# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
LACUNA COIL – Delirium
| 16.06.2016

Nakaratın gücü adına.

LACUNA COIL ile ilişkim “Comalies”le başlayıp orada bitmişti aslında. Cristina Scabbia’nın karizması ve grubun istediği duyguyu verme becerisi, o albümün neden bu kadar saygıyla anıldığının birincil sebepleri olarak göze çarpıyordu. Aslında LACUNA COIL’un varlığı da bir nevi bu temeller üzerine kuruluydu.

Zaman içinde ABD piyasasına oynamaya başlayan ve EVANESCENCE patlaması sonrasında da kabul edilebilir şekilde bu yola yönelen grup; albümden albüme, metal dünyasının kadın vokalli grupları arasında zirveye oynamaya başladı. ARCH ENEMY’yi saymazsak, bence kendi tarzının en iyilerinden biri olmayı da her zaman başardı.

Albüm öncesinde iki gitaristini de kaybeden LACUNA COIL, bestelerden sorumlu bas gitarist Marco Coti Zelati’nin gitar ve klavyeyi de devralmasıyla son albümü “Delirium”u ortamlara sundu.

Albümle ilgili öncelikle söylenmesi gereken bir numaralı şey, “Delirium”un çok iyi bir pop metal albümü olduğu. Alternatif rock veya gotik rock olamayacak kadar sert olan albüm, son dönemdeki djent groove’unun da gazıyla, bu tarz bir groove metal arayışına bulaşır gibi yapıyor.

“Delirium” baştan sona çok akılda kalıcı şarkılarla dolu bir albüm. Eksiksiz her şarkının nakaratı akla kazınacak cinsten, hatta grup albümdeki her şarkıya klip çekse yadırgamam, sadece “oha lan ne biçim bütçe vermiş şirket” falan derim. Her ne kadar tüm şarkılar formülizelikten ölse de ve büyük oranda aynı temayı izlese de, grup bir şekilde her birine farklı güçler katmayı başarmış. Cristina’nın meleksi kusursuz sesi ve Andrea Ferro’nun sert vokallerinin kontrastı önünde dönen müzik; etli gitar ve bas tonu ile tam da konserler için biçilmiş kaftan bir hâl alıyor.

“Delirium”a yöneltilebilecek eleştirilerden biri, şarkıların genel olarak birbirlerine benzemesi ve çok büyük oranda nakarat üzerinden yükselmeleri. Ancak grup bunu o kadar iyi yapıyor ve Cristina’nın yorumu sayesinde öylesine sevilesi bir formda sunuyor ki, aklınıza “bu deminki şarkının çok benzeri yahu” düşüncesi gelmiyor, o anı yaşıyor ve takdir ediyorsunuz. Sonuçta grubun amacı belli ve uygulayışı da bu denli iyi olunca eleştirilecek pek fazla şey olmuyor.

Sertleştiği anlarda SOULFLY groove’una benzeyen, nakarat pamukluğu ve diğer kısım sertliği babında SOILWORK formüllerini izleyen (Ghost in the Mist gibi) “Delirium” LACUNA COIL’u, Ferro’nun aralarda ki asabiyetleri çerçevesinde yer yer PERIPHERY’ye kayan düşünceler de neşretmiyor değil. Aynı şekilde, Cristina Scabbia’nın çok uzun süredir SLIOKNOT gitaristi Jim Root ile birlikte oluşundan dolayı müziğin sertleşme anlarında SLIPKNOT’ın orta sertlikteki bölümlerini anımsatma durumu da ortaya çıkabiliyor.

“Pop metal” deyince akla hafif, pek de önem teşkil etmeyen bir şeyler gelebilir, lâkin akılda kalıcı nakarat ve vokal yazmak hiç de kolay bir iş değil ve LACUNA COIL “Delirium”da bunu neredeyse her şarkıda başarıya ulaştırmış. Grubun Aralık ayında KALMAH’la çıkacağı Türkiye turnesine katılacak dinleyicilerin baya sağlam bir konser izleyeceklerinden hiç şüphem yok.

6,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (5.13/10, Toplam oy: 38)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2016
Şirket
Century Media Records
Kadro
Marco Coti Zelati: Bas, gitar, klavye
Cristina Scabbia: Vokal
Andrea Ferro: Vokal
Ryan Folden: Davul
Şarkılar
1. The House of Shame
2. Broken Things
3. Delirium
4. Blood, Tears, Dust
5. Downfall
6. Take Me Home
7. You Love Me 'Cause I Hate You
8. Ghost in the Mist
9. My Demons
10. Claustrophobia
11. Ultima Ratio
12. Live to Tell
13. Breakdown
14. Bleed the Pain
  Yorum alanı

“LACUNA COIL – Delirium” yazısına 3 yorum var

  1. Darth Vulture says:

    Nakaratlar bence de oldukça iyi, albümü baştan sona sıkılmadan dinleyebildim.

  2. hasankale says:

    İçinde gerçekten harika besteler var. Son birkaç albümdeki beni sarmayan ve fazla neşeli bulduğum havanın yerine gerçek Lacuna Coil diyebileceğim gizemli sound geri gelmiş. Hiçbir albümünü bütün olarak dinlememişimdir. Bu da aynı şekilde 1-2 güzel şarkı barındırır diye bekliyordum fakat iyi göt oldum. Albüm sarmış durumda. Gerçekten çok güçlü şarkılar var. Benzeyen şarkılar kusurunun görmezden gelinmesini sağlayan da bu zaten.

  3. Cyber Gizmo says:

    Take me home, ultima ratio, broken things olmasa da olurmuş onun dışında çok iyi olmayan orta karar bir albüm akıl hastası konsepti sunmaları grubun ağır klişelere sardığının göstergesi bence kendini “unique” diye tanımlayan bir grubun bu tarz saçma işlere girişmemesi gerekirdi ama bu dark adrenaline’den beri var artık yadırgamıyoruz.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.