# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
NACHTMYSTIUM – Addicts: Black Meddle, Part II
| 25.03.2011

Yaman olur nihilistlerin tiksintisi.

Karanlık geçmişine başarılı albümlerle sünger çeken ve kısa zamanda USBM fenomeni haline gelen Nachtmystium, yaklaşık bir yıl önce yayınladığı “Addicts: Black Meddle, Part II” ile black metale yeni bir soluk getirme misyonunu başarıyla devam ettiriyor. Saykodelik tınılarla metalin buluşması çok yeni bir icat olmasa da, black metalde bunun bu derece yoğun ve karakteristik şekilde ortaya koyulduğu uygulamalar henüz yaygın ve alışılmış hale gelmiş değil. Temelleri büyük ölçüde USBM sahnesinde atılan bu eğilimin bazı aktörleri bu albümde konuk olarak yer alıyor.

Albüm, modern vokali ve onunla hoş (tüm olumlu sıfatların pis bir şey anlatırken ters yüz olması ne güzel, değil mi canlar?) bir kontrast oluşturan fazlasıyla grotesk ve rahatsızlık verici melodilerle bezeli hipnotize edici pasajlarıyla kan dolaşımına etki eden kudrette. Öte yandan böyle karanlık, kötücül öğelerin albüme birinci dereceden hakim olmadığı aşikâr. İlk paragrafta değindiğim üzere müzikal anlamda radikal deneysellikler, Every Last Drop parçasının klibinde somutça gösterilenler kadar soğuk ve çarpıcı gerçekliklerin notalara alaycı bir yaklaşımla giydirilmesi gibi durumlar söz konusu. Bu albüm okuması feci zevk veren bir kritiğin veya etkileyici bir hikayenin bilişsel etki alanına göz diker bir tavırla, yalnızca işitme duyusuna hitap etmiyor.

“Addicts: Black Meddle, Part II” albümü bünyesinde fark edilecek başlıca şeylerden biri de bazı şarkılarda kısmen bambaşka türlere has altyapıların kullanılmış olması. O ürkütücü efektler ve vokal olmasa fotoğrafçılığa ilgi duyan indieci kız arkadaşınıza gayet ilginç gelebilecek anlar mevcut. Kötü mü? Hayır o kadar radyo dostu olacak kadar abartılmamış, o yüzden o kaşınızı indirebilirsiniz. Hatta Nightfall parçasında Darkthrone’un namus meselesi yaptığı punk köklerin Fenriz’i kızdıracak kadar modern şekilde icrasını da bulabilirsiniz.

Olaya biraz da magazinsel yanlarından bakalım. No Funeral parçasının başındaki melodinin Amorphis’in On Rich and Poor parçasındaki (eski versiyon) fantastik klavye tonunu ve melodisini çokça anımsatması, albümü ilk dinleyişlerimde fark ettiğim hoş bir ayrıntı. The End is Eternal’ın başında da ördek sesi var, hadi bakalım ne diyorduk varoluşsal sancıların sarmaladığı çok entel bir ortamdı hani?!

Gerek konsept, gerekse icra açısından “öz”den bu kadar uzaklaşıp etikete sığınan black metal eserlerinin 5 saniyede aforoz edilip 15 yıl tartışmasının yapıldığı bir çağda çok cesur girişimler bunlar bence. Ticari anlamda o kadar delice ki, sonuna kadar destekliyorum. Yeni nesil black metale dair en sevdiğim şey yalın gitar kullanımına eşlik eden kompleks davul atraksiyonları. O da bu albümde gayet şık şekilde mevcut.

Black metal dinleyicisinin kullandığı her ifadede sırf “black metal dinleyicisi” olduğu için dar kafalılıkla itham edildiğine çokça rastlıyoruz. Bu albüm vesilesiyle bu gibi ithamların yersiz olanları için söylemek istediğim iki çift söz var. Varg Vikernes’in bilmem kaç yıl cemiyetten uzak kalıp Norveç Black Metalini vücuda getiren dinamikleri ortamın tam içindeymişçesine takip edip kendini adapte edebildiği (bakın, kendine adapte etmek demiyorum) bir dönemde artık yeniyle eski arasında o kadar “tabusal” bir ayrım olmadığını kabul etmek gerekiyor, hâlâ etmeyene karışmıyorum, sadece fikir veriyorum. Dünyada çok da güzel old school death metal yapan 1995 doğumlu insanlar var diye sinirden tepinmek ne kadar absürdse, USBM veya Norveç Black Metali kavramlarının temelini atan 40 yaşındaki adamlara bilgisayarlarımızın başından “Davayı sattılar, gayrı dinlemem!!” diyerek tepki koymak da o kadar yersiz. Yanlışlarda olan, bir şeylerden mahrum kalan her hâlükârda dağa küsen tavşan çünkü.

Nihayetinde özellikle densiz şarkı sözleriyle metal müzik medyasında bir hayli konuşulan albümün 2010 yılı içerisinde kendisine sağlam bir yer edindiği söylenebilir. Uzun zamandır sitemizde benzerinin ne yazık ki kurulmamış olduğunu gözlemlediğim bir cümle kuruyorum sanırım şu an: Grup bu albümüyle türe yeni bir şeyler katıyor!

9/10
Albümün okur notu: 12345678910 (7.75/10, Toplam oy: 48)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2010
Şirket
Century Media
Kadro
Blake Judd: Gitar, vokal
Jeff Wilson: Gitar
Will Lindsay: Bas, gitar, geri vokal
Sanford Parker: Klavye
Jef "Wrest" Whitehead: Davul
Chris Black: Klavye, gitar, geri vokal
Şarkılar
1. Cry For Help
2. High On Hate
3. Nightfall
4. No Funeral
5. Then Fires
6. Addicts
7. The End Is Eternal
8. Blood Trance Fusion
9. Ruined Life Continuum
10. Every Last Drop
  Yorum alanı

“NACHTMYSTIUM – Addicts: Black Meddle, Part II” yazısına 7 yorum var

  1. havitetty says:

    Part I: Assassins’i daha başarılı buluyor olsam da, hakikaten Nachtmystium’un bu albümde türe bir şeyler katma amacıyla yola çıktığı ve insanı sarıp sarmalayan (rahatsız edici anlamda) bir iş ortaya çıkarttığı bir gerçek. Wrest’in davullardaki başarısı da göz ardı edilmemeli bu arada.

    Kritik de çok güzel olmuş, ellerine sağlık.

  2. Veracruze says:

    kritik çok güzel olmuş, hoşuma gitti baya okurken =) böyle daha çok albümler aradım ama pek başarılı olamadım (yeterince denemedim sanırım mümkün). böyle icralar dikkatimi çok çekiyor yani fazlasıyla. ayrıca <3 Nightfall.

  3. karayansima says:

    Part 1′i dinledikten sonra bu albümü ilk dinlediğimde pek ısınamadım. Ama ısrarla dinlemeye devam edince ve ruhunuda yakalayınca part 1den daha sevdiğimi söylemeliyim. Üst üstte Every Last Drop dinleyip sarkının bende bağımlılık yaptıgınıda söylemeliyim.

  4. Teşekkürler, beni sizler yok ettiniz :p Addicts ve Every Last Drop favorilerim ama keşfedilecek çok yanı olan bir albüm, her seferinde başka ayrıntıya kulak veriyorum, matryoşka gibi uğursuz şey, tükenecek gibi değil.

  5. punisher says:

    black metal diye daldım, Experimental/Psychedelic Metal diye bi haltlar çıktı amma çok beğendim yine de. Addicts ve high on hate parçalarını ilk dinleyişte kaptım

  6. Korhan Tok says:

    No Funeral şarkısında tam bir 80ler diskocusu oluyorum. Oturduğum yerden yaptığım figürün haddi hesabı olmuyor.

  7. saw you drown says:

    No funeral parçasını dinleyince bildiğin keyfim yerine geliyor ve nedendir bilinmez hiçbir soğuk ve karanlık duygu hissetmiyorum. Adama demezler mi bunun nesi black metal?

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.