# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
ZEAL & ARDOR – Devil is Fine
| 13.02.2020

Sanat şeytan içindir.

Zafer Tunaboylu

Güzel bir yaz akşamı bir ağacın dibinde oturmuşsunuzdur. Sen çektiğin fotoğrafın altına bir tanım cümlesi yazarken o da telefonundan bir şarkı seçmektedir. Birbirinizden habersiz yazdığınız cümlenin ve seçtiğiniz şarkının, şeytanın iyi olduğunu bire bir aynı kelimelerle ifade etmesi, birbirinizi henüz fazla tanımamanıza rağmen şeytanın o an gerçekten iyi bir şeylere vesile olmasına işarettir. O an o şarkı ne şeytan olarak nitelediğiniz ve tutunacak başka bir dal olmadığına inandığınız benliğinizden bahsetmektedir, ne de beyaz üstünlükçü efendinizin sabah odanıza girerek size türlü işkenceler etmesini anlatmaktadır. Bir sanat eseri olarak Devil is Fine o an yalnızca üzerine düşeni yerine getirmektedir. Hayatınıza yeni bir anlam katmaktadır.

Kayıt teknolojisinin gelişerek düzgün prodüksiyonların daha ucuza ve dijital şekilde evlerde yapılabilir hale gelmesinden sonra daha “analog” düşünen müzisyenler ve dinleyiciler bu dijital kayıtların sanatsallığı etkileyip etkilemediği ve ruhu öldürme olasılığının ne olduğu konusunda tartışmaya başladılar. Ancak bugün biliyoruz ki bu ev kayıtlarının içinden oldukça güzel, ruhu olan ve dinleyiciyi etkileyebilen önemli örnekler çıktı. Bir tek kişilik proje olarak başlayan Zeal & Ardor’ın ilk albümü Devil is Fine da bence böyle örnekler içerisinde üst sıralarda geliyor.

İkinci ve daha iyi prodüksiyonlu albümü Stranger Fruit‘ten önce 2016 yılında çıkardığı bu albümle Manuel Gagneux çok daha minimal bir sound ile oldukça gergin ve mistik bir hava yakalamayı başarıyor. Minimal bir kayıt olmasına rağmen birçok detay öylesine güzellikle işlenmiş ki albümün retro havası eski usul gospel tınıları ve hatta raw black metal anlayışına hayret verici biçimde uyum sağlıyor. İkinci şarkı In Ashes’da ana vokali tekrar ederek “burn the young boy, burn him good” diyen geri vokallerin boğukluğu ve arka planı doldurma şekli kendinizi 1950′lerde bir KKK toplantısında yakılan bir kölenin son bakışlarına tanıklık ederken bulmanıza sebep oluyor. Bu ayrıntılar daha ilk albümden grubun hızla ünlenmesine ve büyük festivallerde yer almasına sebep olacak kadar iyi ve akıllıca yerleştirilmiş. Albümde her şarkıda baştan sona kölelerin chain walk seslerinin duyulması ve kimi şarkılara gospellerde olduğu gibi geriden gelen ürkütücü bir alkış sesiyle eşlik edilmesi gibi ayrıntılar albümü dinleyici gözünde çok daha iyi bir seviyeye çıkartıyor.

Albümün karakteristik yapısıyla ilgili dikkat çeken önemli noktalardan biri de söz yazımında da oldukça minimal bir düşünüşün hakim olması… Oldukça vurucu, sert ve acımasız cümlelerin sıkça tekrarı rahatsız etmediği gibi kendinizi hızla “The riverbed will run red with the blood of the saints and the blood of the holy” diye mırıldanırken buluveriyorsunuz.

Her anında baştan sona beyaz üstünlükçülüğe, dine ve egemen sınıfsal yapının kökenlerine küfrü görev edinmiş albüme bir de daha endüstriyel tarzda yazılmış altyapılara sahip enstrümantal parçaların eşlik etmesi albümün 1950′li yıllarda kaydedilmemiş olduğunu hatırlamamıza yarayan biraz modernist bir hatırlatma oluyor. Davulun da program ile yazılmış olması ve bunun çok fazla hissedilmesi albümün belki tek puan kırılacak noktası.

Zamanın birinde kendilerini herkesten üstün gören, dünyanın sahibi olduğunu düşünen ve bu sahiplik hakkının kendilerine tanrıları tarafından verildiğine inanan insanlar kölelerinden birini yakarlar. Yanan bedenin külleri havaya savrulup zaman içinde miras olarak bir müzisyenin omzuna çöker ve onun ellerinde notalara dönüşür. Müzik ise efendilere küfredip onları lanetlerken bir ağacın altında oturmuş sıcak akşam esintisinin tadını çıkarmakta olan iki insanın hayatının değişmesine vesile olmaktadır.

Şeytan iyidir.

9,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (6.68/10, Toplam oy: 28)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2016
Şirket
El Emeği Göz Nûru Plakçılık
Kadro
Manuel Gagneux: Her şey
Şarkılar
1. Devil Is Fine
2. In Ashes
3. Sacreligium I
4. Come on Down
5. Children's Summon
6. Sacrilegium II
7. Blood in the River
8. What Is a Killer Like You Gonna Do Here?
9. Sacrilegium III
  Yorum alanı

“ZEAL & ARDOR – Devil is Fine” yazısına 2 yorum var

  1. Alondate says:

    Ilk denk geldigimde beynim yanmisti. Cok acaip bir calisma. Hala arada dinlerim. Sozler ozellikle baya vurucu. Kritik de sade ve gereken mesaji veriyor. Tesekkurler.

    Soyle enteresan bir bilgi de vereyim. O donemler Spotify henuz hayatima girmemisti hala mp3. bulup dinliyordum. Sacreligium 1in korsan surumunde bir muezzin ezan okuyor ve buna elektronik muzik eslik ediyor. Spotify surumunde oyle degil nedense.

    andrath

    @Alondate, albüm spotify’a ilk defa geldikten sonra kaldırıldı,bir süre sonra tekrar eklendi.Kaldırılmadan önce spotify versiyonunda da vardı o ezan sesi. İlginç bir durum.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.