# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
SEPTICFLESH, FLESHGOD APOCALYPSE, CARACH ANGREN – 23 Mayıs 2013, Backstage, Münih
| 28.05.2013

Senfonik bir gece.

Ertuğrul Bircan Çopur

Bu defa senfonik metale doyduğum bir konserle karşınızdayım sevgili PA okurları. Halen çevremde metal dinleyen kimse olmaması ve 10 gün önceki AGALLOCH konserine hafif zorla sürüklediğim, metal ile alakası minimumda olan kız arkadaşımın bu sefer kesin bir dille gelmeyeceğini bildirmesiyle yanıma yandaş bulma çabalarımın sonuçsuz kaldı ve tek başına gitmek zorunda kaldım bu akşama ve böyle olunca konsere adapte olmam biraz zaman aldı; ama elimden geldiğince deneyimlerimizi aktaralım.

Geç saatte biten toplantımın etkisiyle konsere de hafifçe geciktim, ve mekana vardığımda CARACH ANGREN sahneye çoktan çıkmıştı. Grubu daha önce dinlemediğim için sahnede yalnızca bir gitarist-vokalist, bir klavyeci ve bir de davulcu olmak üzere üç kişi görünce biraz afalladım. Klavyecinin enstrümanının önüne astığı, çocukluğumuzda pek bir revaçta olan iskelet anahtarlıkların daha büyüğünden hallice yapılmış (hobbit boyutunda gibi düşünün) ve nasıl olduysa fotoğrafını çekmeyi bir şekilde ihmal ettiğim iskelet de afallamamı biraz derinleştirdi, zira ürkütücü olmaktan ziyade epey komik duruyordu. Her neyse, bu bile sahnede oluşturulmaya çalıştıkları teatral havaya büyük bir sekte vuramadı. Vokalistin Joker’i andıran mimikleri, şarkı aralarında tedirgin edici bir sesle hikayeler anlatması, kimi şarkılarda taktığı maskeler gerçekten de zaman zaman konserden ziyade karanlık bir piyes sergileniyor havası yarattı, ve alanda grupla çok alakası olmadığı bariz olan kitleyi bile ortama ısındırmayı başardı. Senfonik black metal beni eskisi kadar heyecanlandırmıyor olsa da, daha önce dinlemediğim bir grubun konserinden ziyadesiyle keyif almamı sağladılar.

CARACH ANGREN sahneyi terk ettikten kısa bir süre sonra ise, gördüğüm kadarıyla konser kitlesinin en çok beklediği grup olan FLESHGOD APOCALYPSE karşımızdaydı bu defa. Smokinleri, beyaz gömlekleri ve papyonları ve yüzlerindeki akmış corpse paint’lerle, senfonik bir intronun üzerine sahneye çıktılar ve daha önce çok az dinleme fırsatı bulmama rağmen daha ilk andan tüylerimi diken diken etmeyi başardılar. Gerek seyirciye diyalogları, gerekse performansları gerçekten çok üst düzeydeydi, ve ortamdaki herkese neredeyse sahnede kaldıkları yaklaşık bir saat sürenin tamamında kafa sallatmayı başardılar.

Ağırlığı son albümleri “Agony”ye verdiler ve bu albümden çalınan parçalarda seyircinin reaksiyonu da çok daha yüksekti. Sahnede klavye yerine direkt bildiğin PİYANO ile çıkmaları ve piyanist Francesco Ferrini ve vokalist Tommaso Riccardi’nin etkileyici performanslarıyla, CARACH ANGREN’in bıraktığı yerden o teatral atmosferi devam ettirdiler; hatta birkaç gömlek (beyaz) yukarıya çektiler.

Sıra SEPTICFLESH’e geldiğinde ilginç bir şekilde mekandaki izleyici sayısı azalmıştı. FLESHGOD APOCALYPSE’in burada çok daha fazla ilgi çektiğini görmek beni biraz şaşırtsa da, grup için bu hiç sorun olmadı. Sahneye çıktıkları ilk andan itibaren, ortamda gerçek bir SEPTICFLESH fırtınası esti diyebilirim çok banal bir şekilde. The Vampire from Nazareth’in introsuyla beraber sahneye gelen grup, sahneye 90 derece açıyla tutarak çaldığı basıyla Spiros Antoniou’nun önderliğinde şarkı şarkı, hatta dakika dakika aklımızı başımızdan aldı.

“Sumerian Demons”‘tan çaldıkları Unbeliever ve Virtues of the Beast dışında tamamen son iki albüme yoğunlaştılar ve “Communion”dan da, “The Great Mass”ten de beşer şarkı çalarak seyirciyi oradan oraya çarptılar. Sıralamadan tam olarak emin olamasam da yanılmıyorsam;

- The Vampire from Nazareth
– Communion
– A Great Mass of Death
– Virtues of the Beast
– Unbeliever
– Pyramid God
– Lovecraft’s Death
– Oceans of Grey
– We the Gods
– Persepolis
Bis:
– Anubis
– Five-Pointed Star

şeklinde bir setlist çaldılar. Dünyanın en iyi şarkısı olan Apocalypse ya da Therianthropy çalınmaması beni biraz üzse de, daha Zeus’tan belanı mı istiyorsun denmemesi açısından burayı hızlı geçiyorum. İnsan olmadığına dair şüphelerimin gittikçe yoğunlaştığı Fotis Benardo ise Lovecraft’s Death’ten önce yaklaşık iki dakikalık bir davul terbiyesizliğine imza attı. Bu performansını görünce, albümlerde bile tüm kapasitesini hâlâ yansıtmadığını düşünür oldum. Kesinlikle metal dünyasındaki en teknik ve hızlı davulculardan bir tanesi şu anda.

Fırsat bulunursa kesinlikle kaçırılmaması gereken gruplar listeme SEPTICFLESH’i de, FLESHGOD APOCALYPSE’ı da üst sıralardan ekledim, size de tavsiye ederim.

  Yorum alanı

“SEPTICFLESH, FLESHGOD APOCALYPSE, CARACH ANGREN – 23 Mayıs 2013, Backstage, Münih” yazısına 5 yorum var

  1. Baybora says:

    Şu ana kadar en çok kıskandığım konser yazısı olabilir. O nasıl setlist…ya ama. AMA YA.

    Septicflesh çıkınca bazılarının gittiğine de inanamıyorum,enayiliğin bu kadarı. Ortada özel bir durum yoksa sevmesen bile para vermişsin,dur izle işte. SIRF Five-Pointed Star’ı duyabilmek için neler vermezdim ben.

    Biz burda onun hayallerini kuralım her gün,onlar keyfi çıksın konserden. Var mı lan öyle şey :( Yazı için teşekkürler abi,ne kadar kıskandığımı tekrardan belirtmek istiyorum.

    Ertuğrul Bircan Çopur

    @Baybora, Okuduğun için ben teşekkür ederim abi. Umarım kendi ülkelerinden azıcık doğuya yönelip Türkiye’ye de gelirler yakında.

  2. Korhan Tok says:

    Oceans of Grey diyor lan…

    Yanlışlardasın Bircan.

  3. Beleg says:

    Yeter vurmayın lan, öldük. A great mass of death lan, üöeah be

  4. Hasstır konsere gel lan :(

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.