# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SILENT CIVILIAN – Rebirth of the Temple
| 04.12.2010

Kirlenmek güzel şey.

Fifa 2008’i duymamış olan yoktur, oynamış olanlar da çoğunluktadır heralde. O dönemde ergenliğin doruğundaki bir çocuk olarak deli gibi oynardım Fifa 2008′i. Oyunun soundtrack’lerine hastaydım, özellikle de Boy Kill Boy’un Civil Sin şarkısına. Hatta şarkıyı bulabilmek için Limewire “bile” indirmiştim.

Şarkıyı buldum, dinlerken acaba başka şarkıları var mı diye Limewire’ın arama çubuğuna “Civil Sin” yazdım ve karşıma ilk çıkan şarkı Silent Civilian – “Rebirth Of The Temple oldu”. Nasıl olduysa indirdim -valla nasıl indirdiğimi bilmiyorum- şarkıyı dinlemeye başladım. O ana kadar Metallica – One’dan daha sert bir şarkı duymamış olan ben için yeni bir deneyim başlayacaktı. O giriş rifi ardından gelen “çok değişik” solo ve vokal…

İşte bir çocuğun metalin pis ellerine teslim olmasını okudunuz.

Evet gelelim kuru fasülyenin faydalarına.

Silent Civilian bir metalcore grubu. Yepyeni, hiç duyulmamış bir şey yapmıyorlar ama gayet hoş, dinlemesi zevkli bir müzik yapıyorlar bence. Bu gruba bu kadar aşık olmamın sebebi metal müziğe başlangıç albümüm olması değil, şimdi bile dinlediğimde ilk günkü zevki vermesidir. Aşırı derecede metalcore dinleyen biri değilim ama bazıları dışında çoğu grup nakarat odaklı yapıyor müziğini (yanlışım varsa düzeltin lütfen). Silent Civilian’ın diğerlerinden sıyrılıp ucundan da olsa “bazı gruplar” kategorisine girmesini sağlayan şey, sadece nakaratlara odaklı bir müzikten daha fazlasını barındırması.

Mesela soloları. Albümdeki soloların çoğu olmuş ve güzel sololar. Bir “duygu” var sololarda.

Bateri de çok güzel kullanılmış, şarkılara yakışmış. Ayrıca baterist gerçekten sağlam bir insan. Klasiktir ki bazı şarkıların bazı bölümleri dışında bas gitar duyulmuyor gibi bir şey. Bas gitarı neden etkili kullanmadıklarını anlayamıyorum. Halbuki güzel yazılmış bas partisyonları şarkılara çok güzel bir hava katıyor. Vokallere gelecek olursak, Johnny Santos hem brutal hem de clean vokali güzel yapan insan evlatlarından biri (bunlara çok pis küfür etmek istiyorum cidden).

Kardeşim hiç mi olumsuz tarafı yok grubun diye sorarsanız evet var; şarkı süreleri uzun. Yani anormal uzunlukta değil ancak bu albümde bazen baydığı oluyor.

Bir yazı nasıl bitirilir hiç bilmiyorum ama grubun sevdasına başladık bir şekilde bitireceğiz. Albümde gerçekten vurucu şarkılar var (ya da beni çok etkiledi ilk olduğu için). Mesela The Song Remains Unnamed, Divided veeee Live Again. Kısacası albümü edinip dinlerseniz vakit kaybedeceğinizi düşünmüyorum. Gayet hoş vakit geçirebileceğiniz bir albüm. İyi dinlemeler.

Onur SEYREK

7,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (5.76/10, Toplam oy: 29)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2006
Şirket
Mediaskare Records
Kadro
Jonny Santos: Vokal, ritim gitar
Tim Mankowski: Gitar
Henno: Bas
Chris "Mad Man" Mora: Davul
Şarkılar
1."A Call to Arms"
2."Funeral"
3."The Song Remains Un-Named"
4."Rebirth of the Temple"
5."Divided"
6."Bitter Pill"
7."Force Fed"
8."Lies in the House of Shame"
9."Wrath"
10."Dead to Me"
11."First Amendment"
12."Falling Down"
13."Live Again"
  Yorum alanı

“SILENT CIVILIAN – Rebirth of the Temple” yazısına 13 yorum var

  1. Ahmet Saraçoğlu says:

    tarzında iyi bi grupmuş. sevdim.

  2. Mehmet Çelebi says:

    Taze dinledim.Metalcore la pek alakam yok ama hakkaten klip şarkıları güzelmiş.Derhal indiriyorum.

    theCrimsonKing

    @Mehmet Çelebi, pişman olmazsın daha nice güzel şarkıları var.

  3. bloodshower says:

    metal müzik dinlemeye soundtracktan(lardan) başlamak nasıl bir şeydir çok iyi bilirim :D

    theCrimsonKing

    @bloodshower, nasıl başladığını duymak isterim açıkçası :D

    bloodshower

    @theCrimsonKing,

    bana çok farklı gelir bu başlama öyküsü, herkes metallicayla, panterayla, in flames’le başlarken ben need for speed most wanted soundtrackı ilen başlamışım.
    yıl 2004-2005 gibi. o sıralar bilimum gençlik şarkıları dinliyorum, ama müzikle aram neredeyse hiç yok. neyse, 4 cdlik nfs most wanted 2,5şar dan 10 liraya alınır, yüklenir. okul başlamadan 2 hafta önce başlanır ve 2 haftada biter. oyun bitmiştir ama akılda müzikler kalmıştır. hush olsun, suni clay olsun, wolfmother olsun falan hepsini aşırı sevmişimdir. hepsi aynen “limewire”den indirilir, dinlenir, fakat daha bu er kişinin bir mp3 pleyırı bile yoktur. zamanla bu soundtracktan belirgin bir kaç şeye daha çok ilgi duyulur (o zamanın ergen düşünce yapısının da etkisiyle): disturbed, avenged sevenfold, audioslave gibi gruplar çok ilgimi çekmiştir. gittiğim bir kampta, benim de anlayamadığım bir şekilde, çılgınlar gibi “blinded in chains” dinlemeye başlamışımdır. avenged sevenfold üzerinde yoğunlaşılır, çoğu şarkısı indirilir, dinlenir, hala saygı duyduğum bir müzik yapan bu gruba hayran olunur. yükselen avenged sevenfold sevgisi bende bir metal müzik ilgisi uyandırır ve bu süreç öyle başlar.

    ama şu avenged sevenfold’dan diğer gruplara açılım sürecini hiç hatırlamıyorum, cob ilen arch enemy ilen falan iyice türün içine girmiştim sanırım. cob dinlemeye başlamam da warcraft3 etkisiyle olmuştur aslında ahahaha

    sonra işte böyle heyecanlanıp sayfa dolusu yazı yazan bi insan oluvermişim, ben de farkında değilim.

    iksvayzed

    @bloodshower, mastodon blood & thunder ‘da orada olmalı. bende özellikle nfs: underground 2′de mudvayne – determined parçasıyla yoğunlaşmıştım bu müziğe. çok gaz gelmişti namussuz.

    bloodshower

    @iksvayzed,

    tabi ki vardı, yazarken aklıma gelmemiş.

    ben

    @bloodshower, Röah sitedeki dinozorlar uyansın.Metal müzik dinlemeye NFS ile başlamadım ama EA Trax olayını hep sevmişimdir. Metale başlangıç dönemim sanırım NFS 1′e denk geliyor.(Underground değil bildiğin need for speed 1)
    Bknz.
    http://www.youtube.com/watch?v=6pUgPReXA28&feature=related

    Başlangıcını hep “Caught in a Mosh” a benzetmişimdir.

    Ve dayanamayacağım evet işte bu.Hala hastasıyım.

    http://www.youtube.com/watch?v=1jpCdRM9oLs

  4. Deon says:

    Çok çabuk tüketilebilecek bir müzik yaptıklarını düşünüyorum. Tabii bu da bir seçim. Şarkı yapıları tam bir metalcore matematiğinde değil, keza yer yer iyi melodiler ve dinlenip hemen sindirilebilir şarkılar yapabilmeleri artı puan. Soloları çok klişe buldum ne yalan söyleyeyim.

    ps: Bir de 2. klipte STV den kiraladıkları çok belli olan bazı oyuncular var. O prodüksiyoun hastasıyım. Silahla kızı vurma sahnesi falan çok efsane.

    theCrimsonKing

    @Deon, sololar evet belli kalıplar üzerinde oluşmuş. Zaten var olanı yapıyorlar diye en başta belirtmiştim ama belki ilk olduğundandır hala hoş gelir sololar.

  5. ismail vilehand says:

    bana çok tırı vırı geldi bu grup. belkide metalcore sevmediğim içindir diycem ama yok yani çok sıradan.

    maya veil

    @ismail vilehand, +1.
    santos nu-metal grubu Spineshank’ı dagıtıp daha sert birseyler yapabilmek amacıyla bu grubu kurmus ancak grup ne eskı tarzından kopabilmis (album ıcınde birbirinin devamı gibi olan sarkılar-ayrıca) ne de piyasadaki diger gruplardan ayrılabilmiş. Lies in the House of Shame ile Now You’ve Got Something to Die For (kurbanı olduum lamb of god)arasındaki benzerlık.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.