# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
PRIMAL FEAR – Metal Commando
| 17.08.2020

Kapağına ve adına aldanmayın.

2018’in mart ayında taşındığımız güzel Antalyamızın en metalci abisi, değerli arkadaşım, PA’da da aynı isimle yazan Kaan, eşim Güzide ve ben, yine bir akşam Kaan’ın Belek’teki ofisinde oturmuş türlü türlü metaller dinliyor, muhabbet ediyorduk. Salgın öncesinde sık sık yaptığımız bu metal gecelerinde birbirimize yeni keşfettiğimiz şeyleri dinletir, gruplar hakkında konuşur, birbirimize bir şarkı dinletip hangi grup olduğunu tahmin etmeye çalışarak hoşça vakit geçiririz. Yine bu şekilde buluşup muhabbet ettiğimiz bir Haziran akşamı, ertesi sabah başka işlerim olması dolayısıyla yarının albüm incelemesini geceden yazmam icap etmişti. Bir yandan muhabbet ediyor bir yandan da daha önceden dinlediğim için hâkim olduğum albümü yazıyordum. Bu albüm, şu anda yeni çalışmasını yazdığım Alman grup PRIMAL FEAR’ın 2018 çıkışlı albümü “Apocalypse”ti.

Kaan bizim için hazırladığı çalma listesinden güzel bir şeyler çalarken, birden JUDAS PRIEST’ten bir şarkı başladı. Hangisi olduğunu hatırlamadığım bu şarkı çalarken, o sırada incelediğim albüm için yazdığım satırların, dinlediğim şeyle bire bir örtüştüğünü fark ettim. PRIMAL FEAR’dan bahsediyordum ama çalan JUDAS PRIEST de bana benzer satırları yazdırabilirdi. PRIMAL FEAR gerçekten de fazlasıyla JUDAS PRIEST’ti. JUDAS PRIEST’ten daha JUDAS PRIEST’ti. Adeta PUDAS JRIEST’ti.

Bunun haricinde, grubun cayır cayır bir sound’unun olduğunu, kapağındaki alevleri çağrıştıran bir gümbür gümbürlüğü olduğunu söylemeye gerek olduğunu sanmıyorum. Yer yer hüzne, yer yer gaz taraflara kayan besteler albümü dinamik kılsa da “Apocalypse”in genel olarak düz, ya da en azından dramatizasyonu kısıtlı bir albüm olduğunu da söylemek lazım.

Misal bu ifadeyi herhangi bir JUDAS PRIEST albümü için de yazabilirsiniz. PRIMAL FEAR’a dönersek, açıkçası “Metal Commando”nun “Apocalypse”teki müzikten çok da farklı bir yanı olduğunu söyleyemem. Eğer “Apocalypse”e 7 değil de 3 ya da 4 gibi düşük bir not vermiş olsaydım ve bu albüme de aynı düzeyde bir not verecek olsaydım, sırf tepki olsun diye “Apocalypse” yazısının aynısını, sadece albüm ve şarkı isimleri ile tarihleri değiştirerek protesto amaçlı olarak yayınlayabilirdim. Hoş, “Metal Commando”nun da 7’lik bir albüm olduğunu düşünüyorum ama aynı yazıyı kopyalayarak haksızlık etmek istemiyorum.

PRIMAL FEAR’ın işinin gücünün alev saçan metal yapmak olduğunu görmek için müzik âlimi olmaya gerek yok. Son derece lineer, sade şarkı yapıları ve albüm adından da görüleceği üzere gayet “düz” bir yaklaşımları var. Bu geleneksel üslup yüksekten bakmak isteyenler için gülünç, küçümsenesi olabilirse de adamların derdini, amacını bilince benim açımdan herhangi bir sıkıntı yok. PRIMAL FEAR metal yapmayı amaçlıyor ve metal yapıyor, hepsi bu.

23 yıldır ortamlarda olan ve bu sürede 13 albüm çıkaran PRIMAL FEAR’ın 2000’lerin en stabil ve istikrarlı gruplarından biri olduğunu rahatça söyleyebiliriz. Adamlar ya 2 ya 3 yılda bir mutlaka bir albüm çıkarıyor ve çizgilerini koruyorlar. Bana kalırsa 6’dan düşük, 8’den yüksek albümleri yok ama ne alacağınızı bildiğiniz, en azından güvenilir bir kariyer sürdürüyorlar. “Metal Commando” da bu diskografi içerisinde en azından müzikal olarak sırıtmayan, yerini bulan bir çalışma. “En azından” deme sebebim; Caferağa’daki bir işportacıdan alınan dandik bir kemer tokası görünümlü albüm kapağı ve içinde gayet iyi şarkılar barındıran bu albümün genel havasını hiç de yansıtmayan, minibüs arkası yazısı gibi duran albüm ismi.

Gayet iyi şarkılara gelirsek, “Metal Commando”da PRIMAL FEAR’ın uzun zamandır yazdığı en iyi şarkılardan bazıları yer alıyor. Dört klip yayınlanmış olmasına rağmen henüz düşünülmeyen “Halo” ve “I Will Be Gone” bence nefis şarkılar. İlki melodik ve son derece akılda kalıcı vokalleriyle öne çıkarken, ikincisi ise harika düzenlemesi ve yine akılda kalıcı nakarat vokalleriyle insanı alıp götüren, sıfır distortion içeren bir ballad. Scheepers bu şarkıda resmen döktürüyor. Bu iki şarkıyı heavy metalin bambaşka iki yüzünü aynı paket içerisinde görmek isteyen herkese rahatlıkla önerebilirim.

Bunun dışında albüm zaten ne sunacağını, ne beklemeniz gerektiğini her şekilde bağırdığından öyle fazla eleştirilecek ya da göklere çıkartılacak bir yanı yok. Grubun bugüne dek yaptığı en uzun şarkı olan 13 dakikalık kapanış şarkısı “Infinity”, “Painkiller” havaları estiren “Afterlife” ve nakaratıyla hatırlanması olası “Howl of the Banshee” bence albümün öne çıkan diğer şarkıları. Grubun adını saydığım şarkıların hiçbirine klip çekmemesi ve saymadığım şarkıların çoğunu kliplendirmiş olmasına bakarsak; ya benim akılda kalıcılık kıstasım gruptan farklı ya da grup klip çekeceği şarkıların sayısını daha da artıracak. Ben yine de kendi beğenilerim doğrultusunda gittim ve yazıya en çok beğendiğim üç şarkıyı ekledim. Diğer kliplere şuradan bakabilirsiniz.

“Metal Commando” isim ve kapak itibarıyla pek çok kişiye fazlasıyla düz gelme ve pas geçilme riskini taşıyabilir. Özellikle bir heavy/power/speed metal tutkunu değilseniz ve bu türleri ara sıra dinliyorsanız tercihinizi daha olaylı kapağı ve çekici ismi bulunan bir albümden yana kullanmak isteyebilirsiniz. Lakin albüm PRIMAL FEAR’ın bilindik karakterini ve kalite düzeyini her anlamda yansıtan gayet elle tutulur bir çalışma. Grubun önceki işlerini seviyorsanız hayal kırıklığına uğrama şansınız neredeyse yok.

7/10
Albümün okur notu: 12345678910 (6.16/10, Toplam oy: 25)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2020
Şirket
Nuclear Blast
Kadro
Ralf Scheepers: Vokal
Tom Naumann: Gitar
Magnus Karlsson: Gitar, klavye
Alex Beyrodt: Gitar
Mat Sinner: Bas, geri vokal
Francesco Jovino: Davul
Şarkılar
1. I Am Alive
2. Along Came the Devil
3. Halo
4. Hear Me Calling
5. The Lost & the Forgotten
6. My Name Is Fear
7. I Will Be Gone 0
8. Raise Your Fists
9. Howl of the Banshee
10. Afterlife
11. Infinity
  Yorum alanı

“PRIMAL FEAR – Metal Commando” yazısına 2 yorum var

  1. Kaan says:

    Bir önceki albümü oldukça sönük ve sanki biraz zorla yapılmış gibi hissetmiştim.
    Bu albümle yine daha önceki, ateşli ve tutkulu artı biraz hüzünlü tarzlarına geri dönmüşler. Heyecanla ve tutkuyla bestelenip çalındığını hissedebiliyorsunuz.
    Mat Sinner gibi bir metal adamı ve Ralf gibi muhteşem saldırgan bir vokal, artı harika besteler. Heavy Metalden beklediğim herşey bunlarda var, daha ne isteyeyim.
    Tüm parçaları beğenmekle beraber, Hear Me Calling, The Lost & the Forgotten, I am Alive a bayıldım. Aslında 7 lik bir albüm bence de , ama ben çok beğendiğim ve heyecanlandığım için 10 u basıyorum.

  2. Serkan says:

    Çok eski bir Primal Fear fanı olarak birkaç şey söylemek isterim. Bir önceki albüm Apocalypse 2000′lerde yaptıkları en iyi albümlerden biriydi. Bu ise Primal Fear standartında bir albüm. Ben de 7/10 verirdim.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.