Hüzün, gözyaşı, kalp kırıklıkları ve osurtmalı anal seks: 2000’lerin başlarında Last.fm, MySpace ve DSBM blogları üzerinden dönen seksin 80’lerin glam metal ortamını bile gölgede bırakması.
2005’te çıkardıkları kendi adlarını taşıyan albümleriyle Last.fm, MySpace ve DSBM bloglarında toplumdan dışlanmış hisseden kendine güveni az introvertleri ve toplumdan dışlanmış hisseden kendine güveni az introvertlerle cinsel seks yapmak isteyen hırslı kitleleri coşturan gruplardan biri olan MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF’le birlikteyiz bugün.
Var ya yazıya mükemmel girdim ha, harbiden mükemmel girdim.
Bizlere Danimarka’dan seslenen MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF, tahmin edileceği üzere sadece adıyla bile dikkat çeken, kimi dinleyicilerde merak uyandıran bir oluşum. Bugün incelediğim ilk albümleri bence en iyi işleri değil, ancak en iyi işleri olduğunu düşündüğüm “Fri” yerine kapağıyla olsun DSBM içerisindeki yeriyle olsun daha çarpıcı bir auraya sahip olan bu albümü öncelikli olarak incelemeyi uygun gördüm.
Özellikle 2001-2012 arası DSBM adına çok müthiş bir dönemdi. NYKTALGIA’nın kendi adını taşıyan albümü, LIFELOVER’ın “Pulver”i, “Sjukdom“u SHINING’in “IV: The Eerie Cold”u, “V – Halmstad“ı, SILENCER’ın “Death – Pierce Me”si, NOCTURNAL DEPRESSION’ın “Nostalgia – Fragments of a Broken Past”i, TRIST’in “Stíny”su, FORGOTTEN TOMB’un “Songs to Leave“i ve “Springtime Depression“ı, AUSTERE’in “Withering Illusions and Desolation”ı gibi albümler türün ciddi anlamda patlamasını sağlamış (eksikleri tamamlamamız lazım, bazılarını hâlâ incelememiş olmamız büyük skandal) ve siyah arka fon üzerine koyu gri yazılı bloglar, tüm sayfaları DARKTHRONE “Transilvanian Hunger” kapağından fırlamış bireylerle dolu fanzinler ve Last.fm’deki hormon patlamaları eşliğinde depresif suicidal black metal, seksenlerin glam metal dönemlerinden bu yana metal tarihinin en büyük ergen seksi dönen alt türlerinden biri hâline gelmişti.
MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF’in müziğinin temelini doğal olarak BURZUM oluşturuyor. Varg Vikernes’in otuz küsur yıl önce yaptıkları üzerinden hareket eden MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF, adıyla fazla file çoraplı hanım birey peşinde izlenimi verse de bana kalırsa müziklerinde DSBM’nin gereklerini yerine getiren bir grup. Son birkaç yıldır sitede SORRY…’ye nasıl büyük oranda ironik şekilde yer veriyor ve açıkçası kendilerini bir tık eğlenme, goygoy yapma amacıyla kullanıyorsak, MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF’in kendi adını taşıyan ilk albümünde, sonraki “II”da, “Fri”de, “IV”da ve “Oblivion Omitted”da yaptığı şeyler için bu tarz bir durum söz konusu değil.
Arkadius Antonik’in adını ters çevirip SUIDAKRA diye grup kurması gibi, MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF’in esas adamı Jakob Zagrobelny de soyadını ters çevirip Ynleborgaz mahlasıyla müzik yapıyor. Dahası, kendisi son iki yılda iki albüm olmak üzere üç, dört faklı projeyle gayet aktif şekilde takılmaya devam ediyor. “Make a Change… Kill Yourself” albümüne baktığımızda bahsettiğim sefil, umutsuz, mahvolmuş DSBM karakteri içerisinde kimi dinleyicilere tuhaf gelebilecek bir de kadın vokal kullanımı var. Demonica adlı hanımefendi albümün belirli yerlerinde konuşarak, “Chapter III”de ise bayağı şarkı söyleyerek “Make a Change… Kill Yourself”e çeşitli renkler katıyor. Albüme black metal odaklı bakarsanız bu vokalleri hiç sevmeyebilir; melankoli, keder, ızdırap ve buna bağlı çeşitli narin dokunuşlara da uygun gözüyle bakarsanız sevebilirsiniz.
DSBM metalin en aykırı, en butik, en renkler ve zevkler alt türlerinden biri. MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF de sadece adıyla DSBM yaptığını kilometrelerce öteden bağıran bir grup. Bu türü melankoli, hüzün, kırık kalpler kisvesi altında yüze işemeli seks amacıyla yapan kuntizler de var, “bugün gitara tel mi alsam intihar mı etsem?” diye düşünecek kadar uçlarda olup da bu müziği cidden hayata tutunmak için yapanlar da. MAKE A CHANGE… KILL YOURSELF bence bunun ortasında duran bir grup ve ilk albümleri “Make a Change… Kill Yourself” de 2000 sonrası DSBM’nin bayrak albümlerinden biri. Belki müziğinden ziyade adıyla, kapağıyla öyle ama öyle.
bir dönem herkesin ezik görünmekten korktuğu için kötülediği ama gece kırmızı tuborg+şarap kombiniyle erittiği albümler… benim bu gruplarla tanışmam 2008′e kadar sürer. ilginçtir silencer ve natramn hikayeleri, lifelover’ın başına gelenler hatta burzum-mayhem olayları 80s korku filmleri tadında naftalin kokulu bir nahoşluk yaşatıyor insana. listede bizden cratagaska eksik. tekrar o yıllara dönüp aptal aptal acılar çekmeyi çok özledim şimdiki acılar fazlasıyla gerçekçi.
DSBM neredeyse hiç dinlemememe rağmen kritik önce başlığıyla beni benden aldı, sonra baştan sona müthiş akıcılığıyla. Şimdi albümü dinlemeye gidiyorum, kritik için teşekkürler Ahmet abi, sabah sabah çok iyi geldi.
@skitsystem, +1111 o dönemi özlüyorum çok değişik hesaplar vardı. Aklımda kalan mesela 500k Amon Amarth dinleyen bir tip vardı. 300K Van Halen Panama şarkısını dinleyen biri vardı. Sadece Godspeed You Black Emporer dinleyen mi dersin sadece Burzum dinleyen mi dersin aq ne kadar sorunlu tip var oradaydı.
@Yevgeni Zamyatin, “Last.fm’i geceden scrop’a yatırmak” diye bir şey vardı. Millet profili dolu gözüksün diye geceden mp3 listesi yapar, Winamp’in sesini sonuna kadar kısar öyle uyurdu, Last.fm sabaha kadar çalanları scrop’lardı.
@Ahmet Saraçoğlu, Yavv onu bizde çok yaptık Dark Tranquillty de 20kları görmüşlüğüm vardır ahsdhasd gençlik işte… ama gerçekten efendi efendi dinleyen o dönem bize göre abi kalan tipler de vardı. Nadja, Boris, Jesu dinleyen biri vardı aklıma geliyor parça parça muhabbet ediyorduk adam eğlenmek için Düş sokağı sakinleri dinliyordu. Şimdi düşünüyorum da… vay babanın düşmanlarını sıkım demekten başka bir şey diyemiyorum. Albümün altını anı defterine çevirdik, kusra bakmayın
bu albümü tahminen 18-20 yaşlarımda dinlerdim. incelemeyi okurken yüzümde tebessüm oluştu. uzun yıllar sonra açtım, dinliyorum. chapter iii ve chapter iv aklımda epey kalmış. büyük nostalji oldu. vay be…
internetlerin ülkede yaygınlaştığı 2000′lerin başında herkesin neredeyse -aynı sitelere girmesini geçtim- aynı şeyleri izleyip dinlediği dönemin havası ayrıydı. atıyorum grafi2000′e shockhaber’e girip herkes aynı karikatürlere, flaşlara gülüyor, görmeyenler de “fwd:çok komikkkkk!!!!” mailleriyle haberdar oluyordu. misal silentium diye bir grup türkiye’de ancak o dönem bu kadar bilinir olabilirdi (revangelis’ti herhalde şarkının adı da).
ülke içi sitelere daha çok giriliyordu herhalde belki ondan. biraz semtin kahvehaneleri gibi bir internet. herkesin forumtr hesabı olmuştur sanırım. metalci gençlik olarak bira.gen.tr’ye gün aşırı bakmış ve bunaltı’daki tüm arşivi komple indirmeye çalışmıştır rapidden router’ı resetleyip resetleyip haha.
gece gece bu kadar nostaljiye gerek yoktu ama oldu artık.
@northern, Bunaltı… beni metalci yapan site. Malik abi (Metalchesh) ergenlik dönemimdeki yorumlarıma az katlanmadı o zamanlar. Daha geçtiğimiz haftalarda web archive’den birkaç sayfayı kurcalayıp geçmişi yad etmiştim. Bunaltı’daki arşivin yarısı şu an bile Spotify’da yoktur. Güzel günlerdi.
bir dönem herkesin ezik görünmekten korktuğu için kötülediği ama gece kırmızı tuborg+şarap kombiniyle erittiği albümler… benim bu gruplarla tanışmam 2008′e kadar sürer. ilginçtir silencer ve natramn hikayeleri, lifelover’ın başına gelenler hatta burzum-mayhem olayları 80s korku filmleri tadında naftalin kokulu bir nahoşluk yaşatıyor insana. listede bizden cratagaska eksik. tekrar o yıllara dönüp aptal aptal acılar çekmeyi çok özledim şimdiki acılar fazlasıyla gerçekçi.
31.07.2025
@Necrobutcher, 20 yıldır grubun adını yanlış yazıyorum. CRAGATASKA olacak.
Albümü de içeriğini de geçtim (zaten fikir sahibi değilim), ama uzun zamandır bu kadar harika bir inceleme başlığı okumamıştım.
Cidden süper Ahmet abi
31.07.2025
@Emir, ahah sağ ol.
DSBM neredeyse hiç dinlemememe rağmen kritik önce başlığıyla beni benden aldı, sonra baştan sona müthiş akıcılığıyla. Şimdi albümü dinlemeye gidiyorum, kritik için teşekkürler Ahmet abi, sabah sabah çok iyi geldi.
31.07.2025
@Koralp,❤️
https://youtu.be/jHwwmN-UFZQ?si=ySjvFbEe5tuTk-Z-
lastfm’in goygoy makara ortamını nasıl özlüyorum anlatamam
31.07.2025
@skitsystem, +1111 o dönemi özlüyorum çok değişik hesaplar vardı. Aklımda kalan mesela 500k Amon Amarth dinleyen bir tip vardı. 300K Van Halen Panama şarkısını dinleyen biri vardı. Sadece Godspeed You Black Emporer dinleyen mi dersin sadece Burzum dinleyen mi dersin aq ne kadar sorunlu tip var oradaydı.
31.07.2025
@Yevgeni Zamyatin, “Last.fm’i geceden scrop’a yatırmak” diye bir şey vardı. Millet profili dolu gözüksün diye geceden mp3 listesi yapar, Winamp’in sesini sonuna kadar kısar öyle uyurdu, Last.fm sabaha kadar çalanları scrop’lardı.
31.07.2025
@Ahmet Saraçoğlu, Yavv onu bizde çok yaptık Dark Tranquillty de 20kları görmüşlüğüm vardır ahsdhasd gençlik işte… ama gerçekten efendi efendi dinleyen o dönem bize göre abi kalan tipler de vardı. Nadja, Boris, Jesu dinleyen biri vardı aklıma geliyor parça parça muhabbet ediyorduk adam eğlenmek için Düş sokağı sakinleri dinliyordu. Şimdi düşünüyorum da… vay babanın düşmanlarını sıkım demekten başka bir şey diyemiyorum. Albümün altını anı defterine çevirdik, kusra bakmayın
bu albümü tahminen 18-20 yaşlarımda dinlerdim. incelemeyi okurken yüzümde tebessüm oluştu. uzun yıllar sonra açtım, dinliyorum. chapter iii ve chapter iv aklımda epey kalmış. büyük nostalji oldu. vay be…
teşekkürler güzel inceleme için.
You were my friend
we were planning stuff together
Then you killed yourself to make a change…
01.08.2025
@crowkiller, yorum beğenme gelsin
01.08.2025
@Pontiff Suleyman, +1 LDFJLKSFJLSKDJF
02.08.2025
@Pontiff Suleyman, keşke
internetlerin ülkede yaygınlaştığı 2000′lerin başında herkesin neredeyse -aynı sitelere girmesini geçtim- aynı şeyleri izleyip dinlediği dönemin havası ayrıydı. atıyorum grafi2000′e shockhaber’e girip herkes aynı karikatürlere, flaşlara gülüyor, görmeyenler de “fwd:çok komikkkkk!!!!” mailleriyle haberdar oluyordu. misal silentium diye bir grup türkiye’de ancak o dönem bu kadar bilinir olabilirdi (revangelis’ti herhalde şarkının adı da).
ülke içi sitelere daha çok giriliyordu herhalde belki ondan. biraz semtin kahvehaneleri gibi bir internet. herkesin forumtr hesabı olmuştur sanırım. metalci gençlik olarak bira.gen.tr’ye gün aşırı bakmış ve bunaltı’daki tüm arşivi komple indirmeye çalışmıştır rapidden router’ı resetleyip resetleyip haha.
gece gece bu kadar nostaljiye gerek yoktu ama oldu artık.
01.08.2025
@northern, Bunaltı… beni metalci yapan site. Malik abi (Metalchesh) ergenlik dönemimdeki yorumlarıma az katlanmadı o zamanlar. Daha geçtiğimiz haftalarda web archive’den birkaç sayfayı kurcalayıp geçmişi yad etmiştim. Bunaltı’daki arşivin yarısı şu an bile Spotify’da yoktur. Güzel günlerdi.