# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
ENSIFERUM – Unsung Heroes
| 18.10.2012

Beklentiler.

Ömer KUŞ

Folk metalin en önemli gruplarından ENSIFERUM beşinci stüdyo albümleri “Unsung Heroes” ile geri döndü. Grubun ilk iki albümünü köpek gibi seven ben, “Victory Songs”u vasat bulmuştum ve o albümden sonra doğru düzgün bir şey çıkaracaklarını düşünmemiştim. Ardından “From Afar” geldi ve bana güzel bir sürpriz yaparak grubun kolay kolay pes etmeye niyeti olmadığını gösterdi. Bunu takriben “Unsung Heroes” için beklentilerim tekrar yükselmişti elbette.

Üzülerek söylüyorum ki “Unsung Heroes” sıkıcı bir albüm. Çabuk karar vermemek için defalarca dinledim albümü (diğer yanda “RIITIIR” gibi son yıllarda dinlediğim en mükemmel albümlerden biri beklemekteyken “Unsung Heroes”’u dinlemek için kendimi BAYA zorladığımı da belirtmem gerek) ama her dinleyişimde ilgimin albümün ortalarına doğru azaldıkça azaldığını gördüm. Şarkıları dinlerken aklımdan geçen en baskın düşünce grubun ilgi çekici rif/melodi bulma konusunda resmen duvara toslamış olduğuydu. Benim için ENSIFERUM’u eğlenceli kılan en önemli unsurlar insanın aklına kazınan melodiler, hızlı ve dinamik bir müzik ve insanın sıkılmasına olanak vermeyen şarkı yapılarıdır. “Unsung Heroes”da bunların neredeyse hiçbirini bulamadım maalesef.

Öncelikle albümün temposu genel olarak oldukça düşük. “Retribution Shall Be Mine” dışında (ki bu şarkıyı hız da kurtaramıyor) hızlı diyebileceğimiz bir şarkı yok neredeyse. Ama tabi sorun sadece hızla alakalı değil. Sonuçta grup eski albümlerinde de orta tempolu şarkılara yer veriyordu ama bir şekilde o şarkıları da gayet ilgi çekici kılabiliyordu. Benim bu albümde gördüğüm ise grubun yaratıcılığının tükenmekte olduğu ve eski albümlerde yer bulamayacaksıradan riflerin albümü domine ettiği. Eski ENSIFERUM’un kalitesine yaklaşabilen sadece “Unsung Heroes” ve “Burning Leaves” var gibi (“In My Sword I Trust” da nakaratıyla kurtarıyor). Bunu gitar melodileri açısından söylüyorum tabi. Yoksa bayan vokal ve akustik gitarın güzel bir uyumunu içeren “Celestial Bond” albümdeki en iyi şarkılardan.

Grup sanırım biraz tarz değiştirip daha yavaş, epik ve uzun bir albüm yapmak istemiş ama ben albümün atmosferine bir türlü giremedim. Şarkılarda güç yok, heyecan yok. Sanki bitse de gitsek havasında kaydetmişler albümü. Albümün tam 61 dakika sürmesi de hiç yardımcı olmadı açıkçası. “Passion Proof Power” adlı 17 dakikalık potpori de ilginç bir deneme olarak ENSIFERUM diskografisinde yerini almış bu arada belirtmeden geçmeyelim.

Petri Lindroos’un vokalleri de gücünü ve yırtıcılığını kaybetmiş, sanki brutal vokal yaparken çok zorlanıyor gibi. Ayrıca temiz vokaller de bazı yerlerde inanılmaz kötü icra edilmiş, Markus Toivonen mi kim o temiz vokalleri yapan arkadaş bilmiyorum ama bu işi başkalarına bıraksa daha iyi olabilir.

Albümü iyice yerden yere vurdum ama hakikaten sevemedim bu albümü. Belki yaratılmak istenen bu ağır ve “epik” havaya girebilen arkadaşlar albümden keyif almışlardır ama ben bu albümü bir daha baştan sona dinleyeceğimi hiç ama hiç sanmıyorum. Arada açıp bir iki şarkı dinleyip kapatırım belki o kadar. “Unsung Heroes” grubun şu ana kadarki en vasat, en olmasa da olur albümü bana göre. Bir sonraki albüm için beklentilerim düştü, bakalım yine bir sürpriz yapıp çok daha iyi bir işle geri dönerler belki. Ama ben şimdilik “RIITIIR”a geri dönüyorum izninizle. [5,5]

***

Yunus Emre ÖZDİYAR

Ensiferum yaptığı müzikle kendinden sonraki birçok gruba ilham kaynağı olarak Viking/Folk metal yaptırmıştır. Benim Ensiferum’la tanışma hikayem aslında utanç verici olsa da 2010 yılına dayanıyor. Tabii ki o zaman YouTube’dan en popüler şarkılarını dinleyerek ilk adımlarımı attım. Bir süre sonra “Lai Lai Hei”in melodisi eşliğinde ortalıkta dolanıyordum. 2011 Children Of Bodom (Küçükçiftlik Park)konserine kadar dinlemeyi biraz azaltmıştım. Ama o gün yağmurda Children Of Bodom’u canlı performansıyla gölgede bırakmayı başardı. (Hatta konser anımızı da anlatayım. Ensiferum’un bitişinde sahne önüne geçeceğimizi aramızda konuşmuştuk, tam COB sahneye çıktı ve bizim barikatı açma çabamız başladı önce arkadaş pek başarılı olamadı. 3 tane vidayı yerinden sökmemle bir anda kendimi sahne önümde headbang yaparken buldum sonra bir arkadaş daha atlamış, gerisini hayvan gibi olan güvenlik engellemiş).

Bundan sonra grubun yaptığı ilk 2 albümü dinlememle bu gruba bir kez daha hayran oldum. Artık Viking/Folk metal denilince aklıma gelen ilk grup oldu. Bundan sonraki albümlerini de aynı güzellikte olmalarını umarak dinlemeye başladığımda biraz değil tam bir hayal kırıklığına uğradım. O büyülü viking ezgileri, hızlı gitar sololarının yarattığı melodiler ve tam yerinde yapılan clean-brutal geçişleri duyguların yerini, bir anda sıradan gitar rifleri (sololara denk gelemiyorsunuz bile ) sade ve bayık vokaller yer alıyor. Sonrasında bunun nedenine bakıyordum ve grubun gitaristi ve vokalisti konumundaki Jari Mäenpää’nın gruptan ayrılıp Wintersun adında bir grup kurduğunu öğreniyorum.

Bu zaten grubun önce bir demo’lardan oluşan albüm, “Victory Songs” albümü ve EP’lerin kötü olmasının nedenini açıklıyor. “From Afar”ı bunların dışında tutmamın sebebi bazı şeyleri anlayıp o albümde düzeltmeye çalışmış olmaları. Bu durum, son albüm olan “Unsung Heroes” un temelini hazırlamış, yani 3 yıl gibi bir ara vermeleri bir anlamda iyi olmuş. Bu arada Petri büyüdü ve gitar çalmayı öğrendi sert vokalleri de daha başarılı abileri ve ablaları. Ama bir daha ilk iki albüm gibi olaylar beklemeyin tabii Jari dönmedikçe.

Albümümüz “Symbols” ile enstrümantal bir giriş yapıyor. Parçaya dramatik bir etki hâkim mistisizm ve beklenmedik bir ihtişamı andırıyor. Ardından kendini güzelce “In My Sword I Trust” a bırakıyor. Petri’nin vokalleri gayet iyi, melodiyle sesinin uyuşması biraz şaşırttı. Tabii şarkıda bir de hoş bir koro bölümü sizi bekliyor. Geldik albümle aynı ismi taşıyan “Unsung Heroes”a. Albümün gaz şarkılarından biri ama biraz daha özen gösterilebilirdi, biraz eksik olmuş. Ancak kadın vokal gayet güzel iş çıkarmış. Koro ise ilahi tadı veriyor. Benim bu albümdeki favorim ”Burning Leaves”. Şarkıda büyük bir atmosfer yumuşak vokalleriyle, gitar ustalığı olarak yoksun olsa da davul gayet bu açığı kapatıyor. Grubun bugüne kadar ki en iyi şarkılarının arasına girmeye şimdiden aday diyebiliriz. Bütün şarkıları dinledim tabii ama canım yazmak istemiyor. Evet, Ensiferum en sonunda eskiye dönmek yerine kendini yeniden keşfediyor. Mutlaka dinleyin. Bir albümü baştan sona dinlemeyi alışkanlık haline getirin. [8]

(5,5 + 8) / 2 = 6,75/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.09/10, Toplam oy: 45)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2012
Şirket
Spinefarm Records
Kadro
Markus Toivonen: Gitar, vokal, buzuki
Sami Hinkka: Bas, vokal
Petri Lindroos: Gitar, brutal vokal
Janne Parviainen: Davul
Emmi Silvennoinen: Klavye, piyano, hammond organ, vokal
Şarkılar
1. Symbols
2. In My Sword I Trust
3. Unsung Heroes
4. Burning Leaves
5. Celestial Bond
6. Retribution Shall Be Mine
7. Star Queen (Celestial Bond part II)
8. Pohjola
9. Last Breath
10. Passion, Proof, Power
11 Bamboleo (Bonus şarkı)
  Yorum alanı

“ENSIFERUM – Unsung Heroes” yazısına 14 yorum var

  1. saw you drown says:

    Riitiir kritiğini de bekleriz.

  2. Baybora says:

    Ensiferum ve Jari topluca birleşip ”İkimiz de yavaş albüm yapalım” demişler resmen. Wintersun’da çok olmasa da güzel oldu sayılır,ama Ensiferum böyle bir tempoyla hiç olmamış cidden. Beni yakalayan hiçbir melodi de yok. Gariptir ki albümde en çok beğendim şarkı Bamboleo oldu. Başta grindcore gibi başlayıp sonradan orijinal şarkıya geçme olayı çok güzel uygulanmış bence. Yalnız cidden de bir tek o var,şu an albümden başka hiçbir şarkıyı dinlemiyorum.

    Açıkçası Ensiferum’un beğenmediğim albümü yoktu şu ana kadar,yerlere vurulan Victory Songs’un bile hastasıyım. Şöyle,benzer tempoda yavaşlama olayı Victory Songs’ta da var. Ama o albümde Ensiferum’un epik havası yine korumuş kendini ve cidden de dinletiyor hala bana. En sevdiğim şarkının bonus ve cover bir şarkı olduğunu da düşünürsek bu albümde özel bir şey olmadığını söylemek doğrudur herhalde.

  3. Onur Çetin says:

    Albümde bazı parçalar beni dinle diye bağırırken bazılarının sesi bile çıkmıyor. Celestial Bond, Iron’dan Tears a alternatif olmuş gibi. Last Breath de çok dinlenilesi bir parça bence. Ne vasat ne mükemmel diyebilirim, ama eski Ensiferumu istiyorum. Yine de çok dinlenilesi parçalar da var. 7/10

  4. Ugur says:

    Bu albümü ben de pek sevemedim.Dinlerken baya baya sıkıldım.’From Afar’ ile Petri’li Ensiferum’un umut vermenin ötesinde ilerde çok daha ‘aşmış şeyler’ yapacağını düşünmüştüm ama bu albümle biraz hayal kırıklığına uğradım açıkcası.

  5. noise says:

    “Unsung Heroes”, kendi janrı içinde bu yılın en güzel şarkılarından biri. Albümün bu şarkı dışında pek bir numarası yok.

  6. Ömer Kuş says:

    Bu arada bir Ensiferum kritiğini Jari veya Wintersun kelimelerini kullanmadan bitirdiğim için kendime madalya vermek istiyorum.

  7. sambalici says:

    valla işte albüm dinleniyor, akıp gidiyor ama öyle “üff ne albümdü” denecek bi şey yok. cepten yemişler biraz passion proof power harici. neden böyle yaptılar anlamadım, bildiğin b-side albümü gibi. elde kalanları doldurmuşlar. ama dediğim gibi aç otur dinle o esnada hoşuna gider, aklında kalmaz ama. benden de bi 6.5-7 falan çalışır.

  8. Swedish says:

    Yeni çıkan albümleri özellikle bilgisayarın masaüstünde bırakıyorum ki defaşarca dinleyebiliym(bazen harici hdd yi usb ye takmak bile işkence geliy)ama bu albüm frklı bir durum.begendim de diyemiyorum tamamen at çöpe de olmuyo evet akılda yer edinen melodiler var fakat ensiferum da yıllardır birbirini takip eden ama coşkusunu yitirmiş kalitesi bitmiş bir hal var.ilk2 albüm ne kadar ruhu olan bir albümse bu albümde ruh hiç yok ve tamamen geçmişin ekmeğini yeme albümü olmuş.en kısa yoldan ensiferum kendini bir kez daha çalmış.
    Son olarak en beğendiğim parça bamboleo oldu abi. O ne güzel cover

  9. GiantZillerIndo says:

    Dünyanın en komik kapaklarını yapıyor resmen şu grup. O parmaklar, o ifade. Öldürürsünüz adamı ulan. Yıhyıhyıh diye katılıyorum abinin karşına geçip. Müthiş.

  10. finnish melodeath says:

    albümde çok sevdiğim şarkılar var in my sword i trust harika unsung heroes hakeza retribution shall be mineın da gideri var pohjola ve burning leaves de güzel ama celestial bond daki kadın vokalin yanına bi de sâmi abi de katılsaydı şahane olurdu şu an celestial bond benim için hiç dinlenesi değil bilmem belki kadın vokal sevmediğimdendir sonra last breath ne öyle abi çok sıkıcı bu marcusun gidip yerine imkansız gibi olsa da jari menpaä gelmeli bence petrinin vokali gayet güzel hatta jarinin vokalinden de güzel grubun 3 sene ara verip vasatın da altında albüm yapması zaten bi olay ama ben bu albüme 7.5 veririm yine de

  11. Arda says:

    Bu albümü neden kimse sevmiyor aklım almıyor hala. Şahsen Ensiferum’u bu albümle tanıdım ve yorumları okuyana kadar kimsenin albümle ilgili ne düşündüğünden haberim de yoktu. Albümü çok sevdim. Başından sonuna kadar hiç sıkılmadım. Bence hız ve sertlik konusunda bir beklentim olmadığından bu kadar zevk alabildim albümden. Boş şarkı yok bence. 9/10

  12. MetaLstorM says:

    Ben ilk bsşlarda albümü hiç sevmedim.Yinede arada bir açıp öylesine dinliyordum 5-6 kez daha dinleyince albüme ısındım bence o kadarda kötü albüm değil ama daha iyi olabilirdi. albümde gaz parçalar var baya öneğin:retrubition shall be mine,in my sword ı trust,pohjola,unsung heroes ve son olarak burning leaves bu şarkılar açılıp hiç sıkılmadan dinlenebilir bence.Bu saydığım gaz parçalar dışındakilerde iyi mesela star Queen harika bir şarkı.Albümde tek sevmediğim şarkı last breath onun dışındakileri seviyorum ve dinliyorum bu aralar.Bamboleo coverıda süper olmuş bu arada.Gitarlar,petrinin yırtıcı vokalleri filan yakışmış şarkıya gayet iyi bir cover olmuş. 9/10

  13. northern says:

    bu yazı da spam kaynıyor.

    Ahmet Saraçoğlu

    @northern, bunu da düzelttim.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.