# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
MACHINE HEAD – The More Things Change…
| 01.02.2024

Şeyler değişmeye başlamadan hemen öncesi…

Erhan Yiğit

Kerry King’e sormuşlar ”Bu alemin en baba metal albümü nedir?” diye. O da kel kafasını imalı imalı, yavaşça kaldırıp ”Bilmem, Burn My Eyes‘dır herhalde” demiş. Google’a ‘Kery King Burn My Eyes’ yazınca kaynak olarak sadece bizim site ve Ekşi sözlük çıkıyor en başta. Onun haricinde bu diyalogun bu şekilde gerçekleşip gerçekleşmediğine dair başka bir araştırma yapmadım. Bilenler varsa aydınlatabilir. Neyse ”Burn My Eyes” gerçekten çok ama çok iyi bir albüm, birilerinin bunu onaylamasına ihtiyaç yok elbette ama asıl soru şu olmalı: ”Devamında neler oluyor?”. Devamında, 3 yıl sonrasında MACHINE HEAD ”The More Things Change…” albümünü çıkarıyor.

”The More Things Change…” kendisinden evvel çıkan Magnum Opus’un büyüklüğü neticesinde talihsizliğe uğrayıp hakkı olanı tamamen alamayan albümler kategorisinde yer alan onlarca, yüzlerce albümden biri. Bu yönüyle ”Countdown to Extinction”, ”Hiss”, ”The Anthropocene Extinction” gibi albümlerle benzer kaderi paylaşıyor. Bilakis grubun en çok sevilen veya tanınan albümü de değil üstelik. MACHINE HEAD külliyatında öylece duran ve sadece tek bir hit şarkısı olan bir albüm ”The More Things Change…”.

MACHINE HEAD’in albümlerde konserlik ve radyoluk hit şarkı sayısını artırıp paranın amına koyma formülünü yürürlüğe henüz koymadığı bir zamanda gelen ”The More Things Change…” kamyon gibi bir sound ve durdurulamaz bir metal güdüsüyle önüne geleni parçalayıp yok eden, çokça hoyratlık ve serserilik bulunduran, bira ve viski kokan halis mi halis bir Groove destekli Thrash metal albümü. Tıpkı abisi ”Burn My Eyes” gibi 90′ların özünü çok iyi yansıtan ve o dönem revaçta olan PANTERA kökenli sound’unun ve mantalitesinin en iyi sergilendiği yapıtlardan birisi.

The More Things Change… diyerek grup lehine veya aleyhine bir çok şeyin değişeceği sinyallerinin verildiğini düşündüğüm, öz MACHINE HEAD döneminin sonu olan bu albüm tepeden tırnağa ağır tonajlı ve tırmalayan riflerle örülmüş, birbiri arasında farklılığın fazla gözetilmediği 10 adet şarkıdan meydana gelen bir yapıt. Genel olarak ”Burn My Eyes” yıkıcılığına sahip olmasına rağmen bildiğimiz o Groove havasının bu albümde bir miktar azaltılıp onun yerine düşük tempolu Heavy metalvari riflerle karanlık bir atmosfer yaratıldığı ”The More Things Change…”, bir önceki albüme kıyasla içerisinde daha az fikir barındırıyor.

Groove’un ve Thrash’in kat’i suretle bir atmosferi taşıyamayacağını ve bu müzik türlerinin ögeleri kullanılarak ortaya Candlemass veya Black Sabbath başarısında bir şeylerin çıkamayacağını düşünüyorum. Çünkü doğasında hızın ve sertliğin bulunduğu bu tür özelinde yapılacak olan en iyi şey ‘Vur-geç’ kıvamında hareketin esas olduğu şeyleri üretmektir.

Söz gelimi ”The More Things Change…”de bu durum esas alınmayıp bunun sadece yer yer gösterilmesi ve albümün ”Burn My Eyes” ve PANTERA ekolüne daha yakın bir duruşla yaratılmasından ötürü işin sonunda başarısızlık değil başarı var; Albüm boyunca daralan kapılardan geçmeye çalışan heybetli riflerin sürünürken ihtiyaç duydukları hıza ulaştıkları anda mosh pitlere layık bir karakter gösterdiklerini ve eninde sonunda dinleyicisine doğru kanaldan ulaşabildiklerini söylemek gerek. Bununla beraber MACHINE HEAD’ı kendisi yapan elementlerin bir çoğunu bünyesinde tutması, şu an dinlediğimiz MACHINE HEAD’i beğenme sebeplerimizin kökenini oluşturması ve kendisinden sonra gelen albümlerin neredeyse hiç birinde bulunmayan is ve yağ kokulu ağır Groove havasını nedeniyle ”The More Things Change…” sadece grubun külliyatının değil, 90′lar Groove kuşağının da önemli bir parçasıdır.

Son yapıtları ”Of Kingdoms and Crowns” albümüyle uzun bir süre bekleyip müzikal bakımdan bence kariyerlerinin üçüncü patlamasını yapan ve dolu dolu kariyerinin içerisinde her şeye rağmen bir o kadar da siktiriboktanlık içeren MACHINE HEAD’in ”Burn My Eyes”dan sonra yapabileceği en şeydi bence bu albüm. Bu sebepten hem ”The More Things Change…”i hem de Groove metali çok seviyorum. Şayet aramızda grubu sevip de bu albüme daha önce eli gitmemiş birisi varsa da ayıp ediyordur, hemen açıp üç beş tur çevirmeli ve Groove metal neymiş ne değilmiş farkına varmalı.

8/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.43/10, Toplam oy: 14)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1997
Şirket
Roadrunner Records
Kadro
Robb Flynn: Vokal, gitar
Logan Mader: Gitar
Adam Duce Bas, geri vokal
Dave McClain: Davul
Şarkılar
1. Ten Ton Hammer
2. Take My Scars
3. Struck a Nerve
4. Down to None
5. The Frontlines
6. Spine
7. Bay of Pigs
8. Violate
9. Blistering
10. Blood of the Zodiac
  Yorum alanı

“MACHINE HEAD – The More Things Change…” yazısına 8 yorum var

  1. Raddor says:

    İlk paragrafta yazan Kerry King muhabbetini o kadar çok duymuştum ki ben de aslı var sanıyordum ama hiçbir yabancı kaynakta bulamadım. Doğruluğu yine olabilirdi ama aksini düşündürten başka bir şey de RollingStone’a verdiği en sevdiği on albüm röportajı. Thrash olarak sadece Bonded By Blood ve Master of Puppets var.

    RollingStone linki: https://rb.gy/7w9kxs

    daud

    @Raddor, Benzer bir mevzu The Haunted için de var ve o da ekşi sözlük kaynaklı. Bizimkiler sallamayı biraz seviyor galiba.

    https://eksisozluk.com/entry/3858125

    Raddor

    @daud, oha bütün kapılar tek bir kişiye çıktı.

    brainworm troll bir yazar değildi. Muhtemelen o dönem takip ettiği bir Metal magazini vardı. Bu bir dergi olabilir veya şu an var olmayan bir web sayfası. Oralardan edindiği bilgileri bizlerle paylaşmıştır.

    brainworm Metal’in olduğu her yerdedir. ‘O’, internette paylaşılan komik bir ‘Manavar’ anısının sahibi olabilir. Veya bilgi aldığın bir entry ya da yeri gelir incelemesini okuduğun yazı olur. O tüm metalcilerin beynindeki kurttur. Yazdığın yorum dahi o olmadan yayınlanamaz. Eğer iyi bir metalci olursan, belki bir gün brainworm’u görebilirsin.

    Ahmet Saraçoğlu

    @daud, @Raddor, ahah. brainworm olarak cevap vereyim. Cidden Kerry King’in The Haunted’ın ilk albümü sonrasında grubu övmek için yaptığı şakayla karışık öyle bir yorumu var.

    Direkt o cümleyi bulamadım ama The Haunted’la ilgili referanslarını vereyim, sallamadığım anlaşılsın. :)

    2003:
    Kerry King: “[İlk albümdeki "Three Times'ın rifini mırıldanıyor] The best album THE HAUNTED ever put out! I love THE HAUNTED! Though I don’t think they’ve made a record as good as the first one. [I'm not] not saying the second and third ones suck, but I still play this first CD. I got it in my hotel room right now. I know my shit. I love that record. [We've] only [played] festivals [with THE HAUNTED], never been on a tour together. That’d be something interesting for the fans to see… A good band.”

    2009:
    Slayer Avrupa turnesinde The Haunted’ı alt grup olarak almıştı, Peter Dolving’in de “ilk albümden beri bizi destekliyorlar” yorumu var:

    Commented THE HAUNTED frontman Peter Dolving: “This is great beyond words. Since the very first THE HAUNTED record we’ve enjoyed great support from SLAYER and we’ve talked many times about how cool it would be to support our favorite band in the world. SLAYER are without competition the one band that’s inspired and motivated us over the years. In many ways SLAYER personify the measure by which we live and act as a band, and to finally get to head out with these dudes is awesome, and fucking beautiful! This is going to be utter complete fucking mayhem!”

    Ayrıca The Haunted ve Witchery gitaristi Patrik Jensen’le 90′ların sonundan tanışıyorlar, hatta 2010′da Witchery’nin “Witchkrieg” şarkısında hem konuk solosu var hem de klipte yer alıyor King. O kadar seviyor yani The Haunted tayfasını. Klibi yöneten de The Haunted’dan Anders Björler.

    Böyle enteresan yorumları olabiliyor King’in. 2011′deki bir röportajda da en sevdiği şarkıyı sormuşlardı, Pantera – Becoming demişti mesela.

    Raddor

    @Ahmet Saraçoğlu, Ghost ile ilgili de eleştiriler yapıp duruyordu. Düşününce onun kişiliğine gayet uyuyor bu tarz yorumlar. Machine Head’le ilgili söyledikleri de muhtemelen gerçek.

    Türkiye’deki Metal dünyasına görünür etkinin yanında görünmez bir etkin de var abi. Bir şekilde olaylar sana bağlanabiliyor. Konserlerin organizasyonlarını falan da sen yapıyordun mesela. Yani diyeceğim şu ki: Metal dinlemediğin bir evrende hepimizin bu müzikle ilişkisi çok farklı olabilirdi.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Raddor, estağfurullah. Seviyoruz bu müziği.

    daud

    @Raddor,@Ahmet Saraçoğlu, İyi bir metalci olmam tartışmaya açık olmakla beraber 2015 the haunted konserinde kendisini gördüm sanki ahahah. Arada bir arkama bakıp acaba o mu derken en son ne bakıyon birader der gibi baktıktan sonra konsere odaklandım sonra patrik jensen’in gitar teli koptu, o arada ola englund bizi idare etmek için içinde I’m broken’ın da olduğu birkaç riff çalıp hangi şarkılar olduğunu tahmin etmemizi istedi, güzel zamanlardı.

    Bu arada entry tarihine bakılırsa Ahmet Saraçoğlu’nun yazarlığa yeni başlamış olduğu zamanlar galiba. Herhangi bir kaynak eklemeden direkt kerry king yorumunu yazmış. Fakat iyiki yazmış çünkü o zamanlar benim için ekşi sözlük dışında pek fazla grup keşfedebileceğim bir kaynak olmadığı için the haunted gibi bir grubu keşfettim sayelerinde.

    Yukarıdaki yorumda verdiğim linkten sonra hatırladım; 2008′e albümleri sevme kıstasımı ekşi sözlükteki yorumların etkilediği karanlık bir dönem vardı hey gidi.

    Raddor

    @daud, o dönemler benim dinlediğim Nu Metal grupları ekşi’de hep boklandığı için entry’leri arabeskçi amcalar giriyor sanıyordum. True geçinen metalcilermiş meğer.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.