# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
SLAYER – Christ Illusion
| 31.03.2009

“derin bir nefes al…”

2006′nın metal dünyasında verimli bir yıl olduğunu görmemek için, ya bu müzikle ilgilenmemeniz, ya da önceliklerinizin farklı olması gerek. Şöyle bir bakıldığında, her türden sayısız grup oldukça sağlam albümler çıkardı şu geçtiğimiz bir yıl içinde. Ancak bu albümlerden bir tanesi, gerek albümü yapan grup, gerekse son yıllarda tekrardan yükselişe geçen thrash metal adına gerçek bir zafer anıydı.

Özellikle “Divine Intervention” sonrasında çoğu hayranının istemediği bir yola sapan Slayer, şahsen pek çekici bulmadığım “Diabolus In Musica” ve “God Hates Us All”un ardından, orijinal kadrosuyla çıkardığı “Christ Illusion” ile gerçek bir başyapıta imza attı. Dave Lombardo’nun gruba dönüşündeki materyalist sebepler ne orandaydı bilemeyiz, ama sonuçta Slayer’ın geri dönüşü, diğer pek çok grupta görülen göstermelik bir “tekrar toplaştık, aklınızı almaya geliyoruz” olayı değildi.

Bildiğiniz gibi daha albüm çıkmadan, sadece kapağıyla bile olay yaratmıştı. Grubun tavizsiz tavrını bilenler için bu gayet doğal bir şeydi. Grubun din karşıtı yaklaşımının doruğa çıktığı bu albüm, seksenlerde Amerika’da görülen sansür ortamında belki de bu kadar kolay çıkarılamazdı. Bugün bile, grubun konserlerini yasaklamaya niyetlenen sivil toplum örgütleri olduğunu, albümü satmayı reddeden müzik dükkanları olduğunu biliyoruz. Ancak bildiğim kadarıyla böyle bir yaptırım uygulamayı başaran birileri henüz çıkmadı. Sonuçta adı geçen grup Slayer’dı; herhangi bir konuda, herhangi bir kitlenin tepkisini çekmemesi düşünülemezdi.

Açıkçası benim albüme dair büyük umutlarım yoktu. Lombardo’nun dönüşü mutlaka bir şeylerin değişmesini sağlayacaktı ama bu kadar büyük bir değişimi sanırım çok az kişi bekliyordu. Albüme baktığımızda, çoğumuzun yaşından büyük bir süredir müzik yapan bu adamların sanki ilk günkü heyecanlarını geri kazandıklarını görüyoruz. Ancak burada güzel olan şey, grubun bir çay bahçesinde toplaşıp “abi gelin biz bi köklere dönelim” dememiş olması. Burada köklere dönüşü değil, topraktan dışarı fışkıran köklerden çıkan yeni tomurcukları görüyoruz (benzetmeye gel).

Grup elemanlarının “God Hates Us All”dan sonra, uzun zamandır almadıkları farklı bir ilham aldıkları kesin. Bu elemanlardan Şilili olan ve beyaz sakallarıyla artık bir dede kıvamına gelen Tom Araya’nın insanın içine işleyen nefret dolu sesi, zaten sert olan sözlerin daha da güçlenmesine ve gerçekçilik kazanmasına neden olmuş. Araya’nın uzun yıllar sonraki en sağlam performansını ortaya koyduğu apaçık ortada. Müzisyen olmasaydınız ne olurdunuz sorusuna muhtemelen TIR şoförlüğü diye cevap verecek olan azman insan King ile sarı saçlarından sen suçlusun dedirten yılların asker pantolonlusu Hanneman’ın da, Araya’dan aşağı kalır yanları yok elbet. Bu ikilinin parmaklarından çıkan gayet canlı ve tok gitar tonu ile özellikle sololarda hissedilen kaymak gibi sound, dinlemeye doyulmaz bir ses duvarı oluşmasını sağlamış. Parçaların çoğunun sözünü ve müziğini yazan King, bu albümde adeta devleşmiş. Nefreti hiç geçmesin diyor, kendisini gıdısından öpüyoruz –ve kaçıyoruz. Kaçarken yolda rastladığımız Hanneman da her zaman olduğu gibi King’in kaotik tarzıyla kontrast oluşturan şeker gibi sololarıyla albümün daha da renklenmesine katkıda bulunmuş. Tabii benim için Jeff’in albümdeki en büyük artısı, “Jihad” gibi bir şaheseri bestelemiş olması. Bu konudan az sonra daha kapsamlı olarak bahsederiz.

Son olarak söz etmek istediğim grup üyesi ise, “Christ Illusion”ı “Christ Illusion” yapanların başında gelen, daha “Flesh Storm”un ilk notalarıyla “oh be dünya varmış” dedirten Dave Lombardo. Dünyanın en iyi atak yapan davulcusu olan Dave, artık genç sayılmayacak yaşına rağmen olağanüstü bir geri dönüş yapmış ve her şarkıda, her rifte, albümün her anında döktürmüş. Grubu izlediğim İstanbul ve Vancouver konserlerinde biraz tutuk görmüş olsam da, albümde asla şikayet edilemeyecek bir güç gösterisi ortaya koyan Dave, eminim ki pek çok Slayer severin de masayı dişlemesine, sağa sola vurma ihtiyacı hissetmesine neden olmuştur.

İsterseniz grubun çetelesini ve derinlikte kalan sırlarını fazla deşmeden –ki konuşursam Türkiye ayağa falan kalkmaz, albüme geçelim diyorum.

Albüm, önerisinde haklılık payı bulunan “derin bir nefes al…” dizesiyle başlayan ve “War Ensemble” tadları içeren “Flesh Storm”un şok eden hızı ve agresifliği ile açılıyor. Daha en baştan bir “ne oluyoruz?” hissiyatının oluşmasına neden olan şarkı, adeta uçak kalkarken tepede yanan kemerlerinizi bağlayın sinyali gibi bizi koltuğumuza çiviliyor ve seksenlerin sonuyla doksanların başını kulaklarımıza dolduruyor. Kerry King’in hala bu kadar yaratıcı ve kulağa taze gelen rifler yazabilmesi, thrash metal sevenler için gerçek bir lütuf. Hızlandırıldıklarında gayet death metal olabilecek yapıdaki şarkılar, bahsettiğim bu agresifliğin de göstermelik olmadığını kanıtlıyorlar. “Catalyst” ortamlara “Seasons..” havalarını getirirken, “Skeleton Christ” ise muhteşem nakaratıyla albümün “her şarkısı güzel albümler” listesine girmesine önayak oluyor.

Albüm çıkmadan konserlerde çalınmaya başlayan iki şarkıdan biri olan “Eyes Of The Insane”, lanetli havası ve basit olmasına rağmen hit potansiyeli taşıyan yapısıyla dikkat çekerken, izninizle bir sonraki parça için ayrı bir cümleye geçme gereksinimi duyuyorum.

Grubun kendi inancı dışında bir inanç sistemini benimsemiş tüm dış dünyaya savaş açan radikal İslamcı bir mücahitin ağzından yazdığı “Jihad” şarkısı, gerek insanın kanını donduran gerçeklikteki sözleri (“kulelerini yeryüzünden sileceğim”), gerek de duyulduğu anda titreyip kendinize gelmenizi sağlayan müziğiyle (mesela 1.49’da giren ve Tom’un tüyler ürpertici vokal uyumuyla salya akıttıran olağanüstü rif), bu yıl içinde çıkan tüm albümlerdeki tüm şarkılar arasından beni en çok etkileyenlerden biri oldu. Diyecek kelime bulamadığım bir yaratıcılık ve besteleme timsali. Hayvansın Slayer.

Yine seksenler havasını taşıyan ve her biri ayrı bir gaza gelme demonstrasyonu olan “Consfearacy”, “Catatonic” ve “Black Serenade” (sonuncusu çok kişinin albümdeki favorilerinden) ile son iki şarkıya gelmiş oluyoruz. Bunlardan ilki albüm çıkmadan Slayer’ın sitesinde dinleme şansını yakaladığımız ve grup için adı gibi bir kült olma potansiyeline sahip “Cult”. Slayer nedir, thrash metal nedir, sert söz nasıl yazılır, geleneksel thrash metal kalıpları hiç deforme edilmeden nasıl modernize edilir, hepsini bu şarkıda görmek mümkün. Zaten bu yazıyı okuyorsanız, bugüne dek albümü dinleyemediyseniz bile en azından bu şarkıyı mutlaka duymuşsunuzdur. Grubun önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum.

Son sırada ise grubun albüm öncesinde “daha önce Slayer’dan hiç duymadığınız bir şey yaptık” demecinin sebebini anlamamızı sağlayan “Supremist” var. Bunun ne olduğunu da şarkıyı kırkıncı saniyesine kadar dinleyen herkes biliyor tabii. Genel olarak da Dave’in perküsif bir cezalandırmasına (hö?) sahne olan şarkı, bu hayvanlar gibi albümün aynı düzeyde bir kapanış yapmasına neden oluyor.

Grubun birbirinden güzel üç fotoğrafının yer aldığı (özellikle ormanlı olan mükemmel) ve ellemesi çok zevkli (mmm..) bir kağıt kalitesi olan baskısıyla dikkat çeken albüm kitapçığı da, tam olarak müziğin verdiği havayı pekiştirmesi amacıyla tasarlanmış. Albümü alıp jelatinini açtığınızda -ki ben albümü yurtdışında piyasaya çıkmadan 4 gün önce el altından aldım; muhtemelen dünyada albümü ilk alan birkaç kişiden biriyim- bu bahsettiğim duyguyu yaşıyorsunuz. Kısacası albüme dair eksik tek bir nokta bile olmadığını düşünüyorum (Bu kadar uzun yazı yazıp “kısacası” mı denir eşşek).

“Son sözler..” diyerek türlü ahkamlar kesme niyetinde değilim, zira son sözü Slayer çoktan söylemiş bile. Bunun arkasından biz ne desek az kalır. Slayer tavır olarak, “Slayer imgesi” olarak, bir kavram olarak dünyanın gelmiş geçmiş en sert metal grubu. Zaten yirmi yıldan fazladır ortaya koydukları şeyler belli, bir de 2006 yılında böyle bir yapıt ortaya koydukları düşünüldüğünde “Slayer’a saygı duymayan metalciden sayılmaz” önermesini desteklemeden edemiyorum.

Slayer’ın metal dünyasındaki önemini en iyi ifade eden cümle, yine grubun kendisinden, “Catalyst”in şarkı sözlerinden geliyor.

Setting the standarts and all will follow

Tanrı’ya inanmıyorum ama bir Slayer var.

9,5/10
Albümün okur notu: 12345678910 (8.03/10, Toplam oy: 208)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2006
Şirket
American Recordings
Şarkılar
01. Flesh Storm
02. Catalyst
03. Skeleton Christ
04. Eyes Of The Insane
05. Jihad
06. Consfearacy
07. Catatonic
08. Black Serenade
09. Cult
10. Supremist
11. Final Six (bonus)
  Yorum alanı

“SLAYER – Christ Illusion” yazısına 23 yorum var

  1. darth sidious says:

    ikinci dinlediğim slayer albümü (birincisi ne tesadüftür ki reign in blood) ama nedense reign in blood dan daha çok severdim bu albümü. o günlerin hatrına, puanım 10 sana.

  2. taake says:

    cihad şarkısı sorunlu müslümanlara gönderme var slayercik kendi işine baksın bizimle uğraşmasın diyorum allah tan tom araya çok yavşak her zaman ben katoliğim dindarım slayer şarkılar ve bu sözler onlar sadece eğlence sahne dışında herşey bitiyor katoliğim ben ben biz sadece eğleniyoruz başka bi niyetimiz yok sadece bağırıp çağırıp korkunç şeyler söyleyip rahatlıyoz katoliğim ben onun dışında yani reel hayatta sahne dışındaki hayatta görüşlerrimiz farklı böle sevimli sevgi dolu hümanist uzay barışına inanan insanlarız bi dakika çan mı çalıyor tarzında röportajlar veriyor kendisi bir metalcinin yolculuğunda da da var yani gayrıciddi biri kendisi ama müziği manyaktır bu albüm reıgn ın blood tadında 10 üzerinden 99

    Chuck Reis

    jihad şarkısında fuck your god diyor. ama nedense netten baktığım çoğu versiyonunda sansürlü. bizim stüdyoyu bombalamasınlar diye herhalde :)

  3. Gustav Mahler says:

    Açar açmaz ilk jihadı dinlediğim albüm bi aralar çok fanıydım slayerın gerçe hala önüme koysalar günde üç öğün dinleyebilirim.

  4. Darkerndarker says:

    Bu albüm nedense birçok sitede düşük not almış.Pek sevilmiyor büyük bir kitle tarafından,ilginçtir.

    Bence gayet sağlamdır.Dinlenilesi bir albümdür.
    8.5,o olmadığı için 9 çalışır benden.

    Rotten Angel

    Bu albümü sevmeyen o büyük kitle, christ illusion 80lerde çıksaydı bu albüme tapıyor olurdu.

    bu konuda evim malım mülküm her alanda bahse girerim.

  5. Milky Flames says:

    slayerin en iyi albumu bana gore. en din kar$iti sozler, en ofke, tom arayanin en guzel vokal performansida bu albumde. slayer\m/

    ramazanda jihad dinliyorum.noel de cult

    in the court of the crimson king

    @Milky Flames, bence de bu albümün mükemmel olmasını engelleyen husus tom araya’nın vokalleri. 80′lerin araya’sı olsa daha harika olurdu kesinlikle.

  6. blackroseimmortal says:

    hazır bu sayfaya gelmişken, albümün geneli çok bayık bir thrash metal havasında, ancak 3 4 şarkı albümü dinlenebilir hale getiriyor, nedir bunlar; flesh storm, eyes of the insane, jihad, cult… vokaller de anders friden vokali gibi, notum 6…

    illuminati

    @blackroseimmortal, World Painted Blood’a kaç verirsin merak ediyorum. Onda da aynı (sana göre) bayık hava ve kötü vokaller var, ayrıca hit sayısı daha az.

  7. heat says:

    en sevdiğim slayer albümü. reign in blood’ın adı south of heaven’ın tadı olabilir ama bu albüm bambaşka lan baştan sona kaos, yıkım dolu aynı zamanda enerjik kıpır kıpır oluyorum

    ulan slayer eşşek kadar adama hala 16 yaş ergen hevesiyle bunları yazdırıyorsun ya çok büyük grupsun çok, keşke zamanında çok troo takılmasaydım da yatak üstünde tepinerek air gitar çalsaydım bol bol, consfearacy dinlerken napacağım şimdi ben amına koyim hahaha

  8. Rotten Angel says:

    mükemmel bir albüm, mükemmel. baştan sonra şırıl şırıl nefret ve kaos akıyor. ben susayım cult konuşsun:

    religion is hate
    religion is fear
    religion is war
    religion is rape
    religion’s obscure
    religion’s a whore

    the target’s fucking jesus christ
    i would’ve lead the sacrifice
    and nailed him to the crucifix
    beware the cult of purity
    infectious imbecility
    i’ve made my choice. six six six

    jesus is pain
    jesus is gore
    jesus is the blood
    that’s spilled in war
    he’s everything
    he’s all things dead
    he’s pulling on the trigger
    pointed at your head

    through fear you’re sold into the fraud
    revelation revolution
    i see through your christ illusion

  9. Kaan T says:

    Bu albüme %57 veren Metal-Archives sitesini şiddetle kınıyor, tez zamanda Satan tarafından çarpılmalarını diliyorum.

  10. berke says:

    İlk 5 şarkı ve cult mükemmel şarkılar.Geri kalanlar da iyi şarkılar.Puanım 9.Bu arada ahmet saraçoğlu size sesleniyorum hala kritiği yapılmamış 3 slayer albümü var.

  11. crowkiller says:

    eyes of the insane’in klibi dünyanın en iyi metal klibi bence

    https://www.youtube.com/watch?v=sOMec-rYTbo

  12. Ciddi anlamda underrated bir albüm. Adı çok az anılıyor ama Slayer’ın en iyi albümlerinden biri kanısındayım.

    Jihad de en sevdiğim 5 Slayer şarkısından biri.

  13. İlker says:

    İnanılmaz bir albüm. Jihad ve Cult başyapıtlarının yanında Flesh Storm’undan Skeleton Christ’ına, Black Serenade’inden Supremist’ine bir dolu akıl almaz parça barındırıyor ama pek sözü edilmiyor cidden ilginç bir şekilde albümün. Slayer’ın da klasik dönemi sonrasında uzak ara en iyi albümü bence.

    Adettendir:

    Reign in Blood (10)
    Hell Awaits (9.9) & South of Heaven (9.9)
    Seasons in the Abyss (9.5)
    Show No Mercy (9) & Christ Illusion (9)
    Divine Intervention (8.5)
    World Painted Blood (8)
    Undisputed Attitude (8)
    God Hates Us All (7)
    Repentless (6.5)
    Diabolus in Musica (6)

  14. Seyfettin Dursun says:

    Bu albümün sözlerini haykıran Şilili adamın bir Trump taraftarına dönüşmesi Slayer tarihinin en saçma olayı olabilir!

    Boba Fett

    @Seyfettin Dursun, Tom Araya iyi bir katoliktir bildiğim kadarıyla.

    eatthegun

    @Seyfettin Dursun, Adam pinochet rejimi yerine abd’de büyümüş ve o sırada severek yaptığı işten milyonlar kazanmış, katolik ve Slayer’da çalıyor, ben olsam ben de Trump taraftarı ve amerikan milliyetçisi olurum, zaten sözleri kerry king yazıyor daha çok diye biliyorum, bu albümde Araya’nın 2 şarkıya falan sözü var, bir de şu an spotify’dan bakınca bile en çok latin amerikada dinleniyor Slayer, o da ayrı bi tezatlık böyle bakınca :D

    deadhouse

    @Seyfettin Dursun, Saçma değil. Amerikalı hispanikler Trump taraftarı. Trump halka daha çok hitap ediyor, onu seçmeleri çok doğal. Esasen al birini vur ötekine durumu var ama Biden bunağına vermek onları daha kötü hissettiriyor olabilir.

    TAAKE

    @Seyfettin Dursun, trump kral adamdır,muhalefetin tek başarısı olan istanbul un kazanılması hadisesi kendisi sayesinde olmuştur,kendisi tam bir abd başkanıdır,obama denen sümsüğü yumuşak bulan o zamanki Türrkiye iradesi trump ada aynısını papaz olayında yapmaya çalışmış ve sert bir tokat ve üç büyük şehrin kaybı ile uyarılmıştır.Ondan sonra trumpun adını ağzına bile almaya cesaret edememişlerdir.ABD başkanlığı budur.Bunak biden sebi sübyanı mıncıklayıp havayla tokalaşmaya
    devam etsin.Ayağında terlik elinde ak-47 li talibana rezil rüsva olup afganistandan binlerce kayıp iki trilyon dolar masrafla apar topar kaçan otogar tuvaletinin başına bile geçirilmiyecek bir adamı amerikada destekleyen kişilerin ciddi zeka sorunu vardır,bir de 2023 seçimlerinde muhalefete attığı kazığı unutmayalım

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.