# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
DR. SKULL – Wory Zover, Rools 4 Fools, Hershey Yolunda!?
| 25.01.2011

Eskiden buralar hep dutluktu.

Klasik bilgileri bir çırpıda geçeceğim, daha ziyade internet üzerinde pek yazılmamış olanlardan ve tek tek albümlerden bahsetmek istiyorum. Dr. Skull 1983’te Ankara’da doğdu ama ilk konserlerini 1985 yılında verdi. Grubun ilk adı Skull idi ve elemanlar çocukluk arkadaşıydı. Hepsi Tıp Fakültesi’ni (söylendiği gibi aynı anda değil, iki yıl içinde tabi) kazandıktan sonra, hep istedikleri iki kelimelik isme de kavuştular. Grubun maskotu Vehbi, mohawk saçlı bir kuru kafaydı. Evet, tıpkı Iron Maiden’ın Eddie’si gibi. Bu kurukafayı üniversitede okudukları yıllarda anatomi çalışmak için edinmişlerdi. İsim babası, o dönem kendinden epeyce bahsedilen Anavatan Partisi (hakikaten vardı böyle bir parti, vay anasını) kurucularından, “Sizi kabak gibi oyarım,” lafıyla basının ilgi odağı olmuş, Evrim Teorisi’ni müfredattan tamamen kaldırıp, daha münasip olan Zafer, Sızıntı, Can Kardeş gibi dergileri önerilen yayınlar listesine sokan Milli Eğitim Bakanı’dır. Her konserde grupla birlikte sahnede olup, davul setinin önünde yerini alan Vehbi, ilk iki albümün kapağı için de poz vermiştir. Vehbi’nin mohawk saçları hediyelik bir koyun postundan kesilerek yapılmıştır ve Wory Zower kapağındaki fotoğrafının çekimleri Hacettepe Üniversitesi’nin bodrum katında yapılmıştır. Vehbi’nin kafasındaki kurbağa da olaya son anda “kambersiz düğün olmaz,” deyip katılmıştır. Kendisine “Zover” adını vermiş ve doğaya geri yollamışlardır.

İlk iki albümde heavy metal icra eden grup Serdar’ın vokal olduğu son albümde daha punk, punk rock şarkılar kaydetmiştir. Bunun sebebi, hem vokal hem gitar olan Baştepe ayrıldıktan sonra tek gitarla devam etmek durumunda kalmalarıdır. Daha basit yapıda şarkılar kaydedilmek istenirken, sözlerin de önceki iki albümün aksine İngilizce değil de, meramlarını daha iyi anlattığından Türkçe olmasıyla ortaya bambaşka bir Dr. Skull çıkmıştır.

Bugünlerde yerli gruplar için sadece pembe bir hayal olan albüm satışı o dönem Dr Skull için oldukça iyidir. Konserleri full dolar, her albümü ortalama 15-30.000’er satar. Grubun samimiyeti, ortada olan muhalif tavrı ve bu tavırla kendisini ifade edişi, içlerinden gelen müziği en azından ilk iki albümde olağan üstü bir şekilde icra etmeleri ve insanlara saygı duymalarıyla birlikte Dr. Skull gerçekten büyük bir gruptur. Hershey Yolunda albümünden sonra da, herkes kendi kariyeri ve hayatı için bir şeyler yapmak mecburiyetinde olduğundan, grup tamamen dağılmştır. Bu güne kadar da yeniden bir araya gelip, albüm kaydetmeleriyle ilgili, “belki, neden olmasın, olabilir” gibi demeçlerle bizlerin beklentisini her daim canlı tutmuşlardır.

Baştepe, grup dağıldıktan sonra da Amerika’daydı, hâlâ orada, uzmanlık alanı endokrinoloji. Serdar, Şehrazat’la yaptığı pop albüm tam bir hezimet olunca soluğu İngiltere’de almış, müzikten ekmek yiyememiş, şimdilerde Kıbrıs’ta bir bar işletiyormuş. Basçı Mustafa, Fransa’ya gidip geldi, şimdi de Hacettepe’de Onkoloji bölümünde. Murat Ersöz ve Alper hep Ankara’daydı. Şu anda müzikle ilgilenen tek kişi de Alper zaten, Karakedi grubuyla devam ediyor. Aynı zamanda da göz doktoru kendisi. Ersöz de Fizik Tedavi Rehabilitasyon hastanesinde doçent.

1. Wory Zover

Kuruluşlarından, bu albümün kaydına dek olan sürede aslında grubun Esat adında bir vokali vardır. Hatta grubun ilk faaliyeti olan, o dönem liseli gruplar için çok önemli olan Milliyet gazetesinin düzenlediği yarışmaya katılmışlar (2. oluyorlar) ve o yarışmada grup Esat’la sahne almıştır. Bir trafik kazasıyla öldüğünde yerine de ayrıca bir vokal almayıp, iki gitarist ve bir davulcu, yerine göre vokal yapabileceklerini düşünmüşler, genellikle de şarkıda ağırlıkla emeği geçen, sözleri yazan kişi söylemiştir. Ve bu albüm Esat’a ithaf edilmiştir.

Üç albümde de isim seçiminde yapılan harf oyunu için Alper; “Özgün müzik ve müzik üzerinden yürütülen gözü yaşlı duygu sömürüsünün yükseldiği günlerdi. Biz ise dolaylı mesajlardan ve birazcık zekâ ürünü buluşlardan daha çok hoşlanıyorduk. Savaşa karşı Wory Zover demek (albüm kapağındaki kurbağanın adı bu), War is Over demekten daha eğlenceli ve etkiliydi,” diyor.

Bu albümün kaydı, oldukça aceleye geldiği için diğer iki albüme göre prodüksiyon açısından epeyce zayıftır. Şarkılar Dr. Skull kalitesindedir ama ikinci albümle kıyaslandığında bir adım geriden gelir. Her şarkı özenle yapılmamıştır. Buna rağmen albüm epeyce satar, hatta birkaç baskı daha yapar.

Dönemin ve grubun şartlarını düşününce (hani bugün meydanda olan gruplar diyor ya, ekipman yok, para yok vs.) imkansızlık içinde mucize yaratmışlardır. Hatta bu albümde armonika ve akustik gitar da kullanmış, bunu da yerli yerinde, aşırıya kaçmadan yapmışlardır. Bu albümün de diğerleri gibi şarkıları, Türkiye sınırlarında değil, global anlamda çok iyi. Herkesin onlardan bugün dahi “Türkiye’nin Maiden’ı” diye bahsetmesi de abartı değil yani. Bunda elbette şarkıların başarısı en büyük etkendi. Bu başarıya katkısı olan bir şey de, o yıllarda eğlenmek için, doğaçlama çıkan (bir kısmı kasıtlı, nota nota hazırlanmıştır) ama bugün bakıldığında çok doğru bir strateji olan “aşinalık”ı kullanmaları diyebilirim. Let Me Go şarkısının girişine ya da The Gate Of Brandenburg şarkısına bakmanız yeterli bunun için. Birebir çalıntı da değil, salak bir potpuri hiç değil, gayet yerli yerinde kullanılmış bir alıntı diyelim.

Albümün isim şarkısı War Is Over, The Gate Of Brandenburg ve Motörhead şarkılarını çağrıştıran nefis girişiyle Everyday Evertnight favorilerim.

9,5/10

2. Rools 4 Fools

İlk albüm güzel tepkiler almış, grup tanınmıştır. İki sene sonra, Rools 4 Fools albümü yayınlanır. Aradaki iki sene sahneye de çıkarlar elbette ama bu albüm için çok daha fazla özen gösterirler. Kayıt kalitesi de daha iyidir, şarkılarla da tek tek ilgilenilir. O nedenledir ki, bu albümden herhangi bir şarkıyı açın ve dinleyin, grubu tam olarak yansıtıyordur. Elbette benim favorilerim albümün isim kaynağı Rools The Fools, gelmiş geçmiş en güzel şarkılardan biri olan Princess, Meksika soslu thrash punk klasiği Little Beach/Bitch ve gayda melodileriyle biten son bir dakikasıyla efsane Rain.

Enstrümanlarla ilgili de ilk albüme göre değişiklikler olmuştur. Gitarlara daha fazla özenilmiştir. Alper, çift pedal etkisi almak için bir yan davul daha kullanmış ve o hastası olduğum davul tonunu ortaya çıkarmıştır. İlk albümün satışını aşan bu albüm birkaç yıl sonra cadı avının başlamasına vesile olan Hürriyet gazetesinin top on listelerinde (onca popüler şarkıyla birlikte) üçüncü sıraya dek yükselmiştir.

Grubun en etkileyici özelliğinden biri de birçok müzik türünü harmanlayabilmesidir. Örneğin, bu albümün ilk şarkısı Metal On Metal’e bakalım. Şarkı normal başlar, bir ara klasik müziğe döner, sonra bir anda rap bölümler girer araya. Ve bunların tamamını bir tek şarkıda kullanabilmek ya da klişe tabirle bir potada eritebilmek öyle her babayiğidin harcı değildir. Bu anlamda büyük bir başarıdır gerçekten Dr.Skull’ın ilk iki albümü. Ya da yine bu albümden Samantha şarkısı için düşünelim, ki en zayıf şarkılardan biri benim için. Memeleriyle ünlü Samantha Fox’a ithaf edilmiş olan bu şarkı, doğrudan thrash metal olarak başlar, sonlara doğru bir anda rock’n’roll hatta blues olur, sonra yine döner geriye ve bu şekilde biter.

İçerisinde Latin ritmleri, klasik müzik (Vivaldi), rap, punk, reggae ve hatta İskoç ezgileri de bulabilirsiniz. İskoç ezgisi de Rain şarkısının son kısmındadır ve canlı performanslardan kaydedilen videoda da görüldüğü üzere, gerçek bir gayda kullanılmamış ama gitardan bu ses çıkarılmıştır. Ve bunların tamamı Dr. Skull doğaçlamalarıyla, heavy ve thrash metal şarkılarına cuk oturmuşlardır. Vokal çeşitliliği de bahsetmem gereken noktalardan. Ağırlıklı olarak Baştepe bu görevi üstlense de Little Beach/Bitch ve Princess şarkılarının tamamını ve albümün isim şarkısının o efsane çıkış kısmını davulcu Alper söylemiştir.

Grup için söylenen, Türkiye’nin Iron Maiden’ı benzetmesi Vehbi’den ziyade bestelerle ilgilidir. Bunu Iron Maiden’dan araklamak olarak görmek istemiyorum, kaldı ki Dr. Skull dağıldıktan sonra yayınlanan Maiden albümlerinde de mutlaka Dr. Skull şarkılarıyla benzer noktalar yakalarsınız. Bu neyi neye benzetmek istediğinizle ilgili sanırım. Iron Maiden dışında Angel Witch, hatta Saxon ve hatta Megadeth tadı da alabilirsiniz bu ilk iki albümden. Çünkü kalıplar benzer. Aynı dönem gruplarının yakın soundlar yakalaması gibi bir şey bu da. Megadeth’in Rust In Peace, Maiden’ın Piece of Mind, Angel Witch’in Angel Witch, Saxon’un Crusader albümlerini bilen biriyseniz söylemek istediğimi anlıyorsunuzdur zaten. Evet büyük grupların efsane albümlerinden bahsediyorum ki bu büyük grupların iki büyük artısı var; Dr. Skull’dan daha uzun süre var olabilmeleri ve Türkiye’de olmamaları.

10/10

3. Hershey Yolunda!?

Grubun kartonette de dediği üzere, gece 12:00’den sonra dinlememeniz, serin ve küçük çocukların ulaşamayacağı yerlerde muhafaza etmeniz gerekir.

Bestelerde herkesin emeği vardır, zaten Serdar dışında herkes için de “skull” diye bahsederler. Baştepe, yurt dışına gitmeye karar verdiğinde, sorunlar da beraberinde gelir. Eğer grupsanız, bir kimyanız vardır. Bu kimyadaki bir eksiklik her şeyi ve herkesi etkiler. Kaldı ki grubun beyinlerinden birinin gitmesi, çok kötü bir durumdur. Müzikal açıdan da gayet verimli olduklarından (dağıldıktan sonra birkaç şarkıları da Karekedi’nin ilk albümünde yer almıştır), albüm kaydında bir sorun olmasa da, sahnede problem olacağı için gruba ayrıca bir vokal almaları gerekir. Uygun olduğunu düşündükleri Serdar da bu sebeple alınır ve sesi dışında saksafonuyla da eşlik eder kendisi gruba.

Türkiye’nin Iron Maiden’ı yakıştırmasından Türkiye’nin Sex Pistols’ı sıfatına geçiş yaparlar. Serdar’ın vokal tekniğiyle birlikte, zayıf gitarlar ve nefis davul performansıyla ortaya heavy metalden ziyade punk bir albüm çıkmıştır. Grup dağıldıktan sonra Sencer adıyla albüm çıkaran ama tutunamayan Serdar bir de gerçek ismiyle, Serdar Tuksal’la şansını dener. Hatta bu albümden Hershey Yolunda şarkısını da seslendirir o ekiple. Bir iki tv programında saksafon sololar atar, ıkınır eder ama dikiş tutturamaz.

Bu albümün lirikleri de genel olarak önceki iki albümden farklı değildir, savaş karşıtı, anti militarist, saçma sapan kurallara karşı çıkan, biraz da eğlenceli sözler vardır hep. Hershey Yolunda, diğer iki albümden çok bilinir, bence bunun nedeni de diğer ikisinin sözleri İngilizce’yken bunun Türkçe olmasıdır. Türkçe müzik icra etmek, iyi bir şekilde icra etmek çok zordur o dönem de. Doğal olarak gruba ekstra bir ilgi vardır.

Önceki albümlerdeki gibi bunda da doğaçlama çalınan alıntılar vardır. Bunun en barizi de nakaratını gruptan bihaber insanların dahi bildiği Elim Cebimde (Ayaklarım zincir, dört bir yanım duvar, elim cebimde, cebim delik, elimde ne var?) şarkısındadır. Çizgi filmlerin soundtrack’lerinden anımsayacağınız, aslında bir American marşı olan Yankee Doodle’ın ta kendisidir o şarkı.

Yaşamak İstiyorum (özellikle sözleri), Gökova, Güneşin Sesi, Uzakta ve gayet eğlenceli bir şarkı olan Sen favorilerim.

9/10

Dr. Skull, var olan grupların ve müzisyenlerin, hatta pop müzik icra eden insanların dahi başaramadığı şeyi yapmış, doğallığı, samimiyeti yakalamıştır. Bunda, bizzat yaptıkları müziğin doğallığının da etkisi var. Hiç synthesizer kullanmamışlar, bunun yerine vermek istedikleri her etkiyi gitarla, yetmediği ya da çeşitlilik gereken noktalarda da başka enstrümanlarla (saksafon, akustik gitar, armonika) vermişlerdir. Zirvede bırakma olayı At The Gates, Carcass gibi gruplar söz konusu olduğunda çok cool geliyor elbette ama Dr. Skull’ın bırakma sebepleri çok can sıkıcı. Belki de bu sebeple o kadar çok istiyoruz yeniden bir araya gelmelerini.

Başka bir boyutta belki de Dr. Skull devam ediyordur, hayvani albümler yayınlamıştır belki yıllar içinde, kim bilir?

Not: Kesinliğinden emin şekilde verilen bilgiler, bugüne dek Dr. Skull’la ilgili çıkan mecmualardaki röportaj ve köşe yazıları kaynaklıdır. Bu kaynaklardan özellikle The Headbangers (İzmir) dergisinin son sayısında yayınlanan Bekâm Örün ve Ece Yörük imzalı röportaj en kapsamlısıdır.

Ayşe Nur

Albümün okur notu: 12345678910 (8.43/10, Toplam oy: 131)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1990, 1992, 1994
Şirket
Ada Müzik, Ada Müzik, Kent Plak
Kadro
Murat Baştepe: Gitar, vokal
Murat Ersöz: Gitar, vokal
Mustafa Erman: Bas
Alper Yarangümeli: Davul, vokal
Serdar Tuksal: Vokal
Şarkılar
Wory Zover
1. War Is Over
2. The Gate Of Brandenburg
3. No Time To Waste
4. Let Me Go
5. On The Road
6. Lonely Nights
7. Baby
8. Rock The School
9. Everyday Every Night

Rools 4 Fools
1. Metal On Metal
2. Rules For The Fools
3. Way Home
4. Rolling Over
5. Samantha
6. Little Beach
7. The Battle
8. Princess
9. Rain

Hershey Yolunda
1. Hershey Yolunda
2. Başlama Yine
3. Yeni Baştan
4. Zaman
5. Elim Cebimde
6. Güneşin Sesi
7. Yandı Her Şey
8. Uzakta
9. Gökova
10. Sen
11. Yaşamak İstiyorum
12. Dur Artık
Web
  Yorum alanı

“DR. SKULL – Wory Zover, Rools 4 Fools, Hershey Yolunda!?” yazısına 46 yorum var

  1. Sitede bulunmasından en çok memnun olduğum yazılardan biri, helal diyorum.

    Gökhan Atalay

    @Ahmet Saraçoğlu, Helal ki ne helal…bizim olan birsey bu ya..bir deger desek?

    Ahmet Saraçoğlu

    @Gökhan Atalay, konalı 3 gün oldu, şimdiden sitenin son birkaç aydır en çok okunan yazısı olduğuna göre, insanlar özlemiş demek ki.

    Anıl Kaykı

    @Ahmet Saraçoğlu, dr. skull u araştırırken 2-b 776 numaralı Ahmet saraçoğlu birden karşıma çıktı ^^

  2. Ayşenur 11 aydır bunu hazırlıyodu gençler, anca tabi.

    (şaka, valla bravo.)

    Ayşe Nur

    @Batuhan Bekmen, hemen ifşa et, verdiğimiz sırrı hemen yay. aşk olsun sana batuhan. ;(((((((

    Batuhan Bekmen

    @Ayşe Nur, ağlamıycan ilk önce. (*hızla kaçızlar*)

    Ayşe Nur

    @Batuhan Bekmen, ben malum grubu senden önce yazdığımda asıl sen ağlayacaksın batuhan. eşlik edersin bana hem.

    Batuhan Bekmen

    @Ayşe Nur, bunu ahalinin önünde yapmayalım ayşenur. kalpsiz olduğunu da belirtmeliyim ama. şimdi siktirip gidiyorum burdan.

    Ayşe Nur

    @Batuhan Bekmen, 11 ay bunun hayaliyle hayatta kalabildim ben. Batuhan’a nasıl işkence ederim, nasıl üzerim onu, nasıl ağlatırım diye bir sürü komple teorisi ürettim. Seviyorum seni Batuhan.

    Baran Şahin

    @Ayşe Nur, Harika kritik olmuş bacım :)

    Ayşe Nur

    @Baran Şahin, Baranım, canımsın. Teşekkür ederim. :)

  3. Exorsexist says:

    böyle bi yazıdan dolayı tabi öncelikle Ayşe Nur arkadaşımızı tebriks etmek gerekir. ülkemizde değeri bilinmemiş gruplardan bir tanesi ne yazik ki..

  4. Mephisto says:

    heralde kritik yayınlanmadan 30 dakka önce sildim albümü tabi ki kötü olduğundan değil yenilere yer açmak için

  5. selcan says:

    Okur notu verip kaçmak olmaz bu kritiğe, tebrikler.

  6. absurdment says:

    internet üzerinden araksız bi yazı.. darısı diğerlerinin başına. puanım tabii ki 10.

    sceptiquas

    @absurdment, +1

    Aeonian_Lich

    @sceptiquas, Ahmet bir sırrımız daha ortaya çıktı. Bu kritik dışındakilerin hepsini ordan burdan araklayıp yazıyoruz. Bence kesin kapat artık siteyi rezil olduk.

    sceptiquas

    @Aeonian_Lich, tecrübe..!

  7. her ortamda söylediğim gibi burada da söyliyim; üç albümün de imzalı kasedi var bende. evet. imzalı olarak var. üçü de.

    Aeonian_Lich

    @Ahmet Saraçoğlu, Bende ise 128′lik mp3′leri bile yok. ühühühü. Ama orjinal kasetleri vardı eskiden. Kıymet bilmez biri olduğumdan kimbilir ne oldu onlara. Severdim de bu grubu aslında. Tabii sound bazında kusurlar vardı diye hatırlıyorum, ama besteleri cidden iyiydi. Geçmiş zaman kullanıyorum çünkü hala ezbere bildiğim war is over parçası dışında birkaç parça daha hatırlıyorum o kadar. Kritik için de teşekkürler. Lazımdı…

    Baran Şahin

    @Ahmet Saraçoğlu, Her yerde söylemeyiniz Ahmet bey hırlısı var hırsızı var; iti var uğursuzu var

  8. Gökhan Atalay says:

    Bu albümleri CD olarak yayınlamak mümkün değil midir? Tabi ki kucuklugum gencligim bu albumleri dinleyerek gecti ama kasetleri yok su anda…albümün insanın elinde olması ayri bir his… cok iyiydiler, cok iyiler…

  9. lacrymosa says:

    Esasen bu yazının alınıp bir mecmua veyahut fanzinde yayımlanması gerekir, bence o derece doyurucu bir yazı olmuş. Tebrikler. Ayrıca, yukarıda da değinildiği gibi, bu albümler CD olarak piyasaya sürülse gayet yerinde bir hareket olur, zira kasetlerini dahi çok arasamda bulamadım, birçok kişi de bulamamıştır.

  10. Deon says:

    İşte budur ! Bir ara bir commentte yazmıştm beklediğim kritiklerden. Ellerine sağlık gerçekten helal olsun.

  11. Zafer says:

    Ağlamaklı oldum ya :S Çok teşekkürler yazı için . . .

  12. abcd says:

    çok güzel bir kritik, teşekkürler

  13. 3 kaset da vardı bende de, wory zover’ı birisi yedi, diğer ikisi dinlenmekten bozuldu. bi yerden mp3′leri buldum ama kalite çok dandik:(

    türkiye’nin çıkardığı en iyi gruptur dr.skull bence. türk metaline destek için değil de, dinlemek için alınan albümlerdir.

  14. Metecem says:

    Yazı harika olmuş, tebrikler.

    Tek bir düzeltme : Alper Kara Kedi ile albüm çıkarttıktan kısa bir süre sonra gruptan ayrıldı. Grup bildiğim kadarıyla Alper ve Bora (albüm kadrosundaki basçı)olmadan yoluna devam ediyor.

    Ayşe Nur

    @Metecem, Karakedi albüm çıkarmadan bir süre önce, Adana’da benim de içinde olduğum bir ekibin düzenlediği organizasyona gelmişti. Ve Alper de o kadrodaydı. Albümde çaldı akabinde, hatta belirttiğim gibi birkaç tane Dr. Skull şarkısı da yer aldı orada. Daha sonra Karakedi’yi hiç canlı izlemedim. Gruptan ayrılsa bilgim olur diye düşünüyordum demek ki olmayabiliyormuş da. Çok teşekkür ederim düzeltme için.

  15. Selman Çağlayan says:

    “Rools 4 Fools” eşsiz kıymetlerdendir…

  16. Alper Skull says:

    Ayşe Nur’a çok teşekkürler. Heyecanla okudum ve çok etkilendim. Hatırlanmak güzel, herkese teşekkürler ve selamlar.

    Ayşe Nur

    @Alper Skull, Ben teşekkür ederim asıl. Hatırlanacak kadar kıymetliymiş ki yaptıklarınız, unutamamışız.

  17. fatal süleyman says:

    her yerde aradım ama wory zover albümünü bulamadım, elinde olan biri varsa upload edebilir mi ? telif falan yoktur sanırım, korsancılık gibi olmaz sanki :)

  18. Hershey Yolunda albümü benim için ayrı bir yere sahiptir. Hatta geçenlerde saygı duruşunda bulunmak için şöyle bi şey kaydettim ama vokallerini yapma fırsatı olmadı: http://bit.ly/qBhNoF

    Alper Skull

    @Bahadır Sarp, Ellerine sağlık. Teşekkürler.

    Bahadır Sarp

    @Alper Skull, Ben teşekkür ederim. İlk fırsatta vokallerini de halledip, tam hale getirmeye çalışacağım.

  19. domat says:

    baba hala sizi dinliyorum kıllar agardı. mezuniyet gecemi hatırlarsın keremle beraber barın ustundeki dansımızı. cok canım cekti be wory zoverı canlı dinlemeyi.

  20. metalheart says:

    Birçok gruba ilham kaynağı olmuşsunuz. Çoğunlukla Türk gruplarına. Albüm satışlarınızı bile bugünlerde yakalayabilen Türk grubu çok az. Iron Maiden’in Türk versiyonu diyoruz ama sizin müziğiniz çok daha farklı izledğim kadarıyla, abartmıyorum. Devam etseydiniz dünya çapında tanınan bir grup olma şansınız olabilirdi. Iron Maiden’e dönersek her ne kadar fazlasıyla saygı görse de Powerslave albümü dışında hepsi birbirine benziyor şarkıların. Üretkenliğini kaybetiler desek yeridir. Son albümlerinin ilk 4 şarkısı çöp. Yeni metal grupları da böyle insan ruhunu okşayıp düşünmeye çağırmak yerine insanları daha da agresifleştiriyor sanki. Yıl 2011 ben hala 1968-1990 arası yapılmış parçaları dinliyorum. O zamanlarda yaşdığımdan değil gerçekten şahane olduklarından, yoksa benim fabrika çıkışım 1992. :), bu yazı sayesinde sizi de aklıma kazıdım. Tek yapmam gereken zor da olsa albümleri toplamak. Ayşe Nur’a teşekkürlerimi sunuyorum.

    Her neyse bu yazı sayesinde Dr. Skull ile tanıştım ve bütün önyargılarım yerle bir oldu. Türk insanının da popüler müzik türlerinde birşeyler yapabileceğinin hemde bunun neredeyse 30 yıl önce gerçekleştiğini bilmek çok güzel.

  21. infestør says:

    yazi icin cok cok tesekkurler. web’de bulunan en kapsamli (belki de tek?) dr. skull yazisi.

  22. filiz says:

    Alper müziğe devam ediyormu acaba hala öyleyse canlı dinlemek isterdim

    maria

    @filiz, alper karakedideydi en son diye biliyorum

  23. filiz says:

    My princess’in türkçe sözlerini yazabilecek var mı lütfen anlayarak dinlemek istiyorum

  24. bathory says:

    çok güzel yazı olmuş daha dr.skull önemli bir gruptur bir sürü grup var böyle kaybolan giden

  25. dr.çınar says:

    yazı çok hoş emeğiniz için teşekkürler. dr skull ile tanışmam benim için erken insanlık içinse geç oldu tabi ki:) ama hayatımda en büyük uğraşım olan müzik konusunda bana kooocaman bir kilometretaşı olmuş gruptur dr skull.

    evde-okulda-arabada hep dinler, davullarını çıkartır çalışır, gitarların ise sizin yerinde tabirinizle ruhu okşayan melodilerinde kendimi kaybederim:) sözlerini anlamları ise cabası.

    uzun lafın kısası, iyi ki vardınız dr. skull

  26. ergun says:

    Az evvel 70 yaşına gelmiş bir tanıdığım/arkadaşım/dostum kızıyla geldi.Kızımız müzik öğretmeni fakat Dr. Skull dinlememiş,bahsettim çok keyif aldı. Bir taraftan düşündüm 25-30 yıl ne çabuk geçmiş. 90 ların sonu 2000 lerin başı ( öyle hatırlıyorum) Annabel Lee şiirini söyleceklirini/bunun üzerine çalıştıklarını duydum ya da cumhuriyettemi, Aptullika damı okudum? bilmiyorum. Keyifliydi kasetçalarımız artık yok fakat kaset evde. heyhat yaş geldi 52′ye. Keyifliydi bir araya gelselerde konserlerine gitsem. 4 çocuk var onlarında dinlemesini isterdim.
    ergun/ bursa

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.