bilginizden şüphe edilir gibi birşeyler söylüyorsun. işimiz yoktu, kuul olacaktık pasifagresif sitesinde.

    darth sidious

    @Chuck Reis, konuşma şekilleri malesef kuul olma çabasını gösteriyo. Bu sadece Opeth için değil, sitede haberi yayınlanan ya da kritiği yazılan gruplar için de geçerli. Biri bok atınca ağzını o güne kadar açamayan herkes anında açıp saydırmaya başlıyo. Onun haricinde, eleştirmek normal diye her yazdığım yorumda söylüyorum, önemli olan bunu öküzce kullanmamak. Kimse bu adamın ya da başka bir grubun yaptığı değişikliği hemen kabullenmek zorunda değil, ama sırf kafasına uygun olmadığı için adamı yerden yere vurmaya kalkışmak kuul olma çabasını gösteriyo malesef. Ayrıca, benim kastetmeye çalıştığımı anlamamışsın belli ki. Bu grup farklı bişeyler yaptığı için de eleştirildi (ghost reveries ile ilgili eleştiride bulunan pek çok kişi var sitede, beğenmediğini söyleyen vs.) ama aynı şeyleri yapsaydı (orchid-morningrise fanları için konuşuyorum özellikle) bu sefer de “farklı şeyler yapsın, baydılar artık” diyeceklerdi. Ne istediğini bilememekle alakalı bi durum.

    Ben kuul takılayım demiyorum, demem de, yazdığımı bi adamakıllı oku önce. Eleştirdiğim şeyi yapacak kadar uçmadım rahat olsun kafan.

    Chuck Reis

    @darth sidious, ”sen burada kuuul takılayım, yok müzik bilginizden şüphe edilir gibi birşeyler söylüyorsun” kuul takılayım lafını derken eleştirenlere söylediğini referans aldım. yoksa senin kuul takılmak gibi amacın olduğunu yazmadım. dahada yazmak isterdim ama gereksiz şekilde uzadı konu.

  27. saklanan saman says:

    opeth’den load tarzında bir hard rock-metal tarzı bir albüm dinlemek isterdim. tabi birazda progresif soslu..böyle üstünede leblebi.

    illuminati

    @saklanan saman, aman diyeyim.

    Blakkheim

    @saklanan saman, Çok ilginç olabilirmiş hakikaten.

    devilsadvocate

    @saklanan saman, hetfield kalibresinde taşak lazım öyle albüm yapabilmek için. ki benim bildiğim o kudrette başka adam yok metal camiasında.

    in the court of the crimson king

    @devilsadvocate, nadir var, biri de bu arkadaş.

  28. illuminati says:

    Death metale laf yok. Günün her saatinde dinleyebildiğim, her zaman imdadıma yetişen bir müzik olduğu için babama laf atılmış gibi alınırım bu konuda. Hatta ‘Opeth şu sıralar şöyle çok sert brutal death metale yakın bir albüm yapsa ne muhteşem olur.’ diye düşünürdüm, buna bayağı şaşırdım.

    baldur

    @illuminati, bloodbath dinleyebilirsin. yarısı opeth zaten.

    illuminati

    @baldur, dinliyorum zaten, ilk albümü çok iyi.

  29. Veracruze says:

    aslında sadece müzik dinlediğimizi hatırlasak iyi olur hani. bakıyorum da her farklı tarza yönelme eğilimi olan grubun albüm haberine sanki bi yakını cinsiyet değiştirmiş gibi tepki gösteriliyor. bi grubu seviyorsan gerçekten, olduğu gibi kabul etmelisin bi noktada; gerisi sayfalarca yazılmış kuru gürültü. adam istediği müziği yapıyordu hep, hala da yapıyor yani bunca sene. değişen hiç bişey yok aslında.

  30. önder says:

    Albümü merakla bekliyorum hem de büyük bir sabırsızlıkla, In Flames ardı ardına yayınlıyor. Amorphis albümün yarısını açmıştı, Soilwork geçen sene sürekli yeni bir şarkı yayınlıyordu. Opeth’ten ses yok hâlâ.

    darth sidious

    @önder, albüm eylül gibi çıkacağından kelli, temmuz-ağustos gibi yayınlarlar şarkıları.

  31. blackroseimmortal says:

    alex bilmem ne çok doğru seçim, adamı tanımıyom ama axe’tan progresif rock ya da caz davulcusu mu olur :) adam death metal davulcusu zaten clean vokale bile blast beat yapıyo…

  32. masteroforion says:

    Klaaaasss sssssss

  33. V.Kaan says:

    Reporter: Your vocal chords must really take a beating on tour, Mikael. Going from screaming to harmonizing melodically must take its toll on you. Do you have any tricks for keeping your vocals fresh when you tour heavily?

    Mikael: No, not really. It does take its toll though. I’ve been having some problems or something with my screaming lately. That might be because I’m not as super-interested in it as I once was when I was younger. With that said, we did a show just the other day at the Bonnaroo Festival and it was pretty rocking, I think. It’s sounded pretty cool playing our set there. So I don’t think I try anything to keep my voice in shape, really. I’m more wary about not being able to deliver the clean vocals. I don’t want to lose that. I want to be able to hit all of the smooth notes, and I don’t want to lose the ability to do that harmonizing. The screaming thing I have been doing for such a long time now, I don’t think I can take it much further. I don’t really enjoy it as much as I used to, but that’s just me right now.

    13 Haziran 2011 http://www.lithiummagazine.com roportajı.

    brutal olayı bitmiştir aga.

    Chuck Reis

    bir kaç gün sonra bloodbath’den de ayrılır tam olur

    Ugur

    @Chuck Reis, Peter Tagtgren gelir.No problem.

    Chuck Reis

    @Ugur, Peterin vokali daha taş gibi ama ben Mikael’i yakıştırıyorum Bloodbath’e. Mikael’in growl vokalini dinlerken daha çok keyif alıyorum nedense.

    blackroseimmortal

    @Chuck Reis, Akerfeldt, Blakkheim, Swanö, Tagtgren ve Axenrot, kadro böyle olsun çok sikici olur… 4 tane müzik dahisi (Axenrot’u dışarda bıraktım) bi grupta…

    V.Kaan

    @V.Kaan, O değilde bu mikael’in clean vokalleri de ahım şahım birşey değil yani. Kötü değil sadece ortalamanın üzerinde. San ki dünyanın en güzel sesi onda da sesini korumak istiyormuş.

    Chuck Reis

    @V.Kaan, nedense güldüm :D hahahahah

  34. Guinan says:

    Gün gelecek o narin sesinden de sıkılacaksın olum! :)

  35. blackroseimmortal says:

    şimdi akerfeldt unirock’ta da brutal yapmaz :(

  36. aaa says:

    umarım yakında müzik yapmaktan sıkıldım da demez.bu ne lan yok brutalden sıkıldım,yok death metalden sıkıldım.

    in the court of the crimson king

    @aaa, ikisi de aynı kapıya çıkıyor, yeni bir şey dememiş pek.

    aaa

    @in the court of the crimson king, aşama aşama gidiyor,önce brutal sonra death metal.tabi dediğin gibi ikisi de aynı kapıya çıkıyor.

  37. caglardurmaz says:

    o zaman bloodbath akar :D

  38. youngling says:

    açıklamasına göre büyük ihtimalle bloodbath ti de bırakır. adam sevmiyor ve sesini korumak istiyor ki zatem bloodbath bir opeth değildi. anlamadım bloodbath dinle diyenleri ben.

    Berker İlhan

    @youngling, valla isabet olur , swedish death yapacak bir grubun daha kirli ve scream atabilen bir adama ihtiyacı var bence.

  39. Utku says:

    bloodbath’in has kurucu beyni frontman adami kim anlamadim valla.

  40. Utku says:

    @Berker İlhan, isvecli olunca screamli olmasi zorunda mi? amon amarthda johan’da scream yapsin diger brutali biraksin oyleyse. bloodbath’i in flames’e cevirmeyin

    Berker İlhan

    @Utku, tercih meselesi , tartışmaya girmeyeceğim . peter tagtgren deyip susuyorum.

    blackroseimmortal

    @Utku, +1, adamların akerfeldt gibi vokalisti var, sen tangtgren diyon, tangtgren iyi de o akerfeldt’in bi kere en büyük artısı müzisyenliği, opeth nereeeee hypocrisy nere… gerçi tangtgrenli albümleri manyaktı o ayrı, gerçi son albüm de fenaydı hehe…

    Ugur

    @blackroseimmortal, Peter Tagtgren’in Bloodbath albümünde yaptığı vokaller çabuk unutulmuş sanırım, bi hatırlatma yapalım:

    http://www.youtube.com/watch?v=jwk-QecLr2w

    saklanan saman

    @blackroseimmortal, peter’ın söylediği eaten live’ını izle sonrada mikael’in söylediği eaten’ı izle. siktir git mikael diyeceksin.

  41. blackroseimmortal says:

    ahahah ne buldum, heritage haberini duyan ergen çok sinirlenmiş “opeth piyasa oldu amk” diyip bütün opeth albümlerini yakmış dadsahdadjadjsdjhahadh :D

    http://www.youtube.com/watch?v=PV8QQtxEyV8

    blackroseimmortal

    @blackroseimmortal, ahah bu daha güzel dhasjajdjasjahah :D

    http://www.youtube.com/watch?v=paFSKfPaz30&feature=related

    illuminati

    @blackroseimmortal, Hitler’lisi fena olmuş. :D
    ”Damnation? It’s not an Aqualung, 2.0!”

    frat

    @illuminati, aynen hitlerlisi bayağı güzel olmuş be :D

  42. illuminati says:

    Kapaktaki ayrıntılara yeni yeni bakabildim, çok güzel hakikaten.

  43. V.Kaan says:

    You are releasing your second album with Opeth, Heritage. Did you find it easier this time around, then when working on Watershed?
    Fredrik: Yeah in a way it was a relaxed recording and we were well prepared. Recording with Jan was different to who has been in the studio since ’73. We wanted to do an honest and organic album and I think we managed to do that.

    Where did the name Heritage come from?
    Fredrik: Mike came up with the title. It suits the record because of the more vintage approach we have on Heritage sound-wise and some Swedish folk tones that we consider our heritage.

    Can you give some insight about Heritage?
    Fredrik: Opeth has always been keen on not repeating ourselves. Heritage has a unique sound, but is still very dark and intense and I think it’s still very much Opeth, but different.

    I saw the new album art from Travis Smith. He seems to have done all of Opeth’s art since Still Life. I was wondering who came up with the idea and is there any concept behind it?
    Fredrik: Mike came up with the idea after a dream he had. It suits the sound of the album.

    During the making of Heritage were there any certain bands or musicians that might have influenced you?
    Fredrik: Yes, I saw Jeff Beck just before we went into the studio and also working with guest musicians Alex Acuna and Björn Json Lind was inspiring.

    Recently Per Wiberg left the band. I was wondering who is the new keyboardist?
    Fredrik: Joakim Svalberg. He used to play with Yngwie and Glen Hughes before. Jocke is a very ambitious guy who lives in Stockholm like the rest of us do. Great singer too. He was actually recommended by Per and I knew him since before as well.

    http://puregrainaudio.com 27 Haziran Fredrik Åkesson roportajı.

    Chuck Reis

    @V.Kaan, röportajı beğenmedim. biraz albüm hakkındaki görüşlerini ve opeth’in değişimi konusunda kendi fikirlerini daha açıkça belirtebilirdi.

  44. Spiralcircus says:

    Ya opeth’in değişimi benim için süpriz olmadı watershed albümünden belliydi zaten bir değişim olacağı.. ancak no brutals olduğunu bilmiyordum öğrenmiş oldum.. ve bence mike’ın bildiği bir şey var ki böyle bir yola girmiş. ha floyd olsun ha beatles türü olsun fark etmez sonuçta opeth sound’u yine.

    saygılar.

  45. illuminati says:

    Parçaların 1′er dakikalık kısımları You Tube’a koyuldu.

    Ahmet Saraçoğlu

    @illuminati, kaynak görelim. Şakasal bi halin var sanki.

  46. Spiralcircus says:

    http://www.youtube.com/watch?v=lMIUwsQRn_0

    hayır şaka değil.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Spiralcircus, video konalı 2 hafta olmuş ve hiçbir sitede haber olmamış.

  47. Spiralcircus says:

    evet bende yeni gördüm ancak sahte olacağını sanmam.

  48. frat says:

    şarkılardan biri brutalle mi başlıyor, bana mı öyle geliyor, noluyor?

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.