# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Haberler
THROWN TO THE SUN’ın yeni albümü Spotify’da
18.01.2015

Out of Themselves Things Will Come.

Pasifagresif yazar ve okurlarından kurulu THROWN TO THE SUN, bir süre önce yayınladığı konsept yapıdaki ikinci albümü “Out of Themselves Things Will Come“ı Spotify üzerinden de erişime açtı. Albümü grubun Bandcamp sayfasından satın almak mümkün.

Grubun albümden “Maladies to Be Cured” parçasına çektiği klip de aşağıda.

Albümün açılış parçası “Gnomon”un şarkı sözü klibi de şöyle:

  Yorum alanı

“THROWN TO THE SUN’ın yeni albümü Spotify’da” yazısına 376 yorum var

  1. Beklediğime bu kadar değen bir albüm daha hatırlamıyorum, bambaşkasınız cidden beyler. Bunu Türk metal piyasası bazında söylemeyi Gnomon ilk yayınlandığı andan itibaren bıraktım zaten. Müzikal eleştiri yapma safhasına geçmek için birkaç hafta daha dinlemem lazım albümü, yarattığınız atmosfer ve epikliğin etkisinden çıkamayacak gibiyim uzun bir süre.
    Ne diyeyim, albümün oluşma sürecinde en ufak katkısı olan herkese ve her şeye teker teker teşekkürler.

  2. serdar91 says:

    kendimi yerin birkaç yüz km altında karanlık içinde cebelleşirmişçesine hissetiren bir albüm olmuş. elinize sağlık.

    Hacı

    @serdar91, +

  3. Cemali says:

    İlk albümü dinlediğimde şok olmuştum. Gerçekten çok etkilenmiş hatta Türklerden böyle bir şey çıktığına inanamıştım.

    Çok uzun zamandır Out Of Themselves Things Will Come’ı sabırsızlıkla bekliyordum. Ve gerçekten Ahmet abinin de dediği gibi ilk albümün üstüne mükemmel bir devam albümü olmuş. Gerçekten tüm beklentilerimi mükemmel bir şekilde karşıladı. İlk dinleyişimden şarkılara direk ısındım. Yine mükemmel orjinal melodiler, Batuhan abinin hayvansal davulları, mükemmel bir prodüksiyon. Gerçekten bu ülkeden DÜNYA STANDARTLARINI bile aşabilen bir grup olduğu için çok mutluyum. Hepinizin tek tek ellerinden öpüyorum, ellerinize sağlık. Lütfen bizi müziksiz bırakmayın. Gerçi bu albüm beni çok uzun bir süre götürür, neyse.

  4. ahmet arkun says:

    Gnomon yayınlandığında albümün beklenenden fazlası olacağına inanmaya başlamıştım doğrusu. Herkes böyle düşünmüştür eminim ki. Türkiye’de böyle işlerin yapılması gerçekten biz dinleyenleri gururlandırıyor. Lafı fazla uzatmayayım. Davullar ilk albüme kıyasla daha iyi olmuş, insanı tekrar tekrar saatlerce dinlemek zorunda hissettiren riffler var ve en sevindiğim nokta ise clean vokallerin de kullanılmış olması.
    Gerçekten Türkiye sınırlarına sığamayacak bir grup TTTS. Umarım çıtasını düşürmeden yoluna devam eder de, TTTS diye bi grup var hemi de Türk diye gurur duyarız…

    sincap

    @ahmet arkun, Selam,

    Söylenenlere katılıyorum gerçekten de üstüne uğraşılmış bir çalışma olmuş.

    Şuna katılmıyorum:

    “Türkiye sınırlarına sığmayacak bir grup” tabirini hakedecek ekstra bir durum göremiyorum ortada.

    Benzer kalitede albüm çıkaran çok çok çok grup var piyasada.

    Davulların ilk albüme göre kat be kat iyi olduğu da bir gerçek ancak vokalle ilgili yorumlara katılmıyorum. Clean vokal tekdüzeleşmiş bir nitelik katmış bence..

  5. Sheva says:

    Of Oceans and Raindrops, ülke sınırları içerisinden çıkmış en iyi albüm ünvanını Out of Themselves Things Will Come’a bırakmış gibi. Bu kadar bekleyişin her saniyesine değen, bu senenin en iyi işlerinden birine imza atan adamlar ile ne kadar gurur duysak az. Uzun bir süre başka bir dinlemenin pek bir gereği olmayacak gibi.

    ali

    @Sheva, albümün, ilk albüme göre dinleyenleri arasında daha yüksek bir not alacağı ve gerçekten de övgüyü hak edecek bir albüm geleceği çok net gibi. fakat ülke sınırları içinde çıkmış en iyi albüm demek ne kadar doğrudur bilemiyorum. thrown to the sun’ın her bir elemanının kabiliyetleri tartışılamaz, ama en iyiler onlar mıdır tartışılır ki grubun en iyi olmak gibi bir kaygısı olduğunu da düşünmüyorum. en mantıklısı ”en”leri kullanmamak, kıyaslama yapmamak.

    Sheva

    @ali, Ben ki “en”leri kullanmaktan olduğunca kaçınan, kıyaslama yapmayan biriyim ama bu konu benim için oldukça net.

    ali

    @Sheva, fikrinizdir, saygı duyarım. ben de fikrimi paylaşmak istedim.

  6. akanker says:

    Başer Abi’nin clean vokallerinde Warrel Dane tadı alan var mı benden başka?Vokaller süper,şarkılar nefis.Detaylı yorumu albümü sindirince yapıcam

    İlker

    @akanker, Kesinlikle, özellikle In Signs, In Patterns’ın 1:08′de başlayan bölümü ve Amartia’da oldukça hissediliyor.

    Hacı

    @akanker, Max Cavalera etkileşimi de yadsınamaz.

  7. EmptyWords says:

    Cok net soyleyebilirim ki Cem Karacalari, Mogollari, Grup Yorumlari ve daha nice mukemmel muzisyenleri goren bu ulkedeki en iyi album, Hepinizi gonulden kutluyorum.

    Melkor

    @EmptyWords, yavaş gel koç yavaş gel

    EmptyWords

    @Melkor, Gaza geldim.

    mysh

    @EmptyWords, abi su sitede sizin gibi adamlardan nasil sikildim.adam tamamen oznel bir yorum yapiyor.hayir size mi dustu elestirmek?neden b”en” diyen bir adama hemen birileri gelipte” abi prrrrrrn haaaaaaa”falan diyo.neden?yani adama gore “en” lan, sana ne ya?sana ne arkadas?

    demonizer

    @mysh, İlk arkadaş bu albüme Türkiye tarihinin en iyi albümü demiş, diğer arkadaş da yavaş ol deyince seni bu kadar mı kızdırdı? Bu mu tiksindirdi?
    Pırrrr, sana ne? tarzı ifadeler kullanmışsın?

    Türkiye tarihinin en iyi albümü olduğu gibi aşırının aşırısı bir fikir eleştirilmeye kapalı mıdır?
    Bak Türk metal tarihi değil, Türk müzik tarihi.
    Çıkan müzisyenleri, grupları, yıllarını vermiş adamları sen düşün…
    Albüm oldukça güzel kaydedilmiş ve çok olgun bir albüm, tebrikler.

  8. dega says:

    ilk dinlemede çok içine giremedim şarkıların henüz ama şu bir gerçek bu albüm grubu çok farklı noktaya taşıycak bu kesin. 2015 yazında bir çok yurtdışı festivalinde göreceğimize eminim.

  9. Birkaç kere dinleyebildim ve çok sağlam buldum albümü. Geçen albüme göre herkes kendini geliştirmiş ve vokaller müthiş güzel oturmuş. The Concrete Bodies ve Recurrence arası şimdilik favorim gibi. Umarım albüm kalitesinin yarısı kadar değer görür de müthiş yerlere gelirsiniz.

  10. OMustafar says:

    Abi o prodüksiyon ne öyle ya? Ya siz ne yiyip içiyorsunuz da bunları yazabiliyorsunuz? Siz hayırdır abiler? Şarkılara doom metal’e kadar uzanan bir çeşitlilik serpiştirmek falan?

    İlk fırsatta alıyorum albümü. Hatta siz basmazsanız ben kartonetine kadar basar, gelip size imzalatırım. O kadar sevdim yani TttS’i.

  11. albüm fiziksel olarak çıkınca alıcam o ayrı konu ama şimdilik bandcamp linkinden dinliyorum. yakın zamanda Spotify’a yüklenirse süper olur.

  12. ayrıntılı yorum sonra yaparım ama ilk izlenimlerim şunlar:

    -yeni vokal cleanlerde gayet iyi ama bazı kısımlarda Enver’i nasıl aradım ki anlatamam.

    -In Signs, In Patterns süper şarkı.

    -prodüksyon mükemmel ve ötesi.

    -enstrümantal kısımda davullar kesinlikle en iyisi. geri kalan şeyler sarmasa bile davullar için bu albüm çok net dinlenir.

    türün adamı olmadığım halde baya beğendim. türün adamları için yılın albümlerinden biri olması kaçınılmaz gözüküyor şimdilik. elinize sağlık.

  13. Yiğit Zeren says:

    Her şarkıyı dinledim ama özellikle The Concrete Bodies’ın melodisi mükemmel olmuş. İlk iki albüm böyleyse 3. albümü düşünemiyorum elinize sağlık abiler bekledik ve gerçekten değdi.

  14. 12ParmakBağırsağı says:

    Opeth blackwater parkı ve necrophagist-epitaphı saymazsak en sevdiğim albüm olabilir bi 4 5 defa daha dinlersem. Elinize sağlık. Başka bir şey diyeniyorum…

  15. sefagn says:

    daha dinleme fırsatı bulamadım ancak burdaki yorumları okudum beklentiler tavan yarın döndürecem

  16. Phaolrym says:

    Standart bir death metal dinleyicisi gibi yorumlayamasam da bişeyler karalayasım geldi albümü bir kere dinledikten sonra. Defalarca dinledikten sonra da, bu söyleyeceklerime ters şeyler söyleyeceğimi zannetmem, daha duygusal eklemeler olur belki.

    “Baştan sona mükemmel” gibi yorumlar dışında aldığı her övgüyü hak ettiğini düşündüğüm bir albüm olmuş diyebilirim ilk dinleyişten çıkarttığım kadarıyla. Olgun bir albüm olmuş, ve iyi-güzel-çok güzel” arası giden melodik fikirler, sofistike biçimde bestelere dönüştürülmüş ve çok iyi biçimde çalınmış ve bana değişik ve güzel gelen güçlü tonlarla ve sağam bir prodüksiyonla sunulmuş. İlk albümde vokallere bayılmış davulları pek sevememiştim, bundaysa Fatigue’da “olmamış galiba” dediğim ride zili ve krosun sanki aynı tonun farklı ses karakterleri gibi gelmesi gibi birkaç durum sonrasında davullara ısındım (Batu’nun bu sefer yaratıcılığını daha rahat, hakim ve akıcı bir şekilde yansıttığını düşünüyorum.); vokaller de aynı şekilde birkaç ufak rahatsızlık (genelde daha (güçlü) temiz clean’lerdeki bazı tonlamalarda) dışında müziğe son derece iyi gitmiş. Bu rahatsızlık dediğim kesim belki öznel bir şey olabilir veya daha fazla dinledikçe sevebilirim, ve yurt dışındakilere değişik geldiğinden ilgi görebilir tabii. Yoğun kirli clean’ler ve derin brutallerdeki ses tonu çok güzel özellikle Başer’in. Gitarların ve synth patch’lerin tonlarını acayip sevdim. Baslar da aynı şekilde pek hoş. Üzerine emek verildiği ve zaman harcandığı her bakımdan belli, ve kullanmaktan bıktığım bir tabir olan: “dinlenebilirliği yüksek” olan bir albüm olmuş, kutlarım hepinizi.

  17. kryuu says:

    albüm çok güzel ancak ilk albümdeki gibi sabah aç akşama kadar dinlerim gibi bir sey söz konusu değil benim için. ne biliyim bi dso yada ulcerate albümlerine benzer bir ezicilik ve boğuculuk söz konusu. albümü henüz 1 tur çevirmeme rağmen kafam allak bullak oldu.

    onun dışında albüm cidden beklediğimden çok çok farklı bir yapıda olmuş. batu cidden harika. gitarlar özellikle beklediğimden çok farklı. vokaller için kötü diyemem ama şu albümde enver olsaydı yapabileceği çılgınlıkları duymak isterdim cidden. aslında tam enverlik bi albüm dsfsd. bir de ilk dinleyişte havens echo, amartia ve out of themselves maymun etti beni

    kryuu

    ah bi de in signs, in patterns var. muazzam o da

  18. ben says:

    Fatigue’den kurtulamıyorum.

  19. dega says:

    ezicilik ve boğuculuktan bahsedilmiş. albüm hakkındaki doğru kelimeleri bulmaya çalışırken bunları gördüm. gerçekten de tam doğru tanımlama.

    amartia’daki riff gerçekten şahane, bana dark tranquility rifflerini hatırlattı. ama o riff üzerine şekillenebilecek ve şaheser olabilecek parça çok sayıda geçiş, dur kalklar ile gerçekten de boğucu bir hale gelmiş. o riffin dt elinde şekillenmiş halini dinlemek isterdim.

    clean vokaller haricinde geri kalan tüm vokaller tek düze ve sanki her şarkıda kendini tekrarlar gibi bir hissiyat bıraktı bende.

    albümün yıldızı ise kesinlikle batuhan bekmen. davullardaki gelişim kulaklara inanılmayacak düzeyde, davul yazım tekniği gerçekten tartışmasız kaliteli. aynı zamanda tüm şarkı sözlerini de yazmış ve şarkı sözleri poetry dersi kalitesinde.

    keşke son anda vokal değişimi olmasaydı. ben daha iyi vokal yazımları ile şarkıların daha farklı boyutta olacağına eminim. rifllerin üzerine şarkı sözlerini oturtmak, melodi kazandırmak o hissi vermek göründüğü gibi basit bir iş değil ve bence albümün en olmayan noktası da şarkı düzenlemeleri ve vokal yazımları diye düşünüyorum.

    şurası da bir gerçek ki; grubun basamak atladığı, artık başka bir seviyede oldukları

  20. B U R Z U M says:

    davul çalan bir insan olarak batuhan’ı ağır şekilde kıskanıyorum…uyuz oluom hacı sana!!!!111! :);)

  21. B U R Z U M says:

    ayrıca cd basılsında alak…

  22. Oğuz Fırat says:

    Albümü dinlemeye başladığımda pek ısınamadım açıkçası ancak dördüncü-beşinci şarkılara gelince nasıl diyeyim önceki parçaları tamamladı sanki, hele o Amartia yok mu Amartia baya iyi olmuş,bireysel olarak tüm üyeler çok iyi fakat Batu abi davulda yardırmış baya. Vokaller oldukça yırtıcı olsa da açıkçası Enver abiyi aradım biraz ama cleanlerden çok haz aldım, iki vokalin de ayrı tadı var benim için aslında, aynı şekilde iki albümün de, bu yüzden albüm kıyaslaması yapmayacağım. Gitarlar teknik deathten dooma kadar uzanmış sanki, 10 numara olmuş. Böyle tam gaz,sert albümlerde araya 1,2 dinlendirici, biraz daha sakin parçalar olmasını seviyorum, bu albümde pek olmamış sanki(tabi bu benim kişisel dileğim yoksa parçalar çok sağlam). Albüme notum 7/10, elinize kolunuza sağlık.

  23. 12ParmakBağırsağı says:

    Benim favorim maladies to be cured şu anda
    Garanti değişir tabi
    Klibi de nası merak ediyom anlatamam

  24. harpy says:

    Paypal da hesap oluşturmadan satın almanın yolu var mı? Aslında hesap oluşturmak sorun değil ama kredi kartı numaramı verip hesap açmak istemiyorum, sanal kart numaramı da kabul etmiyor.

  25. OBLOMOV says:

    Albümdeki en beğendiğim şarkıya klip çekmişsiniz. Tebrik ederim. Öte yandan yalnızca grup elemanlarının göründüğü kliplere karşı bir alerjim olsa da grubun tanınması için yararlı olduğunu düşünerek eleştirmiyorum. Yolunuz açık olsun.
    Ayrıca albümü spotifya ne zaman yükleyeceksiniz? Bandcampte şarkılar orta yerinde duruyor bazen.

  26. B U R Z U M says:

    helal olsun hepinize be.

    ayrıca klipte ‘before i forget’ tadı aldım. pek güzel…

  27. İlker says:

    Abi muhteşem bir albüm olmuş ya (yazının ana fikri bu evet). Bir önceki albüme göre her konuda (özellikle profesyonellik) kendinizi fazlasıyla geliştirdiğiniz çok net belli oluyor.

    Her şarkının ayrı bir karakteri, ayrı bir duruşu var. İlk andan itibaren beni etkisi altına aldı albüm. Özellikle ilk 3 parça, Amartia ve son 2 parçanın tam anlamıyla hastası oldum, sadece Havens Echo’ya diğerleri kadar ısınamadım diyebilirim. Başer abinin clean vokalleri de albüme cidden farklı bir hava katmış. Prodüksiyonun kusursuz olduğunu söylemeye gerek yok zaten.

    Ben özellikle Batu abiye dikkat çekmek istiyorum. Onlar nasıl davullar, onlar nasıl şarkı sözleridir ya. Her anlamda kusursuz bir iş.

    Tüm grup elemanlarını bu ülkeden de böyle albümler çıkabileceğini bize gösterdikleri için tebrik ediyorum. Umarım çok daha iyi yerlere gelirsiniz.

  28. lefthandpath says:

    klip şık olmuş. albümü fazla dinleyemedim ama baya hoşuma gittiğini söyleyebilirim. beste yapımından prodüksiyona sürekli aşama kaydediyorsunuz ve ülke içinde yapılan müziğe karşı ön yargı bırakmayacak derecede kaliteli işlerle karşımıza çıkıyorsunuz, tebrik ederim. kutulu versiyonunu bekleyeceğim ben de.

  29. Hacı says:

    ”in signs in patterns” giriş kısmında kulağıma inanamıyorum sar dinle, sar dinle.. ne yaptınız siz gardaşım böyle.

  30. Thrash Tech says:

    Klip güzel de fazla uzun geldi. 4 buçuk dakika 3. dakkasındayım ve sıkıldım bile :)

  31. ali says:

    lafı fazla uzatmaya gerek yok, albümü iki defa dinledim.

    albüm notu : 9,5/10

    dipnot : sonlara doğru yoruyor ama albümü ikinci kez döndürmeye engel olacak gibi değil, fırtınalar koptu.

  32. çaksu says:

    İlk dinleyişimi mutlu tamamladım. İçselleştirmişim grubu, kendimin beğenmesine çok sevindim resmen. :) Baya lezzetli albüm. Benim için biraz fazla uzun gibi. Bi de biraz daha dinamiklik aradım aslında. Aynı ruh hali fazlaca sürdürülmüş gibi. Belki de değil. İşte bi kerecik dinledim. Birkaç yıl önce yapsaydınız bunu baya köpeği olurdum biliyorum. Tarz olarak gittikçe uzaklaştığım biyerde grup. Ama taşaklı! Tam hava da bozdu, ısıran bi soğuk var. Güzel gidecek bu mevsimde.

  33. OnurOnur says:

    Kritik ne zaman gelir? Yorumumu o zamana saklıyorum.

  34. Cattle Bilmemne says:

    O değil de Fatigue’u dinlerken sanki 5-6 dk. geçmiş gibi hissederken bir bakıyorum daha ikinci dakikadayım. Çok güzel gidiyor şimdilik.

  35. komedi_komedi says:

    sonuna kadar sıkmayan şiir gibi bir albüm olmuş, o riffleri götünüzdenmi çıkardınız ne yaptınız abi çok iyi ya türkiye den böyle bi albüm çıkması hakikaten çok şaşırtıcı,

    bir kaç seneye TTTS artık büyük gruplarla beraber turlarlarsa şaşırmayın yazın bunu bir kenara.

  36. In Signs, In Patterns, The Concrede Bodies ve Maladies to Be Cured Allah gibi şarkılar ya.

  37. cenkozmercan says:

    o kadar bekleyip de tam çıktığında iş yoğunluğundan dinleyemedim resmen. şimdi bandcamp’ten indiriyorum. maladies klibi bu kadar karanlıkken biraz pis olsa, grain falan iyi gidermiş gibime geldi diye de konuşayım da hep öv öv nereye kadar di mi hahaha.

    süper çalışma arkadaşlar, helal olsun tekrar.

  38. ganaj says:

    açıkçası ben albümü beğenmedim.

    akıcılık yok
    akılda kalıcılık yok
    vokaller yaratıcılıktan çok uzak
    riff ishali bütün şarkılar, her şarkının en vurucu bölümü, kaba tabirle kaynamış arada bütün o kaos ve boğuculuk içinde.

    örnek : 2. şarkı fatigue ( adıyla orantılı halsiz bıraktı beni resmen ) klasik death metal başlayıp, mathcore a ufak bir dokunuş yapıp dimmu borgir ile kapanışı yapıyoruz. en ufak akılda kalıcı bir bölüm yok, istersen 10 defa dinle şarkıyı tam anlamıyla öğrenebilme şansın yok

    pozitif noktalar da var, bu kadar emeği de görmezden gelmemek lazım
    - şarkı sözleri
    - davullar
    - bazı gitar partisyonları gerçekten inanılmaz derecede iyi, aksi yönde aşırı vasat ‘ ulan bu ne şimdi ‘ dediğim kısımlara rağmen
    - albüm kapağı, konsept çok başarılı ama grup fotoğrafları bu seviyede bir işi için bence oldukça kötü, kıyafetler aynı ama çalan teller ayrı
    - grubun tavrı

    sonuç olarak iyi niyetli planlanmış, emek verilmiş, uğraşılmış ama şarkı yazımı, vokaller ve kompozisyon olarak iyi olamamış, kaliteli sayısız partisyonun kaotik şarkı yazım tekniği içinde heba olduğu, içine girmesi oldukça güç bir albüm olduğu söylenebilir.

    ilk albümü tercih ederim, hatta şimdi hemen onu dinlemeye başlıyorum.

  39. Thrash Tech says:

    Çok çok başarılı bir çalışma. İlk albüm olduğu söylenenle değil de bu albümle tanıdım sizi. Onu da ilk fırsatta dinlemeye çalışacağım. Yanlız davullar iyi hoş da Gene Hoglan vari bişeyler aradı kulaklarım. Yani diğer enstrumanlar o kadar iyi ki davul bu haliyle sönük kalmış.

  40. ya albüm spotify’a kasten mi yüklenmiyor? sadece geceleri eve gelince pc başında müzik dinliyorum onun harici günlük hayatta birilerini duymamın gerekmediği her dakka müzik dinliyorum ama dün canım bi In Signs, In Patterns dinlemek istedi, dinleyemedim. cd olarak alacağım için dijital olarak bilerek almıyorum. spotify’a yüklenme durumu var mı albümün?

    serdar91

    @ismail vilehand, bende albümün spotify’a yüklenmesini dört gözle bekliyorum!

    Ahmet Saraçoğlu

    @ismail vilehand, yakında yüklenecektir. Dijital dağıtım kanalımız pek çok mecraya albümü yolladı, Spotify ve iTunes’da da yakında çıkar.

  41. klip SÜPER. çeken kişinin bu işleri bildiği o kadar belli ki anca bu kadar olur. eğer saygıda kusur olarak görmezseniz biraz magazinsel yorum yapayım; Batuhan aranızdaki en karizmatik adam, Ahmet Walter White + Devin Townsend gibi gözüktü gözüme, yeni vokalist Başer size göre fazla “metalci” kalmış arada hahaha. eyyorlamam bu kadar.

    Ahmet Saraçoğlu

    @ismail vilehand, ahah sağ olasın. Walter White ve Devin’le aynı cümlede anılmak her türlü kabulümdür.

  42. Cattle Bilmemne says:

    Tek klip mi çekilecek?

  43. Hacı says:

    Son tahlilde efendiler bu adamlar ciddi çalışmış ciddi ilerleme var gardaşım o ”in signs in patterns” nedir la öyle, yapmayın gardaşım la, hele ki o ”all truth is crooked” nedir gardaşım yapmayın gardaşım, kalbe iner bu parçalar yürüyün koçlar.. son olarak başer iyidir her ne kadar dorock’ta gojira ve opeth den uzak dursa da, eski vokal çok iyiydi konuk sanatçı olarak albüme dahil etseydiniz iyi olurdu.

  44. bir önceki albümde kafayı Laceration ile bozmuştum, bu albümde ise In Signs, In Patterns baya manyak etti beni. bu şarkıyı yazan kim? CD’nin kitapçığından ayrıntılara ulaşabiliriz umarım.

    Berker İlhan

    @ismail vilehand, In Signs In Patterns offf..

    Ahmet Saraçoğlu

    @ismail vilehand, tüm şarkıları birlikte yazdık. Albüm için yazılan ilk şarkı da oydu.

    Hacı

    @Ahmet Saraçoğlu, ahmet gardaşım bu albümü cd formatında sunmazsanız ağzınızı burnunuzu kırarım.

  45. Hacı says:

    albümün ilk etapta kulağa kaçan parçaları in signs in patterns ve all truth is crooked.

  46. B U R Z U M says:

    Aga cd yok mu cd ????? Jelatin acmak , kitapcik koklamak istiom ben.

    Kamil

    @B U R Z U M, +1

  47. crowkiller says:

    bugün headbang dergisi aldım da arka kapak komple thrown to the sun ın yeni albümünün reklamına ayrılmış, merak ettim acaba thrown to the sun ekibi mi verdi reklamı yoksa dergiden bir jest mi ?

  48. Ali says:

    Maladies to Be Cured 1.19-1.39 arasında Warrel Dane mi vokal yapıyor ? :)

  49. albümü daha fazla dinleyebilmem açısından iyi oldu bu spotify olayı. çıktığından beri epey dinledim. şuan daha hakimim albüme. müdavimlerimizden kimse negatif yorum yapmıyor ama kadim ve daimi dostunuz olarak bu kahramanlığı ben yapmak istiyorum.

    şarkı yazım sisteminizi bilmiyorum ama ilk yorumda da belirtmiştim bunu, davullar çok fazla iyi. gitarlar ise ara ara çok orjinal şeyler ile çok sıradan şeyler arası uçurum barındıran seviyesinde farklılıklar gösteriyor.

    brutal vokaller orta güzellikte, pek şikayet edilemez seviyede. ancak cleanler progresive metal türü düşünülünce çok güzel ama ben almayayım. Of Oceans and Raindrops albümündeki cleanleri tercih ederim.

    çaksu

    @ismail vilehand, Vokalin performansından pek hoşlanmadım ben de. Ses rengi güzel. Ali demiş hatta Warrel Dane’i anımsatıyor bazen. :) Davullar dediğin gibi baya güzel, ama kayıt içinde çok uzak geliyor kulağıma. Sıradanlık konusu.. Klip şarkısında aklıma gelmişti bu. Sıradanlık demiyim de.. Mesela melodi arkasında ritm gitarın yaptığını biraz anlamsız bulduğumu söylemeliyim. Tarz meselesi tabi.

    Bir de şey var. Böyle dramatik diyebileceğim müzikleri kolay kolay beğenmiyorum. Ama kapılıp gidebiliyorum bu albüme. Güzel yani. :)

  50. Asitli Günler says:

    Yeni vokalistin sesini, ilk albümdeki vokalistin sesine oranla ben daha çok beğendim.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.