# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
TEMPLE OF VOID – The World That Was
| 04.04.2020

Şu anda türünün dünyadaki en iyi örneklerinden biri.

İyi yapıldığında death/doom metalin ne kadar ezici bir şey olduğu hepimizin malumu. Zıt gibi görünen bu iki türün örtüşen ve birbirini yükselten yanları, metal tarihine altın harflerle yazılan nice destanlar yarattı, yaratmaya da devam ediyor. İlk albümü “Of Terror and the Supernatural”ı 2014’te çıkaran Detroitli grup TEMPLE OF VOID, bu sayede adını duyurduktan sonra 2017’de çıkardığı “Lords of Death” ile türün son 10 yıldaki en önemli işlerinden birini ortaya koymuş ve türün takipçileri arasında bir üst kademeye çıkarak bir sonraki albümünü deli gibi merak ettirir olmuştu.

Türü doom metalin kederi üzerine serpiştirilen death metal vokaliyle icra eden ve olayın eziciliğinden ziyade perişanlığıyla öne çıkan sayısız grubun aksine, TEMPLE OF VOID çok sert tonlar ve karanlık taraftan verdiği ara gazlarla death/doom’u hakkını vererek yapan oluşumlardan biri olarak karşımıza çıkıyordu. MY DYING BRIDE’vari yürek burkan melodilerden ziyade old-school death metalden kök alan ve yeri geldiğinde kazımasyon rifleriyle kafamıza kafamıza vuran TEMPLE OF VOID, bu sayede son dönem türdaşlarının önüne geçmeyi de başarıyordu.

Herkes gibi belli oranda Lovecraft mitosundan beslenen grubun yeni albümü olan “The World That Was”a baktığımızda TEMPLE OF VOID’un “Lords of Death”ten farklı bir anlayış benimsediğini görüyoruz. Önceki iki albümde hissedilen eski usul death metal bazlı anlayıştan ziyade doksanlar ortası Avrupa death/doom’una ve yakın dönem Finlandiya death/doom’una kayan bir anlayışla yazıldığını düşündüğüm “The World That Was”, özellikle prodüksiyon konusundaki ilerlemeleriyle dikkat çekiyor.

Albümde çok net şekilde hissedilen altyapı bazlı bir synth kullanımı var ve bu sayede albümün atmosfer yaratma ve gitarların altını doldurma çabaları rahatça sonuca ulaşıyor. Vokalist Mike Erdody’nin vokal tarzı ve yorumu bana Mikael Åkerfeldt’in OPETH’in “My Arms Your Hearse” dönemindeki, KATATONIA’nın “Brave Murder Day” ve “Sounds of Decay” dönemindeki ve BLOODBATH’in “Breeding Death” ile “Resurrection Through Carnage” dönemindeki vokallerini hatırlatıyor. Böğürtüsündeki kimi vurgularda bunu sıklıkla görüyorum ve bu tok ve derin kükreyiş sayesinde TEMPLE OF VOID müziğinin tehditkârlık düzeyi daha da artıyor. Bunlar arasından özellikle KATATONIA vurgusuna dikkat çekmek gerek, zira TEMPLE OF VOID’un bu albümde yaptığı şeylerden biri, bahsettiğim doksanlar ortası Avrupa death/doom’una yakın durmak ve özellikle “Leave the Light Behind” adlı şarkıda grubun çok net bir KATATONIA yansıması yaptığını söyleyebiliriz. Jonas Renkse’nin boş vermiş, solgun clean vokallerine benzer bir vokalle renklenen şarkı çok net şekilde doksanlar Avrupası kokuyor.

Buna kontrast şekilde, önceki albümlerde karşımıza çıkan ASPHYX karakterli balyoz anlayışı, ilk dönem AMORPHIS karanlığı ve tümünün üstünü kapatan PARADISE LOST şemsiyesi de yine yerli yerinde. Bunun yanı sıra, olayın günümüze yakın duran tarafında aklıma büyük oranda HOODED MENACE’ı getiren bir hava da “The World That Was”ın şekillenmesine katkıda bulunan unsurlar arasında. Albüm genel anlamda başta “Lords of Death” olmak üzere önceki iki albüm kadar lanetli, buhranlı değil ve her ne kadar altyapının atmosfer yaratımına katkıda bulunduğunu söylemiş olsam da albümün nihai atmosferinin “Lords of Death”teki kadar yoğun ve baskın olduğunu düşünmüyorum. Bu albümde melodinin daha ön plana çıktığını görüyoruz ve albümün en sert anlarından bazılarını barındıran “Casket of Shame”de bile baş rolün esasında melodide olduğunu görüyoruz. Aynı şekilde albümü kapatan ve grubun “albüm içinde bir albüm” olarak bahsettiği 10 dakikalık isim şarkısının da yine KATATONIA, PARADISE LOST karakterli bir düzlemde ilerlediğine ve sonrasında bambaşka yollara saparak dallanıp budaklandığına şahit oluyoruz. Bu bir tesadüf değil, zira grup bu konuda yaptığı açıklamalarda albümün yazım sürecinde kendilerini etkileyen gruplar arasında PEARL JAM’i de sayıyor ALICE IN CHAINS’i de. Gitarist Alex Awn, son dönemde yoğun şekilde krautrock, grunge ve shoegaze dinlediğini ve bunun “The World That Was”da kendisini gösterdiğini de ifade ediyor.

Tüm bu ilave etkiler ve grubun ikinci bir “Lords of Death” yazmamaya çalışmasından ötürü “The World That Was” benim nazarımda belirli bir kalitenin epey üstünde ama karakter yaratma açısından da bir nebze geride duran bir albüm. Sonuçta TEMPLE OF VOID, gitarist Awn’un da dediği gibi BOLT THROWER/PARADISE LOST evliliği gibi bir müzik yapıyor ve bu albümde bu evlilik biraz daha melodik, biraz daha ılıman sulara doğru gidebileceğini gösteriyor. Bu yüzden de “The World That Was” ilk iki albüm gibi nefes kesici, mezara sokucu olmaktan ziyade etkileyici olma, “çirkin olduğum kadar güzel de olabilirim” dedirtme noktasında duruyor. Yine de TEMPLE OF VOID’un iki albüm sonrasında bir Profound Lore veya 20 Buck Spin’in heavy/doom grupları gibi bir müzik yapacağı düşünülmesin (ki onların geneli de taş gibi müzik yapıyor); gitarist Awn grubu her şeyiyle en iyi yansıtan şarkı sorulduğunda hâlâ “A Watery Internment” cevabını veriyor.

TEMPLE OF VOID çok iyi bir grup olduğu için bu death/doom çerçevesinde dolandığı sürece hep iyi ya da çok iyi albümler yapmayı sürdürecektir. “The World That Was” doğal olarak önceki iki albümden sapmalar içerse de yine çok çekici, kurban olunası özellikler barındırıyor ve türün pek çok gerekliliğini hakkını vererek icra ediyor. Bence “Lords of Death”i unutmaya çalışarak dinleyin, alacağınız zevk muhakkak ki artacaktır. Hâlihazırda death/doom seviyorsanız albüme ayıracağınız vakitten asla ve asla pişman olmazsınız, hatta TEMPLE OF VOID’la yeni tanıştıysanız keşfedeceğiniz 2 nefis albüm daha olduğunun bilinciyle ekstradan mutlu olabilirsiniz. Bence TEMPLE OF VOID şu bu güzel türün en sağlam gruplardan biri. Bunun kıymetini bilelim.

8/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.00/10, Toplam oy: 15)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2020
Şirket
Shadow Kingdom Records
Kadro
Mike Erdody: Vokal, gitar (3)
Alex Awn: Gitar, synth (4)
Don Durr: Gitar
Brent Satterly: Bas
Jason Pearce: Davul
Şarkılar
1. A Beast Among Us
2. Self-Schism
3. A Single Obolus
4. Leave the Light Behind
5. Casket of Shame
6. The World That Was
  Yorum alanı

“TEMPLE OF VOID – The World That Was” yazısına 4 yorum var

  1. Drone says:

    Vokallerden Nathan Explosion tadı alan tek ben miyim?

  2. Countless skies says:

    August burns red – guardians gelecek mi? Çünkü lütfen gelsin.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Countless skies, gelecek evet. Bu hafta olmasa bile bir sonraki hafta sitede olur.

  3. Alondate says:

    Bu albumu nasil da gozden kacirmisim… Doom/death turlerinin hakkini sonuna kadar vermis. Temiz vokallerin de bulundugu leave the light behind ozellikle enfes bir sarki. Cok uzun bir sure donecek bu arkadas belli oldu

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.