# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
IGORRR – Amen
| 03.10.2025

Sadece metal dünyasının en eşsiz gruplarından biri olmakla kalmıyor, tüm bu manyaklığı anlamlı ve değerli şekilde sunmayı da başarıyorlar.

Metal dünyasında başka tek bir gruba bile benzemeyen, sadece kendisi gibi olan gruplar diye bir liste yapılsa bu listenin başında şüphesiz ki IGORRR tek başına hüküm sürecektir. Çok farklı müzikal anlayış ve tarzlardan beslenen ve deliliğin sınırlarında gezinen bu deha ürünü Fransız oluşum, yeni albümü “Amen”de de tek kelimeyle eşsiz olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.

IGORRR’la ilgili şöyle bir bakındığınızda, metal basınının köklü mecralarında, YouTube reaksiyon kanallarında, yorumlarda, şurada burada kendilerinden metal dünyasının en acayip oluşumu olarak bahsedildiğini görebilirsiniz. Bundan 30 sene önce böyle bir araştırma yapsaydık, benzer ifadelerin MESHUGGAH için kullanıldığını; MESHUGGAH’nın tamamen benzersiz bir grup olduğunun ve herkesten farklı bir kulvarda ilerlediğinin vurgulandığını görürdük.

Ne var ki sonradan MESHUGGAH’nın açtığı yoldan ilerleyen sayısız grup oldu ve özellikle son 20 yıl içerisinde modern bir metal anlayışını benimseyip MESHUGGAH’dan hiçbir ilham almayan grupların sayısı, içinde öyle ya da böyle MESHUGGAH ilhamları barındıran gruplardan neredeyse daha az miktarda.

IGORRR’dayse durum farklı. Alakasız gibi gözüken türleri bir araya getiren ilk grup onlar değil elbet; IWRESTLEDABEARONCE gibi CLOWN CORE gibi çeşitli oluşumlar müziğin stilistik tutarlılığını kıran ve türden türe atlayan işlere yıllar boyunca imza attılar. Ne var ki yine de hiçbiri IGORRR’a benzemiyor ve IGORRR kadar tutarlı, sanatsal değere sahip ve anlamlı sonuçlar ortaya çıkaramadılar, çıkaramıyorlar.

IGORRR’un yaptığı şeyin sadece birbiriyle zıt müzikal fikirlerin bir arada kullanılması sonucunda ortaya çıkan kontrast ve buna bağlı çeşitli manyaklıklar olduğunu düşünüyorsanız, olaya yüzeysel bakıyorsunuz demektir. IGORRR sadece alışık olunmayan kombinler yaparak ortaya bir delilik çıkarmış olmak veya “abi adamlar tavuklara şarkı yazdırıyorlar, ekskavatörle piyano çalıyorlar ya ahaha çok acayip” dedirtmek için müzik yapmıyorlar.

Yakın zamana kadar Gautier Serre’in tek kişilik projesi olan IGORRR, günümüzde başarması inanılmaz zor bir şey olan “eşsiz olabilmenin” de mümkün olduğunu gösteren bir müzik yapıyor ve adeta notalardan oluşan bir sesler bütününü değil, ortaya konan zekâyı dinlediğinizi hissettiriyor. “Amen” öncesindeki “Savage Sinusoid” ve “Spirituality and Distortion”da kendi ilginçlik sınırlarını zorlayan ama bunu sadece ilginç olmak için yapmayan IGORRR, bunu bir de aşırı akılda kalıcı fikirlerle süsleyince tüm dünyada dikkat çeken bir şeye dönüştü. “Amen”e baktığımızda IGORRR’un sert tarafını daha da sertleştirdiğini, black metal ve death metal unsurlarını çok daha belirgin kullandığını, pek çok grubun cılkını çıkarabileceği opera vokallerden son derece pragmatik yararlandığını, üst düzey müzisyenliğin yanına Serre’in deli saçması dokunuşlarını ekleyerek dinleyicinin sürekli farklı hisler içinde debelenmesini sağladığını görüyoruz.

Bu noktada IGORRR’un yaptığı en özel şeylerden biri, çok kısa süreler içerisinde dinleyicinin aklını almayı başarabilmesi. Hayvan gibi groovy bir rif eşliğinde kafa salladıktan hemen sonra kendinizi araya giren blok flüt melodisine kahkaha atarken bulabiliyor, albümdeki önemli konuklardan biri olan ANTHRAX gitaristi Scatt Ian’ın thrashy bir rifiyle gaza geldikten saniyeler sonra IGORRR’un alametifarikalarından olan elektronik dokunuşlar eşliğinde mükemmel bir breakcore deneyimi yaşayabiliyorsunuz.

Bu örnekler çoğaltılabilir. Kilise duvarlarında yankılanan barok koro vokaller, hemen sonrasındaki bir trip hop geçişi, araya Nintendocore’vari Atari efektleri, sonrasında öküz gibi death metal vokalleri, Balkan müzikleri, Türk müziği esintileri ve daha bir dolu fikirle IGORRR aşırı karakteristik bir manyaklık olmayı ve tekrar edecek olursam bunu sadece ilginçlik olsun diye yapmamayı, ortaya sanatsal bir değer koymayı başarıyor.

“Amen”i önceki işlerle kıyasladığımda gördüğüm şey, IGORRR’un bu albümde son iki çalışmasında karşılaştığımız daha akustik, daha organik sound’u daha da güçlendirerek devam ettirdiği. Bu durum “Amen”de özellikle önemli, zira albümün son iki albüme kıyasla daha karanlık ve derinlikli bir teması ve karakteri var, dolayısıyla canlı enstrümanlar ve daha insani hava “Amen”in bunca abukluğa rağmen suni bir iş olmamasını sağlıyor.

Bu tarz bir müziği bir yazılım eşliğinde, VST’ler kullanarak evde de yapabilir ve çok eğlenebilirsiniz. Ortaya iyi bir sonuç da çıkarabilirsiniz. Ancak IGORRR bunu grup müziği hissiyatını da vererek, çorba olmadan, karikatür olmadan, saçmalamadan yapabiliyor.

IGORRR, birbirinden tamamen alakasız bir dolu şeyi anlamlı ve bütüne hizmet eden bir üslupla bir arada kullanma konusunda muhtemelen dünyanın en mahir, en yetenekli ve en parlak fikirli grubu. Herkese hitap etmediği, herkes tarafından beğenilmeyeceği açık olsa da hitap eden dinleyiciler için de gerçek bir hazine olduğu açık. Bunun sebebi de Gautier Serre’in ciddi anlamda benzersiz bir müzisyen olması ve bu sayede IGORRR’un metal dünyasında başka hiç kimseye benzemeyen belki de tek grup olmayı başarması.

Bu öyle herkesin yapabileceği bir şey değil, ki zaten sadece IGORRR’un yapabildiği bir şey.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (4.73/10, Toplam oy: 40)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2025
Şirket
Metal Blade Records
Kadro
Gautier Serre: Besteler, fikirler, ilginçlikler, sample'lar
Jb Le Bail: Vokal
Marthe Alexandre: Vokal
Martyn Clément: Gitar
Rémi Sérafino: Davul

Konuk:
Mike Leon: Bas
Timba Harris: Keman (1, 4, 5, 9)
Lili Refrain: Vokal (3, 9)
Trey Spruance: Gitar, bağlama (4)
Scott Ian: Gitar (7)
Şarkılar
1. Daemoni
2. Headbutt
3. Limbo
4. Blastbeat Falafel
5. ADHD
6. 2020
7. Mustard Mucous
8. Infestis
9. Ancient Sun
10. Pure Disproportionate Black and White Nihilism
11. Étude n°120
12. Silence
  Yorum alanı

“IGORRR – Amen” yazısına 10 yorum var

  1. EmptyWords says:

    Igorrr’u en son 2016’da canlı izleme fırsatım olmuştu, aradan yıllar geçtikten sonra iki gün önce tekrar sahnede gördüm ve kelimenin tam anlamıyla büyülendim. Açılış grubu Imperial Triumphant’tı ve aslında konsere gitme motivasyonumun büyük bir kısmı da onları canlı izlemekti. Igorrr için çok büyük beklentim yoktu açıkçası. Hatta tekrar bir görürüm, fena olmaz falan diye düşünüyordum. İşler farklı gelişti. Sahneye çıktıkları andan itibaren öyle bir enerji ve atmosfer yarattılar ki, kendimi sürekli “lan ben ne izliyorum şu an” derken buldum. Bazı bölümlerde -abartmadan söylüyorum- ağzım açık izledim. Poposunun sıcaklığı ne sıcak ne de soğuk olan Fransa metal dinleyicisi bile şarkılar ilerledikçe kendinden geçti. Büyük bir teveccühleri var Igorrr’a karşı. Seyirci performansı daha da yukarı taşıdı.

    Kritikteki çoğu fikre katılıyorum. Bir önceki albüm bana çok da geçmemişti. Ama Amen farklı bir seviyede ve canlı deneyim olarak da bambaşka bir yerde duruyor. Bence diskografinin en güçlü albümü.

  2. Paymo says:

    Senenin en iyilerinden. Bunca fikiri eli yüzü düzgün ve bir an olsun düşmeyen bir kompozisyonla vermek baya büyük başarı. Favori parçam Blastbeat Falafel 🤘

  3. gXnn says:

    SAD albumunun bir tık gerisinde ama ona en yakın album bana göre.SADın Igorrun yapıp yapabileceği en iyi albumu oldugunu ve onun üzerine asla cıkamayacaklarını düşünüyordum. Kendi adıma böyle de oldu. Ama bu kadar yakın kalitede olmasını da cok beklemiyordum acıkcası. Grup kariyerinin peak noktasından cok da aşağıya ivmelenmeden yukarılarda kalmayı basarıyor.SAD 10 AMEN 9

  4. mythos says:

    2020′de spirituality and distortion ile tanışıp dinlemeye başladığım, o günden beri de en sevdiklerim arasında ilk üçe girmeyi başaran bir grup igorrr.

    bu vesileyle kritik sevindirdi. şahsımca spirituality and distortion her ne kadar opus magnumları olsa da bu çıtaya yaklaşan bir albüm olmuş amen de.

    bence igorrr bundan sonra son üç albümde yaptıklarını ısıtıp ısıtıp yeni albümlerle önümüze getirse yine sıkılmadan dinlerim. ama dünyada üzerine mikrofon dayayıp sesini kaydetmedik nesne bırakana kadar şaşırtmaya devam edecektir muhtemelen bizi.

  5. Seyfettin Dursun says:

    Çok orijinal, çok deli dolu, gerçekten progresif ve yazıda da geçtiği üzere günümüz için neredeyse imkansız bir eşsizlik sunuyor ama bu özellikleriyle kağıt üzerinde bana çok hitap edecek olmasına rağmen bende bir türlü olmuyor:( Bu albüm de olmadı. Ondan öncekiler de olmuyordu. Galiba teoride çalışan şeyleri pratiğe aktaramamanın sancısını çekeceğim Igor ile.

  6. eatthegun says:

    Albüm iyi de, hala Houmous gibi bi şarkı daha yapmadı

  7. OblomoV says:

    Kritikte de bahsedildiği gibi bu kadar elektronik olup bu kadar doğal tınlamak ve grup müziği hissiyatını koruyabilmek etkileyici gerçekten. Metal müzikte elektronik işlere karşı önyargılı sayılırım ama çok hoşuma gitti. Diğer albümlerine de bir bakacağım. Yıl sonu listeme bile alabilirim.

  8. cidden bu muzigi birseyler ispatlamak icin degil deseverek dinleyen herkese saygi duyuyorum.

  9. çaksu says:

    Müzik sevgimi canlandırdı. Depresyondan sanırım, doğru düzgün müzik dinleyemiyodum haftalardır. Canım istemiyor… Açıyorum, bişey anlamıyorum anlamsız geliyor….

    Çok sevdiğim bikaç albüm, ya da Tompa’nın anısıyla tekrar bağ kurabildiğim ATG falan istisna.

    Bana mısın demedi mk. Dinletiyor dönüp dönüp.

  10. monke says:

    Au Revoir güzelliğinde bir kapanış şarkısı olsaydı 9.5 puanı alırdı benden.
    9/10

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.