# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
KNIGHT AREA – Nine Paths
| 04.01.2012

Çerez niyetine…

Özgür DURAKOĞULLARI

“Nine Paths”, topluluğun 4. Stüdyo albümü. Bolca eski prog-rock etkileri içeren, temelde ise 80’lerin MARILLION’ı tadında iskeleti olan bir müzikleri var KNIGHT AREA’nın. Senfonik progetkileri, ve yer yer DREAM THEATER ve RIVERSIDE tadında metal elementler de var müziklerinde. Peki hiç mi orijinal bir şey yok müziklerinde? Bana sorarsanız vokal partisyonları yer yer çok başarılı ve özgün tınlıyor. Onun dışında, kimi yerlerdeki bas gitar ve davulun gümbürdediği, üstüne de düşsü hisler uyandıran klavyelerin ve/veya piyanoların yerleştirdiği bazı kısımlarda bu kimya iyi tutmuş.

Davul ve bastan sonra, en dikkat çekici unsur klavyeler müziklerindeki. Metalsi kısımlar dışında gitarlar –özellikle de distortion gitarlar- bir hayli nadir serpiştirilmiş müziğe. Bas ve davulun iç hoplattığı, bu esnada ise pes perdelerdeki piyanoların ritmik örüntüyü desteklediği, sos olarak ise üstte giden emprovize hisli synth ve solo gitarların takılmaları bir hayli keyifli ve güzel.

Yer yer parlamalar, “oha burası süper” nidaları attıran kısımlar olsa da, albüm öyle çok fazla övülesi şeyler de sunmuyor. Yani demeye çalıştığım, mesela bir yandan chat yapıp bir yerden albümü dinliyorsanız chat’e yönelen ilginizi dağıtabilecek kadar, muhabbetinizi bölecek kadar oha dedirten atraksiyon albümde pek yok. Ama yine de, soundu güzel, bol katmanlı yapısı doyurucu, vokalleri (olabildiğince) özgün albümün. Soundu güzel dedim, ama davullar biraz daha doğal tınlasa daha iyi olabilirmiş. Aslında tek başına dinlenirse güzel tınlıyorlar, ama müziğin yapısını baz aldığımda daha doğal bir tonun daha iyi gidebileceği gibi bir düşüncem oluştu.

MARILLION etkili bir müzikten, baskın klavyeler ve iyi düzenlemeler dışında ne beklerim? Duygu. Özellikle vokal bazında bu beklentim karşılandı. Yer yer ambiyansı derinleştiren arka vokaller de kulağa hoş geliyor. Wakerun parçasında da belli bir OPETH havası hakim. Bilindik OPETH’vari akustik gitar atraksiyonlarında bulunulmuş parçada. Varyasyonlu perküsyon kullanımı da aynı topluluğun eski dönemlerini anımsatıyor. Vokaller biraz daha güçlü ve dışa dönük sadece, Akerfeldt’in dingin clean vokallerine göre.

Final şarkısı ise girişinden itibaren duygu denizine sürüklüyor dinleyeni. (Beni en azından.) Ana vokaller de, bol tekrarlı tribal geri vokaller de çok başarılı. Bu tekrarlı kısımdan sonra gelen minör bazlı melodi ise albümün en beğendiğim anlarından biri. Sonra ise şarkı tempo kazanıyor, ve gürültüleniyor (distortion’lanıyor da diyebiliriz). Niye uzun uzun anlattım bilmem, şarkı cidden sıkı elementler içeriyor bence. O minör kısmın sonlardaki tekrarındaki vokaller de çok etkileyici sahi. Vokalist falsetto sesini etkin kullanmış orada.

Progresif müzikte “sona en iyi şarkıyı saklama” sıkça başvurulan bir formül bilindiği gibi. Bana göre bu albümde bu yapılmış. Aslında albümün girişi bana MAGIC PIE’ın son albümünü anımsatmıştı, ama şarkılar ilerledikçe KNIGHT AREA’nın daha farklı yapıda bir albüm çıkardığını düşündüm.

Çok bağlanan olur mu bu albüme bilmem, ama türü sevenleri oyalayacak iyilikte bir albüm bence bir süre.Yabancı sitelerde de “ortalama – ortalamanın üstü” arası tepkiler aldı genelde albüm. Ben “ortalamanın bi gıdım üstü” şeklinde değerlendiriyorum.

7/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.15/10, Toplam oy: 13)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2011
Şirket
The Laser’s Edge
Kadro
Gerben Klazinga: Klavye
Mark Smit: Vokal: geri vokal
Mark Vermeule: Gitar
Gijs Koopman: Bas
Pieter van Hoorn: Davul
Şarkılar
1. Ever Since You Killed Me
2. Summerland
3. Please Come Home
4. Clueless
5. The River
6. Pride and Joy
7. The Balance
8. Wakerun
9.Angel's Call
  Yorum alanı

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.