ORBIT CULTURE son iki albümünü ve bir EP’sini incelediğimiz, sitede haberlerine yer verdiğimiz, IN FLAMES gibi büyük grupların altında turlayan, klipleri çok kısa sürelerde milyon izlenmeleri geçen ve son yıllarda adını en hızlı şekilde duyuran gruplar arasında gösterebileceğimiz bir oluşum.

Yaptıkları müzik melodik death metalin melodik tarafı ile (…) groove metalin groovy tarafını (oohoo böyle kritik yazılıyorsa ben de metal sitesi açarım) alan ve bunları devasa bir prodüksiyon eşliğinde sunan bir yapıya sahip

Adlarını duyurma kısmına dönersek, bunu sağlayan şeylerin başında grubun ciddi anlamda sert bir sound’a sahip olması ve konserlerde manyak gibi kafa sallatarak dinleyicilere keyifli anlar yaşatması geliyor.

Son iki albümleri “Nija” ve “Descent”i genel olarak başarılı bulduğum ve neden bu kadar öne çıktıklarını da anlayabildiğimi söylediğim grup şimdi de bana kalırsa kariyerlerinin en önemli albümü olan “Death Above Life” ile karşımızda.

Neden en önemlisi, çünkü ilk kez bu kadar göz önündeler, ilk kez bu kadar hızlı şekilde milyonlarca izlenme alıyorlar, belli ki kendi headliner turnelerinin sayıları artacak ve ORBIT CULTURE şüphesiz ki şu dönemlerde daha geniş kitlelerce duyulacak. Bu yüzden bence şu anda çıkaracakları albüm insanları etkilemelerini sağlamak açısından kariyerlerinin en önemli noktasında duruyor.

“Death Above Life” da tıpkı “Nija” ve “Descent”teki baskın özellikleri gördüğümüz, ORBIT CULTURE’ın melodik groove metalini olanca sertliğiyle icra ettiği ezici prodüksiyonlu bir albüm. Prodüksiyon ORBIT CULTURE açısından özellikle önemli, çünkü grup zaten genel olarak basit yapılı gaz rifler üzerinden ilerliyor ve bunun çekici olması, dikkat çekmesi için de güçlü bir sound ve masa başı çalışması gerekiyor.

“Death Above Life”ı dinledikten ve dinlenme, izlenme sayılarını gördükten sonra aklımdan geçen ilk şey, prodüksiyonun insanların -hadi gözünü boyama demeyeyim ama- algılarını nasıl yönlendirebildiği oldu. “Death Above Life” bana kalırsa sadece gaz olma amacı taşıyan ve aralara atılan IN FLAMES nakaratları ve METALLICA coşkularıyla renklenen, ancak bunu ne yazık ki olabildiğince az ve düz fikirle yapmasına rağmen muazzam ambalajlanması sayesinde yine çekici bir şeyle bürünen bir albüm.

Bunu küçümsüyor, albümü tümden gömüyor değilim. Bunu yapabilmek de elbet bir başarı. Keza özellikle sert vokaller ve bazı riflerin adrenalini körükleyici yazımı gibi şeyler de gayet başarılı. Ne var ki bu tarz albümlerin prodüksiyonunu çektiğiniz zaman elle tutulur şeylerin belirgin şekilde azalabildiğini de görüyorsunuz.

Bu durumun groove metalin genelinin bir sorunu olduğunu düşünmüyorum, ama amacınız sadece konserde milleti coşturmaksa ve konserleriniz de yeterince terli ve tepişmeli geçiyorsa, aynen bu damardan ilerlememeniz için de herhangi bir sebep kalmıyor. Şarkılarınızın ömrü ve birbirlerinden ne kadar ayrıştırılır olduğu ise elbette ki başka bir tartışmanın konusu.

“Death Above Life”ı dinlerken yaşadığım temel problem, 27-28 yıldır gitar çalan, kendisi de şarkılar yazıp albümler çıkarmış bir insan olarak dinlediğim ve öne çıkarılan bazı şeylerin pek de bir anlamı olmadığını düşünmemdi. Buradan ukalaca bir şey dediğim sonucu da çıkabilir, ancak bir rifi duyduğunuzda aklınızdan “ben bunu bakın ne yazdım diye grup arkadaşlarıma gösteremezdim, dümdüz bir şey bu” gibisinden düşünceler geçiyorsa o noktada şahsen biraz sıkıntı yaşıyorum.

ORBIT CULTURE’ın burada yaptığı şeyin değersiz ve anlamsız olduğunu söylemeye çalışmadığımı tekrar etmek isterim. Grup bu gazı, bu adrenalini, bu gitar tonu ve bu vokalle oluşan ezici havayı ve bu albümde daha bir öne çıkardıkları IN FLAMES’vari nakaratları sevenler için bulunmaz bir nimet de olabilir. Ancak albümü dört, beş kez dinledikten sonra bile aklımda yer eden pek de bir rif kalmamış olması, doğal olarak insanı düşündürüyor.

Bence ORBIT CULTURE biraz tekno karakteristiklerine sahip. Yapısal ve anlayış olarak değil, ancak genel olarak albümlerinin tamamında, tüm şarkılarında benzer bir hissiyatı hedefleyen ve tıpkı tekno gibi konserde kafasına girerek daha fazla zevk alabileceğiniz bir müzik yapıyorlar. Burada 6 verdiğim albümdeki şarkılar karşımda canlı çalınsa, arkadaşlarımla birlikte kesin albümü evde dinlediğime nazaran 100 kat daha fazla eğlenirim. O noktada grubun hakkını vereyim. Ama son üç albümdür devam eden gidişat ve ilerleme isteği düşünüldüğünde, ORBIT CULTURE’ın akıl kalıcı bir şeyler yapmak, kendi klasiklerini oluşturmak, melodik groove metal hit’leri yaratmak için bence prodüksiyonun güvenli kollarına bu kadar yaslanmaktansa biraz daha kafa yormaları onlar adına daha hayırlı olacaktır. Klipleri yine milyonlarca izlenecek, konserinde kan gövdeyi götürecek farkındayım, ama bu da benim naçizane önerim.