# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
HIDEOUS DIVINITY – Simulacrum
| 11.12.2019

Her albümünü bir film üzerine kuran grup bu kez David Lynch’in zaten karanlık olan dünyasını daha da karartmaya geliyor.

HOUR OF PENANCE ve FLESHGOD APOCALYPSE de dâhil olmak üzere İtalyan death metal sahnesinden müzisyenler tarafından kurulan ve şu anda bir orijinal üyesiyle yoluna devam eden HIDEOUS DIVINITY, İtalya ve death metal dendiğinde akla gelmesi gereken başlıca isimlerden biri. Teknik death metal ile brutal death metali bir potada erittikleri müzikleri, 2019 yılında dördüncü albümleri “Simulacrum”la taçlanmış durumda ve belli bir kalitenin üstünü her daim tutturan grup bu albümde de kendisinden beklenen vahşeti ve yıkımı olanca azgınlığıyla sergiliyor.

HIDEOUS DIVINITY’yi ifade etmek için kullanılabilecek sözcüklerden birinin azgınlık olduğunu düşünüyorum. Grubun uzaydan gelmiş ve yaşayan her şeyi yok etmeye ant içmiş canavarımsı bir yaratığı andıran bir müziği var ve bunu söyleme sebebim “Simulacrum”un kapağında bu tarz bir ibişin yer alması değil. Grup bundan önce de bana bunları hissettiriyordu, şimdi de hissettiriyor.

Bunu sağlayan başlıca şey, HIDEOUS DIVINITY’nin özellikle gitarları aşırı agresif biçimde kullanması ve çok atarlı, dayak gibi rifler yazması. Ne kadar akılda kalıcı ne kadar yaratıcı tartışılır ama dinlerken elemanların bir savaş verdiğini çok rahat hissedebiliyorsunuz. Bunun üstüne davul ve vokalin hoyrat, zarar verme odaklı performansı da eklenince HIDEOUS DIVINITY ve dolayısıyla “Simulacrum” epey yırtıcı, kanın gövdeyi götürdüğü bir şeye dönüşüyor.

HIDEOUS DIVINITY ile ilgili ilginç olaylardan biri, grubun albümlerini çeşitli filmleri konu eden konsept albümler olarak tasarlaması. Misal ilk albümleri “Obeisance Rising” John Carpenter’ın “They Live” filmini konu ediyordu. “Cobra Verde” Werner Herzog’un 1987 yapımı aynı isimli filmini baz alırken, bir önceki albümleri “Adveniens”te ise David Cronenberg’in kült filmi “Videodrome”un belirli taraflarını notalara dökmüşlerdi. Yeni albüm “Simulacrum”da ise diğer bir kült filmi, David Lynch‘in “Lost Highway”ini işliyorlar.

HIDEOUS DIVINITY’yi genel olarak hemşerileri HOUR OF PENANCE ve FLESHGOD APOCALYPSE’ten daha fazla sevmemin sebebi, adamların bence daha çekici bir his yaratıyor olmaları. Bunun sebebi belki bu film bazlı albümler sebebiyle oluşan dramatik histir, belki de sadece riflerini daha akılda kalıcı buluyorumdur. Ama nihayetinde bana bu hatırı sayılır üç İtalyan death metal grubundan birini seç, ömrünün sonuna kadar sadece onun yeni albümlerini dinleyeceksin deseler (artık hangi manyak bunu dert edip bana bunu diyecekse), çok net şekilde HIDEOUS DIVINITY’yi seçerim.

“Simulacrum”a geldiğimizde, grubun önceki işlerinin üzerine çıktığını düşündüğüm bir albüm görüyorum. Bir kere prodüksiyon şu ana kadarkilerin en iyisi. Bas gitar önceki albümlere göre daha net ve dinlerken vokalistin ağzından saçılan salyaları, bagetlerden fırlayan ufak kıymıkları falan hissedebiliyoruz. Kapaktaki yaratık imgesiyle de vurgulanınca, karşımızda baya kanlı canlı, organik, nefes alan bir death metal olduğunu hissediyoruz.

Bunun yanında albümde grubun kendini birtakım bariyerlerle sınırlamadığını belli eden çeşitli yaklaşımlar var. Mesela grup gereken noktalarda çok net hissedilir black metal teknikleri kullanıyor. Çeşitli akorlar ve taramalar sayesinde bazı şarkılarda öne çıkan buz gibi havalar, sevimli gerginlikler, yükselen tansiyonlara tanık oluyoruz. Yine bu da albümün dramatik tarafını, sivri uçlarını besleyen bir unsur.

Tüm bunların üstüne cila çeken şey ise elbette ki HIDEOUS DIVINITY’nin beste kabiliyetinin artık ustalık seviyesine gelmiş olması. Aşırı hızlı davullar, delişmen rifler falan bir yana, HIDEOUS DIVINITY gerçekten beste yaptığını ve bir konsept örgüsü içerisinde hareket ettiğini hissettiriyor. “Simulacrum” elbette ki bilindik anlamda bir konsept albüm değil, şarkılar arasında öyle tekrar eden, bağlanan içerikler yok, ama nihayetinde bir şekilde bir konseptin baz alındığını bilince albümün verdiği his de daha bir oturaklı oluyor.

“Simulacrum” bu yılın iyi olmaktan fazlasını yapan ve çok iyiye kayan ekstrem metal albümlerinden biri. Türün detaylara önem veren deneyimli bir dinleyicisi olarak ben albümü dinlerken istediğim o açlığı, vahşeti alabiliyorum ve bir TBDM albümü dinlerken istediğim şey de almak istediğim tat da zaten bu. Gününüze biraz adrenalin katmak ve gazınızı atmak istiyorsanız, “Simulacrum”u gayet yerinde bir tercih.

8/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.57/10, Toplam oy: 14)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2019
Şirket
Century Media Records
Kadro
Enrico "H." Di Lorenzo: Vokal
Enrico Schettino: Gitar
Riccardo Benedini: Gitar
Stefano Franceschini: Bas
Giulio Galati: Davul
Şarkılar
1. Deleuzean Centuries
2. The Embalmer
3. Condense
4. Anamorphia Atto III
5. The Deaden Room
6. Actaeon
7. Bent Until Fracture
8. Seed of Future Horror
9. Prey to a Vision
10. Implemini Exitio
11. Blood of the Zodiac (MACHINE HEAD cover'ı)
12. Cursed in Eternity (MAYHEM cover'ı)
  Yorum alanı

“HIDEOUS DIVINITY – Simulacrum” yazısına 1 yorum var

  1. Rashid says:

    Century Media’ya geçmeleri isabet olmuş. Unique Leader’i severim ama Hideous Divinity gibi bir grubu tanıtma konusunda iyi iş çıkardıklarını söyleyemem. Grubun az tanınırlığı buradakı yorum yoksunluğundan bile belli oluyor.

    Neyse, albüme dönersek yine her zaman yaptıkları gibi yakıp yıkmışlar ortalığı. Bu kadar sert bir müzik yapmalarına rağmen nasıl oluyor da bu kadar kulağa estetik geliyor anlamıyorum. Baştan sona on numara bir albüm. İtalyanlar sanırım brutal/tech death olayının bug’unu buldular ve heç kimseye söylemiyorlar.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.