# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
DESPISED ICON – Purgatory
| 30.11.2019

Kırk yıl düşünsem…

Deathcore’un ortaya çıkışı, yükselişi ve kitleleri etkisi altına alması açısından büyük önem taşıyan bir grupla birlikteyiz bugün. 2005’teki “The Healing Process” ve 2007’deki “The Ills of Modern Man” ile türün standartlarını belirleyen gruplardan biri olan, deathcore baymaya başlarken “Day of Mourning” ile imdada yetişen ancak akabinde devam edemeyip kendi fişini çeken Kanadalı grup DESPISED ICON, 2016’daki geri dönüş albümü “Beast” ile ortalamanın üstüne çıkan bir iş yapmış ve “kaçın sahibi geldi” konumuna kısa sürede gelmişti.

Açıkçası kırk yıl düşünsem deathcore’un günün birinde tekrar heyecan verici ve iddialı bir tür hâline geleceği aklıma gelmezdi. Türü bok eden, aynılaştıran, sulandıran sayısız grubun bire birer parlayıp bir çırpıda yok olmasının ardından, sadece işi bilen ve işin hakkını verenlerin ayakta kaldığı bir döneme geldik. Şu anda deathcore denince akla gelen günümüz gruplarının büyük kısmı bu işi layıkıyla yapan isimlerden oluşuyor. DESPISED ICON, THY ART IS MURDER, FIT FOR AN AUTOPSY gibi gruplar bu işi gerçekten de olması gerektiği gibi yapıyor ve bundan birkaç yıl önce neredeyse karikatüre dönüşmek üzere olan bir türü yeniden canlandırıyor, şaha kaldırıyorlar.

Bugün bu grupların en eskisi olan DESPISED ICON’ın yeni albümü “Purgatory”yi konuşacağız. THY ART IS MURDER’ın deah metale, daha genç gruplardan CARNIFEX’in black metale, FIT FOR AN AUTOPSY’nin daha modern tatlara, LORNA SHORE gibi isimlerin senfonik tınılara kaydığı bir ortamda saf deathcore yapan ender gruplardan biri DESPISED ICON. Adamlar türün içerisine başka hiçbir şey katmamalarına ve özüne sadık kalmalarına rağmen daha yapılabilecek şeyler, sunulabilecek yeni fikirler olduğunu gösteriyorlar. “Purgatory” bu açıdan bakıldığında DESPISED ICON diskografisindeki en iyi, belki de en önemli albümlerden biri.

Bu denli kısıtlı gözüken ya da en azından sınırları belirli bir tür içerisindeki bir grubun arada başat işler de yapması makul karşılanabilir, ancak bana kalırsa DESPISED ICON’ın ortalamanın altına düşen, “eh” denebilecek bir çalışması yok. Her albümlerinde hem deahcore’un şerefini kurtarıyorlar hem de kendilerini aşmaya yönelik bir şeyler yapıyorlar.

“Purgatory”de bu yaklaşımı net şekilde görüyoruz. Son derece liberal ve yaratıcı bir bakış açısı benimseyen DESPISED ICON, bu devirde hâlâ ilginçliklerle dolu deathcore şarkıları yazmayı becerebiliyor oluşuyla dahi övgüyü, takdiri hak ediyor. Albüme adını veren şarkının girişindeki tarama rif bile bir şekilde karakteristik ve akılda kalıcı olmayı başarıyor. Dahası, her bir şarkının birbirinden net şekilde ayrılan özellikleri var ve birkaç dinlemenin ardından hangi şarkıyı dinlediğinizi rahatça anlayabiliyor, isimlerinde bakarak şarkıları ayrıştırabiliyorsunuz.

Albümdeki favorilerimden biri olan “Moving On”, dramatik girişiyle ortamın havasını belirleyen ve 54. saniyesindeki darbeli rifiyle kafa koparan enfes bir şarkı. Aynı şekilde “Unbreakable” ve albüme adını veren şarkı da çok başarılı eserler. Bunlar haricinde “Purgatory”nin kapağındaki kanatlar gibi parlamasını sağlayan diğer bir unsur da deathcore’un hem olmazsa olmazı hem de uzun vadede yok edicisine dönüşen break down’ların çok yerinde kullanılmış olması. Grup belli ki besteleri yaparken sadece konserleri ve hardcore dancing tutkunlarını düşünmemiş ve şarkıları break down’a, slam bölümlerine boğmamış. Bilakis, bunları çok yerinde kullanarak albümün zenginleşmesini, tatlanmasını sağlamış.

Bu teknik detaylar dışında albümü özel kılan esas konu ise “Purgatory”nin son derece amansız, acımasız, gaddar olması. 40 dakikanın altındaki süresi bence böylesi bir albüm için çok uygun ve DESPISED ICON bu süreyi bizi darmaduman etmek, bize türlü acılar çektirmek için kullanmış. Albümün boşa geçen, “hadi şurası da bitsin de diğer şarkıya geçsin” dedirten herhangi bir anı olmadığını düşünüyorum ve bu sayede her bittiğinde tekrar baştan başlatıyorum.

Kariyerinde altı albümü olan DESPISED ICON’ın en iyi albümü herkese göre değişir ama deathcore türü açısından en önemli albümlerinin başta adlarını andığım “The Healing Process” ve “The Ills of Modern Man” olduğu ortada. “Day of Mourning”i seven, “Beast”i ise (incelemeyi unuttuğumu yeni fark ediyorum) çok iyi bir geri dönüş albümü olarak gören biri olarak, “Purgatory”yi her ikisinden de iyi ve değerli görüyorum. Bu durumda “Purgatory”, DESPISED ICON’ın türün normlarını belirlediği döneminden sonra gelen en iyi albümü diye düşünüyorum. Esasında ne düşündüğümün de pek bir önemi yok; adamlar öyle ya da böyle yerle bir etmeye gelmiş, bunun keyfini çıkaralım yeter.

8,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (6.40/10, Toplam oy: 42)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2019
Şirket
Nuclear Blast
Kadro
Alex Erian: Vokal
Steve Marois: Vokal
Éric Jarrin: Gitar
Ben Landreville: Gitar
Sebastien Piché: Bas
Alex Grind: Davul
Şarkılar
1. Dernier souffle
2. Purgatory
3. Light Speed
4. Slow Burning
5. Snake in the Grass
6. Vies d'anges
7. Moving On
8. Unbreakble
9. Apex Predator
10. Legacy
11. Dead Weight
  Yorum alanı

“DESPISED ICON – Purgatory” yazısına 4 yorum var

  1. kujeste says:

    Dinlerken birilerini dövmek isteten gruplarımda hep üst sıralarda yer almıştır DI. Gene sinir sahibi yapacaklar belli ki.

    Bu türün unutamadığım diğer grubu da bu öfke kontrolü eksiği arkadaşlar. Resmen önümüze gelene bir tekme oynar gibi.
    https://www.youtube.com/watch?v=_rYJ8u6YJ98

  2. Berca B. says:

    Bu albümün ciddi anlamda esiri oldum. İlk dinlemelerde köpeği olduğum şarkılar 2-3 iken şimdi köpekmetrem 10′u bulmuş durumda (introyu saymadım). Purgatory, Light Speed, Vies D’anges, Moving On, Dead Weight müthiş şarkılar.

    Bu albüm fiziksel bir güç hale gelse muhtemelen Jorge Masvidal’in Ben Askren’i yok ettiği şu nakavt gibi bişi olurdu: https://www.youtube.com/watch?v=1atqHw6wJc8

  3. ismail vilehand says:

    Bundan yıllar önce Avşa’da bar çıkışı 8′e 1 kavga edip hayatımın en efsanevi dayağını yemiştim. Eğer o zaman fonda bu albüm çalsaydı belki bir beraberlik kurtarabilirdim.

  4. ismail vilehand says:

    Severek ayrılalım
    Aşka hasret kalalım
    Eğer mutlu olursak ah
    Yeniden barışalım

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.