Yıllar boyunca TRIVIUM’a karşı farklı algı dönemleri yaşadım. Bundan 20 yıl önce “Ascendancy” ile keşfettiğimde TRIVIUM’un çok kısa zamanda dünyanın en bilinen gruplarından biri olacağını söylemiş ve haklı çıkmıştım.
O cümlemden haftalar sonra TRIVIUM, IRON MAIDEN’ın İngiltere turnesinin alt grubuydu. “Shogun” sonrasında müzikal olarak çok daha gelişip 2000 sonrasının genç METALLICA’larından birine dönüşeceklerini düşünmüş, lakin beklediğimiz düzeyde bir patlama görememiştim.
Yine de bu noktaya kadar TRIVIUM’a dair hislerim hep olumluydu ve beklentim her zaman büyüktü. Eski grubumla TRIVIUM’la aynı festivalde sahne aldığım, aynı afişte yer aldığım sıralarda, “Ben TRIVIUM’un önünde çaldım” ifadesinin yıllar sonra çok daha karizmatik olacağını düşünüyordum, lakin en azından kendi adıma TRIVIUM beklediğim düzeyde dev bir şeye dönüşmedi.
Elbette ki çok büyükler, koskocamanlar, ancak müzikal olarak beklentilerim çok daha fazlaydı ve benim için “Ascendancy”, “The Crusade” ve “Shogun”daki yaratıcılığa bir daha erişemediler.
Lakin bu beklediğini bulamama olayından da açıkçası sıkıldım. Gruba sürekli böyle bir beklenti yüklememem gerektiğine karar verdim ve TRIVIUM’u sadece iyi metal yapan taş gibi bir grup olarak görmeye başladım.
Varsın son 17 yıldır “Pull Harder on the Strings of Your Martyr”, “Torn Between Scylla and Charybdis” veya “Throes of Trepidation” ayarında hit yazamasınlar. Sonuçta metal gibi metal yapıyorlar, kendilerini geliştiriyorlar ve ben de artık elimdekiyle tatmin olmaya ve yolculuktan keyif almaya bakıyorum.
Bunu aradan çıkardıktan sonra “Stuck Dead” EP’sine geçebiliriz. TRIVIUM son 22 yılda 10 albüm çıkardı ve bu albümlerin arası 1 ila 3 yıl. Ne var ki ilk kez 2021’den beri albüm çıkarmamış durumdalar ve yeni albüm haberini verdikleri düşünüldüğünde, ilk kez 5 yıllık bir ara vermiş olacaklar. Bu noktada yeni albümün fragmanı olması muhtemel bu üç şarkılık EP’nin mantıklı ve yerinde bir karar olduğunu söyleyebilirim. Grup dinleyicilerini gaza getirecek, yeni albüm havasına sokacak bu EP ile hem günü kurtarıyor hem de dolu dolu bir 18 dakika sunmayı başarıyor.
Ne enteresandır ki “Struck Dead”, TRIVIUM’un yakın zamanda gruptan ayrılan davulcusu Alex Bent’in gruptaki en iyi performanslarından birini barındırıyor. Şarkılarda davula devasa bir özgürlük tanınmış ve splash’lerle, her türlü zille istediği gibi at koşturması sağlanmış. Şarkı trafikleri biraz random gözüktüğünden ve daldan dala atlandığı için davulun değişken ve çarpıcı olaylara girme fırsatı da epey artmış. Açılışı yapan “Bury Me with My Screams” ve ikinci sıradaki “Struck Dead (Pain Is Easier to Remember)” TRIVIUM’un davul yazımı açısından kompleks denebilecek pek çok anını barındıran şarkılar. Alex Bent resmen giderayak TRIVIUM’daki kariyer maçını oynamış.
Sadece bu değil, şarkı yazımı ve akılda kalıcı rifler açısından da EP üzerine düşen gaza getirme ve albüm için beklenti yaratma görevini layıkıyla yerine getiriyor. Şarkı yazımı ilk dört albümdeki kadar bütünlüklü ve konvansiyonel olmadığı için EP’deki üç şarkının da yeterince hit potansiyeli taşımadığı düşünülebilir, ancak bana kalırsa TRIVIUM yeteri kadar azgınlığı, kanırtmayı, teknik beceriyi, üst düzey müzisyenliği masaya koymayı başarmış. Müzisyenlik demişken, grubun lead gitaristi Corey Beaulieu’nün bu kadar görmezden gelinmesi ve adının aşırı az anılması şaka mı? Adam yıllardır ortalığı ateşe veriyor ama cidden çok az konuşuluyor. Enteresan.
“Struck Dead”le ilgili en önemli konuysa bence çok uzun zaman sonra çıkan uzak ara en iyi TRIVIUM albümü olan “In the Court of the Dragon“ı o kadar iyi yapan şeylerden farklı, daha yenilikçi ve ferah bir TRIVIUM’la bunu başarmış olmaları. EP’nin son şarkısında gördüğümüz bazı fikirler adeta “Embers to Inferno”dan, “Ascendancy”den fırlamış gibiler, ancak buna rağmen kulağa taze geliyorlar. 2025 model fikirlerden zaten bahsediyorum, onlar da EP’yi bu kadar sürükleyici ve heyecanlı kılan unsurlar.
Bir EP için fazlasıyla uzun yazdığımın farkındayım, ancak ben bu adamları 20 yıldır dinliyorum ve kendileriyle aynı sahneyi paylaşmak düzeyinde özel şeyler yaşamışlığım da var. Bu yüzden “Struck Dead” EP’sinin “In the Court of the Dragon“daki başarıyı aynen, hatta daha bile gazla devam ettirmesinden dolayı ziyadesiyle mutluyum.
EP yapacaksanız böyle yapın aga. TRIVIUM – “Struck Dead” gibi dopdolu yapın, HYPERMASS – “Apparition Day” gibi yaratıcı fikirlerle dolu yapın, CRYPT SERMON – “Saturnian Appendices” gibi bir grubun kendini nasıl aştığını apaçık gösteren tarzda yapın, WRETCHED FATE – “Incineration of the Pious” gibi dinleyicinin ağzını burnunu dağıtan tarzda yapın.
Hakiki metalcore, kukucuğum için kurşun vs. tarzı leş değil… bu arada Mudanya – Güzelyalı arasındaki fabrikanın duvarına bunun grafitisini çizmişler, yarın oraya koşmaya gideyim yine.
@Scream Bloody Gore, nasıl ya, bu EP’nin kapağını mı? Mudanya yolundaki fabrikanın duvarına yeni Trivium EP’sinin kapağını mı çizmişler, doğru mu anlıyorum?
@Ahmet Saraçoğlu, evet, bu kapaktaki ejderhanın aynısı orada diğer graffitilerle beraber fabrikanın duvarında (levhalara çizmişler, sonra duvardan söküp götürüyorlar)
Struck dead’in girişindeki riff dışında EP’yi beğendim. Ama 3 şarkılık EP yerine bu şarkıları bir sonraki albüme kullansalarmış keşke. Kapak da güzel. Biraz yazık olmuş.
Alex Bent gerçekten çok iyi davulcu. Bahsettiğim struck dead’in girişindeki o yavan mı yavan riffi bile orijinal hale getirmiş ÇILIN ÇILIN zil şovu yaparak, helal olsun. Bury me with my screams’in nakaratı da aynı şekilde davuldaki hihat dokunuşlarıyla baya güzel.
Ha bir de Matt Heafy’nin yeni tarzı, hal ve hareketleri, konserde mal mal dil çıkarmalarından pek haz etmiyorum. Belirtmek istedim rastgele. Adam gibi mütevazı ol be adam.
Bury me with my screams taş gibi şarkı cidden
Hakiki metalcore, kukucuğum için kurşun vs. tarzı leş değil… bu arada Mudanya – Güzelyalı arasındaki fabrikanın duvarına bunun grafitisini çizmişler, yarın oraya koşmaya gideyim yine.
06.11.2025
@Scream Bloody Gore, nasıl ya, bu EP’nin kapağını mı? Mudanya yolundaki fabrikanın duvarına yeni Trivium EP’sinin kapağını mı çizmişler, doğru mu anlıyorum?
06.11.2025
@Ahmet Saraçoğlu, evet, bu kapaktaki ejderhanın aynısı orada diğer graffitilerle beraber fabrikanın duvarında (levhalara çizmişler, sonra duvardan söküp götürüyorlar)
Struck dead’in girişindeki riff dışında EP’yi beğendim. Ama 3 şarkılık EP yerine bu şarkıları bir sonraki albüme kullansalarmış keşke. Kapak da güzel. Biraz yazık olmuş.
Alex Bent gerçekten çok iyi davulcu. Bahsettiğim struck dead’in girişindeki o yavan mı yavan riffi bile orijinal hale getirmiş ÇILIN ÇILIN zil şovu yaparak, helal olsun. Bury me with my screams’in nakaratı da aynı şekilde davuldaki hihat dokunuşlarıyla baya güzel.
Ha bir de Matt Heafy’nin yeni tarzı, hal ve hareketleri, konserde mal mal dil çıkarmalarından pek haz etmiyorum. Belirtmek istedim rastgele. Adam gibi mütevazı ol be adam.
06.11.2025
@backbone, çılın çılın ziller metaldeki en güzel birkaç şeyden biri. Bir de üçlemeli çısıkas çısıkas’lar var ahah
Six Walls harbiden Ascendancy’den çıkmış gibi. Bury Me ve Six Walls’u özellikle çok sevdim, Trivium’u seviyorum.