# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Tartışma
Mevsimler ve metal
| 13.08.2013

“Beni bu güzel havalar mahvetti.”

Merhaba sevgili Yüzüklerin Efendisi’ni okumuş olanlar ve henüz okumamış olanlar. Umarım hepiniz fiziksel ve psikolojik açıdan bunaltıcı olmayan güzel bir yaz geçiriyorsunuzdur. Hepinizin müzik ve kişisel gelişim konularında bu mevsimi son derece verimli geçirdiğine inancım tam. Bakın gruplar yeni şarkılar yayınlıyor, yeni icraatlerine dair bültenler sunuyor, sitemizde sizlerin desteğiyle harika kritikler ve haberler yayınlanıyor. Sizler de öğlen sıcağını çevrimiçi yerel metal medyasının lideri bir sitede gündeme dair haberler okuyarak geçirip, öğleden sonra da denize ya da vakit geçirmekten memnun olduğunuz bir yere gidiyorsunuzdur umarım. Ya da serin ofisinizin mutfağında veya su sebili başında geyikler çeviriyor, raporunuzda son revizyonlarınızı yapıyor ve mesai çıkışında kulağınıza her efendi şirket çalışanı gibi son çıkan albümleri içeren mp3 çalarınızın kulaklığını takıp evinizin yolunu tutuyorsunuzdur.

Her nerede yaşıyor ve ne yapıyor olursanız olun, bu hafta müzik zevkinizin mevsimler ve hava durumuyla olan ilişkisini merak ediyoruz. Siz de blackmetaldediğinkardakıştabirbaşkadırgillerden misiniz?

Yoksa ailenizle yaylaya çıkarken folk ezgileri olmazsa olmazınız mı? Yazın şıpıdık terliğimi giyer, melodik death ritimleriyle yaylana yaylana deniz kenarında dolaşır, güzelleri süzerim diyenlerden misiniz?

Ya da kışın yağmurunu çamurunu ruhuna stoner’la, sludge’la entegre edenlerden misiniz?

Mevsimsel bazda şekillenen ya da az da olsa hava durumundan etkilenen müzik zevkinize dair yorumlarınızı, anılarınızı, en karanlık ve cıvıl cıvıl fantazilerinizi bekliyor, hepinize fevkaladenin fevkinde bir Ağustos ayı diliyorum.

  Yorum alanı

“Mevsimler ve metal” yazısına 38 yorum var

  1. Beleg says:

    Çok güzel bi konu olmuş bu haftaki. Genel olarak mevsimlere bağlı müzik dinleyen bir insan olmasam da bu yaz her gece deniz kenarında yürüyüşe çıktığımda mutlaka pelagial’i dinledim mesela. Veya gece saat 2-3te sitedeki okey taşı sesleri durulduğunda watain veya taake ile gecemi lanetledim. Veya sabah kalktığımda neşem yerine gelsin diye şu aralar ayılıp bayıldığım ark-burn the sun’ı veya orphaned land’i dinledim. Veya kış günlerinde borknagar’ın, accept’in, dark tranquillty’nin ayrı bir köpeği oldum. Fakat genelde müzik dinleme şeklim internette gezinirken veya arkada müzik dinlemeye uygun bir oyun oynarken fonda çalması suretiyle gerçekleştiğinden pek fazla fark etmiyor hava koşulları. Genelleyecek olursam mevsime göre değil de duruma göre müzik dinliyorum, yani bir dağ manzarası varsa Burzum, yöresel tad vs. varsa orphaned land, ağaç, orman varsa immortal, manegarm, vintersorg, savaş oyunu oynuyor isem marduk, amon amarth, sakin ve dingin isem jamiroquai, bas çalasım geldiyse ve erişim alanımda gitarım yok ise spiral architect, augury, spawn of possession, rush tabii ki önceliğim olacaktır. Öyle işte.

    Mardukcan Belphegorgil

    @Beleg,

    pelagial ne amk lastfm de yok ???

    Ahmet Saraçoğlu

    @Mardukcan Belphegorgil, ana sayfaya bir bak istersen.

    atoutlemonde

    @Ahmet Saraçoğlu, ahahahaha bu kadar olur :)

    Beleg

    @Mardukcan Belphegorgil, http://www.lastfm.com.tr/search?q=pelagial&from=ac grup olarak anladın sanırım, orada karışıklık olmuş. Ayrıca ana sayfa :D

  2. Özgür Durakoğulları says:

    Artık ev dışında pek müzik dinlemiyorum. Sahil cafelerinden gelen dum tıs müziklerden bile hoşlanır oldum, arada sırada kulaklığımı takıp çıkardım da son zamanlarda hiç yapmıyorum bunu.

    Mevsim olayında da, soğuk oda – kalın yorgan kombosunu seven biri olarak, kafamı yorganın altına alıp buz gibi kulaklıkları azcık ısıtıp kulağıma takıp titrememin müzikle geçmesine bayılıyorum. (Baya ölü sevici fantazisi gibi oldu haha). Onun dışında özel bi tercihim yok, ama kışın müzik dinlemek biraz daha keyifli sanırım.

  3. Koray says:

    Otobüste THE FACELESS , Metrobüste GOJIRA , iş çıkışı yürürken de TRIVIUM :)

  4. tranquillist says:

    kış genellikle dark tranquillity, forest stream, myriads, saturnus gibi gruplar dinliyorum. http://www.youtube.com/watch?v=eoi-2C0MSEA şu parçayı, karlı bir yolda, sert esen rüzgar burnunuzu ve gözlerinizi dondururken dinlemenizi öneririm. bunun dışında kış aylarında enstrümental gruplar da çok iyi gidiyor. caspian, red sparowes, mogwai, jacob, if these trees could talk, 65 days of static, and so i watch you from afar, beast please be still gibi post rock gruplarını (özellikle kış aylarında) dinlemenizi tavsiye ederim.

    kış müzik dinlemek için çok daha uygun bir mevsim bence. zira yaz aylarında müzik dinlemenin zevkine tam anlamıyla varamıyorum ben. kış olacak, çayını alacaksın yanına, yağmur yağacak dışarıda, o sırada açacaksın müziğini, çayınla beraber götüreceksin. ya da yukarıda da yazıldığı gibi, sopsoğuk yorganın içine atacaksın kendini, kulaklığı takıp müzikle ısıtacaksın kendini.

    mart, nisan gibi yağmurlu geçen ayları da folk metal ile geçirdin mi tamamdır. senden iyisi yok.

  5. atoutlemonde says:

    Öncelikle çok değişik bir konu olmuş, görünce bayağı bi şaşırdım ve bu konuda kendimi yoklamaya başladım.

    Müzik dinlerken beni türe yönlendiren şey neler hissettiğimdir. Keyfim yerindeyse ve enerjiksem hareketli ve binbir atraksiyonlu türler dinlerim. Tercihim de genel olarak thrash ve progresif death (opeth gibi yoğun gruplar hariç)olur. Geçenlerde izmir sıcağında yatağımda headbang yaparak sepultura dinlerken buldum kendimi. Melankolik ve depresif anlarımda da melodeath ve prog. rock önceliğimdir.

    Mevsimler beni pek etkilemese de, bulundugum ortam etkileyebilir. Örneğin cıvıl cıvıl ve cıbıl cıbıl bir plajda tutup da Morningrise, Mabool gibi hüzünlü albümleri dinlemem. Zaten evim ve otobüs yolculuklarım dışında bir yerde de müzik dinlemem. Herkesin içinde de dinlemem, bir daha geri dönemem. (bulutsuzluk özlemine selamlar olsun)

    Bütün bu zırvalıklarımın ana fikri: Mevsimler beni hemen hemen etkilemez. Zaten yeni bir albüm dinlemeden önce netten hakkında bilgi edinir ve o albümün ruhuna -yaz kış farketmeden- bürünebilirim.

    BelGarah

    @atoutlemonde, bulutsuzluk özlemi iyi olmuş :)

  6. Last.fm hesabıma bakarken özellikle dikkat ettiğim nokta Enslaved ve Borknagar’ı kışın dinlemem oldu. Mastodon’dan “Crack the Skye” albümünü akşam saati yolda yürürken dinlemek gibi bir alışkanlığım da var evet.

  7. Bazen öyle havalar oluyor ki direkt “oo şimdi x gider!” diyip onu dinliyorum. Genellikle grupları mevsimine göre ayırmam ama bazı müziklerin konseptinden dolayı belli atmosferde daha iyi oluyor.

    (Ayrıca hava çok sıcak ve ilk defa kış olsun istedim. Bu sene yaz gözümden düştü.)

  8. Baybora says:

    Yazın Wintersun dinleyemiyorum,gitmiyor. Bu da böyle bir problem.

  9. This is Anfield says:

    Mevsim mevsim ele almak gerekirse, öncelikle hazır ”Winter is Coming” iken biraz kıştan bahsedelim, Cenap Şahabattin’in Elhan-ı Şitası’nda da kaleme aldığı gibi:

    Göklerden emeller gibi yağıyor kar,
    Her tarafta hayalim gibi koşuyor kar.
    Sessiz bir rüzgarın saf kanadında uyuklarmış gibi
    Bir aralık durur, sonra uçarlar.
    Mevsimlerin en güzeli, en yorucusu olan kışı da daha anlamlı kılan şarkılar, albümler, sanatçılar elbette var.

    Mesela Radiohead, Wintersun, Empyrium, Lake of Tears, Enya, Estatic Fear, Opeth…
    http://www.youtube.com/watch?v=wEcEjNsn1Io
    http://www.youtube.com/watch?v=Y1L8uRApYeQ

    Gelelim ilkbahara en sevmediğim 2. mevsim hepi topu 4 mevsim var zaten, neyse sevmediğim mevsimleri güzelleştiren de müzikler var tabi.
    Kesinlikle Buckethead, Genesis, Alice in Chains, Pearl Jam, Falconer, Adagio…
    http://www.youtube.com/watch?v=BxpOdMRUcRc
    http://www.youtube.com/watch?v=eBB2OS4IoTs

    Yaz ise en sevmediğim, böyle vıcık vıcık, Fahrenheit’ına, Kelvin’ine saydırdığım, börtüsüne böceğine ayrı uyuz olduğum, dandik bir mevsim, bu mevsime ancak İn Flames, At the Gates, Made of Hate, DT, Hypocrisy, Meshuggah, Insomnium, Kalmah, gibi bilumum soğuk memleketlerin MDM icra eden gruplarını dinleyerek katlanıyorum.
    http://www.youtube.com/watch?v=b49F7NzmMxY
    http://www.youtube.com/watch?v=M8NG6rLVmaQ

    Ve son mevsim ise belki de koca bir müzik türüne ilham vermiş olan, hatta tür yaratmış olan SONBAHAR. Söylemesi bile güzel.
    Elbette ki Katatonia’sız, Anathema’sız My Dying Bride’sız sonbahar olmaz. Onlara ek olarak; Tori Amos, Tool, WASP, Skid Row, Agalloch, Haggard, Mercyful Fate, Vega da iyi gider.
    http://www.youtube.com/watch?v=ROa9XW6knXs
    http://www.youtube.com/watch?v=ja3LGFY1i0o

    Her mevsim gideri olan grup ise ilk göz ağrım: İN FLAMES

    Jester

    @This is Anfield, Meshuggah ve MDM evet. Ayrıca “İ”N FLAMES evet.

  10. Melkor says:

    Mevsimlere her hangi bağlılığım olmadığından psikolojime bağlı türleri harmanlarım. not: güneşi sikeyim.

    Jester

    @Melkor, nickine uygun bir post atmışsın çok iyi ya haha.

  11. DrAQA says:

    Mevsimler değil de kendimce dönemlerim vardır benim. Mesela 2009 Aralık ayı, 2011 Haziran – Eylül arası gibi. Bu dönemlere esaslı bir veya iki grup damgasını vurur. Her dönemimin gruplarını da günlük tutarken belirtir, günlüğü yazarken o dönemime soundtrack olmuş grubun şarkılarını falan dinler, o ruh haliyle yazmaya çalışırım.

    Mevsimler insanları elbette etkiliyor, kışa girerken ruhsal açıdan daha kırılgan bir insan olduğumu biliyorum mesela. Ancak müziğin içinde bulunduğum ortama uyum sağlamasından çok, içinde bulunduğum ortamı değiştirmesi daha hoşuma gidiyor.

    Ondandır ki, en hüzünlü halimde bile full gaz bir şarkı dinleyebilirim. Daha mutlu eder beni.

  12. Mardukcan Belphegorgil says:

    ofis – Gothenburg Metal

    servis – Metalcore, Florida Death Metal

    ev gece – Black, Blackend Death

    ev gündüz (emektar creative 2+1) – alternative

    sahil – deniz

    hava alanı + uzun yol (tablet) – youtube dan seçmeler

    yaz kış ayrımı pek yok ama doom gothic tarzını yazları pek dinlemediği fark ettim bu çok möğüm konu sayesinde

  13. Cattle Bilmemne says:

    Havaların sıcaklığından hafif sıyıracak gibi olunca Meshuggah açıp işimi kolaylaştıran dahi bir manyağım ben.

  14. This is Anfield says:

    @Jester, sürç-i lisanım için affola.

  15. saw you drown says:

    Gece-black metal
    Gece-progressive metal
    Gece-death metal
    Gece-Prog.rock-post rock vs.

    Yaz, kış, sonbahar falan farketmiyor pek. Genellikle gece müzik dinlerim. Birde dışarıda yürürken müzik dinlemeyi çok severim. O da genellikle gece. Gündüz müzik dinlerken genelde mevsim kış mevsimi oluyor. Ya da sonbahar. Pc karşısında ise hava durumunu siz belirlediğiniz için yaz’ı kış’ı farketmiyor.

  16. B U R Z U M says:

    mevsime göre dinlemesemde bazı gruplar kışın daha çok zevk veriyor. mesela drudkh, burzum, agalloch, les dicrets gibi (daha aklıma gelmeyen çok grup var)…benim müzik dinleme şeklim direk o anki psikolojime ve enerjime bağlı oluyor…mesela moralim bozuksa sahil kenarında bile silencer, lifelover, hypothermia gibi şuursuz şeyler dinleyebilirim…normal bir günde sabah servisle işe gelirken dinlediklerim %90 black metal albümleri oluyor…ki istatistiğe döksem sabah uyku sersemi olarak en çok deathspell omega, blut aus nort, antaeus, aosoth tarzı uyku ve beyin açan(!) grupları dinlerim…iş çıkışı ağırlıklı olarak sodom, motörhead, testament, exodus gaz enerji veren şeyleri dinlerim…yürürken ise hiç belli bir kalıp yok. bethlehem, katatonia, death, s.o.a.d, feridun düzağaç gibi o dakika aklıma ne eserse dinlerim…ama ormanlık alanda yürürsem illaki burzum, darkthrone olacak:)

  17. Ömer Kus says:

    Metalin cogu turu kisin cok daha iyi gidiyor bence. Burada -15 derecede, kar yagarken yola cikip, katir kutur karlara basarken Moonsorrow, Taake falan dinlemek inanilmaz bi keyif bi veriyo bana. Yazin da dinliyorum o ayri. Ama mesela bazen hava cok gunesli, civil civil oldugu zaman daha böyle enerjik, Rise Against’tir, ne bileyim, Offspring’dir falan dinleyesim geliyor. Sabahlari ise giderken genelde Camel, Riverside, Green Carnation tarzi sakin seyler dinliyorum.

    Bunun disinda artik o anki ruh halime göre.

  18. moruk says:

    Yaz aylarında Post-Apocalyptic-Manik-Pop’un ülkemizdeki en önemli temsilcisi ismail yk’yı(evet ismail yk!) dinlemeye bayılıyorum….

    altında mercedes görünümlü şahin olduğu halde şehir içinde saatte 20 km hızla giderek aracın açık camlarından etraftakilere ismail yk dinletenler vardır ya… işte o benim(bir aralar öyleydim en azından)..

    Kışın daha çok Mercan Dede’nin Ney taksimleri, Dhafer Youssef ve Anouar Brahem’in jazz ile ud’un davudi sesini harmanladıkları new wave arap soundunun devamlı müşterisi haline geliyorum… bazen de rock etkileşimli jazz fusion’a bakarım…

    arta kalan zamanlarda da meshuggah, gojira ara ara mastodon felan işte…

  19. mfeci says:

    Valla yaz-kış,gece-gündüz vs. hiç fark etmez, umrumda olmaz :) Genellikle karışık olarak (fusion,progresif rock, teknik death metal, avant garde Allah ne verdiyse artık) arabaya, telefona doldurur keyfime bakarım :) Her ortamda her ruh halinde her biçimde köpekler gibi metal dinlerim. Her şeye gidiyor bu müzik arkadaş..

  20. angryson says:

    ilkbahar:power,nwobhm
    yaz:hayvan amerikan death metali,thrash,grind,metalcore
    sonbahar:melodik death metal,melodik metalcore
    kis: black metal

  21. TAAKE says:

    Her mevsim black metal dinlerim

  22. Aegaeum says:

    Ne güzel konu hakkaten, öyle çok kendimi şartlamam, progressive günlerim olur, black diye tuttururum,bugün thrash derim, hangi mevsim veya hangi ortam olursa olsun daha çok ona uydururum kendimi.

    Ama mesela uzun yolculuklarda ilk dönem Opeth vazgeilmezimdir (hem böylece bir Black Rose Immortal bölünmemiş oluyor.)

    Eh..bir de sabahları metro yollarında uyandırsın diye Kreator,Megadeth,Slayer,Testament vs.

    Aegaeum

    @Aegaeum, Unuttum,gif çok hoş bu arada :)

  23. burningeyes says:

    Yağmurda Melo death, karda Black dinlerun.

  24. BelGarah says:

    Benim de pek değişkenlik göstermiyor aslında mevsimlere göre ama genel anlamda sıcak havalarda kulaklıktan müzik dinlemek zaten terleyen biri olarak beni iyi terlettiğinden uzaklaşıyorum biraz…

    Aynı şekilde kışın ise; soğukta, akşam yürürken ve kulaklıktan o adrenalin içime dolarken kendimi klip çekiyor gibi hissediyorum. Bazen yürüyüşümün değiştiğinin farkına varıyorum da kendime gülüyorum.

    Yazın buz gibi bir bira ile yaz gecesinde dinlenen müzik ise fevkaledenin fevkinde…

  25. Beorn says:

    Nefret ettiğim okulum açıldığı zaman, sonbahar ve kış mevsimlerinin de getirdiği kasvetle daha agresif şeyler dinliyorum ister istemez. The Ghost Inside ve Naglfar çok iyi gidiyor özellikle. http://www.youtube.com/watch?v=XU-BZEc_lpw

    Yaz akşamı yürürken Projector veya Whoracle dinlemek çok hoşuma gidiyor. Acaba nerden tinerci çıkacak diye bulvarı inerken DT dinlemenin verdiği gerginlik bambaşka :D

    Mevsim farketmeksizin içki içerkenki favorim Yavuz Çetin. Huzur içinde yatsın.

  26. Kamil says:

    Geçen kışı Wintersun ile geçirmiştim genel olarak. Kışın genel olarak böyle akustikli, iskandinav melodili şeyler daha bi iyi geliyor. Baharda In Flames-Dark Tranquillity havasında pek çok hisse hitap edebilecek tarz takılıyorum. Yazın Kreator ve hayvan death metali falan akıyoruz. Sonbahar hüzünlü, akustikli olacak gibi duruyor. Opeth ve Borknagar muhtemel favoriler arasında.

    Mevsim çok net şekilde etkiliyor bünyenin istediği müziği.

  27. Koray says:

    Yağmurlu gri bir günde RADIOHEAD ve ya GOD IS AN ASTRONAUT dinlemenin verdiği keyif …
    Ama ben bu hayvan DEATH METAL’i 7/24 bıkmadan/usanmadan dinleyebilirim.(İki gündür Lana Del Rey dinliyorum orası ayrı) :D

    Koray

    @Koray, Yağmurlu gri bir gün demişken Melodeath diye birşey (Dark Tranquillity) de var tabi.

  28. Swedish says:

    Önceleri bu hava olayları beni çok çok etkiler,genelde Şile de evde müzik dinlediğim için yağmura ayrı,kara ayrı bulutlu havaya ayrı gruplar takılırdım.Özellikle çoğu albüm bana hep hava olaylarının armağanıdır.
    Özellikle her yağmurlu havada istisnasız kahve içerek Theatre Of Tragedy nin aynı isimli albümünü dinlerdim malum 5. Parça da yağmur sesleri ile başlar.

    Lise yıllarında limana indiğimizde denize tepelere,şile feneri ve kaleye bakarken özellikle rüzgarlı havalarda old mans child,dimmu borgir vs dinler o anda kendimizce gözümüzde klip canlandırırdık.

    Yine lisede resim derslerinde müzik dinlemek serbest olduğu için karlı havalarda Godgory nin shadows dance albümünün kulağımda olduğunu hatırlarım hep.

    Gelelim şimdiye:

    Artık şileye evime 2 haftada bir gidiyorum,müziği dinleme şeklimi plak olarak değiştirdiğim için artık havaya değil duymak istediğim melodi yada enstruman olarak tercih yapıyorum.Fakat sabah işe giderken yolda davul atakları çok olan gaz death metal parçalar dinlemek hoşuma gidiyor.Yinede müziği soğuk ve bulutlu havalarda dinlemeyi severim

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.