# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
OBSCURA – A Sonication
| 17.02.2025

Dinlerken “Nasıl ya?” deyip arabayı sağa çekmeme neden olan ölü doğmuş bir albüm ve bu albüme layık, inceleme demeye bin şahit isteyen, sonu öfke patlamalı saçma sapan bir yazı.

Çok sevdiğim OBSCURA’nın yeni albümüne böyle bir başlık atmak istemezdim, ancak elimden başka bir şey gelmiyor. Albümden çok az bahsedeceğim, daha ziyade bu albümün neden ölü doğduğunu, hatta belki de hiç olmaması gerektiğini ortaya koyacağım bir yazı olacak.

Tıpkı yeni DREAM THEATER albümünü olduğu gibi, yeni OBSCURA albümünü ilk kez şehirler arası araba kullanırken, tam konsantrasyonla, başka hiçbir uyarıcı olmadan dinledim.

En hafif ifadeyle enteresan bir tecrübeydi, zira bugüne dek arabada dinlediğim bir şeyle ilgili olarak kafama takılanlardan dolayı “Ne? Nası ya?” deyip arabayı bir benzinliğe çekmemiş ve bir şeylere bakma ihtiyacı duymamıştım. Ta ki dün sabaha kadar.

Yeni OBSCURA albümüyle ilgili olarak yakın zamanda basında birtakım şeyler çıktı. Albüm incelemesi yayınlanmadan bunları haber yapmak istemediğimden haberini yapmadık. Şöyle ki, albüm daha çıkar çıkmaz hırsızlık, yalan, kandırma, ihanet gibi kavramlarla sarılmış durumda ve her albüm sonrasında bir sürü yetenekli adamın kaçarcasına terk ettiği OBSCURA’daki sorunun frontman Steffen Kummerer’den kaynaklandığı artık kabak gibi ortada.

Teknik death metal gibi sofistike, üstün müzisyenlik isteyen, nadide bir tür içerisinde neden OBSCURA hep böyle toksik muhabbetlerin içinde yer alıyor, gerçekten üzücü bir durum. Ama artık olay üzücü olmayı geçti ve başka taraflara, fikir hırsızlığına geldi. Bu yüzden de bu yazıda “ne olur kardeş kardeş çalsanız, solonuzu molonuzu atsanız?” türü bir yaklaşımda olmayacağım.

Gelin önce sözü grubun eski gitaristi Christian Münzner’e verelim:

“Yeni Obscura albümünü dinledim. Benim yazdığım ve albümde kullanılmayacağına dair bana garanti verilen rifler aynen, notası notasına kullanılmış, çalınmış, kopyalanmış. Baştan sona şarkı yapıları da dâhil. “Bay Teknik Death Metal Dehası” yine iş başında diyebiliriz. Eğer Nuclear Blast bunları yayınlıyorsa, onlar da aynı şekilde hırsızdır. Bunu asla görmezden gelmeyeceğim ve yasal haklarımı sonuna kadar arayacağım. Tolerans göstereceğimiz saçmalığın da bir sınırı var. Bu şarkılar OBSCURA’dan ayrıldıktan sonra çıkarmayı planladığım solo EP’m için yazılmıştı, ancak artık bunu yapma şansım kalmadı. Bu iş böyle gidemez. Müzikal olarak farklı kafalardayız diye konuşulup yaşanan bir ayrılığın ardından, farklı kafada olduğun kişinin yazdığı şeyleri yeni albüm olarak yayınlamak nasıl olabilir?” – Eski OBSCURA gitaristi Christian Münzner

Şimdi de DEATH tribute grubu DEATH DTA’in gitarist/vokalisti olan Max Phelps’in, esas grubu EXIST’in yapım aşamasında olan bir şarkısının Kummerer tarafından alenen çalındığına dair açıklaması var. Geçtiğimiz sene OBSCURA ile çalan EXIST basçısı Alex Weber, Kummerer’e EXIST’in yayınlamaya hazırlandığı bir şarkıyı dinletmiş ve görünüşe göre Kummerer bu şarkıdaki fikirleri çok sevip kimseye bir şey demeden aynen OBSCURA şarkısı olarak yayınlamış. İşi daha da sevimsiz yapan, OBSCURA’nın zamanında EXIST’le birlikte turlamış, onlara destek vermiş olması ve bu da ne yazık ki Steffen Kummerer’i karakter olarak daha da tehlikeli hâle getiriyor.

Ya aga siz Almansınız? Hani o iş disiplini, profesyonellik? Metal dünyasında Alman müzisyenlerin, Alman bir plak şirketini de işin içine katarak laf dalaşına girmeleri ne alaka?

Phelps’in açıklaması şöyle:

“Böyle bir paylaşım yapmayı hiç istemezdim, ancak Alex’e arka çıkmak zorundayım. Yeni OBSCURA şarkısı “Evenfall” çalıntıdır. Olay sadece melodi, ritim, bas partisyonuyla sınırlı da değil; gitarlar ve davul da dâhil çalıntı. “Evenfall”un bizim şarkımızdan alınan kısımları:

0:00 – 1:15
2:14 – 2:34
4:49 – 5:35

Yani 5,5 dakikalık bir şarkının 2,5 dakikası.

Steffen’in bunları kullanmaya hakkı yoktu ve şimdi bu kısımları “epey bir değiştirdikten sonra” kullandığını söylüyor. Böyle bir şey yok. Aynen kullanılmış.

Steffen yıllardır iyi arkadaşım ve Alex’e de bana da EXIST’e de iyilikleri dokundu, hatta grubumuz fazla tanınmazken bizi turneye çıkardı. Bunları görmezden geliyor değilim, ancak her şeyi bu kadar tatsız ve devasa bir hayal kırıklığı hâline getiren de işte bu.

Alex yeni EXIST şarkısında bu rifleri kullanmak istiyorsa kullanacağız ve Steffen de buna karşı hiçbir şey yapamaz, çünkü yasal olarak ne ona ne de plak şirketine aitler. Bunlar bizim fikrî mülkiyetimiz.”

Kişisel yorumum, bu muhtemelen aynen dedikleri gibidir zira girişteki bas melodisi hiç Kummerer’in yazacağı türden değil ve ilk duyduğumda “OBSCURA gibi değil burası” diye düşündüm. Yeni basçı Robin zaten bir şey yazmamıştır ve EXIST’in “So True, So Bound” albümünü dinlerseniz “Evenfall”un girişindekine benzer bas partisyonları da duyabilirsiniz.

Ne ilginçtir ki “A Sonication”la ilgili tek büyük sorun bu hırsızlık konusu da değil. “A Sonication”la ilgili olarak kapağının rezilliğine mi söveyim, nakaratların standart melodik death metal grubu nakaratına dönüşmüş olmasını mı eleştireyim, albüm içinde aynı melodinin birden fazla şarkıda kullanılmasına mı şaşırayım, tuhaf fade out’lu şarkı sonlarını mı söyleyeyim, yoksa grubun eski bir şarkısının bire bir tekrardan kullanmasına mı vurgu yapayım?

En iyisi kısa kısa hepsini özetleyip, ardından da hiç var olmaması gereken bu albümü bir daha dinlememek üzere rafa kaldırayım.

- Gruptaki eleman değişikliklerine gönderme olduğunu tahmin ettiğim ve kabaca “her şeyde bir hayır vardır” anlamına gelen “Silver Linings”in nakaratındaki tapping melodisi, “In Solitude”da bire bir aynen kullanılmış.
- Yine “Silver Linings”in sonu garip şekilde, olması gerekenden hızlı bir fade-out ile bitiyor. Dinlerken rahatsız etti ve daha önce bana böyle hissettiren bir şarkı hatırlamadığımdan sorun bende değil diye düşünüyorum
- Yukarıdaki olayın aksine son şarkı ise fade-out’a şarkının bitmesine tam bir dakika kala başlıyor ve aşırı yavaş, tam bir dakika boyunca kısılarak noktalanıyor
- “Akróasis”e adını veren şarkıdaki bir melodi de yine “In Solitude”da aynen kullanılmış
- “Beyond the Seventh Sun”da eskilerden “Orbital Elements” ve “A Transcendental Serenade”den bariz alıntı fikirler var
- En hayvani örnekse “Stardust”taki “Ten Sepiroth” kopyalaması. Steffen resmen yeterli fikir bulamadığından, konsept olarak bu albümle hiçbir bağlantısı olmayan ve en sevdiğim OBSCURA şarkısı olan “Ten Sepiroth”un en önemli kısmını, vokal paterni, gitar, davul da dâhil kopyalayıp yapıştırmış. Üstelik o şarkıyı yazan da grubun o sıradaki basçısı Linus Klausenitzer’dı. Bakmak isteyenler “Stardust” 018-1.04 arasını, ardından da “Ten Sepiroth” 1.39-1.57 arasını dinleyin. Yani “eski şarkısına gönderme yapmış ne tatlı yea” gibi bir hoşluk da yok. Resmen aynı şeyi değiştirip kullanmış adam. Üstelik vokal paterni bile “cosmos” vurgusunun aynen kullanılması da dâhil aşırı benziyor.

A Valediction”ı nasıl övdüğümü, deli gibi dinlediğimi, diğer grubu THULCANDRA’nın o dönem çıkan albümü sonrası Steffen’le harika bir röportaj yaptığımızı, Steffen’ın sorulardan çok memnun kalıp “konserimize gelirsen beni bul bir şeyler içelim” demesini, hatta akabinde Nuclear Blast’i ve beni de eklediği bir mail atıp şirket yetkilisine “Ahmet’le OBSCURA için de röportaj yapmak istiyorum, ayarlayın” demesini hatırlıyorum da… Böyle mi olacaktı be Steffen’im…

Belli sen manyak adamsın, albüm incelemelerini internetten aratıp İngilizceye çevirip okuyorsundur, o yüzden daha ağır bir şeyler demeyeyim AMA NEDEN ULAN NEDEN? BU KADAR YETENEKLİSİN İŞTE, İKİ DAKİKA İNSAN GİBİ DURSANA! KAÇ ALBÜMDÜR HERKESİ GRUPTAN KAÇIRTIP ŞU GÜZELİM GRUBU YAVAŞ YAVAŞ YOK OLUŞA SÜRÜKLEMESENE AĞZINA OSURDUĞUM?! OĞLUM RAHAT DUR LAN ARTIK! MİS GİBİ MÜZİK YAPIYORSUN, NARSİST MİSİN EGOMANYAK MISIN TANRI KOMPLEKSİN Mİ VAR NEDİR KAÇ SENEDİR LAN?! İKİ PARALIK OLDU GRUBUN İTİBARI KENDİNE GEL!

Bunca yılın, bunca müthiş albümün ardından OBSCURA’nın böyle bir albümün sonrasında ülkemize gelecek olmasıysa en az “A Sonication”ın kendisi kadar büyük bir talihsizlik. Umarım burada ilk kez çalacaklarının bilinciyle İstanbul konserini “A Sonication” turnesinin herhangi bir konseri gibi görüp bu albüme odaklanmazlar, çünkü bu albümden herhangi bir şarkı çalmamaları ve eskilere yüklenmeleri için üstüne bir festival bileti kadar daha para verebilirim.

5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (3.04/10, Toplam oy: 24)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2025
Şirket
Nuclear Blast
Kadro
Steffen Kummerer: Vokal, gitar
Kevin Olasz: Gitar
Robin Zielhorst: Bas
James Stewart: Davul
Şarkılar
1. Silver Linings
2. Evenfall
3. In Solitude
4. The Prolonging
5. Beyond the Seventh Sun
6. Stardust
7. The Sun Eater
8. A Sonication
  Yorum alanı

“OBSCURA – A Sonication” yazısına 13 yorum var

  1. Dysplasia says:

    Gerçekten aynı şeylerin dönüp durduğunu çok bariz hissettiren bir albüm. Başkalarından çaldığı yetmemiş, kendisinden de çalmış. Hayal kırıklıklarına yazılacak gibi duruyor.

  2. Scream Bloody Gore says:

    emek hırsızlığı yapan her kimse net o.ç.

    bizim ortamlarda da çok oldu, buradan okuyorlarsa başkalarının stüdyo provalarında dışardan dinleyip kendi çıkardıkları kayıtlara onları ekleyen götlerin bacılarına selam olsun.

  3. Bektasov says:

    Bu adamlar ne yaparsa yapsın Obscura diyince benim aklıma ilk gelen şey her zaman Gorguts olacak

  4. Aaron says:

    A Sonication’ın cikis gununde, abumu neredeyse 5 kez dinlemisimdir. Ancak, Obscura’nin her zaman sundugu o derin, yenilikci ve karmasik atmosfer yerine, bana oldukca asiri islenmis, klise ve siradan bir urun olarak hissettim. Album, tanidik Obscura imzasini tasimaktan ziyade, sanki muzikal kimligini bulma cabasinda savrulmus, yonunu kaybetmis gibi gorunuyor. Eger elestiride bahsedilen araklama iddialari dogrulanirsa, gruba duydugum tum saygiyi yitirebilirim.

  5. Erhan Yiğit says:

    Çok büyük bir hayal kırıklığı, halbuki Silver Lining ile hype trenine çoktan binmiştim. Albüm ilk dinleyişte o kadar çok kötü ve özensiz geldi ki sonunu bile getirmedim ve tekrar geri dönmedim.

    Çok gereksiz bir albüm.

  6. TanSolo says:

    Kelimesi kelimesine katılıyorum. Ayrıca, bu ne rezil bir prodüksiyon. Sıkıntı compression değil, hard panning veya başka bir şey de değil. Ortadaki sorun artistik seçimlerden kaynaklanmıyor; dümdüz, çamur gibi tınlayan, özensizce kaydedilmiş bir albüm.

    Davullar inanılmaz sıkıcı. Bir davulcu tarafından yazılmadığı çok belli; ayrıca davulcuya hiç alan tanınmamış gibi duruyor. Kummerer, iyi çaldığını bildiği birini çağırıp, “Al abi, 2 dakika şunları çal, sana zahmet” diyerek geçmiş gibi. İlginç hiçbir şey yok; arada bir trigger’lı kick dayayıp geçiyor.

    Bas gitar ise ayrı bir facia. Sanki insanlar, çalan grubun Obscura olduğunu unutmasın diye aptalca bir gürültü yapma çabasına girilmiş gibi.

    Bu durumun nezdimde tek açıklaması var: Albümün alelacele kaydedilmiş olması. Bunun sebebi, turlamak için yeni bir albüme ihtiyaç duymaları mı, yoksa Kummerer’in ortada bir problem çıkmadan albümü yayınlamak istemesi mi, bilmiyorum.

    Büyük bir rezillik. Ama benim için bir hayal kırıklığı olmadı. Solo atmaktan başka bir vasfı olmayan bu hıyarın bir gün foyasının ortaya çıkacağı zaten belliydi.

    Scream Bloody Gore

    @TanSolo, bu teknik açıklamalı yorum çok iyi

  7. owlbos says:

    Obscura cok sevdiğim bir grup. Ben bu rezil iddaaları kenara bırakarak düşüncemi paylaşayacagim. Album çıktığı hafta 5 kez dinledim. Oncelikle bu album bir önceki albümün devamı gibi tıklamiyordu ve prodüksiyon gercekten cok kotu. Bunun sebebi sanırım yasal mevzular patlamadan biran önce albümü çıkarmak. Aksi halde bu kadar mükemmeliyetçi bir adamdan böyle bir rezaleti duymak akil kari değil.

    Şunu da ekleyeyim bir sonraki albüme yine akılları alarak devam ederse de şaşırmam.

  8. Scream Bloody Gore says:

    @Ahmet Saraçoğlu; Retromorphosis albümü 2 gün sonra çıkıyor, bunu silip süpürecek bence :)

    Ahmet Saraçoğlu

    @Scream Bloody Gore, çok sapık bir şey olacak, merakla bekliyorum. Jonas Bryssling’in askerleriyiz.

  9. Gulyabani says:

    Ahmet bir röportaj ayarlayıp iki soruda hayatına sıçsaydın keşke. Şimdi kesin okur ama bu yazıyı yemez

  10. enemyofgod says:

    A Valediction’ı hâlâ büyük zevkle dinliyorum ve dinleyeceğim. Obscura’nın belki de ömür boyu yapacağı en iyi işlerden bir kaçını barındırıyor.

    A Sonication’ı bir daha dinler miyim bilmiyorum henüz puan vermeyeceğim ama keşke şarkıları çalarken güzel şeyleri çalsaydın da bir şeye benzeseydi be Steffen diyorum.

  11. Emre Görür says:

    Türlerin kurucu, başat figürleri kendi geleneklerini sadece müzikal açıdan etkilemiyorlar. Aynı zamanda o alandaki kültürel formasyonun, hareket tarzlarının şekillenmesi üzerinde de belirleyici etkileri olabiliyor. Örneğin, tek kişilik grup olgusunun black metalde bu denli yer etmesinde Varg Vikernes’in büyük bir etkisi olduğu açık olsa gerek. İşin death metal, daha spesifik olarak da progresif death metal ayağındaysa olayın atmosferik değil teknik kısmı öne çıktığı için tek kişilik grupların yerini bir kişinin mutlak hakimiyetine dayanan bir yapı alıyor ve burada da karşımıza temel tarihsel köken olarak Chuck Schuldiner çıkıyor. Bu bireyselleşme eğiliminin metalin ‘90’ların başlarında yaşamaya başladığı sosyolojik dönüşümle bağlantısını bir yana bırakıp devam edersek, bu olguyu progresif/teknik death metal alanında Death-sonrası dönemde görülen lider grup boşluğuyla da ilişkilendirebiliriz. Progresif death metalde Mikael Åkerfeldt’in, teknik death metalde de Muhammed Suiçmez’in kendi alanlarını domine etmekten kaçınmalarının ardından ortalık absürt ego savaşlarıyla, can sıkıcı dedikodularla doldu. Düşünüyorum ve aklıma Philippe Tougas dışında pek bir olumlu/başarılı örnek gelmiyor. En olumsuzu mu? Bu albüme kadar muhtemelen Michael Keene ismini anmak gerekirdi, fakat artık Steffen Kummerer çıtayı başka bir seviyeye taşımış bulunuyor. Bu eroinman olup saçmalamaktan çok daha farklı bir kategori.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.