# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
IRON MAIDEN – 26 Temmuz 2013, İnönü Stadı
| 31.07.2013

Scream for me İstanbul!

Kadir TAŞKIRAN

Bu yazıya farklı bir başlık atayım dedim fakat önüme birden fazla seçenek çıkınca klasik konser izlenimi diye bırakmayı seçtim. “İnönü’ye Muhteşem Veda” gibi sıradan bir gazete manşeti ya da sahneye fırlatılan bez parçasında yazan “Maiden Turkey” gibi konsere en azından benim açımdan damgasını vurmuş bir yaratıcılık çok hoş oturabilirdi. Çok zorlarsam tabii ki Maiden Turkey olacaktı seçimim…

Bundan üç beş sene öncesine kadar bırakın bu denli büyük konserler izlemeyi, Iron Maiden’ı bu süre içinde iki kere izleyeceksin deseler gülerdim. Bu sefer de gülüyordum ama sebebi mutluluktu. Kimse Iron Maiden’ı görecek olmaktan mutsuzluk çıkartamaz zira. Konserin haberini ilk duyduğumda dışarı vuramasam da içimde fırtınalar kopuyordu. Biletini yine çıktığı gün alarak kendimi rahatlattım. Sold-out olma ihtimalini 2011′deki konser çıkışı kalabalığını gördükten sonra yüksek tutmuştum fakat ne yazık ki öyle olmadı. En azından bilet elimdeydi, gerisi önemli değil.

Stadyum konserlerinin en güzel yanı aynı girişe farklı kategorilerin yığılmaması oluyor. Saha içine tek bir giriş de yeterli değil tabii ama en azından başka bir kategoriyle de aynı yerde değildi. Öğlen saat 1′e doğru saha içi giriş demirlerine yakın bir yerde yerimi aldım. İptal olan konserler nedeniyle sıcakta bekleme şansı yakalayamamıştı insanlar. Bu yüzden çok kalabalık yoktu. Bundan 1 saat kadar sonra değişmez konser kadromuzun geri kalanı da Avrupa yakasına ayak basıp yanıma gelmişlerdi. Kapı açılana kadar sıcaktan kavrulmaya başlayan kalabalık, her yere su saçarak serinlemeye, uzun bez parçaları açarak gölge yaratmaya başlamışlardı. Dayanamayıp yoldan geçen polislerden toma talebi, daha sonra geçen tomaya su için yalvarmalar, en son ise itfaiyeyi aramalar falan. “İnönü’ye bir itfaiye” diyen çocuğa “Beşiktaş’taki mi?” diye soran bir itfaiye görevlisi var bu yeryüzünde.

İçeriye girişimiz belirtilen vakitten biraz daha geç olsa da girip saha içinin en ön demirlerinde boş bulduğumuz yerlere yapıştık adeta. 2011′de önüme yanlışlıkla bir devenin gelmesinden sonra arkalara gitmiş, küçücük adamları havaya kalkmış ellerin arasından zorlukla gören ben şimdi ön demirde yerimi alıp görüşümü garantiye almıştım. Voodoo Six çıkmak üzereyken güneş artık sahnenin arkasına düşmüş ve gölge gelmişti. Voodoo Six anavatanı İngiltere düşünüldüğü zaman daha karmaşık şarkılar yapabilmeli diye düşündüm. Eğlenceli ve gaz olmalarına rağmen dümdüz gidiyorlarmış gibiydi.

Anthrax’ı tam setlist izleme şansını ne zaman elde edebilirim bilmiyorum. Bu adamların alt grup olarak çıkması zaten üzücü bir durumken 9 şarkıyla geçiştirilmesi daha bir üzücü. Charlie Benante’nin yokluğunda davulu Jon Dette sahiplenmişti. Caught in a Mosh ile hızlı bir giriş yapıp ardından Madhouse ve Indians ile gazı üst sınırlara çıkartmışken hemen ardından TNT cover’ı ile stadyum hep bir ağızdan ses çıkmaya başlamıştı nihayet. Şarkının hemen bitiminde Back in Black’e girer gibi yapıp durunca biraz kursakta kaldı. Açıkçası ACDC’yi hiç sevmem fakat TNT ve Back in Black için aynı şeyi söyleyemem. Anthrax sahneden inerken Scott Ian “tekrar görüşene kadar” temalı cümlesini kurup vedasını etti ve Iron Maiden bekleyişi başladı.

Belirtilen saatte, yani 20:45′te Doctor Doctor yükselmeye başladı. İlk defa görmeyi geçtim, sanki ilk defa konsere gitmiş kadar heyecanlandım yine. Peşinden eriyen buzullar geçti, onun da peşinden Moonchild’ın introsu ve birkaç patlamayla Moonchild… İşte Maiden tekrar İstanbul’da ve dedikleri gibi daha büyük bir yerdeydi…

  1. Moonchild 
  2. Can I Play with Madness 
  3. The Prisoner 
  4. 2 Minutes to Midnight 
  5. Afraid to Shoot Strangers 
  6. The Trooper 
  7. The Number of the Beast 
  8. Phantom of the Opera 
  9. Run to the Hills 
  10. Wasted Years 
  11. Seventh Son of a Seventh Son 
  12. The Clairvoyant 
  13. Fear of the Dark 
  14. Iron Maiden 
  15. Aces High 
  16. The Evil That Men Do 
  17. Running Free 

Setlisti ile turne setlistinde değişim yapmadan çıktılar. “Keşke çalsalar” diyebileceğiniz her şarkı peş peşe çalındı. The Prisoner’da “Ben özgür bir adamım” dendi hep bir ağızdan… Afraid to Shoot Strangers’dan önce Bruce’un iptal olan konserlerin saçma bir sebepten olduğunu ve Iron Maiden’ın hiç bir şeyden korkmadığını söylediği sırada “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganları onu bastırıyordu. Bruce konuşmayı bırakıp bekledi ve sessizlik oluştuğu anda pek bir manidar olan Afraid to Shoot Strangers’a girişi yaptı. Müthiş bir şaheser, müthiş bir performans. Konserin tamamı müthiş bir performanstı fakat benim için kilit şarkılardan biri olan “Afraid…” beni benden aldı. Seventh son of a seventh son’a kadar olan kısım “Scream for me İstanbul”larla birlikte ciğerimi şişirdi, dalağımı patlayacak kıvama getirdi… 1 saniye bile duraklamadan çaldılar, ben yoruldum onlar yorulmadı. Seventh son girince gökyüzüne doğru yükseleceğimi düşündüm. Böylesine güzel bir şey olamaz. Dünyanın 7. harikasını canlı canlı dinleyebilmek… Konserin kilit şarkılarından bir diğeri… Erdiğimi düşündüm açıkça. Ve konser başından bu yana grubun soluklandığı tek bölüm Seventh son’un orta bölümüydü. “Fear of the Park” dediğini duyduk sonra… Iron Maiden parçası çalarken sahneye atılan “Maiden Turkey” yazılı bezi açıp kaldıran ve sonra davula tutturmaya çalışıp başaramayan, peşinden sahne arkasından bant alıp onu yapıştırmaya çalışırken aynı zamanda şarkıyı söylemeye devam eden Bruce, formundan bir şey kaybetmediği gibi üstüne daha da artırmış bir halde ve seyirciyle iletişimi üst seviyede bir performans sergiledi. Son 3 şarkıyla birlikte veda ederlerken “eminim bir daha görüşeceğiz” cümlesini duyup bunu bir söz olarak alıyordum. Running Free ile birlikte sahneden indiklerinde kalabalık bir süre daha alanda “Maiden Maiden” diye bağırıyordu fakat dönüş yolunda sahne arkası güvenliğinden öğrendiğimize göre sahneden indikleri gibi arabaya binip gitmişlerdi. Boşa mı bağırdık peki? Hayır…

Aileleri ile gelenleri saymıyorum ama geri kalan kalabalığın büyük çoğunluğu Fear of the Dark’ta takılı kalmış, lise gezisine Topkapı Sarayı’na gelmiş ama bir şey anlayamamış insanlar gibiydi. Bizzat arkamda birkaçına şahit oldum, bir kez daha üzüldüm…

Iron Maiden gelir, Iron Maiden geçer ama gelip geçerken yıkar, yeniden yapar, yüceltir, doyurur…

Bir sonraki Roger Waters ve araya başka bir konser girmezse Europe konserlerinde görüşürüz.

  Yorum alanı

“IRON MAIDEN – 26 Temmuz 2013, İnönü Stadı” yazısına 81 yorum var

  1. dega says:

    organizasyona saymasak olmaz, bi tarafımız eksik kalır ama bu olayı anlatmam gerekli

    konser biletimi aylar önce aldım, izmirden konsere geldim. özellikle izleme açısı ve rahatlığı açısından numaralı tribün 3. kolondan yani E bölümündne biletimizi aldık. fakat sahne 20 metreöne kurulunca, biletixteki şema ile aldığımız biletin konumu arasında alaka yoktu

    şöyle özetleyim, sahnenin sadece janick kısmı görünüyordu, ne eddie, ne davul seti, ne dave ve adrian kısmı, ne de sürekli yukarıda olduğunu bildiimiz bruce 2. kategori fiyatı verdiğimiz noktadan görünmüyordu.

    bu şekilde bu konseri izleyemiyceğimizi yerimizin değiştirilmesi gerektiğini yer gösteren arkadaşlara ilettik. ilgili kişiyi çağıracaklarını söylediler ve bekledik

    gelmeleri yaklaşık 1 saat sürdü. ve roksan ( roxanne ?? ) adlı …. elinde bir kaç biletle en son teşrif etti. sahneye 15 derece açıyla bakan bir yerin değiştirilemiyeceğini idda etti.

    biri topu biletixe atıyor biri pozitif in alakası olmadığını söylüor, biri muhatap ben değilim ama bu şemayı ben çizdim diyor, kısacası izmirden bunca yüksek meblağlar ile geldiğimiz konserde sahnenin %25ini izleyemezdik. en son doctor doctor çalarken roksan adlı şahısı ciddi darp tehlikesi eşiğinde bırakıp elinden biletleri kapabildik ve tahmin ettiğimizden de daha uzak, aldığımız biletin kesinlikle karşılığı olmayan bir yerde, artık sadece sahneyi tüm görebilme tesellisi ve yaşananların gerginliği ile konseri izleyebildik.

    diyecek bir şey yok fakat çok rahatlıkla çözülebilecek bir olayın ordakilerin iş bilmezliği sebebiyle bir kaosa dönüşmesi ve hataydan , izmirden gelen bir çok kişinin orda madur olması organizasyonun sorumluluğu altındadır. bunla ilgil sıkıntılar yaşanmıştır bilinmesi gerektiğini düşünüyorum…

    sahne kurum aşaması, doctor doctor gibi elimde içeceğimle gerine gerine izleyeceğim ve heycanlanacağım bir maiden fanı için önemli olan o anları katlettiği için, roksan adlı şahısın gece kulaklarını çıtlattım, çıtlatmaya da devam ediyorum.

    çaksu

    @dega, İmkanın varsa dava etsen keşke.

    ManOmeR

    @dega, Organizasyonun eleştirilecek tarafları oldukça fazlaydı. Çoluk çocuğa bu iş teslim edilirse olacağı budur maalesef. Başınıza gelenleri okuyunca, bilhassa bilet mevzuunu, gerçekten çok üzüldüm…

    Biz de sahne önündeydik ama ön tarafta olmamıza rağmen ses sisteminin dandikliğine külliyen şahitlik yapmış olduk. Bu sıkıntı Maiden ekibinden asla kaynaklanan birşey değil; tamamen bizimkilerin işgüzarlığı… Sesi sağlam bir şekilde tüm alana dağıtmak yerine hoparlörleri avazı çıkarana kadar açıp sesi nihayet boğdular. ne vokali adam gibi duyabildik, ne gitarı… solo kısımları zaten hak getire…

    Yine de görsel şölen bütün noksanlıkları kurtarır vaziyetteydi. Maiden konseri dinlemek böyle birşey işte. bütün herşey olumsuz gitse de konseri beğenmeden dönemiyorsunuz…

  2. Baybora says:

    Çok fazla bir şey söylemeyeceğim. Hayatımda gördüğüm en iyi konser değil,hayatımda gördüğüm en güzel ŞEY. Eğer yaşamda zirve diye bişey varsa o budur a dostlar,ben hayatım boyunca bütün o gece kadar dehşet bir şeye tanıklık edeceğimi sanmıyorum. Bakın yine konser demiyorum,ŞEY diyorum.

    Konser bitiminde arkadaşla çimlere uzanıp kendi kendimize ”az önce ne izledik” diye sorduk. Hala da inanamıyorum ya konserde kafayı sıyırdım sıyırmaya da devam ediyorum. Öyle bir şeye ciddi ciddi tanıklık ettik.

    Bilet fiyatlarını pahalı bulup laf eden veya gitmeyenlere de çok derinden üzüldüğümü söylemeden geçemeyeceğim,çünkü bu konser 140 değil 240 falan hak ediyordu,bu kadar da net söylüyorum.

    Bana hayatımın en iyi deneyimini yaşattığın için teşekkürler Maiden,büyüksün Maiden.

    Swedish

    @Baybora, altına imza atarım kaşe vururum ne istersen :)

    gerçekten olağanüstüydü.2yıl önceki konserle alakası bile yoktu.Herkes eğlendi,performansa şaşırdı,Afraid to shoot strangers herkesi mest etti ben o anda stadda değil adamların yanında air gitar çalıyodum ;))

    Konsere bi çok sebepten gitmeyen gidemeyen,cuma oluşundan kaçıran epey insan vardı.Ama abuk nedenlerden dolayı kaçıranlar için çok üzgünüm çünkü birdaha böyle bir konser olmayacak çok iddialıyım.

  3. Bahadir Sarp says:

    Şu “Fear of the Park” konusa bir şey eklemek istiyorum. Bizimkiler biraz fazla gazlandı o konuda. Bruce’un başka konserlerde de dediği bir şey o. http://youtu.be/VW4aucTcyUo?t=1m34s

    Kadir Taşkıran

    @Bahadir Sarp, abi Donnington Park mekanın adı sonuç olarak illa ki diyebilir. İnönü’de park demiş olmasının tek yanı açılan pankartlardan etkilenmiş olmasıdır diye düşündüm ben şahsen. Aslının Bruce bilir tabi yine.

    ManOmeR

    @Bahadir Sarp, Utanmasalar parçanın da eylemciler için yazıldığını iddia edecekler. Hadi bunu internet sitelerinde yapsalar birşey demeyeceğim ama alenen müzik dergilerinde yapılıyor bu kepazelik.

    Allah selamet versin hepimize, ne diyeyim…

  4. ManOmeR says:

    Bu arada sahne önünde ne çok boş varmış. Son fotoğraf alenen ortaya koyuyor…

  5. sefagn says:

    yazı güzel elinize sağlıkda ben buraya şunu istemeye geldim arkadaşlar şu roger waters’ın the wall konserine giden biri bi konser yazısı felan yazabilirmi şuraya ya accayip merak edip gidemediğim bi konserdi bari burdan okuyalım nasılmış ortam

    Ahmet Saraçoğlu

    @sefagn, bu yazıyı yazan arkadaş, bir aksilik olmazsa o konseri de yazacak.

  6. Kerem Kaan says:

    Abi hani hayatımın olayıydı. Geçen sene Anthrax ve Iron Maiden’ı aynı gün içinde ve ard arda izleyeceksin deseler çok gülerdşm herhalde. Gerçek oldu. Anthrax’te hiç bitmeyen mosh ve Maiden’daki her şey harikaydı. Steve Harris’in insan olmadığına canlı canlı şahit olduğuma hala inanamıyorum. Kuklalar olsun alevler olsun güzeldi.Hayatımın gecesiydi.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.