# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SOLEFALD – World Metal. Kosmopolis Sud
| 12.02.2015

Etnik etkili Viking disko metali.

Bir kimsenin en sevdiği müzik türünün avangart müzik olması, milli takım tutmak gibi bir durum. Avangart müzik doğru düzgün yelpazesi olmayan, sonsuzluğa açılan bir kapı gibi; hem bütün tarzlara yeşil ışık yakıyor, hem de hiçbir etiketin gölgesinde kalmıyor. Bu sebeple dinlerken bütün önyargıları bir köşeye koyup, maksadın kendisine odaklanmanız lazım. Diğer türlü asla size o güzel yüzünü göstermeyecek, yalnızca karmaşık ve ağır bir müzik intibaı uyandıracaktır. Bugün avangartlığın verdiği krediyi son kuruşuna kadar ustaca kullanan Norveç çıkışlı grup SOLEFALD’ın dokuzuncu stüdyo albümü “World Metal. Kosmopolis Sud”u enine boyuna inceleyeceğiz.

SOLEFALD’ı efsanevi “The Linear Scaffold” albümüyle tanımış ve sevmiş biriyim, çıktığı döneme göre oldukça çığır açıcı bir çalışma olduğu için, hala hayranları tarafından en iyi albümleri olarak itibar görüyor. Fakat grup “The Linear Scaffold”dan sonra sound’una yüzlerce yenilik getirdi ve şahsımca attıkları hiçbir adım yanlış değildi. Her albümlerinde kademe kademe black metal etkisi azalırken, sürekli bir önceki albümde olmayan elementler kullandılar, bunlar bazen alışılmışın dışında vokal kullanımları oldu, bazen yörelerine has çalgı aletleri oldu, bazen de heavy metal hatta power metal’e kayan şarkı altyapıları oldu. Bütün bu saydıklarımın hepsini folk müzik tabanına oturtarak yaptılar ve şaşırtıcı biçimde hiçbiri sırıtmadı. Bunun ne kadar zor olduğunu, müzik yapmayla ilgilensin veya ilgilenmesin ortalamanın üstünde müzik dinleyen hemen her dinleyici bilir. Bazen gerçekten kimi müzisyenlerin bu harmanlama işinde çalışmanın ötesinde ruhani birer güçleri olduğuna inanıyorum.

İlk olarak “World Metal. Kosmopolis Sud” albümü 2014’de çıkan “Norrønasongen. Kosmopolis Nord” EP’sinin devamı niteliğinde gibi görünmüştü bana; artık bu kadar kısa sürede çıktıklarından dolayı mı, yoksa isimlerindeki benzerlikten ötürü bilemiyorum. “Kosmopolis Sud”u dinledikten sonra aslında hiç olmazsa müzikal olarak hiçbir alakalarının olmadığının farkına vardım. “Norrønasongen: Kosmopolis Nord” EP’sini dinlediğimde SOLEFALD’ın albümleri arasında hemen favorim olmuştu, EP’ye olan sevgim ilk albüme olan sevgimi geçmişti bile diyebilirim. Basit bir melodinin üzerine oturtulan çalışma 38 dakikalık bir destan gibi, her dinlediğimde ruhuma işliyordu. Ta ki “Kosmopolis Sud” albümü gelene kadar.

Bu albümle birlikte SOLEFALD müziğine olan saygım kat be kat arttı diyebilirim. Nasıl açıklayacağımı bile bilmiyorum. Folklorik öğelerden taviz vermeyen bir albüm düşünün, sonra bu albümde disko müziğinden (evet yanlış duymadınız!) kabile müziğine, yer yer atonale kaçan gitar riflerinden, 70’lerin hit şarkısı “YMCA”i aklınıza getirecek nakaratlara kadar aklınıza gelebilecek HER ŞEYİ katın o albüme. İşte sizi böyle bir albüm bekliyor. Müziğinin karakterinde black metal’in dominantlığına alışmış olduğumuz grup, bu albümle birlikte black metali yalnızca çorbada tuz niyetine kullanmış. Bunun yerine yer yer poliritmik, yer yer anlatıcı tadında vokaller; az yukarıda da yazdığım gibi, özellikle albümün giriş parçası “World Music With Black Edges”da olmak üzere bildiğin disko müziği ve yurdum insanınca “değişikli müzik” olarak adlandırılan etnik müzik elementleri kullanmış. Belki daha önceleri farklı gruplar tarafından disko metal olayı kullanılmış olabilir, ancak ben albümde ilk duyduğum an yerimden kalkıp saygı duruşuna geçtim. Albümü beşinci çevirişimde dahi üzerimdeki şoku atamadığımdan, son üç şarkıyı onuncu dinleyişimde falan özümseyebildim. Bunca yeniliğe maruz kalınca, diğerlerine oranla daha tekdüze olan şarkılara alışmak daha zor oluyor. SOLEFALD beni böylesi bir terslik içine soktuğu için her zaman en çok saygı duyduğum oluşumlardan biri olacak.

Sonuç olarak şimdiden senenin en kaliteli işlerinden biri benim için. Kesinlikle göz atın.

9/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.50/10, Toplam oy: 18)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2015
Şirket
Indie Recordings
Kadro
Cornelius Jakhelln: Vokal, gitar, bas
Lazare Nedland: Vokal, klavye, davul
Şarkılar
1. World Music with Black Edges
2. The Germanic Entity
3. Bububu Bad Beuys
4. Future Universal Histories
5. Le Soleil
6. 2011, or a Knight of the Fail
7. String the Bow of Sorrow
8. Oslo Melancholy
  Yorum alanı

“SOLEFALD – World Metal. Kosmopolis Sud” yazısına 6 yorum var

  1. crowkiller says:

    güzel ama ingiliççe

  2. emre says:

    Solefald birazda In Vain üyeleriyle olan ilişkisi nedeniyle ilgimi çeken bi oluşumdu. Cornelius ilginç bi adam. Diskografilerini yiyip yutmuş değilim fakat ilk dönemlerini tercih ederim. Norron Livskunst’u ‘öyk, bu ne amk’ deyip yarısında kapattığımı hatırlıyorum. sjdfsd Ve ne yazık ki aynı şeyi yine yaşadım, evet.

    Nedland, Cornelius, In Vain’in harika müzisyenleri, eyvallah. Ama Solefald beni sarmıyor, KAL*DI*RA*MI*YO*RUM.

    Ellerine sağlık.

  3. Bu albüm internette neredeyse her yerde tam puan alıyor, bir puan düşük vereni görmemiştim ta ki bu kritiğe kadar sdfs. Bayağı merak ettiğim ve yakında dinlemek istediğim bir albüm bu ya. Solefald’ı 1-2 işi dışında pek bilmesem de hep uzaktan sevdiğim bir gruptu, artık bu kritikten sonra yakından da sevmek farz oldu. Eline sağlık.

  4. The Germanic Entity şimdiden bu yıl dinlediğim en iyi şarkılardan biri olmaya aday. Bunun dışında her ne kadar Solefald elindeki her elementi çok iyi uygulasa da hâlâ tam olarak ısınamıyorum gruba maalesef.

    Tr00 metal yapan bir grup olsa Solefald’ın kulu köpeği olurdum muhtemelen, ama şu an da yeterince seviyorum ve albüme birçok şans daha vereceğim. Girilmesi kolay bir albüm değil, zamanla bayılabilirim de. Ellerine sağlık Ozanım.

  5. şeyh hulud says:

    Solefald sen bi hayvansın. bu ne lan, bu ne olm!!

    şeyh hulud

    @şeyh hulud, albümü ilk kez dinlediğimdeki düşüncelerimi ifade etmeye çalışmışım yukarıda. Şimdi biraz daha sakin olduğuma göre, albüm baştan sona çok iyi. Ayrıca sıkıcı bir progresifliği yok, dinlemesi de çok zevkli bir albüm yapmışlar. Albümdeki diğer şarkılar bir yana, World metal with black edges bambaşka bir şey. Adamlar baya hit şarkı yapmış. Al diskoda, plajda çal, summer hits 2015 toplamısına koy, o derece.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.