# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
METALLICA – Master of Puppets
| 28.09.2010

 

Şu anda çok saçma bir şey yaptığımın farkındayım. Yok yani, olacak iş değil şu an gerçekleştirmeye çalıştığım şey. Zira “Master of Puppets”a bir “inceleme” veya “kritik” yazacak kadar kendini kaybetmiş biri değilim. Kolaya kaçtığımı sanabilirsiniz ama gerçekten de öyle bir amacım yok. Ama yapamam. Cidden.

Yenilgiyi kabul ediyorum.

————————–

Kritik başta bu şekildeydi. Bu kadardı. İki satır yazı…

Bir hafta önce yazılmış, yazının konacağı bugüne kadar bu şekilde bekliyordu. Ama yazının konmasından bir önceki gün, tekrar düşündüm.

Yazmakta olduğum albüm “Master of Puppets”tı.

“Master of Puppets”.

Adını söylemek bile farklı değil mi?

Ve ben de az da olsa bir şeyler karalamaya karar verdim. Hem okuyacak insanlara karşı saygısızlık olmaması, hem de Cliff için yaptığımız bu üç günlük anmanın anlamı adına.

Dünyanın en önemli birkaç metal albümünden biri için yazıyorum, fazla bir şey beklemeyin, elbette ki hakkını veremeyeceğim.

“Gelmiş geçmiş en iyi metal albümü” olarak anılan pek fazla albüm yok bildiğimiz gibi. Kaba bir hesapla bugüne dek on yüz bin milyar albümün çıktığı metal tarihi içinde “en iyi” olarak nitelenmek, bayağı önemli bir şey. Ancak ben böyle düşünmüyorum. Ne bu albüm için, ne de bir başkası için. Böylesine engin bir derya içerisinde tüm sübjektiflik kırıntıları bir kenara bırakılsa bile, herhangi bir konuda “en iyi”nin olduğuna, seçilebileceğine inanmıyorum. Böyle bir seçimi yapmamız adına bir gereklilik ve bu karara varmamızı sağlayacak belirli normlar da yok. O yüzden notumuzu baştan düşelim: “Master of Puppets”, metal tarihinin görüp görececeği en iyi, en önemli albümlerden biridir.

“Master of Puppets”ın bence en çok parlayan tarafı olgunluğudur. Bu albüm çıktığı sırada James Hetfield ve Lars Ulrich 23, Kirk Hammett ve Cliff Burton ise 24 yaşındalardı. İlk müzikal ürünlerini 1982′de verdikleri düşünülürse, o sırada 19-20 yaşında olan bu insanların geçen zaman içerisinde hızla geliştikleri ve yaratıcılık konusunda devasa adımlar attıkları hepimizin malûmu.

“Master of Puppets”a gelene kadarki gidişata baktığımızda, dünkü “Ride the Lightning” yazısında sambalici’nin dediği önemli bir noktayı yakalıyoruz gerçekten de. METALLICA’nın bugün gelmiş geçmiş en büyük birkaç metal grubundan biri olmasının sebebi, kariyerleri boyunca “dinlenebilir” şarkılar yapma niyetleridir elbette. Thrash metalin doğumundan sorumlu birkaç gruptan biriyken çıkardıkları “Kill ‘em All”dan tutun da, bir anda zamandaşları sayısız grubun yüzlerce basamak üstüne çıktıkları “Ride the Lİghtning”e kadar, METALLICA her zaman insanların kolay alışacağı, seveceği şarkılar yapmaya özen gösterdi. Ancak onları METALLICA yapan şey, ta o zamanki çiğ ve yırtıcı hallerinde bile bunu başarmalarıydı.

“Master of Puppets”a dönersek, karşımızda bu yükselişin, bu olgunlaşmanın ulaştığı en komple, en bütünlüklü ürünü görüyoruz. Her anlamda bir klasik olan “…And Justice For All”daki Cliff eksikliğini o albüm adına bir eksi, ya da en azından bir “keşke” olarak görürsek, “Master of Puppets” eksisi olmayan, -bence- müzikal anlamda eleştirilemeyecek ve “şu da olsaydı/şu olmasaydı”ların barınmadığı sayılı metal albümlerinden biridir. Albümdeki her rif, her solo, her vokal dizesi, albümün kült olmuş kapağı, kapağın tepesinde duran (gelmiş geçmiş en iyi) grup logosu; hepsi birer birer alınmış, metal tarihindeki yerlerine özenle konmuştur.

Son olarak da Cliff Burton’a değinelim.

Şahsen METALLICA’yı hiçbir zaman Cliff Burton’a indirgememiş bir insanım. Elbette önemli, elbette hem müzisyenliği, hem de vizyonuyla gruba çok şey katmış, gidişiyle de çok şey götürmüş bir insan. Ancak “Cliff ölene kadarki süreçte METALLICA = Cliff Burton’dır” demek bence biraz fazla kaçıyor. Evet Cliff çok önemlidir, ama METALLICA her zaman için James Hetfield ve Lars Ulrich’in grubudur. Bugüne dek iyi kötü ne yaptılarsa, başlıca sorumlusu o ikisidir.

“Master of Puppets”ta Cliff’in en etkin olduğu METALLICA albümüyle karşılaşıyoruz. Tabii ki Orion başta olmak üzere her şarkıya imzasını atmayı başarıyor artık aramızda olmayan bu güzel adam. O talihsiz kaza olmasaydı METALLICA bugün ne yapıyor olurdu bilemem elbet, ancak o zamanki hallerini görünce, Cliff Burton bugün yaşasaydı nasıl devasa bir rock/metal ikonu olurdu, sanırım hepimizin gözünde canlanıyordur.

“Master of Puppets” benim için METALLICA’nın en iyi albümüdür.
“Master of Puppets” hayatımda dinlediğim en iyi thrash metal albümüdür.
“Master of Puppets” bu müziğin gördüğü en iyi birkaç albümden biridir.

Albümün okur notu: 12345678910 (7.00/10, Toplam oy: 1,458)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
1986
Şirket
Elektra
Kadro
James Hetfield: Ritim gitar, vokal
Lars Ulrich: Davul
Kirk Hammett: Solo gitar
Cliff Burton: Bas
Şarkılar
1. Battery
2. Master of Puppets
3. The Thing That Should Not Be
4. Welcome Home (Sanitarium)
5. Disposable Heroes
6. Leper Messiah
7. Orion
8. Damage, Inc.
  Yorum alanı

“METALLICA – Master of Puppets” yazısına 154 yorum var

  1. Hakan says:

    Şu albüm ile benim ruhum sizin ruhunuzun önünde diz çöker.

  2. Ufuk says:

    işte bu noktadan sonra james’in sesi yavaş yavaş iyi çıkmaya başlıyor. beste süreci olgunlaşıyor (üzerinde düşünerek yazılmamış ya da rifleri bir anlık gazın eseri gibi duran bir şarkı bile yok). cliff’in basları bir önceki albüme göre daha iyi duyuluyor. herşey yerli yerinde. bence de metallica’nın zirveye en çok yaklaştığı nokta. ah be puppets kardeş. mükemmel olmayan sadece 1-2 yerin var, onların üzerinde biraz daha çalışılabileydi, benim de gözümde gelmiş geçmiş en iyi metal albümü olacaktın. o yüzden sana puanım 9,5 kanka.

    Berca B.

    @Ufuk, abi yanlış anlama da o 1-2 yeri acayip merak ettim. Ben yıllarca hiçbir yanlış bulamadım şu albümde, kim nereyi güzel bulmuyorsa hakkaten bilmek istiyorum.

    Ufuk

    @Berca B., beni biraz rahatsız eden 3 yeri var.

    biri disposable heroes, aslında şarkının hastasıyım (aşırı zevkli) ama sakız gibi uzatmışlar be kardeşim. sonu biraz daha kısa (belki 7 dk civarında) tutulabilirdi. ha şimdi bitti ha bitecek diyorsun, sen dedikçe inadına bitmek bilmiyor. ama asıl mesele bu şarkı değil.

    ikincisi leper messiah’ın içine eden esas riff. bir şarkıyla böyle uğraşmışsın, güzelim bridge’ler güzelim sololar yazmışsın ve üzerine ancak bu kadar sıradan bir ana riff olabilirdi. resmen parçanın değerini düşürüyor. ama mevzu bu şarkı da değil.

    üçüncüsü de “orada olmaması gereken şarkı”, the thing that should not be. yani battery’le deli gibi girmişsin, üstüne mop’la duble yapmışsın. bir sonra da sanitarium var. sen niye gider araya downtune edilmiş ttsnb’yi koyup atmosferin içine edersin ki? üstelik sıkıcı tekrarlar var. tek başına şarkı olarak yine güzel bir parça ama albümde biraz teyzemin sakalları hesabı kaçıyor.

    tabi bunlar benim görüşlerim, başkasını bağlamaz.

    masteroforion

    @Ufuk, The Thing That Should Not Be en sevdiğim Metallica şarkıları arasındadır ya, hele o kısa ama gerilim müziği tarzı solosunu Kirk’ün en iyi işlerinden olarak görüyorum ben. Bi de özellikle Shadow Over Innsmouth atmosferini ciddi anlamda yaşatmış şarkı, Lovecraft tarzı bunaltıcı bi durum var o şarkıda, hastasıyım :))

    Ailenizin Trolü

    @masteroforion, aynen +1

    Ahmet Saraçoğlu

    @Ufuk, ben de albümü ilk dinleyişimde en çok puppets’a ve leper messiah’a vurulmuştum. o aksak gibilik beni benden almıştı. hala da hastasıyım bıkmadan dinlerim.

  3. fırat says:

    harika bi kritik olmuş. Okurken tüylerim diken dken oldu ve gerçekten de söylemek istediğim herşey sanırım söylenmş.

    Teşekkürler ahmet saraçoğlu.

  4. masteroforion says:

    Sitede okuduğum en iyi kritiklerden biriydi. O bas kaydıyla okurken hele..

    Tarif etmesi zor gerçekten, hayatımda en çok anlam yüklediğim, en önemli şeylerin başında geliyor bu 8 şarkılık zaman dilimi

  5. Exorsexist says:

    “sen de mi saraçoğlu” halbuki saatlerdir masteroforion ile saatler süren cebelleşme sonrasında az çok uzlaşmıştık haha.
    herneyse bu albüm nedense bana 2 bölümü varmış gibi geliyor. ilk 4 şarkı epik bir yol izlerken sonrasında kafa göz dalmaya geçiyor. kötü olan tek şey ise konseptle uyuşsa da albüm kapağı.

  6. Ertuna Yavuz says:

    samimi, lafı uzatmayan, mükemmel bir yazı. bu albüme de böylesi yakışır. sadece bu albümü dinleyip seven birinin anlayacağı şekilde yazılmış, böyle bir albümü anlatmanın da zaten hiç anlamı yok. kağıt üstünde mürekkep. dinlemeyen dinlesin.

    bu arada ride the lightning albümüne düşünmeden 1 puan verenler yirmili yaşlarında ne yaptılar, ne başardılar merak ediyorum.

    actIII

    @Ertuna Yavuz, 31 çektim bol bol.

    Ertuna Yavuz

    @actIII, aferin sana. hayranlık duyulası bir insansın.

  7. Burak Canik says:

    sitede okuduğum en iyi kritik değildi fakat saracoğlu’ndan kaynaklanan birşey yok bu albüm hakkındaki en iyi kritik herkezin kendi deneyimleridir bence. albüme de 10 u basarım (ajfa > mop ama mopunda eksiği yok). grubu cliff’e indirgememe bölümüne %100 katılmakla beraber cliffsiz metallica’nın da metallica olmadığını (ajfada cliff’in bulduğu riffler kullanılmış bildiğim kadarıyla o sayılmaz) belirtmek isterim.
    Just Call My Name ‘Cause I’ll Hear Your Scream!
    Master! MASTER!

    masteroforion

    @Burak Canik, Sadece To Live is To Die’da Cliff’in emeği var

  8. Burak Canik says:

    ulna hayvan heriflere bak ya… şu albüme 8 in altında (ulan aslında 10 vermeyene dicektimde neyse yobazlık olmasın) verenin ben ta… ulan bari buna yapmayın ya MASTER OF PUPPETS’A YAPMAYIN BARİ! bundan sonra anketlere kim ne vermiş adını yazsın yeter. bi takım “anonim” kaliteli müziğe alerjik puştlar bilerek 1 basıyor şu albümlere deli oluyorum. ömrünüzde şundan iyi kaç albüm dinlediniz allah aşkına. küçükken kafa üstü düşürmemek lazım çocukları…

    27.09.1986

    @Burak Canik,sen sitede yenisin galiba? slaughter of soul’a 1 basan adamlar vardı…neyse ki şimdi hak ettiği yerde.ohhhh!!

  9. Exorsexist says:

    ben ne zaman oy vermek istsem sen verdin elleşme tarzı tehtidler savuruyor. çerezleri mi silmem gerekiyo?

    Ahmet Saraçoğlu

    @Exorsexist, yeni konan albümlerde öyle bi şey dememesi lazım. hiç rastlamadım daha önce. ama öyleyse cipsleri çerezleri silmeyi dene bence de.

  10. Blakkheim says:

    Grup logosunu geçtim, dünyadaki herhangi bir logodan bin kat daha güzel bu logo. Master of Puppets da hayatımda dinlediğim ilk metal albümüydü. Mal gibi kalmıştım Battery’nin introsundan sonra. Bu kadar hızlı nasıl olunur, bu jilet gibi sesler nerden geliyor, bu ses nasıl bir yaratığa ait, şu arkadan bom bom diye sesler geliyor oha bunlar ne güzel diye. Yaş küçük tabi anca bu kadar anlamıştım o dönem. Sonradan anladım bu albümün dünyanın en iyi 2 metal albümünden biri olduğunu. O ikinci albüm de herkese göre değişen bir tane alternatiftir benim gözümde, master of puppets ise sabittir.

  11. baldur says:

    gelmiş geçmiş en iyi heavy metal albümü.

    Chuck Reis

    heavy metal?

  12. Sambalici says:

    bir Metallica fanboyu olarak değişik bir şey yapıp Metallica’nın bu en iyi albümüyle ilgili sevmediğim şeyleri yazmak istiyorum, ters bir insanım evet:

    -The Thing That Should Not Be: en sevmediğim Metallica şarkısı, sevmedim sevemedim hatta nefret ettim. Cliff kusura bakmasın artık.
    -Disposable Heroes: patakütebamgüm girişine rağmen gereksiz uzun geliyor bana, kafam şişiyor bir yerden sonra.
    -Leper Messiah: bu şarkıyı da çok beğenmiyorum, fazla ruhsuz geliyor.
    -Damage, Inc.: bu şarkı da bana Battery’nin sanayide üretilmiş çakması tadı veriyor.

  13. Burak Canik says:

    bi sonraki yorumunda master of puppets’ın rifflerini gereksiz buluyorum, orion daki baslar boktan, sanitarium ruhsuz falan yazmandan korkuyorum açıkcası. nasıl fanboysun arkadaş :D damage inc. metallica’nın yaptığı EN THRASH şarkıdır yani yuh…

  14. ben says:

    10. yazıyla “on”.

  15. enver yılmaz says:

    3. The Thing That Should Not Be
    4. Welcome Home (Sanitarium)
    5. Disposable Heroes

    en güzel (kime göre, bana göre) metallica şarkıları.

  16. Gökhan Atalay says:

    Master, master,

    Where’s the dreams that i’ve been after?

    Master, Master,

    Promised only lies….

    10, ON.

  17. Gökhan Atalay says:

    Bas kaydi mukemmel otesi…

  18. gökhan atalay sen bizim ilkokuldan gökhan atalay mısın ya?
    bu arada albüm süperdir, ne söyleyeceksin başka

  19. Gökhan Atalay says:

    Cenk, Herhalde ilkokuldan Gökhan Atalay’im. Bir bu siteyi takip ediyorum bir de seninkini zaten. Facebook’a filan girmemissin ne yapayim senle haberlesmek icin bloglari takip eder olduk. :))

    Albüm…Master of Puppets…BUDUR!

    cenközmercan

    @Gökhan Atalay, abi blog’da denk gelmek ne tesadüftür ya :)olaya bak, facebook’a girmedim zamanında artık da çok geç kaldım sanki hehe

  20. Ahmet Saraçoğlu says:

    Welcome Home demişken, James eskiden (alkol kullanırken, daha bi piçken) konserlerde sürekli fuck derdi bilirsiniz. konuşurken, şarkı içinde vs, welcome home’da da “reaching out agaaaaain, reach motherfucker!” falan derdi o geçişte, ama rehab’den sonra uslandı, “reaching out agaaaain, come on you guys!” falan demeye başladı. eski james daha bir iyiydi lan.

    Gökhan Atalay

    @Ahmet Saraçoğlu, evet artik demiyor mu ya? Ben hala “fuck”li James’i bilirim. Koskoca James’i bile evcillestirmisler.

    Ahmet Saraçoğlu

    @Gökhan Atalay, bi texas konser kaydı vardı bende. 10 dakikalık bi konuşması vardı. arkada lars’la jason fon müziği yapıyolar, bu da bi yandan içip bi yandan saçmalıyo. orada manyak küfrediyodu mesela. bira içip millete tükürüyodu falan. hey gidi.

    Ufuk

    @Ahmet Saraçoğlu, aile babası..

    burak canik

    @Ahmet Saraçoğlu, osurmalar geğirmeler gırla hehe o kayıt binge&purge demiydi yoksa bi bootlegmiydi acep bi bakıyım tekrar buliyim

  21. ali ihsan balı says:

    bi load kaldı geriye. onu da ekleyin de tamamlansın metallica.

    Berca B.

    @ali ihsan balı, geliyor. Aslında daha önce gelmesi gerekiyordu, suçlamaları kabul ediyorum

    ali ihsan balı

    @Berca B., hastasıyım o albümün. anketteki oyların neredeyse hepsini ben verdim. :)

  22. Mardukcan says:

    Cliff Burton gibi kişilikler yaşlanmadan ölür genelde. Bizim gibi sığırlarda 80 sene yaşar bok var sanki

  23. ihsan says:

    Master of Puppets kritiğinin altında gereksiz olacak ama söylemeden de edemeyeceğim: Bence gelmiş geçmiş en iyi thrash metal albümü Reign in Blood’dır. Master of Puppets’sa thrash’in üstünde birşey, sınıflandıramadığımdan heavy metal olarak adlandırayım gitsin, bence gelmiş geçmiş en iyi albümdür sert müziğe dair.
    Evet the thing that should not to be biraz “sönük” kalır kimilerince ya da damage inc. “sıradan”dır böyle bir albüm için. Ancak albümü efsaneleştiren etkenlerin başında konserlerin orospusu haline gelmiş 3 Master of Puppets şarkısının yanına gelen 5 şarkınında mükemmel tamamlayıcılar olması. Disposable heroes’u konserde ya da albümden ayrı tek başına dinlediğinizde pekde tat alamazsınız, o bütünleyici duygu Battery’nin akustik introsuyla gelir disposable heroes’u dinlerken başka hal alır. Belki milletin mükemmel olarak nitelediği albüm baştan sona Master of Puppets(şarkı olan) gibi şarkılardan oluşan bir albümdür. Ama Master of Puppets’da bir tane!

    Blakkheim

    @ihsan, belki spesifik olarak master of puppets için değil ama, genel olarak bazı şarkıların albüm içerisinde dinlenildiğinde keyif verdiği konusuna kesinlikle katılıyorum. Çok yerinde bir tespit.

  24. ozzkan says:

    Bütün medeniyetin yarattığı ortak kültür mirasına denk bir albüm .

  25. taake says:

    sadece master of puppets yeter bu albümde askerde dinlemiştim bunu gizli gizli kuklaların efendisi tam da bizi askerleri anlatıyordu ahhhhhhhhhhhhhhhhh ahhhhhhhhhhhh

  26. Kıvanç says:

    bu albümün fazla abartıldığı düşücesindeyim. ama bas gitarın konuştuğu albüm bu olsa gerek.

    Yiğit Yılmaz

    @Kıvanç, utanmasam az bile övülüyo derim de…demicem

    Burak

    @Yiğit Yılmaz, ben utanmıyorum, az bile övülüyo.

    XRacer

    @Kıvanç, bence de AJFA en iyi albümleri, ama bu albümün de aşağı kalır yanı yok. AJFA daha agresif, kendi çapında, soğuk yani ingilizce tabiriyle cool bir havaya sahipken bu albüm biraz o tadı veremiyor gibi. belki de prodüksiyona taktığımdandır.

    Ayrıca albüm prodüksiyonu, böylesine iyi bir albüm için kötüdür bence.
    Zira özellikle Orion şarkısının bas seviyesi kesinlikle olması gereken seviyede değildir. Yani basın konuştuğu albüm değil,basın fısıldadığı albümdür.
    Ya da bateride kick sesleri filan güme gitmiş (Orion’ın sonunda Lars’ın twin pedal gittiğini GH oynayarak öğrendim mesela)
    Eleştirecekler lütfen önce Enter Sandman albüm versiyonunu ve kayıt aşamasını dinlesinler. Gerçekten bu albüm, Black album kadar iyi bir prodüksiyonu hakediyordu bence. Tabii grup elemanlarının da bunu istediğini biliyorum ama o zamanki maddi imkanları düşünüldüğünde bunun olmayacağı da belli. Şu anda elemanların parası da var :D ve bir remasterı hakediyor bence, ama remaster edilince eskiyle aynı tadı verecek mi bilemiyorum.

    illuminati

    @Kıvanç, kesinlikle.

  27. illuminati says:

    Disposable Heroes hastası evrende bir tek ben varım sanırım.

    burak canik

    @illuminati, bir sürü insan var ahbap emin olabilirsin :D BACK TO THE FRONT!

  28. ozan akis says:

    oha arkadaş şu albümün puanı 7.96, çete falan var işin içinde sanırım..

  29. summopeople says:

    4.83/10, Toplam oy: 452 …

  30. abi nasıl 4.83 olur ya el insaf diyorum

  31. Guinan says:

    nesilden nesile geçiyor bu 1 puan verenler!

  32. nmemot says:

    1verenlerin ergen psikolojisiyle bir halt yaptıklarını sandıklarını düşünüyorum…

  33. illuminati says:

    bu albümün Metallica’nın en iyi albümü sayılmasının sebebi kesinlikle kolay dinlenebilir olmasıdır. Bence Metallica’nın en iyi albümü çok bariz bir şekilde …And Justice for All’dur. Neyse, bu albüme abartıldığı için notumu düşük vermek gibi bir salaklık yapmayacağım, 8/10.

  34. XRacer says:

    4.48 verenlerin, hangi kafayla verdiklerini gerçek anlamda merak ediyorum. Sırf sonraki albümlerinde bozmuş bir gruba olan nefretini, bu albüme 1 vererek mi çıkarıyorlar diye düşünüyorum.

    İnsanlar bir şeyi sırf “en iyi” kabul ediliyor diye sevmek zorunda elbette değil ama oturup objektif olarak baktığınızda bu albümün iyi düşünülmüş, iyi bestelenmiş bir albüm olduğunu da kabul etmelisiniz.

    demir bakire

    @XRacer, albüm notu takıntısı acayip saçma bişey, sadece albüm notu değil albüm kritikleri de saçma ve gereksiz bence

    Rotten Angel

    @XRacer, Master of puppets’dan sonraki albümlerde metallica bozdu diyeni de ilk defa duyuyorum. Hatta bence dave mustaine ayrıldığında metallica bozmuştu…

  35. emre says:

    ben nedense ride the lightning albümünü bu albümden daha çok seviyorum. acaba benim gulaklarda problem mi var nedir:)

    illuminati

    @emre, bence de o daha iyi bariz bir biçimde. Bu fena abartılıyor. Her türlü Justice ezer ikisini de bence.

  36. nmemot says:

    bu albüm 4.48 puan alıyorsa oy verenlerin bir çoğu ne dinliyor merak ediyorum.ha beğenmiyorsun okuma girme kardeşim bu hınç niye? Sırf 1 vermek için tıklıyorsun

    Avcı

    @nmemot, işte böyle dene dene albümün notları düşüyor ya.bunlara hiç takılamayacaksınız.

    nmemot

    @Avcı, sende haklısın kardeşim aslında ama bu albümede 4.48…

    blackroseimmortal

    @nmemot, ben de sevmiyorum albüm notlarına saldırılmasını ama “ha beğenmiyorsun okuma girme kardeşim” ne demek??? çok yanlış bişey bunu bitek sen yapmıyosun o yüzden sözüm bi tek sana değil yanlış anlama…

    illuminati

    @blackroseimmortal, bence de, bu düşünce yüzünden herhangi bir albüm sayfasında beğenmeyenlere direkt saldırılıyor. Mesela atıyorum ben Nevermore çok severim. ‘Hiç sevmiyorum.’ diyen birine hayatta saldırmam, önce bir sorarım ‘Kardeşim nesini beğenmiyorsun?’, adam yorumlar, konuşuruz, bir şeyler paylaşmış oluruz. ‘Defol git ulan müzikten anlamıyon bari konuşma!’ demenin hiçbir yararı yok.

  37. _BlaCkeneD_ says:

    Bu albüm Thrash Metal için bir ganimettir lan. Ha en iyi Thrash albümü mü? Değil. Extreme Aggressin, Bonded by Blood, Reign in Blood gibi albümler varken onu demek zor. En iyilerinden biri diyelim biz bu albüme. Ama bak aradan yıllar geçti ben hala bu albümden aldığım tadı yukarda saydıklarımın hiç birisinden alamıyorum. O nasıl riffler, o nasıl gitar tonu, o nasıl gaz atmosfer, o nasıl müzik ziyafeti. Orion isimli müzikal şölene değinmiyorum bile. 10 numara bi albüm lan bu. Metallica ergen grubu di mi? Defol git aşşağılık herif. Metallica ya saygın yok bari rahmetli Cliff e saygın olsun lan. Bak gene tepem attı.

    blackroseimmortal

    @_BlaCkeneD_, “Metallica ergen grubu di mi? Defol git aşşağılık herif.” ağzına sağlık, hepimiz ergenken metallica dinledik ama 30 yıllık efsane metal grubuna da ergen grubu demek adamlığa sığar mı ulan (atarlandım birden)!!!

  38. ozzy_911 says:

    Albüm ile ilgili arşivlik bir materyal:

    http://i.imgur.com/DFJb7.jpg

  39. blackroseimmortal says:

    Overrated ama burda diil :) 9/10…

  40. Erol Toksoy says:

    Yenilgiyi kabul ediyorum kısımına kadar katılıyorum. Gerisini okumadım zaten haddimize değil bunları tartışmak.

  41. Junkie Ghoul says:

    sanki allah’tan ayetle indirilmiş gibi anlatılan bir albümün yüzde yüz KUSURSUZ olması gerek. Ama bence kusurlu olan konular:

    1- James’in yetersiz, ince ve henüz çiğ vokali
    2- Lars’ın orta karar ile vasat arası giden performansı
    3- The Thing That Should Not Be

    saklanan saman

    @Junkie Ghoul, offf çok marjinal oldun ama şimdi herkesin kusursuz gördüğü bişeyde kusur bularak yahu. karizman öyle bir coştuki yani off off hastayım sana.

    in the court of the crimson king

    @saklanan saman, hahahah bu albüme kusursuz diyen lağım metalcisi kaldı mı yahu? ajfa kusursuzdur.. bu albüm 8.5-9 alır.

    saklanan saman

    @in the court of the crimson king, ajfa’da bass olmaması başlı başına kocaman bir kusurdur hafız. bir albümü sadece nota yığını olarak görme. herşey sadece müzik ve rifflerin kalitesi falan değil bir ruh var ortada.

    in the court of the crimson king

    @saklanan saman, ama davula ve bestelere bakarsan da arada-bana göre- büyük fark var.

    Junkie Ghoul

    @saklanan saman, metallica’nın hiçbir albümü kusursuz değil. ama AJFA en kusursuza yakın olanı. enstrüman hakimiyeti tavan boyutta, james’in en nefret dolu vokali mi desem, lars’ın baterisi mi desem bilemedim. bass olmaması tamamen grubun tercihi, yoksa bass da olsaydı thrash metal tarihinin en iyi albümü bile olurdu

    Blakkheim

    @Junkie Ghoul, Albümü çıktığı gün dinlemiş olsaydın da böyle konuşur muydun?

    nmemot

    @Junkie Ghoul, James in sesi konusunda haklısın Lars ın bateristliği tartışılır ama bu albüme gidebilecek son noktadaki bir tonlama ve yazılmış davul riffleri black metal ritimleri gibi gereksiz hız ve saçmalık dolu değil. The thing Should not be Welcoma home çakması gibi dursada güzel bir parça

    Junkie Ghoul

    neden hemen saldırıya geçtinizki :)

    bu albüm mükemmel, o saydığım 3 nokta dışında herşey 4 4lük. ama işte kusursuz değil, bunu demek istedim. gaza gelmeyelim. mop domaltır, ajfa siker!

    hen

    @nmemot, çakması mı? oeh.

    necati

    @nmemot, gelen geçen black metale sataşıyo ya. http://galeri.uludagsozluk.com/r/beyler-157262/

  42. heat says:

    adı efsaneye çıkmış albümlere söz söyletmeme hastalığı kendini yine göstermiş

  43. SeventhSon says:

    bebe belik yine doluşup albüm notu trollemiş. ne boş adamlar var ya. oturup, 500 küsür oya sahip albümün ortalamasını düşürmek için saatler harcıyo millet.

  44. junkman afatsum says:

    bu oy ne ya gerçekten şok oldum aklında zorunmu var kardeşim metal dinleyipte bu albüme 1 vermek insafsızlık olur beğenmiyorsan alta yaz tartışalım varya bu mustaine çetesinin bence işi çok örgütlüler bu albüme bu notlara dşürmek ancak böyle bişey gerektirir

  45. Echoes says:

    O değilde okur notu 4.73 şu an ?

    Echoes

    @Echoes, İnsan bi okur dimi herkes şikayet etmiş zaten.Bravo Echoes..

    Junkie Ghoul

    @Echoes, gollum terk

  46. Metalium says:

    Lars’ın bateristliğine, hele ilk 3 albüm için laf eden arkadaşların müzikal bilgisinden şühe ederim. Sempatik herif olmayabilir ama bu albümün çıktığı yıllarda çaldığı davulu memleketimizdeki metal camiasında çalabilen bir nebî yoktu. İsteyen abilerine ya da babalarına sorabilir.

    rust in peace

    @Metalium, eet kardeşim ya çok haklısın lars bikere bateristlerin gülüdür gülü o titrek duruşu ve zillere kullanma fobisiyle gözümde ayrı yer tutan bir baterist

  47. Gereksiz biri says:

    @Metalium
    Hocam ben mi duyamadım yoksa diye sordum kendime ama şu albümde bateri adına ne var Allah aşkına. :) Bateristlerin iyi ya da kötü olmasını o zamanlar Türkiye’de bateri çalan(mayan) kişilere göre mi endeksliyoruz.Kişisel görüşümdür sıradan bir bateristtir.Sıradan derken hani Thrash Metal bateristlerini ortalamaya vursak Lars’ıda bir yere koysak orası orta kısım olur sanırım.O dönemler Thrash camiasında Slayer’da Dave , Dark Angel’da Gene , Coroner’da Marky , Artillery’de Carsten , Watchtower’da Rick bence ayakta alkışlanmayı hakeden bateristler.

    Kemal

    @Gereksiz biri ve @Metalium

    ben (ve aslinda bir cok kisi) Lars in davulculugunun 4. albumde tavan yaptigini dusunuyorum. Belki teknik ve hiz olarak donemin Hoglan ve Lombardo gibi bateristlerinden cok geride olabilir, ama Justice deki davul partisyonlari ve sarkilarin icine yedirilislerini ben bu gune kadar cok az metal albumunde gordum.

    Metalium

    @Gereksiz biri ve @Kemal;
    MoP’taki davullarda ne mi var? Davulu ve yazılmış davul partisyonlarını, tabii ki o zaman buralarda davul çal(amay)anlara göre belirlemiyoruz, o yerel(!) bir örnekti ama belirttiğim yıllarda, ki sene 83-85′lerden yani hemen hemen 30 yıl öncesinden bahsediyoruz, yalnız buradakiler değil, saydığın adamlar da dahil hiçbir davulcu Thrash’de Lars gibi yaratıcı değildi. 30 yıl önceyi 30 yıl önceyle karşılaştırın lütfen, çünkü davul tekniği o zamandan bu yana çağ atladı.(Bu arada, o yıllardaki diğer favorim Lombardo’nun süratine lafım yok, ama tekniği 30-40 milyon dolar kazanıp davulu s.klememeye başlamadan önceki Lars’ın 90′a kadarki halinden geridedir.)AJFA birkaç parça hariç benim sevdiğim bir Metallica albümü değildir, ama oradaki davulların Lars’ın maksimumu olduğuna kesinlikle katılırım, o ayrı…(Bu arada o yıllarda bu ülkede Metallica’yı ilk dinleyenlerden olduğumu ve 85-91 arası davulda çeşitli metal gruplarında 20 kadar konser verdiğimi de ayrıca yazmış olayım. Yani davula ilgim vardır biraz, o nedenle uzattım biraz bu konuyu, kusura kalınmaya…)

    Gereksiz biri

    @Metalium, Oha kaç ay sonra yeni gördüm bunu.Hiç biri davulda Lars kadar yaratıcı değildi!?Ama şu partileri şarkıya yedirme kısmına katılırım tabii.Ama Lars’ın o adamlardan taşaklı olabilme ihtimali çok zayıf bence :) .Zaten o insanları sayarak belli bir tarihi değil belli bir dönemi söylüyorum ki bunuda 80-90 arası olarak açabiliriz.Mesela Coroner’ın “R.I.P.” albümünü dinledikten sonra bu albümün bateri olayları bana epey sıradan geliyor.Tabii burada iyi olanı nasıl değerlendirdiğimize de bağlı bu durum.

  48. Erşah says:

    En iyi Metallica ve Heavy – Thrash Metal albümü. Baştan sona bir şaheser. Uzaylılar bu dünyaya gelip de “ne dinliyordunuz” diye soracak olurlarsa Powerslave ve Master of Puppets albümlerini vereceğim.

    up to irons

    @Erşah, Ayrıca ben bu albümü yaların !

  49. atoutlemonde says:

    battery ve master’a laf yok, the thing that should not be anlamı gibi olmaması gereken bi şarkı, disposable heroes bana göre kirk’ün en iyi sololarından birini barındırıyor, orion’u da arkana yaslan, gözlerini kapat ve dinle…9/10

  50. MakeMeSpinn says:

    Kritik te en iyinin seçilemeyeceği yazılmış ama bence Master of puppets Metal dünyasının şüphe götürmeyecek şekilde en iyi albümüdür.

    Biraz düşünün, bu albümü hangi albümle kıyaslayabilirsiniz ki?

    atoutlemonde

    @MakeMeSpinn, albümün değerini düşürmek için söylemiyorum ama Rust in peace, And justice for all ve pek adı geçmese de Testament’ın The legacy albümleri fena halde kapışır.

    Baybora

    @MakeMeSpinn, O sorunun bir cevabı var ve bunu sen de biliyorsun. *dramatik müzik*

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.