# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
LORNA SHORE – I Feel the Everblack Festering Within Me
| 16.09.2025

Popülerliği arttıkça daha da sertleşiyor, kendi türünde zirveye yerleşiyor.

Son 5 yılda metal dünyasının en büyük fenomenlerinden biri şüphesiz ki LORNA SHORE.

Senfonik deathcore gibi bir türü hiç taviz vermeden son derece sert bir şekilde yapan grup, 2021’de çıkardıkları ve Will Ramos’u metal dünyasına tanıttıkları “…and I Return to Nothingness”la birlikte ortamın en revaçtaki gruplarından birine dönüştü.

Bu sayede altı haneli kaşelere çıktı, tüm turnelerinde headliner koltuğuna oturmaya başladı ve Ramos’un da etkisiyle sosyal medyada muazzam bir etkileşim alarak acayip bir seviyeye çıktı.

Bu noktada ilginç bulduğum bir şey var, o da LORNA SHORE’un yaptığı müziğin altını doldururcasına, imaj ve duruş olarak da götü başı dağıtmadan ilerlemesi.

Buradan ne kastediyorum? Mesela bir önceki “Pain Remains”in çarpıcı olmaktan aşırı uzak sade kapağından bahsediyorum. “I Feel the Everblack Festering Within Me”nin kapağına logo koyma gereği bile duymamalarından bahsediyorum.

Yine yeni albümün promo fotoğrafını, Will Ramos gibi prezentabl bir nüveye sahip olmalarına rağmen aşağıda görüldüğü gibi son derece iddiasız, soyut, detaysız tercih etmelerinden bahsediyorum. Dinleyicinin ilgi eşiğinin düşüklüğüne rağmen 67 dakikalık albümler yapmaktan çekinmemelerinden bahsediyorum.

Burada başka türlü bir kendine güven, başka türlü bir ne yaptığını bilirlik var…

Bu hareketler uzun vadede LORNA SHORE’un metal dünyasında daha fazla tutulmasını ve piyasaya daha çok tutunmasını sağlayacak kanısındayım. Metal çalıp sırf kitle genişletmek için saçmalayan, daha ışıltılı, daha parıltılı olaylara giren bir dolu grup var ve istese LORNA SHORE da bunu gayet bağıra bağıra yapabilir. Ama nasıl oluyorsa adamlar olayın sert tarafını asla bırakmıyorlar, hatta yeni albümün temasından da görüleceği üzere kedere, acıya, ızdıraba, paramparça olmuş duygulara yaslanıp duruyorlar.

“I Feel the Everblack Festering Within Me”de yine kendini duygusal olarak adamış, şarkı sözlerinden ve kliplerinden yaşanmışlık ve keder akan bir LORNA SHORE görüyoruz. Adamlar dışarıdan bakınca yeni neslin heyecanıyla dolup taşan ve bir şekilde popüler olmuş bir grup izlenimi verirken, adları her yerde boy boy karşımıza çıkarken, bir de bakıyorsunuz “Glenwood” kliplerinin altında 50 yaşından büyük adamlar kanserden kaybettikleri babalarının yaslarını tutup LORNA SHORE’un müziğiyle anılarını yaşattıklarını, gözyaşı döktüklerini falan söylüyorlar.

Bunu yapmak herkesin harcı değil, zaten tam da bu yüzden LORNA SHORE herhangi bir grup değil.

Son 5 yıl tüm metal dünyası içerisinde verilen belki de en isabetli kararı veren ve önceki vokalist skandalının hemen ardından Will Ramos’u kadrosuna katıp bambaşka bir boyuta geçen LORNA SHORE “I Feel the Everblack Festering Within Me”de resmen nefes aldırmayan bir şiddete imza atıyorlar. Tremolo rifler, staccato rifler, deathcore dünyasının yeni standart koyucusu diyebileceğimiz vokaller, aşırı acımasız davullar, zekice düşünülmüş orkestrasyonla şahlanan melodiler ve LORNA SHORE’a özgü diğer pek çok şeyle “I Feel the Everblack Festering Within Me” büyüdükçe büyüyor.

Buradan baktığımızda LORNA SHORE’un nasıl günümüz deathcore dünyasının tartışmasız iki liderinden biri hâline geldiğini (diğeri de SLAUGHTER TO PREVAIL) bir kez daha görebiliyoruz. Türün babacan isimleriyle karşılaştırıldığında THY ART IS MURDER, WHITECHAPEL ve SUICIDE SILENCE gibi üç büyük ve köklü ismin aylık Spotify dinleyici sayısının toplamı anca LORNA SHORE’un dinleyici sayısına ulaşabiliyor. Bu acayip bir şey gibi gözükse de böyle olmasının sebebini de anlayabiliyorum. Özellikle “A Nameless Hymn”deki DIMMU BORGIR orkestrasyonu gibisinden senfonik muhabbetleri çok yerinde kullanmaları, olağanüstü müzisyenlik, “To the Hellfire”la başlayan sosyal medya etkileşimi ve diğer bir dolu detayla adamların pek çok insana çekici gelebilecek pek çok özelliği var. Şarkılara tek tek girmek istemiyorum, ama kederi görkemli biçimde sunmayı başardıkları “Glenwood” sanırım albümdeki en sevdiğim şarkı.

Biraz da olumsuz taraflardan bakacak olursam, eğer yenileme konusunda bir çaba gösterilmezse LORNA SHORE’un beste yapısı kendini tekrarlamaya epey müsait şekilde ilerliyor. Özellikle break down’lar ve “To the Hellfire” ile YouTube’un aklını başından alan Ramos vokallerinin pek çok şarkıda tekrar edilmesi ileride grubun başını ağrıtabilir. LORNA SHORE çoluk çocuk değil ve tutan bir şeyi 36 bin kez tekrarlamaması gerektiğini biliyor, ancak beste süreci içerisinde bu tür olayları bir çıkış planı olarak görür ve her sıkıştıklarında kullanırlarsa sonradan kabak tadı verebilir. “I Feel the Everblack Festering Within Me” böylesi bir cepten yeme albümü değil ve kesinlikle derinlikli bir iş, ancak şarkılar arasındaki farklılık yüzdesinin çok da açılmadığını gördüğümden kendi payıma düşeni yapayım ve naçizane uyarayım dedim.

LORNA SHORE “I Feel the Everblack Festering Within Me” ile bugüne kadarki en iyi mi bilmem, ama en yoğun işlerinden birine imza atıyor. Albümde soluk aldırmayan bir gövde gösterisi var ve yazının başında dediğim “popülerleşmeye inat daha da ekstremleşme” olayından dolayı metal ortamındaki kitlelerini küstürmeden, bilakis yeni kitlelerin saygısını kazanarak devam edeceklerdir diye düşünüyorum. “I Feel the Everblack Festering Within Me” bence gayet iyi, son derece yeterli bir albüm ve uzun zamanlı bir dinleyicileri olarak duyduklarımdan her türlü memnunum. Umarım bir sonraki albümlerinde etkilemenin ve hayran bırakmanın dışında bir tık şaşırtmayı da başarırlar.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.62/10, Toplam oy: 37)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2025
Şirket
Century Media Records
Kadro
Will Ramos: Vokal, sözler
Adam De Micco: Gitar
Andrew O'Connor: Synthesizer, orkestrasyon
Mike Yager: Bas, geri vokal
Austin Archey: Davul
Şarkılar
1. Prison of Flesh
2. Oblivion
3. In Darkness
4. Unbreakable
5. Glenwood
6. Lionheart
7. Death Can Take Me
8. War Machine
9. A Nameless Hymn
10. Forevermore
  Yorum alanı

“LORNA SHORE – I Feel the Everblack Festering Within Me” yazısına 25 yorum var

  1. atb says:

    glenwood şarkısını her dinlediğimde nedense kafama kadar ürperiyorum. içerde gizli bir frekans mı vardır nedir (latife) çok fena etkiliyor. Albümde benim de en sevdiğim şarkı. Ama asla pain remainsi geçebilecek bir albüm değil benim gözümde. O albümde tüm şarkıları kapatmadan ya da geçmeden dinleyebiliyorum. Ki en az dinlenmeye sahip apotheosis ve wrath gibi şarkılarda inanılmaz breakdownlar var ve onlar için bile boktan dahi olsa 3-5 dakikayı katlanılabilir. Ki orda birde soulless existence var ki dillere destan. Neyse bu albüm de güzel. Belki dinledikçe oturur dikkat kesilecek bir yer elbet vardır. Ama albümün ilk yarısını ikinci yarısından çok daha fazla beğendim. Keşke chelsea grin de eski kadrosuna geri dönse ve bunların seviyesine gelebilse. Buradan ayrılan tom barber hiç chelsea grin’e “sahip” çıkmıyor gibi geliyor.

  2. P L A G U E says:

    Şu cümle son dönemde okuduğum açık ara en iyi tespit: “Özellikle break down’lar ve “To the Hellfire” ile YouTube’un aklını başından alan Ramos vokallerinin pek çok şarkıda tekrar edilmesi ileride grubun başını ağrıtabilir.”

    Bence de her şarkıya break down konmak zorunda değil. Evet yine deliler gibi dinliyorum ama olmasaydı şikayet etmezdim bu durum için. Bunun haricinde neredeyse her parçada ayrı ayrı muazzam anlar var ve daha önce dile getirildiği gibi, hepsi favori seçilebilecek kadar iyi. Hiç aklımda olmayan bir grubun aklımı alması olayı aşırı keyif verdi. Tıpkı Deafheaven gibi.

  3. Kürşat says:

    Albümün her şarkısı ayrı olay. Bugün de Forevermore’a düştük. Bu albümden sonra soundlarını biraz daha rafine etmeleri lazım. Tam anlamıyla olmasa da tarz değişikliği lazım o da bir gerçek.

  4. Gariban says:

    Davul çok kafa s.kiyor ya. Bir albümü kapattığımda sessizlik bana huzur veriyorsa, oh be çekiyorsam bir sıkıntı var abi.

  5. İamthencincihodjas says:

    Bu kadar steril mekanik bir soundla Bizet olsa keyif alamam. Kahrolsun bağzı şeyler.

  6. Godless Killing Machine says:

    abi bilmiyorum ya bilemiyorum

  7. ismail vilehand says:

    Bu albümdeki hayvani davullardan aldığım hazzı son yıllarda çıkan çok az albümden almışımdır. Korkunç bir davul sikişi söz konusu. Kusursuz. İnanılmaz.

  8. P L A G U E says:

    En büyük şaban filminde abazalıktan geberen kör bir çiçekçi hatun var. Öyle bir abaza ki, adam elindeki çiçeği parasını verip almak istiyor ve alıyor buraya kadar ok. Sonra bu aq seks yapamamaktan gebermiş karı naapiyor? Ulan zaten kör, tanımadığı bir adama diyor ki çiçeği ben takayım. Ellerini adamın üzerinde gezdire gezdire yer arıyor sapık orospu. Abazalık seviyesini anladınız dimi? Heh işte bunun erkek versiyonu inceller var, onlar dinlemesin.

    Pagan Angel

    @P L A G U E, o film Chaplinin City Lights filminin çakması, birebir hem de

    Cerca C.

    @Pagan Angel, Şaban karakteri çakma zaten. Çakma olmayan çok az şeyimiz var.

    P L A G U E

    @Pagan Angel, Biliyorum bro onu da izledim 3-5 kere.

  9. ismail vilehand says:

    “Oblivion” davulları çok fazla. Ben metal müzikten bunu istiyorum. Bana çaldırmış davulları verin gerisini bir şekilde hallederiz.

    Kürşat

    @ismail vilehand, Playthrough videosu düştü ağabey, Austin baba kendini fıtık etme uğruna it gibi çalıyor.

    https://www.youtube.com/watch?v=jNiJ-ctSDP4

    ismail vilehand

    @Kürşat, muazzam davulculuk performansı. Adam kanırtmış resmen. Taşşağına sağlık.

  10. ismail vilehand says:

    Albüm çıkış haftasında dijital platformlarda en çok dinlenen 6. albüm olmuş. Önünde Ed Sheeran, Twenty One Pilots falan var.

    Dünya değişiyor sanki. Biz metalci olmayana Nothing Else Matters dinletince bile küfür yerdik “Offf bu çok Metalika yaaa.” diye. Şu an metalciler yumuşadı, çoğu bu albümün davullarına katlanamazken popçular şunu açıp dinleyip keyif alabiliyor. Kendimi bildim bileli derim, metalcilik dünyanın en tırt şeyi.

    Gariban

    @ismail vilehand, kendi adıma konuşayım Kulağıma müzikal gelmeyen şeylere katlanamıyorum. Davul çalma işini hız gösterisine, güç mastürbasyonuna çeviren davulculardan keyif almıyorum. Sert metal demek kafa şişirecek düzeyde karmaşa, hiç bir armonik diziye uyduramayacağın notaları sırf atonal olsun diye peşpeşe dizmek, ne dediğinin zerre umrunda olmadığı bağırsak usülü efektli brutaller ise evet yumuşak metal seviyorum. Bazısı da sırf gürültü olsun yeter kafasıyla müzik dinliyor. Gürültü seviyorsanız elektrik süpürgesi ve çamaşır makinesini aynı anda açtım; üst katta da tadilat var. Tam senlik ortam şu an benim ev.

    Dysplasia

    @Gariban, >güç mastürbasyonu
    Düzelteyim, trigger ve prodüksiyon mastürbasyonu.

    TanSolo

    @Dysplasia, +10000

  11. Necrobutcher says:

    ilkkez bir şeyi kötülerken kelime bulamadım o kadar sikko

  12. Necrobutcher says:

    albümün sözlerini açtım kahkaha tufanına katıldım gidiyorum.

  13. ismail vilehand says:

    “War Machine” adamların bu güne kadar yaptığı en dayak şarkı olabilir.

  14. ismail vilehand says:

    Vital Remains, Krisiun, Hate Eternal, Deicide gibi grupların yaptığı neo-klasik, heavy/power metalimsi gitar sololarının arkasına davulla korkunç hızlı blast beat atma numarasını yer yer kullanmışlar bu albümde.

    Sanırım ondan aşırı sevdim bu albümü. Ekstrem metalde en çok keyif aldığım ayrıntı olabilir.

  15. P L A G U E says:

    Son zamanlarda şu şekil bişi yapıyorum. Albümü dinlemeye ‘Lionheart’ ile başlıyorum, sıradan devam. Böyle olunca kapanış parçası da ‘Glenwood’ oluyor. Bence daha epik hale dönüşüyor. Deneyin, pişman olmayacaksınız.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.