# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
COHEED AND CAMBRIA – No World for Tomorrow
| 08.09.2010

Ya sev ya terk et.

Müziği illâ ki bir tür altında anmanın bir zorunlulukmuş gibi yansıtılıyor olması her ne kadar canımızı sıksa da, açıkçası bundan kaçış olduğunu da sanmıyorum. Herkes farklı ilham ve etkilenimler eşliğinde müzik yarattığından, aynı başlık altında anılan gruplar bile bir şekilde farklı sıfatlarla anılma ihtiyacı yaratabiliyorlar.

“Power metal ama içinde melodi yok.” “Black metal tabanı üzerinden caza göz kırpan bir post-hardcore.” “Goregrind ama sanki böyle HELLOWEEN gibi bi yandan; sanki HELLOWEEN elemanları IMPALED çalıyo… Ama aralarda da ENSLAVED’e göndermeler var… Daha çok “Eld” dönemi ENSLAVED’ine ama.”

Bugün, mutlaka bilenlerinizin olduğu, ancak ülkemizde o kadar da çok tanınmayan bir gruptan bahsetmek istiyorum. Amerika taraflarında çılgın atan, “kendine has sound yaratma” konusunda derslik ögeler içeren COHEED AND CAMBRIA bugünkü konuğumuz.

COHEED AND CAMBRIA bir new prog grubu. Diğer bir deyişle nu prog. Başka bir deyişle alternative prog. Veya zevkinize göre post-prog. Cart-prog, curt-prog. Kısacası COHEED AND CAMBRIA yazının ilk paragrafında bahsettiğim olayın müsebbiblerinden. Emo diyen şaşkınlar da oldu, progresif pop-rock da. Nedir onları böyle zor sınıflanır yapan?

Şudur!

Evet. Claudio Sanchez adlı bu kıl yumağı, COHEED AND CAMBRIA evreninden sorumlu kişi. Çizgi roman yazıp çizerek başlattığı yolculuğunu, The Amory Wars adlı çizgi roman hikayesini müziğe dökmeye karar vererek farklı bir boyuta taşıyan Sanchez, tümü aynı hikaye içinde geçen albümler yapma fikriyle COHEED AND CAMBRIA’yı kurmuş. Öyle ki, grubun adındaki Coheed ve Cambria bile bu hikayedeki iki karakterin isimleri.

Bugün bahsettiğim “No World For Tomorrow”, ya da tam adıyla “Good Apollo, I’m Burning Star IV, Volume Two: No World for Tomorrow”, grubun dördüncü albümü. Olayın konsept bazındaki çetrefilliliğini şöyle anlatayım; bu albüm ve bir önceki “Good Apollo, I’m Burning Star IV, Volume One: From Fear Through the Eyes of Madness”, The Amory Wars hikayesinin dördüncü kısmını oluşturuyorlar. Yani derinlere inen bir çalışma söz konusu.

“No World For Tomorrow”a dönelim. Gördüğüm kadarıyla gruba yönelik tepkiler genellikle aşık olma ya da nefret etme düzeyinde. Bunun kaynağı ilk başta Claudio’nun sesi. Zira kendisi (sadece tarz olarak) tek rakibim Geddy Lee dercesine ince ve zaman zaman “kızsal” bir sese sahip.

“No World For Tomorrow” en basit anlamda bir progresif rock albümü. İçi gitarla dolu, başka çok az grupta duyacağınız, belki de hiç duyamayacağınız türde bir vokal yorumu, gayet duyulur davullar, baslar, kısacası içi sonuna kadar müzisyenlik dolu bir albüm. Ancak durumu bazıları için bu kadar aydınlık yapmayan kimi detaylar var. Bunlardan ilki, grubun aşırı derecede akılda kalıcı ve radyo dostu şarkılar, bölümler yazabiliyor oluşu. Adeta bir pop şarkısı nakaratına varan düzeyde “ciks” vokal melodileri var albümde. Ancak benim gibi enteresan vokal yorumu konusunda meraklı biriyseniz ve Claudio’nun sesini sevme konusunda o herkese göre olmayan eşiği aşarsanız, ortada enfes şarkılar olduğunu görebilirsiniz.

Daha en baştaki The Reaping’le farklı bir şeyler sunacağını belli eden albümde, No World For Tomorrow, The Hound (Of Blood and Rank), Feathers, The Running Free, Mother Superior ve The End Complete IV: The Road and the Damned gibi bence mükemmel şarkılar var. Sayfadaki videoları dinleyip -özellikle de grubu ilk kez şu anda dinliyorsanız- COHEED AND CAMBRIA’dan ilk andan nefret etmeniz, grubu duyduğunuz en kötü şeylerden biri olarak nitelemeniz dahi olası. Zira dediğim gibi “farklı” bir sound’ları var.

Progresif rock adı altında anılıyor olmalarına rağmen bahsettiğim albümün Amerikan listelerine 6 numaradan girmiş olması da, grubun özellikle metal dinleyen, hatta progresif rock dinleyen herkesçe bile benimsenemeyeceğinin kanıtlarından biri.

Evet zor bir tanımlama oldu, ama o engelleri aştığınız takdirde (benim gibi engel olarak görmeyip ilk andan aşık da olabilirsiniz tabii), COHEED AND CAMBRIA’nın çok özgün ve farklı bir resim çizdiğini de görebileceğinize inanıyorum.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.72/10, Toplam oy: 25)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2007
Şirket
Columbia
Kadro
Claudio Sanchez: Vokaller, gitar, klavye
Travis Stever: Gitarlar
Michael Todd: Bas
Taylor Hawkins: Davul
Şarkılar
1. "The Reaping"
2. "No World for Tomorrow"
3. "The Hound (Of Blood and Rank)"
4. "Feathers"
5. "The Running Free"
6. "Mother Superior"
7. "Gravemakers & Gunslingers"
8. "Justice in Murder"
9. "The End Complete I: The Fall of House Atlantic" (Instrumental)
10. "The End Complete II: Radio Bye Bye"
11. "The End Complete III: The End Complete"
12. "The End Complete IV: The Road and the Damned"
13. "The End Complete V: On the Brink"
  Yorum alanı

“COHEED AND CAMBRIA – No World for Tomorrow” yazısına 12 yorum var

  1. eski dillinger escape plan davulcusu chris pennie’yi kadroya katmışlar. vay be.

  2. harro says:

    Vokalde Geddy Lee’den çok Cedric Bixler-Zavala (The Mars Volta) tadı yakaldım.

    minikbalina

    @harro,

    aynen. ama mars voltanınki bu elemanın yanında biraz daha çiğ kalıyor gibi. şuursuz deli işi.
    bu sanki plan program yapan psikopat katil havasında daha çok, eheh.

  3. Berca B. says:

    Saç konusunda bi tek şu adamla yarışamıyorum.

    duraganyolcu

    @Berca B., eheh tam ben de kendim için bi benzerini yazcaktım. Zor abi ya hakketten.

  4. Berker İlhan says:

    Evet Mars Volta’yı andıran bir tarzları var katılıyorum , özellikle de harro arkadaşın dediği gibi vokal konusunda.

  5. masteroforion says:

    Grup için söylenecek şey çok, hastasıyım. Zaten 70′ler erken dönem prog’una göz kırpan herşeye -epik anlatım, ışınsal sound, kompleks düzenlemeler vs vs- hasta olduğum için… Neyse, bi de Claudio Sanchez’in The Prize Fighter Inferno projesine bakmakta yarar var, onda da gayet iyi tınılar duymak olası

  6. Exorsexist says:

    yuh adama bak mimoza ağacı gibi

  7. ben says:

    Welcome Home şarkıları epiktir.

  8. minikbalina says:

    resimlerini gördüğümde “yuh, o ses o adamdan mı çıkıyor, tipe gel!” demişliğim olması bir yana, bu albümleri inanılmaz güzelken (2010 çıkışlı yeni albümleri de dahil) diğer hiç bir albümünü zerre beğenmediğim değişik bir grup.

    bi emo ruhu var sanki, ordan bi tırtlık mevcut. o yüzden listelerde üst sıralara tırmanabiliyorlar kanısındayım. ama emo böyle olsun ciğgerimi yesin tabii.

    no world for tomorrow harikulade bir şarkı. gelmiş geçmiş en favori şarkılarımdan olacak derecede müthiş bir şarkı.

  9. comfortinbrutality says:

    5. “The Running Free”
    6. “Mother Superior”
    7. “Gravemakers & Gunslingers”
    8. “Justice in Murder”

    bu 4x comboyu ayrı bi klasörde vefakar nw-a300′ime atıp sabah akşam dinlediğim günleri hatırladım başlığı gördüğümde,melankoli kırması dopamin salgılardım dinlediğimde şimdi olduğu gibi..

  10. swamplord says:

    Coheed and Cambria’yı sevmeyenlerdenim. Yalnız, çok yakın tarzdaki “3″ grubunun albümlerini tavsiye ederim. Müzisyenlik açısında çok daha üstün olduklarını düşünüyorum, Coheed and Camria’ya göre.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.