# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
DEVILDRIVER – Pray for Villains
| 20.07.2009

Scooby Doo’ya karşı Gerçek Kötüler’i tuttum bir Cumartesi sabahı.

DEVILDRIVER’la ilk kez bir internet tartışmasının tam göbeğinde karşılaşmıştım. OPETH Amerika’yı turluyordu ve ön grup da DEVILDRIVER’dı. OPETH hayranları, ön grubun DEVILDRIVER olmasına sert tepki gösteriyor, “dünyanın en iyi grubunun açılışını, bir nu-metal grubu mu yapacak? Fuck this shit that’s bogus man!” tarzı ergen serzenişlerinde bulunuyorlardı. Hiç umursamadığım grubu, uzunca bir süre bir yerlerde görmedim.

Ardından yine bir turne için, tekrardan DEVILDRIVER kaosu baş gösterdi. Bu seferki olayda, çok gruplu bir turnede DEVILDRIVER’ın, söylendiğine göre önceden anlaşılan KATAKLYSM’in yerine geçmesi ve KATAKLYSM’in de babayı alması söz konusuydu. KATAKLYSM elemanlarıyla DEVILDRIVER’ın “sahibi” Dez Fafara arasındaki atışmalar, uzun süre metal basınını işgal etmişti.

Yıllar geçti, DEVILDRIVER “The Last Kind Words” diye bir albüm çıkardı. Doksanların sonuna doğru deliler gibi satan nu-metal grubu COAL CHAMBER’ın janjanlı vokalisti olan imaj insanı Dez Fafara ve grubu, önceki mallcore, metalcore yakıştırmalarına meydan okurcasına, gayet taşaklı bir müzik koymaktaydı ortaya. Bayılmadığım ancak güzel pek çok anı bulunan (Clouds Over California) bu albümle, DEVILDRIVER ilersi için neler yapacağını merak ettiğim ve potansiyel gördüğüm gruplar listeme girdi (önemli biriyim; listelerim falan var).

Daha önce de çeşitli mecralarda, ortamlarda, panel ve konferanslarda da beyan ettiğim üzere, grubun yeni albümü, bu sene en çok merak ettiğim çalışmalardan biriydi. Nedenini bilmiyorum, zira “The Last Kind Words”e de hasta olmuşluğum falan yoktu. Sadece merak ediyordum.

Beni gruba çeken şeylerden biri, belki denyoca da olsa, Dez Fafara olayıydı. Hayır sesinden, sahne duruşundan dolayı değil. Eskiden piyasanın köpeği olan ve paraya para demeyen (gibi bir hali vardı o zamanlar), ama sonradan “parayı buldum artık istediğim şeyi yapayım” deyip, üstelik de giderek sertleşen bir metal grubu kurmuş olması, anladığınız gibi benim o küçük metalci beynimin yumuşak kısımlarına denk geliyor ve muhtemelen kıronun hası olan bu 43’lük abi için bir “aferin lan, helâl lan” yavşaklığı besliyordum (çok iğrenç bi şey hiç sormayın).

Zaman geçti ve DEVILDRIVER “Pray for Villains”ı nihayet ortama saldı. Ne bekliyordum? Her zamanki gibi dibine kadar modern, oldschool’lukla hiç alakası olmayan, eşlik edilir gibi değil gibi, tam kalıbına uygun bir yeni nesil Amerikan metali (tiksindim cümlemden). Beklediğim gibi de çıktı, bununla da kalmadı, farklı coşkunluklarla beni “ehe ehe” diye dolaşan bir lavuğa çevirdi.

“Pray for Villains”a baktığımızda, önceki albümlerden daha fazla hit şarkı yaratabilmiş bir DEVILDRIVER görüyoruz. Sinan Özen’in efsane albümü “Vay Bana Bana Bana Vay Vay Bana Vay” kadar olmasa da, DEVILDRIVER hit yaratma konusunda hiç de yabana atılır bir grup değil (kim bu yaban…). Grup sertlik dozunu düşürmemesine rağmen, akla kazınan pek çok rif yazmayı başarmış ve bu sayede hem hiç sululaşmayan, hem de gayet kolay alışılır parçalar ortaya çıkmış. Bu noktada grup üyelerinden azıcık bahsetmek gerek diye düşünmesem de, kelime başına para aldığım için her detayı uzattıkça uzatacağım. Neden bu konudan bahsetmeliyiz, çünkü bir önceki albüme oranla kendilerini çok geliştirmiş müzisyenlerle karşı karşıyayız.

Daha ilk saniyeden kendini belli eden bu durum, “DEVILDRIVER da öyle herhangi bir metalcore grubu işte” diye kesip atmak isteyenlerin işini zorlaştıran bir tezahüre sahip. İlk başta gitaristler, başka boyutlar, çığırlar açmayan, ancak duyulduğunda bir şekilde kendilerini belli eden bir tarza sahipler. Ne tam blues tabanlı ne de yırtıcı thrash tadı olan bu rif tarzı (death metal yapan BLACK LABEL SOCIETY?), son derece modern ve Amerikan bir his barındıran, kimi zaman bodoslama tarama giden, kimi zamansa SYSTEM OF A DOWN’ı bile hatırlatan bir özgünlük ve akılda kalıcılığa sahip. Misal, grubun -bence- bugüne dek yazdığı en iyi üç şarkıdan biri olan “I’ve Been Sober”ın duyduğum andan beri aklımı alan verse rifi, pekâla bir SYSTEM OF A DOWN şarkısında da duyulabilirdi. Groove’un (tam Türkçe karşılığı olmayan kelimeler serisi) hep ön planda tutulduğu rifler, gerçekten de başka herhangi bir grubu anımsamanıza olanak vermiyorlar. Gitaristler demişken, grupta Fafara hariç her elemanın gitar çaldığını ve albümdeki bazı parçalarda gitarları yer yer farklı elemanların çaldığını da ekleyelim (davulcu da dahil).

Üstteki cümleye gitaristler demişken diye başladım, şimdi de davulcu demişken diye devam edelim. Davulcu arkadaş (John Boecklin), ki kendisinin daha önce çaldığı bir grup kayıtlarda gözükmüyor, tek kelimeyle kusursuz bir iş çıkarmış ve çoğu şarkının olduğundan çok daha güzel olmasını sağlamış. “I’ve Been Sober”ı bir kez de sırf davulları için dinleyin ve zil kullanımına, olmadık yerlere sokulan splash’lere, müziğe olduğundan daha “groovy” bir his veren china’lara dikkat edin. Hey de hey… Cidden çok iyi. Kısacası “Pray for Villains” davulsal anlamda her açıdan olağanüstü bir albüm.

Albümün geneline bakarsak, aralarda vasat, hatta “It’s In the Cards” gibi gayet bayık şarkılar da buluyoruz, ancak ne olursa olsun “Pray for Villains” gümbür gümbür, varyasyonlu ve dinlemesi eğlenceli bir albüm. Hiç hoşlanmayacağınız, uyuz olma ihtimalinizin de olduğu şarkıların (“I See Belief” ne acayip seçimlerle dolu bir şarkı öyle”) yanı sıra, eşlik etmekten kendinizi alıkoyamayacağınız parçaların (“Teach Me to Whisper” ve niceleri) da olduğu bir albüm.

Umduğumdan daha geç alışsam da, ben albümü sevdim ve grubun gidişatından memnun bir dinleyicileriyim. Okyanusun diğer tarafında çok popüler olan bu tarz gruplar, “modern” oldukları için ülkemizde küçümsenebiliyorlar, ama ne dinlediğinizi bilerek dinlediğinizde grubun yapmak istediğini anlayacak ve takdir edeceksiniz diye düşünüyorum.

7,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.43/10, Toplam oy: 80)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2009
Şirket
Roadrunner
Şarkılar
1. Pray For Villains
2. Pure Sincerity
3. Fate Stepped In
4. Back With A Vengeance
5. I've Been Sober
6. Resurrection Blvd.
7. Forgiveness Is A Six Gun
8. Waiting For November
9. It's In The Cards
10. Another Night in London
11. Bitter Pill
12. Teach Me To Whisper
13. I See Belief
14. Self-Affliction (bonus)
15. Dust Be The Destiny (bonus)
16. Damning The Heavens (bonus)
17. Wasted Years (Iron Maiden cover) (bonus)
  Yorum alanı

“DEVILDRIVER – Pray for Villains” yazısına 6 yorum var

  1. ihsan says:

    albümü defalarca dinledim. önceki albümler gibi sindirimi zor değildi. bence bu albümle biraz daha billboard listelerine oynamışlar. fena mı olmuş, hayır kesinlikle. elektronik altyapılı intro’lar, fazla yormayan radyo dostu şarkılar ve catchy nakaratlar. bence artık bu albümle metalcore aleminin -artık kim varsa o toplulukta- büyükleri arasındalar. şunu da söylemeden edemiycem, bu sene 3 albüm merak ediyordum. lamb of god, kllswitch engage ve devildriver. ben en çok buna ısındım. diğer ikisinde keskin bi değişiklik hissedemedim -sitedeki wrath yorumunun aksine- bu albümde vokaller daha yumuşak, hayvani bi davul sound’u doğmuş, önceki albümlerde yoktu bu, bana göre southern metale göz kırpılmış da ve çok sağlam şarkılar çıkmış. favorilerimi saymaya kalksam bi iki şarkı dışında albümün hepsi çıkar ortaya. diğer şarkılar da kötülüğünden değil sadece mükemmelliğin yanında sönük kalmasındandır. bence 9/10 eder bu albüm.

  2. unberly says:

    bu herifler hep aynı. hızlı giriş, 2. parçada ani hız kesme, birbirinden farklı yapıda parçalr. her albüm farklı gibi geliyor başta ama sonra hep aynı geliyor. hayvanlıkta sınırları yok ama bunun dışında özel birşeyde yok

  3. Lefthandpath says:

    lamb of god a benzemeye çalışan bir grup gibi geliyor bana hep.

  4. Kıvanç Erkan says:

    Gerçekten çok gaz bir grup ve bu albümde öyle tabiki. Tam anlamıyla mükemmeldi. İlk dinlediğimde albüm için ”süper olmuş” dedim zaten.

  5. Enver Yılmaz says:

    lamb of god ve devildriver’a metalcore denmesi hiç hoşuma gitmiyor. as i lay dying, killswitch engage’den hiç hazzetmeyen ben bu ikisine deli oluyorsam başka bir şeyler var demektir.

  6. Dez Fafara İblis olduğuna inanıyor ve yoluna devam ediyor. Dünya gözüyle görebileceğiniz bir İblis. CoalChamber-Fiend, DevilDriver-The Mountain vazgeçmem.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.