Bazen bazı albümler belirli zaman ve mekânlarla özdeşleşirler ya, SWAMPBEAST’in ilk albümü “Seven Evils Spawned of Seven Heads” de benim için böyle bir özelliğe sahip.

Kendisini defalarca basket oynarken dinlediğim için, evimizin yakınındaki bir basket sahasıyla özdeşleşen bu çalışma, 2021 yılında dinlediğim en iyi albümlerden biri olarak da üç yıldır sık sık aklıma geliyor.

Albümün bu kadar etkileyici olmasını sağlayan sebeplerin başında SWAMPBEAST’in lafı hiç eveleyip gevelemeden yaptığı müziği geliyor.

Grup harbiden de hiç şekil şukul kasmadan çatır çatır bir death metal/black metal/grindcore kırması sunarak dinleyiciyi tepeden tırnağa hırpalıyor.

İkinci sebep ise bize biraz daha yakın yerlerden, albümün prodüksiyonundan geliyor. “Seven Evils Spawned of Seven Heads” gerçekten de “bu müzik bu prodüksiyonla sunulur” dedirtecek kadar güçlü, ezici bir sound’a sahip ve bunun başlıca sorumlusu da yapımcı ve kayıt koltuğunda oturan ABD’li Türk Erol Uluğ.

Yeni albüm “Offering of Chaos, Lamenting in the Blood of Man”in prodüksiyonundan ve kaydından da onun sorumlu olacağını duyduğumda bi’ tık ıslanmış ve albümü beklemeye koyulmuştum.

Şu anda karşımda duran bu uzun isimli, çarpıcı kapaklı albümle ilgili olarak söyleyebileceğim ilk şey, SWAMPBEAST’in o adamın ağzını yüzünü siken sound’u bu albümde de kullanmış oluşu. Böyle bir sound’unuz, böylesi acımasız bir duruşunuz olunca, neredeyse müziğin detaylarına inildiğinde çok da çarpıcı gelmeyebilecek şeyler bile olduklarından daha etkili bir hâl alıyorlar.

Albümdeki müzikal yaklaşım, “Seven Evils Spawned of Seven Heads”deki kuduz enerjinin gerisinde kalmayan bir mizaçta ilerliyor. Yeri geliyor herkes ve her şey cozutuyor, INFERNAL COIL, OF FEATHER AND BONE, VERMIN WOMB tarzı bir pisliğe yanaşıyor, yeri geliyor düşen tempo ve sürüngensi riflerle INCANTATION ekolünden tatlar sunuyor. Önemli olan kısım SWAMPBEAST’in her an her anlamda bu acımasız tavrı koruması. Bu sayede sadece 33 dakika içerisinde bir güzel duvardan duvara vurulduğunuzu, dört bir yandan yumruğa tekmeye doyduğunuzu hissedebiliyorsunuz.

SWAMPBEAST ikinci albümünde de gereken neyse onu yapmış ve gerek şarkıların öküzlüğü gerekse prodüksiyonun şerefsizliği sayesinde death/black metal dinleyicilerinin götünden kan alacak bir albüme imza atmış. Emeği geçenlerin eline sağlık.